Mehmet Mustafa Gürban Skandalı! Gürban bu seferde ölene sahip çıkacağına vurana sahip çıktı.

İyi Parti Gaziantep Milletvekili Mehmet Mustafa Gürban Yine Bir Skandala imza attı. Gürban bu seferde ölene sahip çıkacağına vurana sahip çıktı.

Halkın Vekili Ölene Değil, Vurana Sahip Çıktı... NetHaberler | İstanbul İyi Parti Gaziantep Milletvekili Mehmet Mustafa Gürban Yine Bir Skandala imza attı. Gürban bu seferde ölene sahip çıkacağına vurana sahip çıktı.  Borsa'da halka açık şirket sahiplerine yönelik attığı, altında hiç bir kanıtı olmayan Twitter ile gündeme gelen İyi Parti Milletvekili Mehmet Mustafa Gürban, 14 Şubat 2021'de yaşanan ölümcül kaza ile sonuçlanan olay sonrası, vefat eden İsmet Güzelküçük'ün ailesine baş sağlığı dilemesi yerine, Kazaya sebep olan Türkay Pala'ya sahip çıkarak attığı Twitter ile Yeni bir Skandala imza attı. Gürban'ın iddiasına göre, Başlangıçta “taksirle ölüme neden olma” suçundan açılan dava, sanığın uyuşturucu etkisi altında olması nedeniyle “olası kast ile öldürme” suçuna çevrildi. Dosya, Menemen Asliye Ceza Mahkemesi’nden Karşıyaka Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Sanık, ilk duruşmalarda tahliyesini talep etti ve 100 bin TL kefaletle adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Gürban, Hukukun verdiği kararın ve bilirkişi raporunun yanlış olduğunu l, bu kararın verilemesinde Nazım Torbaoğlu'nun etkisi olduğunu dile getirerek Türkay Pala'nın suçsuz oldugunu attığı twittler ile iddia etti.  14 Şubat 2021’de İzmir'in Menemen  ilçesinin Esentepe Caddesi’nde meydana gelen kazada, Türkay Pala’nın (44) kullandığı otomobil, market işleten İsmet Güzelküçük’ün (31) aracına arkadan çarptı. Çarpmanın etkisiyle ağır yaralanan Güzelküçük hayatını kaybetti. Yapılan incelemede, sanık Pala’nın kanında uyuşturucu maddeye rastlandı. Bilirkişi raporunda, sanığın araçlar arasındaki takip mesafesini korumadığı belirtildi. Adli Tıp Kurumu ise kazanın gerçekleştiği gün alınan kan örneklerinde uyuşturucu madde bulunduğunu açıkladı. Bu veriler, Pala’nın kazaya doğrudan etkili bir ihmalle neden olduğunu ortaya koydu. Başlangıçta “taksirle ölüme neden olma” suçundan açılan dava, sanığın uyuşturucu etkisi altında olması nedeniyle “olası kast ile öldürme” suçuna çevrildi. Dosya, Menemen Asliye Ceza Mahkemesi’nden Karşıyaka Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Sanık, ilk duruşmalarda tahliyesini talep etti ve 100 bin TL kefaletle adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Mahkeme, Pala’yı önce müebbet hapis cezasına çarptırdı. Ancak olayın oluş şekli, kast yoğunluğu ve sanığın yargılamayı takip etmesi ile “Keşke böyle bir kaza olmasaydı” yönündeki ifadesi göz önüne alınarak ceza önce 21 yıla, ardından 17,5 yıla indirildi. Bu indirim, sanığın pişmanlık göstermesi gerekçesiyle yapıldı. Sanık, savunmasında psikolojik tedavi gördüğünü ve kanındaki maddelerin tedaviye yönelik ilaçlardan kaynaklandığını ileri sürdü. Ancak Ege Üniversitesi’nden gelen toksikoloji raporu, sanığın kanındaki tramadol ve pregabalin maddelerinin “eğlence ve keyif verici” olarak da kullanıldığını, reçetesiz kullanımın uyuşturucu kategorisine girdiğini ortaya koydu. Tanık beyanları ve sanığın kız arkadaşına ait mesaj kayıtları da uyuşturucu kullanımını doğruladı. Kararda, yağışlı havada 140-150 km hızla araç kullanan ve uyuşturucu etkisi altında olduğu tespit edilen Pala’nın, kazanın gerçekleşme ihtimalini öngörmesine rağmen bu ihtimale kayıtsız kaldığının altı çizildi. Bu nedenle eylemin basit taksir değil, “olası kast” düzeyinde olduğu belirtildi. Sanığın bilinçli şekilde, yüksek risk altında araç kullandığı için en ağır sorumluluğu taşıdığı kaydedildi