Betül Boncuk: İnsan, Hayatındaki Beş Kişinin Ortalamasıdır
Betül Boncuk: İnsan, Hayatındaki Beş Kişinin Ortalamasıdır
İnsan, Hayatındaki Beş Kişinin Ortalamasıdır
İnsan, Hayatındaki Beş Kişinin Ortalamasıdır
Jim Rohn ne güzel de özetlemiş.
Bir insanı gerçekten tanımak mı istiyorsunuz? Söylediklerinden çok yaşadıklarına, anlattıklarından çok yaşama biçimine bakın. Çünkü insan; zamanını nasıl geçirdiğiyle, kimlerle dostluk kurduğu, hangi ortamlarda bulunduğu, neleri izleyip dinlediğiyle, hatta ne yediğiyle, ne içtiğiyle bile şekillenir. Dışarıdan bakıldığında küçük gibi görünen tüm seçimler, iç dünyasının sessiz ama güçlü yansımalarıdır.
İzlediğimiz bir film, okuduğumuz bir kitap, gezdiğimiz bir şehir, kurduğumuz bir sohbet, hatta sokakta rastladığımız bir insan bile içsel yolculuğumuzda iz bırakabilir. Zihnimiz ve kalbimiz, tüm bu anlarla beslenir. Zamanla biz de beslendiğimiz şeylere dönüşürüz. Bu yüzden kim olduğumuzu anlamak için önce hayatımıza neleri aldığımıza bakmalıyız.
Kimi insanlar sürekli şikâyet eder, çünkü zihni olumsuzlukla doludur. Kimi ise üretir, gelişir, ilham verir; çünkü ruhunu anlamlı olanla besler. Hayatını güzelliklere açan biriyle, yüzünü hep karanlığa dönen birinin ruh hâli elbette aynı olmaz. İnsan, hayatına kattıklarının toplamıdır.
Ve elbette en çok da çevremizdeki insanlar bizi etkiler. Duygularımızı, düşüncelerimizi, hatta kararlarımızı farkında olmadan şekillendirirler. Bu yüzden denmiştir ki: “İnsan, en çok vakit geçirdiği beş kişinin ortalamasıdır.” Bu söz bana her zaman düşündürücü gelmiştir. Katıldığım yönleri olduğu kadar, eklemek istediğim taraflar da var. Çünkü bana göre insan yalnızca çevresindeki beş kişinin değil; aynı zamanda ne okuduğunun, ne izlediğinin, kimlerden beslendiğinin, hangi yollarda yürüdüğünün ve hatta nelerden ilham aldığının da ortalamasıdır.
Kimlerle zaman geçiriyorsanız, siz de onların bir yansımasına dönüşürsünüz. Ya sizi yukarı çekerler ya da aşağıya. Bu nedenle hayatımıza aldığımız insanlara dikkat etmeliyiz. Her dost görünen dost değildir. Gerçek dost; ruhunuza dokunan, sizi yükselten, size dürüst bir ayna tutan kişidir. Size sadece vakit geçirten değil, vakti kıymetlendiren insanlarla yürüyün. Çünkü bir dostla yalnızca kahve içmezsiniz, onun iç dünyasını da içinize alırsınız.
İzlediğiniz diziler, takip ettiğiniz hesaplar, dinlediğiniz müzikler, hatta sosyal medya akışınız bile sizi şekillendirir. Zihin neyle beslenirse kalp de onunla dolar. Ve kalp neyle dolarsa, bir süre sonra ağızdan o dökülür.
Seçimlerimiz karakterimizi inşa eder. Hatta hayatımızda seçtiğimiz eş bile, kim olduğumuzu gösteren güçlü bir aynadır. Çünkü eş seçimimiz yalnızca duygusal bir tercih değil, aynı zamanda değerlerimizin, beklentilerimizin ve iç dünyamızın dışa vurumudur. Kimi, ne için sevdiğimiz bile kimliğimizi ele verir.
Bir insanın kim olduğunu anlamak istiyorsanız; onun neye hayranlık duyduğuna, hangi kitapları okuduğuna, kimleri örnek aldığına, nereye gitmekten hoşlandığına ve kimlerle yol yürüdüğüne dikkat edin. Karakter; yüksek sesle ilan edilen sözlerde değil, sessizce yapılan tercihlerde gizlidir.
Hayat kısa ama etkisi büyük seçimlerle örülüdür. Seçimlerinizi fark ettiğinizde, kim olduğunuzu daha net görürsünüz. Ve kimlerle yürüdüğünüzü anladığınızda, nereye gittiğinizi de anlarsınız.
Unutmayın: İnsan, sadece hayatına aldığı beş kişinin değil; aynı zamanda gezdiği yolların, okuduğu kitapların, izlediği filmlerin, sevdiği şarkıların, beslendiği fikirlerin ve paylaştığı sofraların ortalamasıdır. Siz neyle meşgulseniz, işte siz O’sunuz.
Saygılarımla,
Betül Boncuk
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.