Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Sitenin sağında bir giydirme reklam

Faysal Atmaca: MİDEMİ BULANDIRIYOR!

DÜNYA 23.06.2025 - 08:55, Güncelleme: 23.06.2025 - 08:55
 

Faysal Atmaca: MİDEMİ BULANDIRIYOR!

MİDEMİ BULANDIRIYOR (ikiyüzlü Batı)
MİDEMİ BULANDIRIYOR  (ikiyüzlü Batı) Bir ülke düşünün: Sınır tanımıyor. Savaş hukuku tanımıyor. İnsan hakları diyor, ama çocukları öldürüyor. Okul, hastane, cami, pazar. Hiçbiri korunmuyor. Kurallar hep başkaları için. Kendisi içinse, “güvenlik” bahanesi yetiyor. İsrail, işte böyle bir rejimin adıdır artık. Sadece işgalci değil, sadece saldırgan değil, uluslararası hukuku kafasına göre eğip büken bir kibir abidesi. Ve dünya Ne yazık ki bu barbarlığa gözünü kapatıyor, hatta alkış tutuyor. Gazze’ye bir düğmeye basarak bomba yağdırmak kolay. Ama o bombaların parçalayamadığı tek şey var: Mazlumun gözlerindeki direniş. Bir bebek, annesinin kucağında ölürken CNN bunu sadece “çatışma” diye geçiyor. Oysa bu bir savaş değil; ortada bir soykırım haberi var.Ama onlar çatışma diyor. Bu bir planlı temizliktir.İnsanlığın tükenişi. Bu, insanlık için bir vicdan testidir ve Batı bu testten defalarca sınıfta kalmıştır. Ne zaman İsrail bombalasa, Batı susar. Ne zaman bir Gazzeli taş atsa, Batı bağırır: “Ortadoğu’yu karıştırmayın!” “İsrail’in güvenlik hakkı var!” Peki ya Gazzeli annenin hakkı yok mu? Enkaz altındaki bebeğin? Yalınayak kaçarken gökyüzüne sığınan kızın? Onların güvenliği, onların hakkı, onların hayatı hiç mi önemli değil? İsrail’in bugünkü saldırıları bir “intikam” değil, bir inancın siyasi haritasıdır: Arz-ı Mev’ûd Fırat’tan Nil’e kadar uzanan sapkın bir tahayyül. Ve bu tahayyül, her komşu ülkeye sıranın geleceğini fısıldıyor. Ve Batı hatta bütün dünya bunu biliyor üstelik. Ama sessiz. Çünkü silah anlaşmaları, enerji lobileri, seçim finansmanları daha önemli çünkü. Bugün ise plan gereği İran’a saldırıyor,bombalıyor ve doğal olarakta İran kendini  doğrudan savunuyor karşılık veriyor. Ve bu durumda bile İngiltere, Fransa, Almanya üçlüsü ağız birliğiyle bağırıyor: “İtidal çağrısı yapıyoruz.” “Gerilim tırmanmasın.” “İran karşılık vermemeli!” Bu neyin ahlakı? Bu nasıl bir sahtekârlıktır? Tam da bu sırada Amerika, İsrail’in yanında doğrudan sahaya iniyor. Hatta Irak’ta olduğu gibi yine “güvenlik” bahanesiyle İran hedeflerini vuruyor. Ama dünyaya “gerilimi artırmaması gereken ülke” olarak İranı gösteriyor. Bu artık çifte standart değil; bu, ahlakın cenazesi, insanlığın tabutudur. Hatırlayın: Irak’ta “özgürlük” diyerek bir milyondan fazla sivil katledildi. Libya’da “demokrasi” diyerek ülke çetelere teslim edildi. Suriye paramparça edildi. Ve şimdi sırada yine mazlumlar var. Fail yine Batı. Ama suçlanan yine sabrı tükenen halklar. Bu çürümüş düzenin artık sonu gelmelidir. Ve bu, insanlığın yeniden doğabilmesi için şarttır. Türkiye şimdiye kadar susmadı elbette mazlumun yanında durdu daima.Zulmü kınadı, diplomatik mücadele verdi.Ama artık bu yetmez. Dünyanın dört bir yanında yükselen hakikat çağrısına, Türkiye’nin sesi artık daha gür, daha yönlendirici, daha sarsıcı olmalıdır. Artık denge siyaseti değil, adalet siyaseti zamanıdır. Artık notalar değil, stratejik irade koyma zamanıdır. Çünkü mesele sadece Filistin değil. Mesele, bu sistemin tüm mazlumları nasıl öğüttüğüdür. Ve bu düzenin utanmazlığı artık bir zirve yaptı: ABD, İsrail’in lehine İran’ı bombalıyor. Ama Avrupa’dan çıkan ses şu: “İran karşılık vermesin.” Bu neye benziyor biliyor musunuz? “Sana tokat attım ama sakın ağlama, hatta yüzünün öbür yanını da dön ki bir daha vurayım.” Bu kadarına da pes! Bu artık sadece ikiyüzlülük değil; ahlaki soysuzluk ve medeniyetin çöküşüdür. Ama unutmayın: Bir bomba bir şehri yıkar. Ama bir mazlumun duası bir imparatorluğu çökertir. Ve evet!? Bu çağ zalimlerin çağı olabilir. Ama her çağın sonunda Allah’ın hükmü galip gelir. Çünkü gökler susmaz. Çünkü hakikat, bombadan güçlüdür. Çünkü direniş, sadece mermiyle değil; imanla, adaletle, sabırla kazanılır vesselam.
MİDEMİ BULANDIRIYOR (ikiyüzlü Batı)

MİDEMİ BULANDIRIYOR 
(ikiyüzlü Batı)

Bir ülke düşünün:
Sınır tanımıyor.
Savaş hukuku tanımıyor.
İnsan hakları diyor, ama çocukları öldürüyor.
Okul, hastane, cami, pazar.
Hiçbiri korunmuyor.
Kurallar hep başkaları için.
Kendisi içinse, “güvenlik” bahanesi yetiyor.
İsrail, işte böyle bir rejimin adıdır artık.
Sadece işgalci değil,
sadece saldırgan değil,
uluslararası hukuku kafasına göre eğip büken bir kibir abidesi.

Ve dünya
Ne yazık ki bu barbarlığa gözünü kapatıyor, hatta alkış tutuyor.

Gazze’ye bir düğmeye basarak bomba yağdırmak kolay.
Ama o bombaların parçalayamadığı tek şey var:
Mazlumun gözlerindeki direniş.

Bir bebek, annesinin kucağında ölürken CNN bunu sadece “çatışma” diye geçiyor.
Oysa bu bir savaş değil; ortada bir soykırım haberi var.Ama onlar çatışma diyor.
Bu bir planlı temizliktir.İnsanlığın tükenişi.

Bu, insanlık için bir vicdan testidir ve Batı bu testten defalarca sınıfta kalmıştır.
Ne zaman İsrail bombalasa, Batı susar.
Ne zaman bir Gazzeli taş atsa, Batı bağırır:
“Ortadoğu’yu karıştırmayın!”
“İsrail’in güvenlik hakkı var!”

Peki ya Gazzeli annenin hakkı yok mu?

Enkaz altındaki bebeğin?

Yalınayak kaçarken gökyüzüne sığınan kızın?

Onların güvenliği, onların hakkı, onların hayatı hiç mi önemli değil?

İsrail’in bugünkü saldırıları bir “intikam” değil, bir inancın siyasi haritasıdır:

Arz-ı Mev’ûd
Fırat’tan Nil’e kadar uzanan sapkın bir tahayyül.
Ve bu tahayyül, her komşu ülkeye sıranın geleceğini fısıldıyor.
Ve Batı hatta bütün dünya bunu biliyor üstelik.
Ama sessiz. Çünkü silah anlaşmaları, enerji lobileri, seçim finansmanları daha önemli çünkü.

Bugün ise plan gereği İran’a saldırıyor,bombalıyor ve doğal olarakta İran kendini 
doğrudan savunuyor karşılık veriyor.

Ve bu durumda bile İngiltere, Fransa, Almanya üçlüsü ağız birliğiyle bağırıyor:

“İtidal çağrısı yapıyoruz.”
“Gerilim tırmanmasın.”
“İran karşılık vermemeli!”

Bu neyin ahlakı?
Bu nasıl bir sahtekârlıktır?

Tam da bu sırada Amerika, İsrail’in yanında doğrudan sahaya iniyor.
Hatta Irak’ta olduğu gibi yine “güvenlik” bahanesiyle İran hedeflerini vuruyor.
Ama dünyaya “gerilimi artırmaması gereken ülke” olarak İranı gösteriyor.
Bu artık çifte standart değil; bu, ahlakın cenazesi, insanlığın tabutudur.

Hatırlayın:
Irak’ta “özgürlük” diyerek bir milyondan fazla sivil katledildi.
Libya’da “demokrasi” diyerek ülke çetelere teslim edildi.
Suriye paramparça edildi.
Ve şimdi sırada yine mazlumlar var.

Fail yine Batı.
Ama suçlanan yine sabrı tükenen halklar.
Bu çürümüş düzenin artık sonu gelmelidir.
Ve bu, insanlığın yeniden doğabilmesi için şarttır.

Türkiye şimdiye kadar susmadı elbette mazlumun yanında durdu daima.Zulmü kınadı, diplomatik mücadele verdi.Ama artık bu yetmez.

Dünyanın dört bir yanında yükselen hakikat çağrısına,
Türkiye’nin sesi artık daha gür, daha yönlendirici, daha sarsıcı olmalıdır.
Artık denge siyaseti değil, adalet siyaseti zamanıdır.
Artık notalar değil, stratejik irade koyma zamanıdır.
Çünkü mesele sadece Filistin değil.
Mesele, bu sistemin tüm mazlumları nasıl öğüttüğüdür.

Ve bu düzenin utanmazlığı artık bir zirve yaptı:
ABD, İsrail’in lehine İran’ı bombalıyor.
Ama Avrupa’dan çıkan ses şu:
“İran karşılık vermesin.”
Bu neye benziyor biliyor musunuz?
“Sana tokat attım ama sakın ağlama, hatta yüzünün öbür yanını da dön ki bir daha vurayım.”
Bu kadarına da pes!
Bu artık sadece ikiyüzlülük değil; ahlaki soysuzluk ve medeniyetin çöküşüdür.

Ama unutmayın:
Bir bomba bir şehri yıkar.
Ama bir mazlumun duası bir imparatorluğu çökertir.

Ve evet!?
Bu çağ zalimlerin çağı olabilir.
Ama her çağın sonunda Allah’ın hükmü galip gelir.
Çünkü gökler susmaz.
Çünkü hakikat, bombadan güçlüdür.
Çünkü direniş, sadece mermiyle değil; imanla, adaletle, sabırla kazanılır vesselam.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve nethaberler.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.