Bir Başka Kadının Hayatının Katili, Senin Kahramanın Olamaz
Bir Başka Kadının Hayatının Katili, Senin Kahramanın Olamaz
Betül Boncuk yazdı: Bir Başka Kadının Hayatının Katili, Senin Kahramanın Olamaz
Bir Başka Kadının Hayatının Katili, Senin Kahramanın Olamaz
İlişkiler, insanın en temel psikolojik ihtiyaçlarını karşıladığı alanlardan biridir. Sevgi, güven, sadakat ve ait olma duygusu; ruh sağlığının en önemli yapı taşlarıdır. Ancak bu değerler ihanetle sarsıldığında, yalnızca bir bireyin kalbi kırılmaz; aynı zamanda onun tüm psikolojik dengesi de bozulur.
Bir adam, hayatına aldığı bir kadının güvenini yıkıp başka bir kadına yöneldiğinde, geride sadece yarım kalmış bir hikâye bırakmaz; aynı zamanda bir travma, bir yıkım ve çoğu zaman ömür boyu taşınacak bir güven sorunu bırakır. İşte bu yüzden bir başka kadının hayatını yıkan bir adamın, başka bir kadının kahramanı olması mümkün değildir.
İhanetin Psikolojik Etkileri
İhanete uğrayan bir kadının yaşadığı süreç, birçok açıdan travmatik bir deneyimdir.
Güven Kaybı: İhanet, bireyin “bir daha kimseye güvenemem” düşüncesine kapılmasına neden olur. Bu, hem ilişkilerde hem de genel hayatta güvensizlik duygusuna yol açar.
Özgüven Sorunları: Kadınlar çoğu zaman ihaneti kendilerine yükler. “Bende bir eksiklik mi vardı?” sorusu, zihinde derin yaralar açar.
Travma Sonrası Belirtiler: Uyku sorunları, yoğun kaygı, depresif ruh hali, hatta sosyal ilişkilerden geri çekilme, ihanetten sonra sık görülen psikolojik yansımalar arasındadır.
İhanet Eden Adamın Psikolojisi
Bir başka kadının hayatını yıkan adamın psikolojik yapısı da sorgulanmalıdır. Çünkü sadakat duygusu gelişmemiş, empati kuramayan ve duygusal sorumluluk taşımayan kişiler, yeni bir ilişkide de aynı davranışları tekrarlama eğilimindedir. Psikolojide buna tekrarlama zorunluluğu (repetition compulsion) denir. Yani kişi, geçmişteki yıkıcı davranışlarını farklı ilişkilerde yeniden üretir.
Bu nedenle, “O benim için değişti” düşüncesi çoğu zaman bir yanılgıdır. Davranış kalıpları, ciddi bir içsel farkındalık ve psikolojik dönüşüm olmadan değişmez. Başkasının hayatını yıkma pahasına sana gelen adam, aynı döngüyü sana da yaşatma potansiyeli taşır.
“Kahraman” Yanılgısı
Bazı kadınlar, başkasının hayatını yıkan bir adamı hayatlarına alırken, onu bir kurtarıcı gibi görürler. Bu aslında psikolojide kurtarıcı yanılsaması olarak tanımlanır. Kadın, kendi boşluklarını dolduracak, ona güç verecek bir figür arar. Ancak gözden kaçırdığı şey şudur: Gerçek kahraman, başkasının hayatını yerle bir ederek gelen değil; yanında durup emek veren kişidir.
Kahramanlık, yıkımın üzerine değil; sadakatin, güvenin ve emekle büyüyen bir sevdanın üzerine kurulur. Bu yüzden bir başka kadının hayatının katili, senin kahramanın olamaz. Çünkü kahramanlık, ihanetin gölgesinde değil, dürüstlüğün ışığında yaşanır.
Sonuç: Psikolojik Gerçekler
Bir başkasının hayatını yıkan adamı “kahraman” görmek, aslında kendi içsel boşluklarını görmezden gelmekten başka bir şey değildir. İhanet eden kişi, yeni bir ilişkide geçici bir mutluluk sunsa bile, karakterindeki zaaflar er ya da geç ortaya çıkar.
Psikoloji bize şunu öğretir:
İhanet eden kişi, ciddi bir içsel dönüşüm geçirmedikçe sadık kalamaz.
Başkasının gözyaşları üzerine kurulan mutluluk, kalıcı olamaz.
Gerçek kahraman, yıkıcı değil; yapıcı olandır.
Dolayısıyla, bir başka kadının hayatının katili olan adamın, senin hikâyende kahraman olması mümkün değildir. Çünkü bir insanı kahraman yapan şey, ihanet değil sadakat; yıkım değil emek; acı değil, şefkat ve vefadır.
Ve unutma…
Gözyaşları üzerine inşa edilen hiçbir sevda, bir kalbe huzur getirmez. Çünkü gerçek mutluluk, başkasının yıkımıyla değil, birlikte iyileştirilen yaralarla doğar.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.