Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

ÖMER ZİYÂEDDİN DAĞISTANİ HAZRETLERİ

ÖMER ZİYÂEDDİN DAĞISTANİ HAZRETLERİ

ÖMER ZİYÂEDDİN DAĞISTANİ HAZRETLERİ

(d.1849 / ö.1921)

Son devir Osmanlı âlim ve velilerindendir. 1266 (m.1849) yılında Da­ğıstan’da, Çerka’ya bağlı Miatlı köyünde doğdu. 1339 (m.1921) yılında vefat etti. Kabri, İstanbul Süleymaniye Camii haziresindedir. Babası, ulemadan Ab­dullah Efendi olup, Avar Türklerindendir.

Kuzey Kafkasya’da Koysu nehri kıyısında bulunan Çerkay kasabasına bağlı Miyatlı köyünde ki abası Abdullah Dağıstânî Avar Türkleri’ndendir. Ailenin sekiz çocuğundan yedincisi olarak dünyaya gelen Ömer Ziyâeddin babasından Arapça ve çeşitli Kafkas dillerini öğrendi; ayrıca medreseye devam ederek dinî ilimleri tahsil etti.

Gençliğinde Şeyh Şamil Hazretleri’nin ve onun oğlu Gazi Mehmed Paşa’nın maiyetinde Ruslara karşı yıllarca savaşıp cihadda bulundu. Sonra İstanbul’a gelip, tahsilini tamamladı. Hocası, Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevi Hazretleri‘dir.

Ondan zahiri ve bâtın ilimlerini tahsil edip icazet ve hilafetini almıştır. Tahsilini tamamlayıp icazet aldıktan sonra 1880 yılında Edirne’de ikinci ordu müftülüğüne tayin edildi. On altı yıl bu görevini sürdürdü. Sonra üç yıl Malkara ve iki buçuk yıl Tekirdağ kadılığında bulundu. Meşrutiyetin ilanından sonra İstanbul’a geldi. Bir müddet kaldıktan sonra Medine’ye gitti. Orada Mısır Hidivi Abbas Halim Paşa ile tanışıp, yine onun daveti üzerine Mısır’a gitti. Bu sırada Birinci Dünya Harbi devam ediyordu.

CEZAEVİ VE ÇİLELİ YILLAR

Bir ara İngilizler tarafından Mısır’da hapsedildi. Sonra hapisten çıkıp İstan­bul’a döndü. Darü’l-Hilafe Medresetü’l-Mütehassısîn’de mezhepler ve hadis müderrisliğini yürüttü. Bundan sonra Gümüşhaneli Ahmed Ziyaeddin Efendi Hazretleri’nin dergâhının üçüncü halifesi olarak irşad görevine getirildi.

Haya­tının sonuna kadar bu görevde kaldı. Şeyhülislamlık teklif edildiyse de kabul etmedi. Uzun boylu, büyük yüzlü, aksakallı ve vakarlı olup, çok cömertti.

Arap­ça, Farsça, Rusça ve Orta Asya Türk şivelerini bilirdi. Lezgi dilinde mevlidi vardır.

1876 Osmanlı-Rus Savaşı sırasında Şeyh Şâmil’in oğlu Gazi Mehmed Paşa’nın maiyetinde Kafkas cephesinde muharebeye katıldı. Savaşın ardından İstanbul’a gitti. Bir müddet sonra Nakşibendî-Hâlidî şeyhi Gümüşhânevî Ahmed Ziyâeddin Efendi’ye intisap etti. Şeyhinden tefsir, hadis, fıkıh icâzeti aldı ve halife tayin edildi. Aralık 1878’de Edirne İkinci Ordu Alay müftülüğüne getirildi. Ertesi yıl kendisine İstanbul müderrisliği tevcih olundu. Edirne’de Eylül 1892 tarihine kadar görev yaptı. Haziran 1893-Mayıs 1901 yılları arasında Malkara kadılığı görevinde bulundu.

1903’te Kudüs mevleviyetine, ertesi yıl Tekirdağ kadılığına tayin edildi. Bu görevde iki yıl kaldıktan sonra İstanbul’a yerleşti (1906). 1908’de saltanat ve hilâfeti savunan Hadîs-i Erbaîn fî hukūki’s-selâtîn adlı eserini neşretti. Haziran 1909’da 31 Mart Vak‘ası’na karıştığı, İttihâd-ı Muhammedî Cemiyeti ve Derviş Vahdetî ile ilgisi olduğu iddiasıyla Dîvân-ı Harb-i Örfî tarafından müebbet kalebentliğe mahkûm edildi. Cezası bir süre sonra sürgüne çevrilerek Medine’ye gönderildi. Medine’ye gelen Hidiv Abbas Hilmi Paşa’nın daveti üzerine yedi ay sonra İskenderiye’ye gitti. Müntezeh Sarayı’nda hidivin saray hocalığını ve imamlığını yaptı. 1912 yılında çıkarılan genel af üzerine şeyhülislâmlığa başvurarak görev istediyse de kendisine olumlu cevap verilmedi. Mısır’da yaklaşık yedi yıl kaldıktan sonra İstanbul’a döndü (1916). 5 Ağustos 1919’da Süleymaniye Medresesi’nde hilâfiyat ve 27 Ekim 1920’de hadis müderrisliğine tayin edildi. 1919’da İsmâil Necati Efendi’nin vefatı üzerine boşalan Gümüşhânevî Dergâhı meşihatına getirildi. 30 Kasım 1920 günü vefat etti. Süleymaniye Camii hazîresinde Gümüşhânevî’nin halifelerine ayrılan bölüme defnedildi. Dört defa evlenen ve yirmi dört çocuğu olan Ömer Ziyâeddin’in ilk üç evliliğinden doğan çocukları yaşamamıştır. Soyu, son eşi Nazife Hanım’dan (Binatlı, ö. 1962) doğan sekiz çocuğundan beşiyle devam etmektedir.

Eserleri. Ömer Ziyâeddin başta hadis olmak üzere fıkıh ve kıraat gibi ilimlerle meşgul olmuş, bu sahalarda çeşitli eserler kaleme almıştır. Eserleri şöhret ve nüfuzunun geniş bölgelere yayılmasından dolayı İstanbul dışında Dağıstan, Mısır, Trabzon, Bursa ve Edirne’de de yayımlanmıştır.

1. et-Teshîlâtü’l-ʿaṭıre fî ḳırâʾati’l-ʿaşere (İstanbul 1304).

2. Âdâbü ḳırâʾati’l-Ḳurʾân (İstanbul 1326).

3. Tercüme-i Akāid-i Nesefiyye (Bursa 1308).

4. Sünenü’l-aḳvâli’n-nebeviyye mine’l-eḥâdîs̱i’l-Buḫâriyye (İstanbul 1308).

5. Hadîs-i Erbaîn fî hukūki’s-selâtîn (İstanbul 1326). Eserin yazma nüshası İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi’ndedir (TY, nr. 3729).

6. Zübdetü’l-Buḫârî (Kahire 1330).

7. Zevâʾidü’z-Zebîdî (Kahire 1325).

8. Zübdetü’l-Buhârî Tercümesi (I-II, Trabzon 1341-1345).

9. Mir’ât-ı Kānûn-ı Esâsî (İstanbul 1324).

10. Beyânât-ı Fetâvâ-yı Ömeriyye fi’t-tarâiki’l-aliyye (Edirne 1301). Bu eser Tasavvuf ve Tarikatlarla İlgili Fetvalar adıyla İrfan Gündüz ve Yakup Çiçek tarafından sadeleştirilerek yayımlanmıştır (İstanbul 1984).

11. Mevlid-i Şerîf (Edirne, ts., Avarca).

12. Kısas-ı Enbiyâ (Dağıstan, ts., Avarca, manzum).

13. Mu‘cizâtü’n-nebî (Edirne 1304).

14. Kitâbü’l-Mu‘cizât li-cemîi’l-enbiyâ (İstanbul 1338).

BİBLİYOGRAFYA

İstanbul Müftülüğü Şer‘iyye Sicilleri Arşivi, Dosya nr. 1366.

Cemaleddin Server Revnakoğlu, İstanbul Tekkeleri Notları, Divan Edebiyatı Müzesi, Arşiv B, Zrf., 89.

Hüseyin Vassâf, Sefîne, II, 189-190.

Şerafettin Erel, Dağıstan ve Dağıstanlılar Tarihi, İstanbul 1961, s. 248.

Sadık Albayrak, Yürüyenler ve Sürünenler, İstanbul 1979, s. 139-141.

a.mlf., Osmanlı Uleması, IV-V, 382-383.

İrfan Gündüz, Gümüşhânevî Ahmed Ziyâüddîn: Hayatı-Eserleri-Tarîkat Anlayışı ve Hâlidiyye Tarîkatı, İstanbul 1984, s. 148-153.

Yüce Allah sırrını mukaddes ve mübarek kılsın.

SİLSİLE-İ ZEHEBSİLSİLE-İ SAADATALTIN SİLSİLEALTUN SİLSİLESİLSİLEYİ ZEHEBSİLSİLEYİ SADATSİLSİLE-İ ŞERİFSİLSİLEYİ ŞERİFSİLSİLETÜ-Z ZEHEBSİLSİLETÜ ZEHEBSİLSİLE

Peygamber efendimiz hazreti Muhammed Mustafa (S.A.V.)’den başlayarak silsile isimleri sırasıyla şöyledir;

1 – Hazret-i Muhammed Mustafâ (sallâllâhu aleyhi ve sellem)

2 – Hazret-i Ebû Bekir Sıddîk (radıyallâhu anh)

3 – Selmân-ı Fârisî (radıyallâhu anh)

4 – Kâsım Bin Muhammed (rahmetullâhi aleyh)

5 – Câfer-i Sâdık (rahmetullâhi aleyh)

6 – Bâyezîd-i Bistâmî (rahmetullâhi aleyh)

7 – Ebû’l-Hasan Harakānî (rahmetullâhi aleyh)

8 – Ebû Ali Fârmedî (rahmetullâhi aleyh)

9 – Yûsuf Hemedânî (rahmetullâhi aleyh)

10 – Ebu-l Abbas Hz. Hızır (aleyihisselam)

11– Abdülhâlık Gucdüvânî (rahmetullâhi aleyh)

12 – Muhammed Ârif Rîvgerî (rahmetullâhi aleyh)

13 – Mahmûd Encîrfağnevî (rahmetullâhi aleyh)

14 – Ali Râmîtenî (rahmetullâhi aleyh)

15 – Muhammed Baba Semmâsî (rahmetullâhi aleyh)

16 – Seyyid Emîr Külâl (rahmetullâhi aleyh)

17 – Bahâüddîn Şâh-ı Nakşibend (rahmetullâhi aleyh)

18 – Alâüddîn Attâr (rahmetullâhi aleyh)

19 – Yâkub-el Çerhî (rahmetullâhi aleyh)

20 – Ubeydullah-el Ahrâr (rahmetullâhi aleyh)

21 – Muhammed Ez-Zâhid (rahmetullâhi aleyh)

22 – Derviş Muhammed İmkenegî (rahmetullâhi aleyh)

23 – Hâcegî Muhammed Semerkandi (rahmetullâhi aleyh)

24 – Muhammed El-Bâkī Billâh (rahmetullâhi aleyh)

25 – İmâm-ı Rabbânî Ahmed Fârûkî Serhendî (rahmetullâhi aleyh)

26 – Muhammed Mâsûm Serhendî (rahmetullâhi aleyh)

27 – Muhammed Seyfüddîn Serhendî (rahmetullâhi aleyh)

28 – Seyyid Nûr Muhammed Bedâyûnî (rahmetullâhi aleyh)

29 – Mirzâ Mazhar Cân-ı Cânân (rahmetullâhi aleyh)

30 – Abdullah Dehlevî (rahmetullâhi aleyh)

31 – Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî (rahmetullâhi aleyh)

32 – Mevlânâ Osman Siraceddin (rahmetullâhi aleyh)

33 – Mevlânâ Şeyh Ömer Ziyaüddin (rahmetullâhi aleyh)

34 – Mevlânâ Muhammed Necmeddin-i Kübra (rahmetullâhi aleyh)

35 – Şeyh Baki Hocaefendi (rahmetullâhi aleyh)

36 – Kutb-ul Aktab Şeyh Bedir Karahan (rahmetullâhi aleyh)

37 – Mevlânâ Şeyh Hüseyin Gümüş (rahmetullâhi aleyh)

38 – Şeyh Mürşid Rashid İbrahim Haake (rahmetullâhi aleyh)