DÜZELTME - "Milli Eğitim Bakanı Tekin, basın mensuplarıyla bir araya geldi:" başlıklı haberimizde sehven yer alan "Okullardaki öğretmenlerimizin fedakarlıkları sayesinde bu okullarımızın başarı çıtası yükseliyor" ara başlığı ve 16. paragraf çıkarılmıştır.
DÜZELTME - "Milli Eğitim Bakanı Tekin, basın mensuplarıyla bir araya geldi:" başlıklı haberimizde sehven yer alan "Okullardaki öğretmenlerimizin fedakarlıkları sayesinde bu okullarımızın başarı çıtası yükseliyor" ara başlığı ve 16. paragraf çıkarılmıştır.
Milli Eğitim Bakanı Tekin, basın mensuplarıyla bir araya geldi: - "(LGS kapsamındaki merkezi sınav) Biz, hem kendimiz hem de ilgili siber uzmanları, bununla ilgili analizimizi yaptık ve o PDF'in matbu materyalden çekilen fotoğraftan elde edilen PDF olduğunu herkes tespit etti, hal böyleyken bunun üzerinden bir algı operasyonu yürütmek gerçekten haksızlık" - "Biz o gün hemen ilgililerle ilgili cep telefonlarını alıp gerekli değerlendirmeleri yaptık ve sınavın güvenliği ile ilgili herhangi bir sorunun ortaya çıkmadığını gördük" - "2025 yılının başından itibaren özel okulların kıyafet, yemek ve kırtasiye giderlerini de enflasyona orantılı bir biçimde artırabileceklerini yine kayıt altına aldık. Onun üstüne çıkarlarsa okullarla ilgili ceza işlemleri uygulayacağız"
ANKARA (AA) - Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, "Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamındaki merkezi sınav sorularının sızdırıldığı" iddialarına ilişkin, "Biz, hem kendimiz hem de ilgili siber uzmanları, bununla ilgili analizimizi yaptık ve o PDF'in matbu materyalden çekilen fotoğraftan elde edilen PDF olduğunu herkes tespit etti, hal böyleyken bunun üzerinden bir algı operasyonu yürütmek gerçekten haksızlık." dedi.
Bakan Tekin, Türkiye Basın Federasyonunda "Anadolu Sohbetleri" kapsamında Federasyon Genel Başkanı Sinan Burhan ve basın mensuplarıyla bir araya geldi, eğitim gündemine ilişkin soruları yanıtladı.
LGS kapsamındaki merkezi sınava ilişkin iddialara yönelik soru üzerine Tekin, sınavla ilgili tüm tedbirlerin ÖSYM standartlarında olduğunu söyledi.
Tekin, soruların tamamen dış dünyayla iletişime kapalı, jammerlarla korunan ortamda hazırlandığını dile getirerek, hazırlandıktan sonra soruların Anayasa ve mevzuata uygunluk, Türkçe ve ölçme-değerlendirme açılarından ilgili uzmanlar tarafından değerlendirildiğini anlattı.
Sorular basıldıktan sonra güvenlik güçlerinin eşliğinde nakliye sürecinin başladığını belirten Tekin, "İller arasında kamyonlarımızın, nakliye cihazlarımızın, araçlarımızın geçiş güzergahlarında devir teslimler yapılır. O, tamamen bizim kontrolümüzün dışındadır. O, tamamen İçişleri Bakanlığımızla yaptığımız protokolle yürür. Sınav soruları okula geldiği andan itibaren de yine orada emniyetten, dediğim gibi okulumuzun lokasyonuna göre, jandarma ya da emniyet bölgesi olmasına göre ya polis ya da jandarma ekiplerinin kontrolünde sınav süreci başlar." dedi.
Tekin, sınavla ilgili en önemli kriterlerinden birinin öğretmenler dahil sınav binasına cep telefonlarının sokulmaması olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Piercing ve küpeler de yasaklandı. Onun tek sebebi de artık kameralar yani görüntüleme cihazları çok minimal hale geldi. Oradan böyle bir sorun ortaya çıkabilir diye sınava girişte bunların hepsini de yasakladık yani burada olağanüstü bir tedbir süreci aldık. Şimdi hal böyleyken bütün bunlardan sonra bir ihmal varsa bir öğretmen arkadaşımızın okula, sınıfa cep telefonuyla girmiş olmasıdır. Şimdi sınavla ilgili birinci şey, diyorlar ki 'Elimizde bir PDF var. Bu PDF sınav sonrasında değil sınavdan önce ele geçirildi.' O PDF, bizim elimizde de var. Biz, hem kendimiz hem de ilgili siber uzmanları, bununla ilgili analizimizi yaptık ve o PDF'in matbu materyalden çekilen fotoğraftan elde edilen PDF olduğunu herkes tespit etti, hal böyleyken bunun üzerinden bir algı operasyonu yürütmek gerçekten haksızlık.
Benim şahsımla ilgili bugüne kadar Özgür Özel ve CHP'li bir sürü kişinin konuşmalarında kullandığı çok ağır ifadeler var. 'Cumhuriyet düşmanı'ndan tutun, 'kazma', 'liyakatsiz', 'yeteneksiz', 'kötü niyetli', 'Yüce Divanda yargılayacaksın, alnını karışlayacağız'. Bunların hiçbirisiyle ilgili ağır bir ifade kullanmadım. Tamamen politik sınırlar içerisinde ifade kullandım fakat şimdi yaklaşık 13-14 yaşında 1 milyon çocuğumuz, bu ülkenin geleceği diye tanımladığımız çocuklar. Bu çocukları kendi siyasi çıkarlarınıza alet etmeyin, bunu bizim üzerimizden yapın, bize hakaret edin, bizi itham edin ama bir noktadan sonra artık o ifadeyi kullanmak durumunda kaldık."
- "Sorular tamamen bizim okullarımızda okutulan ders kitaplarından hazırlandı"
Bakan Tekin, çocukların sürecin içine dahil edilmesinin tamamen gündemi manipüle etmek için olduğunu söyledi.
Tekin, "O günlerde hep beraber CHP'li belediyelerdeki operasyonlar, baklava kutuları vesaire bunları konuşuyorduk. Birdenbire bu çocuklar üzerinden böyle bir gündem oluşturuldu ve bu gerçekten rahatsız edici, bence ahlaki açıdan da tartışmalı, tutarsız bir durum." değerlendirmesinde bulundu.
Sınavın zor olduğuna ilişkin iddialara da değinen Tekin, önceki yıllarda LGS'de tam puan alan öğrencilere ilişkin verileri anlattı.
Bakan Tekin, bu yıl yapılan merkezi sınavda 66 ildeki 582 sınav binasında tam puan yapan öğrencilerin bulunduğuna dikkati çekerek, toplam 211 ilçeden 500 tam puan yapan öğrencilerin çıktığını belirtti.
Ziyaret ettikleri bütün okullarda Bakanlık tarafından dağıtılan ders kitapları, yardımcı kaynaklar ve öğretmenlerin anlattığı derslerin bu sınava referans olduğunu söylediklerini vurgulayan Tekin, şöyle devam etti:
"Cumhurbaşkanımız diyor ki: 'Çocuklarımızı okul dışında başka bir şeye muhtaç hale getirmeyin.' Milli Eğitim Bakanı olarak okullar ve öğretmenler üzerinden vesayet uygulayan mekanizmaları elimine etmek de benim görevim. Bu sınavdaki sorular tamamen bizim okullarımızda okutulan ders kitaplarından hazırlandı. Bakın, burada da bir algı operasyonu var. 'Yardımcı kaynaklardan soru soruldu.' deniliyor. Arkadaşlar, bizim okullarımıza ücretsiz dağıttığımız yardımcı kaynaklarımız var. Biz bu kaynakları, öğretmenlerimizin ders kitabı dışında çocuklara egzersiz yaptırabilsinler diye ilave materyal olarak gönderiyoruz. Dolayısıyla bizim için ders kitabı neyse öğretmenlerimize verdiğimiz materyal de aynı şeydir yani çocuğumuzun para vererek dışarıdan aldığı herhangi bir kaynakla uzaktan yakından bir ilgisi yok."
Bakan Tekin, LGS'de imam hatip ortaokulları ve imam hatip lisesi bünyesindeki ortaokullarda tam puan alan öğrencilere ilişkin iddialara da değindi.
Öğrencilerin ücretsiz olarak istedikleri öğretmenden kurs alabildiklerini dile getiren Tekin, Destekleme ve Yerleştirme Kurslarına (DYK) ilişkin bilgi verdi.
Bakan Tekin, tam puan yapan öğrencilerin ders ortalamalarını çıkarttıklarına dikkati çekerek, "Bu 719 çocuğumuzun tamamının yani ortalama notları 100'e yakın, 99,7 ve 99,8 gibi." dedi.
Uluslararası standartların sınavın ayırt edicilik düzeyinin yeterli olduğunu gösterdiğini dile getiren Tekin, bu yıl yapılan sınavın zorluk düzeyinin daha önceki sınavlarla aynı zorluk düzeyine sahip olduğunun altını çizdi.
- "63 tane imam hatip okullarından tam yapan öğrencimiz var"
Tekin, "Diyarbakır'da 300 birinci çıktı çünkü Terörsüz Türkiye'yi oradaki insanlara kabul ettirmek için torpil yapıldı." iddialarına ilişkin şunları söyledi:
"Diyarbakır'dan 10 tane öğrencimiz var ve bunların hepsi farklı farklı okullardan. Bunun da altını çizeyim. O kadar çok tuhaf argümanlar ileri sürüldü ki bunların bir kısmı siz belki görmediniz, paylaşıldı, sosyal medyada tutuldu, sonra silindi çünkü aleni yalandı. Mesela, bunlardan bir tanesi Bursa'daki Mahmut Celalettin Öktem İmam Hatip Ortaokulu. Okul müdürü bir paylaşım yapıyor, paylaşımda toplam imam hatip öğrencilerinin başarısından bahsederken ilgili arkadaşımız alıp bunu farklı bir şekilde lanse etti. Bu da olayın bir başka boyutu. Biliyorsunuz, toplamda bizim 63 tane imam hatip okullarından tam yapan öğrencimiz var."
Trabzon'daki Mahmut Celalettin Ökten Anadolu İmam Hatip Lisesi bünyesinde ortaokuldaki iddialara ilişkin Tekin, şunları kaydetti:
"2019 yılında 1 öğrenci çıkarmış, yüzde 1'lik dilimde 11 öğrencisi var, yüzde 5'lik dilimde 65 öğrencisi var. 2020 yılında tam yapan öğrencisi yok ama yüzde 1'lik dilimde 27 öğrencisi var, yüzde 5'lik dilimde 94 öğrencisi var. 2023 yılında 5 tane tam puan alan öğrenci çıkmış, 29 tane yüzde 1'lik dilimde öğrencisi var, 121 tane de yüzde 5'lik dilimde öğrencisi var. Bu yıl da 4 tane tam puan alan öğrenci var aynı okuldan, yüzde 1'lik dilimde 30 öğrencisi var, yüzde 5'lik dilimde 111 öğrencisi var. Aslında baktığımızda son 2 yıla göre yüzde 5'lik dilimdeki öğrenci sayısı azalmış." cevabını verdi.
Bakan Tekin, soruları Bakanlık görevlileri dışındaki kişilerin hazırladığı iddiasını da yalanladı.
- "Olaydan haberdar olur olmaz hemen o gün soruşturmamızı açtık"
Bu yıl LGS'ye ilişkin analiz raporunun yayımlanıp yayımlanmayacağına ilişkin soru üzerine Tekin, sınava ilişkin bir rapor yayımladıklarını, ayrıca başka bir rapor daha yayımlayacaklarını söyledi.
Bakan Tekin, çocukları yarıştırma felsefesinden uzaklaştırmak istediklerini belirterek, "Geçtiğimiz yıllarda 'Şu kadar birincimiz var.' denmiş olabilir Bakanlıktan. 'Şu ilden şu kadar birinci var.' denmiş olabilir. Ben bunları pedagojik olarak doğru bulmuyorum." diye konuştu.
LGS kapsamındaki merkezi sınava ilişkin 29 kişiyle ilgili açılan soruşturmanın hangi aşamada olduğuyla alakalı soru üzerine Tekin, şu yanıtı verdi:
"Şimdi diyorlar ki 'Bakanlık, sınav açıklandıktan sonra soruşturma açtı'. Bu da külliyen yalan. Bu kadar kuyruklu bir yalanı nasıl söylerler, anlamıyorum gerçekten. Biz, bu olaydan haberdar olur olmaz hemen o gün soruşturmamızı açtık. Diyarbakır Valimize, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına, Emniyet Genel Müdürlüğümüzün siber ekiplerine özellikle teşekkür ediyorum. Biz, o gün hemen ilgililerle ilgili cep telefonlarını alıp gerekli değerlendirmeleri yaptık ve sınavın güvenliği ile ilgili herhangi bir sorunun ortaya çıkmadığını gördük. Soruşturma süreci devam ediyor. Bizimki de devam ediyor ama ilk planda yaptığımız şey, yapılan bu ihlalin sınavın güvenliği ile ilgili bir sıkıntı ortaya çıkarıp çıkarmadığını tespit etmekti. Orada bu tespit yapıldıktan sonra sınavla ilgili biz çıktık, kamuoyuna açıklama yaptık, 'Sınavla ilgili bir sorun yoktur. Vatandaşlarımız endişe etmesinler.' diye açıklamamızı yaptık. Hem bizim soruşturmamız hem de bu konuyla ilgili adli soruşturma süreci devam ediyor."
- "Bakanlıkta çok yoğun bir yapay zeka hamlesi başlattık"
Tekin, MEB Bilgi İşlem Genel Müdürü Özgür Türk'ün LGS nedeniyle görevden alınıp alınmadığına ilişkin soru üzerine, sınavın bu genel müdürlükle hiçbir alakasının olmadığını, süreci MEB Ölçme, Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğünün yürüttüğünü ifade etti.
Türk'ün yaklaşık 9 yıldır görevini sürdürdüğünü söyleyen Tekin, şöyle konuştu:
"Kendisiyle de şöyle konuşmuştuk, karne, okul ve benzeri süreçler tamamlandıktan sonra bir görev değişikliği yapacağız. Yapma sebebimiz de Bakanlıkta çok yoğun bir yapay zeka hamlesi başlattık. Bunun mihengi noktası da Bilgi İşlem Genel Müdürlüğümüz. Dolayısıyla, eğitimde yapay zeka kullanımıyla bu alanda çalışmış bir akademisyen arkadaşımızı oraya getireceğimizi daha önce söylemiştik. Bilinen bir konu olduğu için yeni dönemin hazırlıklarını yapabilmesi açısından genel müdür arkadaşımız geldi. Biz, bunun hiç bu konuyla bağlantısının kurulacağını tahmin bile edemedik."
Türk'ün yeni bir göreve atanmadığı, bakan danışmanı olarak görevine devam edeceği bilgisini veren Tekin, ileride başka bir pozisyon için değerlendirebileceklerini kaydetti.
- "12 yıl çocukları okulda tutmanın çok anlamlı olmadığı dünyada tartışılıyor"
Bakan Tekin, zorunlu eğitim sistemindeki son 4 yıla ilişkin soru üzerine de Türkiye'nin uluslararası göstergeleri açısından bakıldığında okullaşmanın gün ve yıl itibarıyla dünya ortalamasının üstüne çıktığını bildirdi.
Dünyadaki teknolojik gelişmeler, farklı öğrenme mekanizmalarının oluşması ve bilgi kaynaklarının çeşitlenmesi gibi konuların oluşmasıyla dünyanın her tarafında zorunlu eğitimin tartışıldığına dikkati çeken Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bizde de başka gerekçeler de eklenebilir buna. Nüfus, aile, oradan tutun, mesleki ve teknik eğitimde 'nitelikli eleman' probleminin yaşanması, iş dünyasının talepleri vesaire. Her açıdan herkes kendi perspektifinden zorunlu eğitimi tartışıyor. Bu anlamdaki apolitik davrananı şunu söylüyor. Diyor ki: 'Çocuklar, artık ellerindeki cep telefonlarıyla, internet üzerinden istedikleri bilgiye erişiyorlar'. Dolayısıyla, bu kadar çok şey varken 12 yıl çocukları okulda tutmanın çok anlamlı olmadığı, bu eğitimciler tarafından da dünyada tartışılıyor. Biz de bu konu gündeme geldiğinde ben 'Tartışılsın.' dedim. Kamuoyundaki tartışmaları arkadaşlar takip ediyorlar, bunun neticesinde de bir karara varırız."
- "Bu yıl 100 liraya verdiği hizmeti önümüzdeki yıl 500 liraya veriyorsa bu, bir sahtekarlıktır"
Bakan Tekin, özel okul ücretlerine ilişkin soru üzerine, Türkiye'deki yaklaşık 12 bin özel okulun ücret skalasını takip ettiklerini söyledi.
Tüm çocuklara devlet okulu seçeneği sunduklarını anlatan Tekin, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Veli, okulu beğenmiyor veya 'Ben devlet okuluna çocuğumu göndermeyeceğim, özel okula göndereceğim.' diyor, saygı duyuyorum. Ortalama özel okul fiyatları 200 bin lira bandında. Veli, 'Ben, ona göndermeyeceğim.' diyor. Niye göndermiyorsunuz? 'Onun yüzme havuzu yok ya da onun ana dili İngilizce olan İngilizce öğretmeni yok'. Bunu istiyorsun da bunun da bir maliyeti var. Bunları özel okul sahipleri, sundukları hizmetin fiyatına ekliyor. Siz hizmeti satın alırken özgürsünüz. Seçenekleriniz var, istediğinizden satın alabilirsiniz. Biz kamu olarak şunu denetleyebiliriz. Hizmeti satın aldınız, bu yıl 100 liraya verdiği hizmeti önümüzdeki yıl 500 liraya veriyorsa bu, bir sahtekarlıktır. Bunu kontrol ediyoruz biz. Biz diyoruz ki: Sizinle bu yıl bir hizmet sözleşmesi yapılmış, önümüzdeki yıl bunu siz bizim mevzuatımızda tanımladığımız enflasyonla orantılı rakamın dışında artıramazsınız. Bu şekilde artış yapanlar varsa onları zaten biz elektronik ortamda görüyoruz ve hemen müdahale ediyoruz.
2025 yılının başından itibaren özel okulların kıyafet, yemek ve kırtasiye giderlerini de enflasyona orantılı biçimde artırabileceklerini yine kayıt altına aldık. Onun üstüne çıkarlarsa okullarla ilgili ceza işlemleri uygulayacağız."
- "Proje sonlandığında o arkadaşları mağdur etmeyeceğiz"
Tekin, fahiş fiyatla ders kitabı bastırıldığına yönelik iddialara ilişkin de açıklama yaptı.
Bakanlık olarak, Milli Eğitim menşeili kitaplar ve özel sektörden müfredata uygun olmak üzere okullarda ders kitabı okutulabileceği karar altına alınan 2 tür kitap bastırdıklarını belirten Tekin, özel sektördeki girişimcilerin de her yıl kitapların küçük bir kısmını bastıklarını ifade etti.
Bakan Tekin, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Milli Eğitim Bakanlığının geçen yıl bizim kendi yazdığımız kitapların maliyeti 2,17. Özel sektörden aldığımız kitapların maliyeti 4,50. Şimdi bu yıl yani artışlar, enflasyon oranında artışlar 2,17'ye ve 4,50'ye göre yapılması lazım. Şimdi şöyle yapıyor, 2,17'yi alıyor, bu yıl 4,17'nin karşılığında yani özel sektörden aldığımız kitabın enflasyon oranındaki ücretini ona ekliyor. Diyor ki: 'Geçen sene 2,17'ye bastığınız kitabı 6,70'e bastınız'. Böyle bir şey olmaz. Bunu söyleyebilmesi için bir insanın okuma yazma bilmemesi lazım. Bizim bütün ihalelerimiz şeffaf bir biçimde yapılır. Hiç kimse de bu konuyla ilgili tek bir kelime edemez. Kamuoyunun kafasını karıştırmaya da gerek yok. 2,17'ye bastığımız kitaplar, bizim Bakanlığımızın kendi yazdığı kitaplar. Onu bu yıl 3,05'e, geçen yıl 4,50'ye aldığımız kitabı bu yıl 6,40'a almışız."
"Bakanlığın ortaöğretime geçişte sınavsız bir modeli, buna dair bir çalışması olacak mı?" sorusu üzerine de Tekin, ortaöğretim kurumu ve yükseköğretim kurumu sayısı az ise merkezi sistem sınavlarının anlamlı olduğunu belirtti.
Bakan Tekin, sayı arttıktan sonra artık merkezi sistem sınavlarla birtakım değişikliklerin yapılması gerektiğine işaret eden Tekin, "En azından sınavla öğrenci alan okul sayısını azaltmak gerekir ki yavaş yavaş belki bunlar düşünülebilir." dedi.
Tekin, PIKTES kapsamındaki öğretmenlerine yönelik kadro çalışmasının olup olmayacağına ilişkin soru üzerine ise "Oradan yaklaşık olarak biz 5 bin civarında arkadaş istihdam etmiştik, 3 bin civarında kaldı. Proje sonlandığında o arkadaşları mağdur etmeyeceğiz." yanıtını verdi.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.