Sarsılmaz, Uzaktan Komutalı Silah Sistemi ile IDEF 2025'te yer aldı
Sarsılmaz, Uzaktan Komutalı Silah Sistemi ile IDEF 2025'te yer aldı
- Sarsılmaz Genel Müdür Yardımcısı Öner Özyılmaz: - "Yakın dönemde Sarsılmaz'ın bu ürünleri gelişmiş algoritmalarla desteklenmiş yazılımlarla çelik kubbe tasarımlarında yoğun olarak kullanılacak" - LA2 Dynamics Mühendislik AŞ Genel Müdürü Aziz Karaş: - "Silahın bir araç üzerinde olması ile bir aracın içinde gizlenmesi arasında bulunduğunuz ortama göre aslında çok farklılık arz ediyor"
İSTANBUL (AA) - Ateşli silah üreticisi Sarsılmaz, geliştirdiği yerli sistemleri İstanbul'da gerçekleştirilen 17. Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı'nda (IDEF 2025) tanıttı.
Anadolu Ajansının (AA) "Global İletişim Ortağı" olduğu IDEF 2025, Milli Savunma Bakanlığı ev sahipliğinde, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı destekleriyle, Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı yönetim ve sorumluluğunda ve KFA Fuarcılık AŞ organizatörlüğünde İstanbul Fuar Merkezi'nde (İFM) gerçekleştiriliyor.
Şirket, yerli ve milli olanaklarla geliştirip ürettiği 300'ü aşkın ürün arasından geniş yelpazeyi, fuarda ulusal ve uluslararası ziyaretçilerin ilgisine sundu.
Sarsılmaz, Türkiye'de orta kalibre silah sistemleri alanındaki ihtiyaçları karşılamak üzere kurulan TR Mekatronik şirketinin yüzde 50 hissesini elinde bulunduruyor, diğer yüzde 50 hisse ise Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ'ye (TUSAŞ) ait.
Sarsılmaz Genel Müdür Yardımcısı Öner Özyılmaz, fuarda AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, en büyük savunma sanayi şirketlerinin en büyük ürünlerinin IDEF 2025'te tanıtıldığını söyledi.
Özyılmaz, fuarda sergiledikleri ATAK helikopterinin 20 milimetrelik burun topu olduğunu belirterek şöyle devam etti:
"Bu fuardaki farklılığı fabrikamızın arkasındaki 200 metrelik poligonumuzda 100 bin mermi atarak kalifikasyonunu tamamladığımız bu topu artık Türkiye'de üretilen bütün ATAK helikopterlerinin üzerinde görüyoruz, uçuyorlar ve yurt dışına ihraç ediliyorlar. Bu orta kalibredeki en büyük gururumuz. Sonrasında bu silah platformu üzerine geliştirdiğimiz altın namlulu, yine hava platformları üzerinde göreceğimiz, ismini henüz ifade etmediğimiz 6 namlulu silahımız var. Bu silahımızda dakikadaki 3 bin mermi atım sayısıyla hem hava platformları için hem de 'çelik kubbe'de yakın mesafede hava araçlarına karşı, dronlara karşı etkili koruma sağlayacak yeni bir ürün oluşturuyor. Bunlar birbirlerine bağlı ürünler. Bunlar büyük emeklerin, çabaların sonuçları."
Stantlarında BEST Grup şirketlerine ait 25 milimetre silahlarıyla entegre olmuş kuleleri de sergilediklerini dile getiren Özyılmaz, orta kalibrelerdeki 25 milimetre silah grubunun yeni üyesi 30 milimetre silahı da ziyaretçilere sunduklarını ifade etti.
Özyılmaz, "Yakın dönemde Sarsılmaz'ın bu ürünleri gelişmiş algoritmalarla desteklenmiş yazılımlarla çelik kubbe tasarımlarında yoğun olarak kullanılacak. Konvansiyonel silahlarımızda da çift el kullanımına yönelik 'SAR9 METE CE' silahımız, Milli Savunma Bakanlığımızın teslimatları önümüzdeki hafta başlıyor, standımızda görülebilir. Artık bir efsane olmuş piyade tüfeğimiz 'SAR 56'nın 7.62.39 mühimmatı kullanan versiyonu 'SAR 39' standımızda görülebilir. Sarsılmaz'ın ilk keskin nişancı tüfeği KNT SAR 7.62 standımızda görülebilir. 'SARBOT'un yeni türevleri, bomba atar versiyonu türevleri yine standımızda görülebilir. Bütün bu ürünlerle gerek konvansiyonel gerek insansız sistemlere yatırım yapan gelecek vizyonuyla Sarsılmaz, bütün ziyaretçilerini standına bekliyor." diye konuştu.
- "Kule üzerine aynı anda iki farklı silah takılabiliyor"
Best Savunma AŞ Genel Müdürü Aziz Karaş da DUAL olarak adlandırılan, aynı anda iki silahın takılabildiği Uzaktan Komutalı Silah Sistemi'ne (UKSS) ilişkin bilgi verdi.
Karaş, "Kule üzerine aynı anda iki farklı silah takılabiliyor. Bunlardan biri sisteme adını veren 12.7 mm silah, diğeri ise 7.62 mm olabiliyor. Müşterinin talebine göre bu silah sisteminin 12.7 mm yerine 7.62 mm veya 40 mm silah da takılması mümkün." dedi.
UKSS'nin "insansızlaştırma" özelliğine değinen Karaş, bu tür sistemlerin genellikle savaş veya çatışma alanlarında kullanılacağını ifade etti. Karaş, "İnsan hayatı ön plana çıktığı zaman sizin insanı korumanız gerekli. Bu yüzden bu sistemleri biz uzaktan komutalı yapmayı planladık. Bu sistem uzaktan komuta edilebiliyor." diye konuştu.
Karaş, sisteme kazandırdıkları en büyük özelliklerden birinin de optik özellik olduğunu belirterek, sistemin üzerinde termal kamera, gündüz kameraları bulunduğunu ve bunların insan gözünün algılayamayacağı mesafelerdeki detayları algılayabildiğini, operatöre sunabildiğini anlattı.
Ayrıca sistemin hem sağa sola 360 derece hem de yukarıya aşağı hareket edebildiğini dile getiren Karaş, "Hedefin bulunduğu noktaya göre. Bu da çok büyük, önemli bir özellik. Bunu da uzaktan komutalı yapıyorsunuz. Bu sistemlere bizim yeni kazandırdığımız özellikler de var tabii ki. Bu tür sistemler aslında akıllı olmaya başladı. Bazı detayları da yapay zeka algoritmalarıyla kullanıcının önüne sunabiliyorsunuz. Mesela siz çok uzak bir noktaya baktığınız zaman orada bir canlı var, bu bir hayvan olabilir, işte insan olabilir, bir araç olabilir, aracın tipi olabilir. Bunların hepsini aslında biz kullanıcının önüne sunabiliyoruz. Böylelikle aslında bir karar destek sistemi de sağlamış oluyoruz. Bu bizim bütün kulelerimizde, uzaktan komutalı kulelerimizde mevcut." dedi.
Karaş, son dönemde dronlarla çok fazla eylem yapıldığını, dolayısıyla bu tür ateş gücü olan yapıların anti-dron özelliğiyle kullanılmak istenildiğini söyledi.
Hedefe doğru yaklaşan bir dronun, gözle ya da kamerayla algılanamadığı durumlarda farklı bir desteğe ihtiyaç duyulduğunu belirten Karaş, "İşte orada devreye giren özelliklerden veya sistemlerden biri de radar sistemi. Biz bu sistemi, radar sistemine ekledik. Radarla biz ne yapıyoruz? Fiziki olarak havada uçan bir cismin varlığını tespit ediyoruz. Ettiğimiz zaman da bu sistem bir geri besleme yapıyor ve operatör ekranına düşüyor. Belli bir açıyla gökyüzüne bakıyor ve size havada uçan bir cisim olup olmadığını söylüyor. Ardından bizim kulemiz de o tarafa dönerek orada ne olduğuna bakmaya başlıyor. Bir noktadan sonra da operatör karar veriyor ve eğer bir hasım unsursa oraya yönelik olarak da atış faaliyeti başlıyor." ifadesini kullandı.
- Araca entegre UKSS
Araca entegre sistemde, sivil görünümlü bir araç içine uzaktan komutalı silah sistemi gizlediklerini dile getiren Karaş, silahın bir araç üzerinde olması ile bir aracın içinde gizlenmesinin, bulunulan ortama göre önemli olduğunu söyledi.
Karaş, "Özellikle infial yaratılacak ortamlarda veya gizli bir operasyon yapılmak istendiği zaman o ortama silahla girilmek istenmiyor. Bu tür durumlarda, bu sistemlere başvurulabiliyor. Bu sistemin özelliği şu, diğer sistemler direkt olarak aracın üzerine veya sabit bir platforma monte edilebiliyor. Burada ise yaptığımız bir aracın içine biz aracın konfigürasyonuna göre bir tasarım yapıyoruz." diye konuştu.
Bu tasarımda asansöre benzer bir sistem geliştirdiklerini kaydeden Karaş, kulelerini bu asansör sistemin içine konuşlandırdıklarını ifade etti.
Karaş, sistemin bir tuşa basılmak suretiyle yaklaşık 50 saniye, 1 dakika içinde operasyona hazır hale gelebildiğini vurgulayarak, araca entegre edilecek silahın tamamıyla kurumun talebiyle doğru orantılı olduğunun altını çizdi.
Kulelerde aynı zamanda hafifletme çalışmaları yaptıkları bilgisini veren Karaş, "Bu sistem stabil olması için belli bir ağırlığa sahip. Ama biz bunu farklı materyallerle kullanabilir miyiz, bunları buraya entegre edebilir miyiz çalışmalarını yapıyoruz. Çünkü aracın üzerine bir ağırlık bindiriyorsunuz. Bu da doğal olarak aracın performansıyla ilgili bazı kısıtlamalar getirebiliyor. Bununla ilgili de çalışıyoruz. Biz bunu çok daha hızlı da çıkarabiliriz. Şu anda 40 saniyeleri test etmeye başladık. Hedefimiz 30 saniyeler civarında."
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.