DOLAR

34,0735$% 0.26

EURO

37,6554% -0.11

STERLİN

44,6089£% -0.22

GRAM ALTIN

2.745,54%0,64

ÇEYREK ALTIN

4.524,00%0,07

TAM ALTIN

18.125,00%0,07

ONS

2.505,76%0,35

BİST100

9.699,56%-0,73

İmsak Vakti a 02:00
İstanbul KAPALI 26°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

İnsana Güven ve Güvenirlik

Dünya ülkeleri arasında yapılan bir araştırmada, Türkiye toplumunun güven noktasında birbirine en az güvendiği ülke olduğu sonucuna varılmış. Peki, bu araştırma doğruysa ve yüzde doksan dokuzu Müslüman (!) olan Türkiye toplumu bu noktaya nasıl geldi?

İnsanoğlu muhteşem bir varlıktır. Cenab-ı Allah, insanı kusursuz bir yazılım ile donatmış ve yaratmıştır. Doğum ile birlikte, insanda çok önemli iki duygu gelişir. Bunların ilki “belirsizlikten rahatsızlık duyma”, ikinci olarak ise “belirsizliği belirgin hale getirme” çabası.

İnsan, belirsizlikleri belirgin hale getirmeden rahatlayamayan bir varlık. Belirsizlikleri belirlemek için en yakındakilerden başlayarak soru sormaya başlar, sorularına verilen cevaplar ile tatmin oluncaya kadar da devam eder ki bu da fıtri bir davranıştır. Ta ki ruhen ve kalben tatmin oluncaya kadar.

Güven duygusu ile mutluluk arasında da bir paralellik vardır. Mutlu olan toplumlarda güven duygusu çok daha yüksektir. Güvenin olmadığı bir yerde huzursuzluk vardır, kaygı vardır, karamsarlık vardır, mutsuzluk vardır… Hayatın dinamikleri içerisinde, programlanmış bir makine gibi hareket etmek elbette ki mümkün değildir. Bu manadaki beklenti, yaradılış fıtratına aykırıdır. İnsan an olur gülebilir, an olur ağlayabilir, an olur hüzünlenebilir ve an olur mutlu olabilir…İnsandaki bu hâl değişikliği normaldir ve bu değişkenlik ferdidir; insandan insana değişebilir. Muhatabına karşı güvensizliğe neden olmamak için bu anlık ruh halini dile getirmek, en mantıklı şeydir. “Bu gün iyi değilim, her zaman böyle değilim” gibi, ifadelerle o an ki olumsuz ruh halini muhatabına anlatmak, güven duygusunun zedelenmemesi için önemlidir. 

Güven duygusu nasıl oluşur? Güven duygusu, zaman içerisinde oluşan insanî bir duygudur. “Güven genellikle, bir kişinin dürüstlüğüne olan inancımız olarak tanımlanır. Araştırmalar, güvenin ilişkilerde emniyet hissini arttırırken, savunmacı ihtiyaçları azalttığını öne sürüyor. Ayrıca güven hissi, insanların duygularını ve isteklerini muhataplarıyla daha rahat paylaşılmalarını da teşvik ediyor.” 

Güven duygusunun oluşumunun dört ana unsuru vardır. 

-İnsanın sözü ile davranışının bir olması. Bir başka ifadeyle dürüst olmak; özü sözü bir olmak.

-Tutarlı bir insan mı halisane bir niyeti var mı? Çevresine -sevgiyle- yardım etme gayreti nedir; sebep ve sonuç ilişkisi birbiriyle uyumlu mudur ve niyetini davranışlarına yansıtabiliyor mu?

-İnsanın bilgi ve beceri ölçüsü; kendisine tevdi edilen bir işi yapabilme becerisi de diyebiliriz. “İşi yapabilme becerisi varsa, ben buna güvenebilirim” duygusu. Bu üçüncü madde özellikle de toplumun iş hayatıyla orantılıdır. 

-İnsani ilişkilerinde sürdürülebilir ve sağlıklı sonuçlar elde etmek. İnsan olarak bizim, halisane bir niyetle elimizden gelenin en iyisini ve en güzelini şevkle yapmaya çalışmak.

Kimi insanlar, kendilerine olan güven duygusunuyitirmek için çaba gösterse de “insana” olan güvenimizi yitirmemeye gayret etmeliyiz. Çünkü güvenirliğini kaybetmiş bir insan, yaşadığı toplumun en fakir ferdidir.  

TRT | Çok Gizli | Özel Nitelikli Kişisel Veri İçerir

0 0 0 0 0 0
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

1. Uluslararası Türk Dünyası iletişim ve sanat sempozyumu basın bildirisi

HIZLI YORUM YAP

0 0 0 0 0 0