Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Kız İsimleri ve Anlamları 2023-2024 Popüler ve Modern Kız Bebek İsimleri

Bu haberin fotoğrafı yok

Kız İsimleri ve Anlamları – 2023 Popüler ve Modern Kız Bebek İsimleri

Kız isimleri, kızınız için harika bir isim seçmek büyük bir sorumluluktur. Kesinlikle eğlenceli bir deneyim olsa da, stresli de olabilir! Sonuçta, yeni bir ebeveyn olarak vereceğiniz ilk ve en önemli kararlardan biri kız bebeğinize isim koymaktır.

Erkek bebek isimleri için fikir al.

Mükemmel bir kız isimleri arayışında olan çoğu ebeveyn gibiyseniz, özel bir anlam katmayı, bir aile veya kültürel geleneği onurlandırmayı veya kendi başına benzersiz bir isim bulmayı umuyor olabilirsiniz.

Yaklaşımınız ne olursa olsun, Nüfus idaresi tarafından kaydedilen en popüler kız bebek isimleri yer aldığı bu liste, tüm seçeneklerinizi değerlendirmenize, deneyimin keyfini çıkarmanıza ve favori bir seçim listenizi daraltmanıza yardımcı olacaktır.

Aşağıdaki liste, 2022 yılına ait Türkiye’de verilen doğum belgesi verilerini yansıtmaktadır.

2023 Yılının En İyi ve Popüler Kız Bebek İsimleri

Kız İsimleriKullanım Sayısı
Zeynep10063
Elif6448
Asel6432
Asya6306
Defne5795
Nehir5244
Azra5194
Zümra4835
Eylül4422
Ecrin4179
Meryem3645
Lina3495
Eslem3463
Masal3311
Ebrar3269
Elisa3254
Ela3163
Alya2962
Zehra2934
Miray2907
Duru2775
Hiranur2615
Buğlem2611
Ada2606
Yağmur2605
Esila2329
İkra2326
Öykü2214
Gökçe2201
Melek2184

Modern kız isimleri ve anlamları nelerdir?

Aleda: Nazlı, kaprisli
Pamira: Orta Asya’da bir yayla
Lema: Parıltı, parlayış
Çilen: Hafif yağan yağmur
Dilbeste: Gönül bağlamış, âşık.
Alım: Gözü gönlü, çelen güzel
Lila: Eflatun, leylak rengi
Erna: Cilveli, şen şakrak sevgili
Caneda: İçten, sevimli kişi
Dildar: Güzel yüz
Kayra: Sayılan birinden gelen iyilik lütuf
Belgin: Kesin, eksiksiz beliren
Behin: İyinin iyisi
İlsu: Ülkenin suyu, bereketi
Balca: Bal gibi tatlı kız
Peyda: Belli, ortaya çıkan
Açelya: Fundagillerden çok renkli çiçekler açan bitki
Mehir: Ay parçası
Algın: Birine gönül vermiş, vurgun, tutkun
Liyan: Parlak
Ayande: Gelen, gelici, istikbal
Gerçek: Yakıştırma ve yalanı olmayan
Belgi: İşaret
Dildade : Gönül vermiş, düşkün, tutkun
Leyal: Geceler
Çilay: Ayın üzerinde beliren açık renkli lekeler
Özün: Şiir. Hak edilmiş ün.
Dürre: İnci tanesi
Mehru: Ay yüzlü güzel
Beria: Olgunluk ve güzelliğiyle üstün olan sevgili
Selis: Akıcı söz
Gece: Gün batımından ağarmasına kadar geçen süre
Duygun: Duygulu, hassas, hisli kişi
Belur: Billur
Alçin: Kırmızı renkli küçük bir kuş
Büge: Bent, su bendi.
Beylem: Çiçek demedi, buket, sunuş.
Devin: Hareket, kımıldama
İda: Kazdağları’nın eski adı
Lal: Dili tutulmuş, dilsiz
Vira: Durmadan, aralıksız, sürekli
Eşay: Ayın güzelliğiyle eşdeğer güzelliğe sahip olan
Serpin: Yağmur
Ongü: Sağlık, mutluluk

Kuranda geçen kız isimleri ve anlamları nelerdir?

İkra : Oku anlamında olan İkra, Kur’an-ı Kerim ‘de yer almaktadır.
Serap : Hayal anlamında olan Serap ismi, Kur’an’da Nebe suresinin 20. ayetinde geçmektedir.
Beyza : Günahı olmayan, ak, beyaz anlamlarındadır.
Hamiyet : Koruma, kollama anlamına gelen Hamiyet, Gasiye suresi’nde yer almaktadır.
Evsa : Meryem suresinde yer alan Evsa ismi, emreden insan anlamındadır.


Asel : Muhammed Suresinde geçen Asel, cenetteki bal anlamına gelmektedir.


Lina : Kuran’da bahsedilen Lina ismi, Hurma fidesi demektir.
Melike : Bakara suresinde yer alan Melike ismi, hükümdarlığı temsil eden isimlerdendir.
Cennet : İyilik yapanların sonsuz mutluluğa kavulacakları yer anlamında kullanılmaktadır. Kuran’da farklı 62 ayette geçmektedir.


Esved : Hem kız hemde erkek ismi olarak kullanılan Esved, Bakara suresinde geçer ve kara anlamındadır.
Huri : Kuran’da farklı ayetlerde geçen Huri, güzel anlamına gelmektedir.


Sidre : Cenetteki ağaçlardan birisi olan Sidre, Kuran’da 3 farklı ayette yer almaktadır.
Elif : Arap alfabesinin ilk harfi olan Elif , ince uzun boylu kız anlamına gelmektedir.
Aliye : Duhan 31, Hud 82, Hicr 74 surelerinde bulunan Aliye ismi yüce anlamındadır.
Ufuk : Hem kız hem de erkek ismi olarak Ufuk, Necm suresinde geçmektedir.
Zeliha : Peri gibi güzel olmak anlamındadır.
Azer : Hem kız hem de erkeğe konulabilen Azer ismi Kuran’da Enam suresi 74. ayette geçmektedir. Hz. İbrahim’in babasının adı, Kasım ayının bir başka adı anlamındadır.
Bereket : Araf ve Hud surelerinde geçen Bereket, hem kız hem de erkek ismi olarak kullanılmakta ve bolluk anlamındadır.


Kadem : Nahl suresinde yer alan Kadem, uğurlu anlamına gelmektedir.
Ahsa : Kuran’ın birçok ayetinde geçen Ahsa, sayma ya da hesap etme anlamına gelmektedir.


Sema : Gökyüzün anlamına gelen Sema ile ilgili Kur’an’da pek çok ayet bulunmaktadır.
Leyal : Leyal, Kuran’da gece anlamında kullanılmıştır. Meryem ve Sebe surelerinde yer almaktadır.
Ebrar : Hem kız hem de erkek ismi olarak kullanılmakta olan Ebrar, iyilik sever, hayırsever anlamındadır.
Tuğyan : 3 farklı surede bulunan Tuğyan ismi, coşkun anlamına gelmektedir.
Kader : Hem kız hem de erkek ismi olarak kullanılan Kader, Kuran’da birçok ayette geçmektedir. Alınyazısı anlamına gelir.
Feriha : Bakara ve Tevbe suresinde geçen Feriha ismi, ferahlığa erişmek anlamındadır.
Sacide : Secde eden anlamına gelen Sacide ismi, Kuran’da Zümer suresinde yer almaktadır.
Melike : Bakara suresinde yer alan Melike ismi, Hükümdar’ın eşi anlamındadır.
Münteha : Kuran’da farklı surelerde yer alan Münteha, son anlamında kullanılmaktadır.
Esma : Kuran’da Allah’ın güzel isimlerinden biridir. Aynı zamanda duyma ve işitme anlamında da kullanılır. Sahabe isimlerinden biridir.
Melek : Kuran-ı Kerim’de birçok ayette geçen Melek ismi, Allah ile insanlar arasında aracılık yapan manevi bir varlıktır.
Havva : Yaratılan ilk kadın olarak bilinmektedir.
Berka : Hem kız hem de erkek ismi olarak kullanılan Berka şimşek anlamındadır. Rad 12. Ve Rum 24. Ayetlerde yer alır.
Kevser : Kuran’ı Kerim’in bir suresi olan Kevser, cennette bulunan ırmak anlamına gelmektedir.
Hamiye : Koruyan anlamına gelen Hamiye, kızgın, çok sıcak anlamlarınada gelmektedir.
Mensure : Dağınık anlamında olan Mensure, Kuran’da İnsan suresinde yer almaktadır.
Lema : Lema, parlak olan şey anlamındadır. Kur’an’da iki farklı surede yer almaktadır.
Nadiye : Bir mecliste bulunma, toplantıya katılma anlamında olan Nadiye, Kur’an’da Alak Suresinde yer almaktadır.
Merve : Mekke’de bir dağın adı olan Merve, Kuran’da Bakara suresinde yer almaktadır.
Atiye : Araf, Haci Hicr, Taha surelerinde geçen Atiye ismi bağışlama ya da gelecek anlamlarında kullanılmaktadır.
Saliha : Kuran’da birbirinden farklı 6 surede geçen Saliha, dinin emirlerini yerine getiren kişilere verilen addır.
Sıdıka : Meryem Suresinde geçen sıdıka, sadık kalan, doğru söyleyen kişi anlamında gelmektedir.
Yüsra : Kolay olan anlamına gelmektedir. Kur’an’da iki farklı ayette yer almaktadır.
Zülfa : Kur’an’da farklı surelerde yer alan Zülfa, yakınlık anlamında kullanılmaktadır.
Halide : Nisa, Tevbe, Haşr surelerinde geçen Halide, sonsuz anlamındadır.
Azra :Medine’nin bir diğer adı olan Azra ismi Kuran’da yer almaktadır. El değmemiş anlamına sahiptir.
Radife : İnsanlar öldükten sonra üflenecek olan sur’un ikincisi anlamındadır. Kur’an’da surenin içerisinde yer alır.
Serap : Nebe suresinde yer alan Serap, bir yanılsama biçimidir.
Nüha : Taha suresinde yer alan Nüha ismi, akıl anlamına gelmektedir.
Evsan : Put anlamına gelen Evsan, Kuran’da iki farklı surede geçmektedir.
Emel : Hicr ve Kehf suresinde geçen isim gerçekleştirilmesi istenen ve beklenen anlamındadır.
Hacer : Kuran’da birkaç ayette yer alan Hacer ismi, Kabe’nin duvarındaki siyah olarak anlamlandırılmaktadır.
Neşe : Sevinç anlamına gelen Neşe ismi, Kuran’da 3 farklı surede geçmektedir.
Anife : Kuran’da Muhammed suresinde yer alan Anife, gençlik çağının başlangıcı anlamındadır.
Firdevs : Cennet en güzel yeri, cennet bahçesi anlamına gelen Firdevs Kuran’da farklı surelerde yer almaktadır.
Meşkure : Kuran’da İnsan suresinde yer alan Meşkure, beğenilmeye değer bir şey olarak anlamlandırılmaktadır.
Hayat : Kuran’da birçok ayette geçmektedir. Yaşaman devamlılığını ifade etmektedir.
Ela : Farsça kökeninden gelen Ela ismi, göz rengi olarak bilinir.
Alime : Bakara 60, Araf 160 surelerinde yer alan Alime, bilgi sahibi olan kız anlamındadır. Bakara suresinde geçen kız isimlerinden biridir.
Aksa : Kasas 20, Yasin 20 ayetlerinde geçen Aksa ismi en uzak yer anlamına gelmektedir. Yasin suresinde geçen kız isimlerindendir.
Medine : Hz. Muhammed’in mezarının bulunduğu şehirin ismidir.
Duha : Kuşluk vakti anlamına gelen Duha, hem kız hemde erkek ismi olarak kullanılmaktadır.
Hazen : Arapça hüzün keder anlamına gelen Hazen , Kur’an’da iki farklı surede geçmektedir.
Benna : Sad suresi 37. ayette geçen Benna, yapı kuran kişi anlamındadır.
Sündüs : İpek kumaş anlamına gelen Sündüs, Kur’an’da Duhan ve Kehf surelerinde geçmektedir.
Azze : Kuran’da bir çok ayette yer alan Azze ismi saygıdeğer, saygılı anlamlarındadır.
Serra : Kuran’da iki farklı surede geçen Serra, Arapça kökenli bir kelime olup genişlik, rahatlık anlamına gelmektedir.
Sera : Arapça ve Farsça farklı anlamlara gelen Sera ismi, Kur’an’da bir ayette yer almaktadır. Farsça, köşk anlamına gelirken; Arapça, yer anlamına gelmektedir.
Karye : Küçük yerleşişm yeri anlamına gelen Karye, Kur’an’da birçok ayette geçmektedir.
Benan : Hem erkek hem de kız ismi olarak kullanılan Benan ismi Enfal ve Kıyamet surelerinde geçmektedir. Parmakla gösterilen kişi anlamındadır.
Huda : Bakara suresinin 2 ayetinde geçen Huda, doğru yol ya da doğru yol gösteren kişi anlamına gelmektedir.
Ecrin : Ecrin, Allah’ın hediyesi olan sevap anlamına gelmektedir.
Malike : Sahiplik anlamına gelmektedir.
Müberra : Nur suresinde yer alan Müberra ismi, temiz insan olarak anlamlandırılmaktadır.
Dünya : Kuran’da birçok ayette geçen Dünya, üzerinde yaşadığımız toprak ve deniz anlamına gelirken; hayal, düşünce anlamında da kullanılmaktadır.
Evla : Daha iyi olmak anlamında olan Evsa, Nisa ve Meryem Suresinde geçmektedir.
Maide : Kuran’da yer alan bir surenin ismi olan Maide, yemek anlamına gelmektedir.
Züleyha : Zeliha isminde olduğu gibi peri anlamına gelmektedir.
Tuğba : Cenette bulunduğuna inanılan bir ağaç ismidir.
Efide : Kalp anlamına gelen Efide, Kuran’da Ahkaf ve Secde surelerinde geçmektedir.
Nisa : Kadın anlamına gelen Nisa, ayrıca Kur’an’da bir surenin ismidir.
Asiye : Hz. Musa’yı nehirsen çıkartıp büyüten Firavun’un eşinin ismi olan Asiye, asi ve acı çeken kadın anlamlarındadır.
Asi : Hem erkek hem de kız ismi olarak kullanılan Asi, dik baslı, baş kaldıran anlamındadır. Kuran’da Bakara 283. ve İnsan 24. ayetlerinde bulunmaktadır.
Sultan : Hem kız hem de erkek isminde kullanılan Sultan, Kur’an’da birçok ayette geçmektedir.
Mavera : Kuran’da farklı surelerde yer alan Mavera ismi, bir şeyin arka tarafında kalmayı tercih etmek demektir.
Berzah : Rahman suresinin 20. Ayetinde yer alan Berzah ismi dünya ile ahiret arasında kalan ölen insanların ruhlarının gittiği mekandır.
Aden : Hud Suresi ve Necm Suresinde yer alan Aden ismi Allah’ın yasakladığı kavim isimlerindendir.
Duhan : Kıyamet gününde çıkacak olan duman anlamına gelmektedir.
Ahsen : Kuran’da 50’den fazla ayette yer alan Ahsen adı en güzel olanı çağrıştırmaktadır.
Tayyibe : Kuran’da birçok ayette geçen Tayyibe, temiz anlamındadır.
İrem : Fecr Suresinde geçen İrem ismi, cennete benzeyen bahçe anlamındadır.
Vildan : Kuran’da birçok ayette yer almaktadır.
Yezra : Şura suresinde geçen Yezra, çoğalmak anlamındadır.
Şüheda : Nisa suresinde geçen Şüheda, şehit anlamındadır.
Beyna : Zuhruf suresinin 32. Ayetinde yer alan Beyna ismi, iyi ya da kötünün arasında kalmış anlamındadır.
Nur : Kuran’da birçok surede geçen Nur, aydınlık anlamındadır.
Sara : Prenses anlamına gelen Sara, Kur’an’da bir surede yer almaktadır.
Eda : Kuran’da Bakara 178. Ve Meryem 59. Ayetlerde davranış, tutum anlamında yer almıştır.
Bükre : Hem kız hem de erkek ismi olarak kullanılan Bükre, Fetih suresi 9. ayette yer almaktadır. Sabah vakti anlamındadır.
Kübra : Çok büyük anlamına gelmektedir.
Ecre : Kuranda 4 farklı surede geçen Ecre ismi, ödül anlamı taşır.
Emine : Emin, güvenilir anlamlarına gelen Emine, Kuran’da Bakara, Araf ve Nahl surelerinde geçmektedir.
Selime : Sağlam kişilik anlamına gelen Selime, Kur’an’da bir ayette geçmektedir.
Hasibe : Kuranda 3 farklı ayette geçen Hasibe, saygın ve değerli kişi anlamına gelmektedir.
Aleyna: Kuran’da Aleyna sıkıntılardan kurtulmak anlamında kullanılan bir isimdir.
Esra : İsra Suresinde yer alan Esra ismi karanlıkta yol gösteren anlamına gelmektedir.
Ezel : Hem kız hem de erkek ismi olarak kullanılan Ezel, başlangıcı olmayan anlamında kullanılmaktadır.
Reyhan : Vakia suresinde geçen Reyhan, güzel koku anlamındadır.
Mukaddes : Kuran’da yer alan Mukaddes ismi mübarek olan şeylere atıfta bulunmak demektir.
Hüsna : Kuran’da birçok ayette yer alan Hüsna, Allah’ın isimlerinin de genel adıdır.
Meryem : Meryem, dindar kadın anlamına gelmektedir. Kur’an’da yer alan surenin ismidir.
Şura : Kuran’da Şura isimli bir sure bulunmaktadır. Meclis, danışma gibi anlamlarda kullanılmaktadır.
Nuran : Kuran’da birçok surede geçen Nuran, Nur ismi gibi aydınlık anlamındadır.


Alfabetik diğer kız isimleri ve anlamları

Kız Bebek İsimleri

Şu anda bu dizinde 5516 isim var.

Aba

Abla, ana.

Abaç

Annesine benzeyen, annesinin yapısında olan.

Abadan

şen, bayındır, mamur.

Abak

Eski Türklerde ölmüş ataların tapınılan heykelleri.

Abakay

Eski Türklerin büyük kadınlara verdiği ünvan.

Abasıyanık

Gönlünü kaptırmış, vurulmuş, kendinden geçmiş, aşık olmuş.

Abay

Ay’ın suya akseden yansıması.

Abaza

1. Kuzeybatı Kafkasya’da yaşayan bir halk. 2. Bu halka mensup olan kims

Abbase

Ahmed b. Hanbel’in hanımının ismi. Hz. Abbas’a mensup olan.

Abdar

1. Sulu, taze. 2. Parlak. 3. Sağlam vücutlu. 4. Nükteli. 5. Zarif, güzel, hoş. 6. Su veren hizmetçi.

Abendam

Güzel vü­cutlu, güzellik.

Abgül

Su gibi berrak ve duru olan gül.

Abıru

Yüz suyu, namus.

Abşar

Şelale

Abucan

Çok güzel dost.

Aça

Ana, analık

Açalya

Açelya

Açanay

Ay gibi ışık saçan

Açangül

Açılan gül çiçeği

Acar

1. Becerikli. 2. Atılgan, ele avuca sığmaz. 3. Halk. 4. Yeni, taze

Acarbegüm

Güzel yüzlü, sevimli.

Acarbike

Güzel ve alımlı kadın

Acarhatun

Sevimli, güzel yüzlü kadın

Açe

Sumatra adasının en kuzey kısmı. Önceleri burada Açe İslam devleti h

Açelya

Kokusuz çiçekler açan bitki.

Acem

1. Açık ve doğru Arapça konuşamayan kimse 2. İran haklarından birine mensup.

Acer

Hz. İsmail (a.s.)´in annesi

Açıl

Büyü, serpil, geliş” anlamında bir söz. Açılmak eylemin­den emir;

Açılay

Ayın şekilleri, yansıması

Açılel

Cömert, paylaşmasını bilen

Açkıngül

Açılmış gül gibi güzel olan.

Acunbüke

Çok güzel ve cana yakın

Acungüneş

Dünyayı aydınlatan güneş

Acunışık

Dünyayı aydınlatan ışık.

Ada

Deniz veya göl suları ile çevrilmiş küçük kara parçası, cezire

Adacan

Sevimli, cana yakın

Adagül

Adada yetişen gül

Adalet

Hak ve hukuku uygunluk, hakkı gözetmek

Adani

Doğurgan, üretken.

Adanır

Adı ünlenen kimse

Adel

soyluluk, asillik, aristokrasi; soylular, asilzadeler.

Aden

Cennet Bahçesi

Adeviye

1. İyilik, yar­dımseverlik. 2. Ünlü hanım mutasav-vıfe.İyilikseverl

Adile

Adaletli, hukuklu kişi

Adin

Cennet.

Adıcan

Adı ile sevilen, adı sevgili, dost olan.

Adıgül

Adını gülden alan

Adıgüzel

Adı beğenilen, hayranlık uyandıran, sevilen.

Adın

ad sözcüğünün tekil ikinci kişi iyelik eki almış hali

Adınur

Adını ışıktan alan, adı ışık saçan.

Adışah

Adını şahtan alan.

Adışık

Adı güzel olan, adı ışık saçan.

Adniye

Cennetlik.

Adviye

İyilik yapmak, yardımseverlik.

Afafet

1. Afiflik, temizlik, temiz olan. 2. Fenalıktan, günah işlemekten kaçınma. 3. Namuslu olmak.

Afat

Afet, tufan. 2. Çok güzel kadın.

Afet

Çok güzel kadın manasındadır.

Afif

1. İffetli, namuslu, ırz ve namus sahibi kadın. 2. Doğru, haramdan sakınan, yolsuzluğa sapmaz kişi.

Afife

Temiz, namuslu, iffetli.

Afitab

l. Güneş, gün ışığı. 2. Çok güzel, dilber, parlak yüz.

Afitap

Güneş / Çok güzel manalarını taşır.

Afiye

Sağlık, sağlamlık.

Afra

Ayın 13. gecesi, beyaz toprak.

Afret

Kadın. hanım, bayan.

Afşar

Atak, uyumlu

Afşin

Silah, zırh.

Aftabe

1. Su kabı. 2. Güneş biçiminde yapılan mücevher

Ağaça

Melike. 2. Kadın hükümdar.

Ağahanım

Zengin hanım, malı mülkü bol olan hanım.

Ağahatun

Zengin, hatun, varlıklı kadın.

Ağan

Ka.- Akanyıldız, ağma

Ağanbegüm

Göğe doğru yükselen kadın.

Ağbet

Akça yüzlü.

Ağca

Beyaz tenli kadın.

Ağgelin

Akça, pakça gelin.

Ağgül

Beyaz gül. 2. Gül gibi saflık taşıyan güzel.

Ağgün

Aydınlık gün.

Ağgünlü

günü aydınlık olan, ak günlü

Ağış

Göğe doğru yükselme, yükseliş.

Ağıt

Ölen bir kimsenin ardından okunan ezgi, söylenen söz

Aguş

Kucak.

Ahenk

Uyumlu, uyum içinde olan

Ahfa

Kalb, ruh, sır, hafi, ahfa şeklinde sıralanan “letafeti hamse” sonuncusuna verilen ad.

Ahla

Çok tatı. Pek şi­rin.

Ahmer

Kırmızı, kızıl.

Ahra

Daha layık, mü­nasip, uygun.

Ahsa

Arabistan’ın KuveytKatar kısmına verilen isim Erkek ve kadın adı olarak kullanılır

Ahsen

En güzel, en iyi

Ahter

Yıldız.

Ahu

Güzel kadın

Ahucan

Çok güzel dost

Ahueda

Nazlı güzel

Ahuela

Çok güzel gözlü

Ahufer

Göz kamaştıran güzellik.

Ahugöz

Gözleriyle güzelliğini bütünleştiren.

Ahugül

Çok güzel

Ahugüzar

Becerikli güzel

Ahunaz

Nazlı güzel, nazenin

Ahunigar

Resim gibi güzel.

Ahunisa

Çok güzel kadın

Ahunur

Göz kamaştıran güzelliğe sahip olan

Ahuşan

Güzelliğiyle şan şöhret sahibi olmuş.

Ahuse

Coşkulu güzellik

Ahusel

Çoşkulu güzellik

Ahuşen

Güzel ve neşeli.

Ahuser

Güzelliği gözler önünde olan, göz kamaştıran güzellik.

Ahuses

Güzel sesli

Ahusoy

Çok güzel bir soydan gelen.

Ahusu

Su kadar temiz ve güzel olan.

Ahusun

Güzelliği gözler önünde olan.

Ahutan

Tan vaktinin güzelliğine sahip olan.

Ahuten

Çok güzel bir tene sahip olan.

Ahuyar

Güzel sevgili, yar.

Aişe

Zenginlik ve bolluk gören.

Ajda

Çentik, çentikli, filiz.

Ajik

Badem, küçük dal, sürgün, filiz.

Ajlan

Hızlı, çabuk, telaşlı

Akaltan

Hem ak hemde al olan tan

Akaltın

Ak renkte altın, beyaz altın

Akaltun

Ak renkte altın, beyaz altın

Akanay

Yıldız kümesi.

Akanean

Sevgiliye akıp giden can.

Akangün

Hızlıca giden gün.

Akant

Iyi dilekli ant, ak ant, ak yemin

Akanyıldız

geceleri gökte görülen, hızla akıp giden ışıklı gökcismi

Akarsu

Belirli bir yatak üzerinde, yer üstünde ve yeraltında akan su. 2. Tek sıra inciden veya elmastan gerdanlık.

Akartuna

Akıp gitmekte olan Tuna, akar durumdaki Türk; akıncı Türk

Akartürk

su gibi akıp gider durumdaki Türk akıncı Türk

Akasiye

Akasya ağacı ve çiçeği.

Akasma

Beyaz, mavi, morumsu, pembe çiçek veren yabani, tırmanıcı bir bitki.

Akasya

Güzel kokulu çiçekleri olan bir ağaç

Akay

Ayın en parlak hali

Akbacı

Temiz, dürüst, içten.

Akbahar

Baharın güzelliğini temizliğiyle birleştiren.

Akbaşak

ak renkli başak

Akbilge

Alim, bilgili, dürüst kimse.

Akça

Temiz, saf, iyi niyetli kişi. 2. Beyaza yakın renkte olan.

Akçagül

Beyazımsı gül gibi olan kadın.

Akçakiraz

Bir kiraz çeşidi.

Akcan

Temiz ve dürüst kişi, candan insan

Akçasu

Berrak su gibi olan.

Akçay

Berrak, temiz, duru akan çay

Akçiçek

Ak renkli çiçek, beyaz renkli çiçek.

Akçıl

Beyazımsı, solgun.

Akda

Himaye altında olan cariye, kadın, köle.

Akdes

Kutsallığa yakın olan

Akdil

Saf dilli.

Akdolun

Temizliği ve saflığı her zaman için kendinde bulunduran.

Akeda

Nazlı temiz güzel.

Akel

Eli uğurlu anlamında

Akela

Temizliği ve gözlerinin güzelliğiyle herkesi büyüleyen.

Akfer

Beyaz ışık saçan.

Akgül

Beyaz gül

Akgülen

Temizliğiyle, saflığıyla tebessümü yüzünden hiç eksik etmeyen.

Akgün

Işıklı gün

Akgüneş

ak aydınlık Güneş; akça pakça ve güneş gibi aydınlatıcı

Akgüngör

aydınlık, gönençli, dirlik düzenlik içinde bir göresin anlamına bir dilek

Akhanım

Temiz, dürüst, saygıdeğer.

Akibe

Son bitim.

Akide

Bir şeye inanarak bağlanış. 2. İnanç, din inancı.

Akife

Bir şey üzerinde azimle duran, sabırlı

Akik

Yüzük taşı. 2. Çok değerli olan.

Akile

Akıllı, akıl sahibi, kavrayışlı.

Akipek

İpek gibi yumuşak insan.

Akis

1. Yankı. 2. Işığın veya bir şeklin bir satha çarpıp orada görünm

Akışık

Beyaz, parlak ışık.

Akkadın

Temiz, dürüst ve saygıdeğer kadın.

Akkız

Beyaz kadın.

Akkor

Beyazlaşmış ateş

Akkutlu

Dürüstlüğüyle kutsanmış olan.

Akmar

Aylar, yıldızlar.

Akmer

Ay gibi beyaz (yüz)

Akmeriç

ak, aydınlık meriç

Akmut

ak dilek, ak göneniş

Akmutlu

bütün istek ve özlemleri yerine gelmiş olan; ak gönençli

Aknaz

Nazlı kız.

Aknigar

Beyaz resim.

Aknur

Beyaz, temiz ışık.

Akol

Dürüstlüğünle tanın.

Akören

ak, aydınlık kent kalıntısı

Akpak

Tertemiz, çok dürüst.

Akpınar

Berrak ve temiz su.

Akra

En güzel, en uygun olan

Akşan

Temizliğiyle bilinen.

Aksel

Beyaz renkte taşkın su.

Aksen

Sen aksın, kirlenmemişsin, temizsin.

Akses

Sesi aydınlık saçan.

Aksev

Aydınlığı sev, ışık saç

Akseven

Ak rengi seven kimse.

Aksevil

Ak tenli ol ve sevil; akça pakça sevilen kimse.

Akşin

Beyaz tenli kadın.

Aksın

Temiz, doğru, dürüstsün., Akip Gitmek

Aksu

Temiz su gibi.

Aksülün

Beyaz tenli.

Aksuna

Güzelliğiyle ilgi çeken

Aktaç

Dürüstlüğü ve temizliği nedeniyle şereflendirilmesi gereken. 2. Gelin tacı.

Aktan

Aydınlık, mehtaplı gece.

Akten

Beyaz tenli olan.

Aktolun

Beyaz dolunay. 2. Beyaz ay.

Akülke

Aydınlık ülke, mutlu ülke.

Aküs

Nazik, zarif, çekicilik, cazibe.

Akyar

Beyaz tenli sevgili

Akyıl

Temiz, güzel sene.

Akyıldız

Çoban yıldızı, uğurlu, kutlu yıldız.

Ala

Çok renkli, rengârenk

Âlâ Nur

Yüce yüksek ışık

Aladal

Çok renkli genç.

Alafer

Karışık renkli ışık.

Alagöz

Açık kestane renginde gözü olan.

Alagül

Çok renkli gül

Alagülen

Her şeye gülen.

Alagun

Yazın güneş buluta girdiği zamanki gölgeli hava.

Alagüz

Sonbaharın rengini taşıyan.

Alakuş

Karışık renkleri olan kuş

Alamet

1. İşaret, iz, nişan. 2. Remiz, sembol. 3. Belirti, emare. 4. Çok iri, şaşılacak büyüklükte(meç.).

Alanay

Ayın ışık saçtığı zaman.

Alanaz

Her şeyde nazlanan.

Alangoya

Altın geyik. Ünlü Moğol destanının kut­sal sayılan kadın kahraman

Alangu

Altın geyik. Ünlü Moğol destanının kut­sal sayılan kadın kahraman

Alanur

Yarı ışıklı

Alapınar

Alaca pınar, ala pınar.

Alara

Mitolojide bir yer adı. Prenses manasındadır.

Alarcın

Güzelliğini ateşin kırmızılığından alan

Alaşan

İyi, kaliteli isim.

Alaşen

Keyfi yerinde olan.

Alases

Çok renkli bir sese sahip olan.

Alasoy

· Çok renkli bir soydan gelen.

Alasu

İyi ve temiz su.

Alaten

Teni karışık renkli olan.

Alayar

Renkli sevgili.

Alaz

Alev

Albeni

Çekicilik, güzellik.

Alcan

Can alıcı güzel. Can alan, cesur, yürekli.

Alçiçek

Kırmızı çiçek

Alçin

Bir küçük kuş.

Alcık

Yanaklarının pembeliğiyle sevimli olan.

Aldaş

Her iki yanağıda kırmızı olan.

Aldeniz

Kızıl renkli deniz.

Aleda

Nazlı, kaprisli

Alela

Yanakları kırmızı, gözleri ela olan.

Alev

Ateşin çıkardığı yalım

Aleyna

Esenlik ve güzelliklere sahip, esenlik içinde olan.

Algım

Sevdalı vurgun.

Algın

Birine gönül vermiş, vurgun, tutkun

Algül

Kırmızı gül.

Algun

1. Aklı alınmış. 2. Al renginde, koyu ve parlak pem­be. 3. Tümsek, te

Algune

1. Serap. 2. Allık.

Algüzar

becerikli, allı kadın.

Alime

Çok okumuş, bilgin, aydın kadın.

Alin

Yükselen ışık, ışığın kaynağıdır.

Alipek

Al renkli ipek.

Alisa

Asil soydan olan

Aliya

Kızların güzeli, sultani, güçlüsü.

Aliye

Yüce olan

Alize

Tropik bölgelerde esen rüzgâr

Alım

Cazibe, gözü, gönlü çeken güzellik. 2. Kurum, çalım, gurur.

Alkım

Gökkuşağı

Alkış

Birini Övme

Alkız

Kırmızı yanaklı, sağlıklı kız

Alköz

Kırmızı ateş.

Allı

Al renkli, al renge boyanmış.

Allıbahar

Al rengine bürünmüş bahar çiçekleri.

Allıcan

Al renkli yürekten dost

Allıçiçek

Al renkli çiçek.

Allıgül

Al renkli gül. 2. Kırmızı gül.

Allıgülen

Gülüşünde sıcaklık hissedilen

Allıgün

Al rengine bürünmüş gün.

Allıgüz

Al rengine bürünmüş sonbahar.

Allıı

Al renkli, al renge boyanmış.

Allıkız

Sağlıklı, al yanaklı kız.

Allınaz

Kırmızılara bürünmüş nazlı güzel.

Allınur

Al renkli ışık saçan.

Allışan

Kırmızılara bürünmesiyle tanınan.

Allışen

Sıcak kanlı.

Allısu

Al rengine bürünmüş su.

Allıtan

şafak vaktinin kızıllığı gibi güzel olan.

Allıten

Al renkli bir tene sahip olan.

Almabanu

Hanımefendi, prenses.

Almagül

Gül gibi güzel.

Almila

Al elma.

Almina

Al elma.

Almira

Ay tutulması esnasında ayın çevresinde görünen kızıllık.

Almıla

Almak.

Alpike

Kahraman kraliçe

Alpnur

Yiğit, cesur, yürekli, güzel kadın.

Alsan

Ün al, adın duyulsun.

Alseven

Mutluluk duyan.

Alsevin

Mutluluk duy.

Alsu

Al renkli su.

Alsuda

Suya yansıyan ay ışığı.

Alsun

Güzelliğini sunan.

Altaç

Al renkli taç.

Alten

Al renkli tene sahip olan.

Altın

Parlak, işlenebilen, değerli bir maden

Altın (Altun)

Değerli bir metal (Paslanmayan, en iyi iletken)

Altınay

Üstün nitelikli, değerli kimse.

Altınbaşak

Değerli kişi.

Altınbike

Altın gibi değerli kadın.

Altınçiçek

Üstün nitelikli, değerli kadın.

Altındal

Gelecek vaat eden genç

Altıngül

Üstün nitelikli, değerli kadın.

Altınhanım

Üstün nitelikli, değerli kadın.

Altıniz

Değerli yol.

Altınışık

Işığın en güçlü anı.

Altınışın

Işığın en güçlü anı.

Altınız

Işığın en güçlü anı.

Altınsaç

Sarı saçlı kadın.

Altıntaç

Altından taç.

Altun/ Altın

Değerli bir metal (Paslanmayan, en iyi iletken)

Altuna

Kırmızı akan Tuna Irmağı.

Aluçe

Alıç, yeşil erik.

Alun

En yüksek melekler topluluğunun adıdır.

Alüze

Gamlı, kederli.

Alya

Yüksek yer, yükseklik, gök

Amade

Hazır, hazır olmak

Amber

1. Güzel koku. 2. Güzellerin saçı.

Amelya

Çalışkan, gayretli.

Amile

Bir işi yapmakla yükümlü olan.

Amine

Gönlü emin, kalbinde korku olmayan.

Amira

Emir veren prenses, yönetici kadın

Amiran

miran

Amire

Buyuran, emreden. ·2. Bir işte emir verme yetkisinde olan.

Amre

Yaşam süren, yaşayan.

Anabacı

Anne ve kız kardeş.

Anabörü

Dişi kurt.

Anahanım

Anne olmuş kadın.

Anakadın

Anne olmuş kadın.

Anakız

Anne ve kız.

Anar

Anımsar, hatırlar.

Anargül

Anımsayan, hatırlayan güzel kadın.

Anber

Güzel kokulu, kül rengi madde.

Andaç

Anılar, hatıralar

Andelip

Bülbül.

Anife

1. Sert, şiddetli. 2. Haşin. 3. Geçmişte, pek yakında, burnun ucu denecek kadar yakından gecen. 4. Biraz önce, belirtilen, bahsedilen.

Anisa

Cana yakın.

Anı

Yaşanmış olaylardan belleğin sakladığı.

Anıl

1. Anılmak eylemi. 2. Meşhur, ünlü. 3. Hatırlanan.

Anka

Kaf Dağı’nda bulunduğu söylenen masal kuşu

Apak

Bembeyaz, çok ak, çok temiz.

Aral

Birbirine yakın adalar topluluğu.

Aram

Sakin, huzurlu.

Aramcan

1. Gönül rahatı. 2. Sevgili, sevilen güzel.

Arasti

Süslü, hazırlanmış

Arca

Temiz, namuslu.

Arcan

Candan, namuslu dost.

Ardal

Çevresine saygılı olan.

Ardıç

Güzel kokusu ile bilinen bir ağaç türü.

Arefe

Herhangi bir zamandan, bir önceki zaman, önceki gün.

Aren

1. Çölde bulunan en parlak ve gösterişli kum. 2. Çöl kumu. 3. Parlak kum tanesi.

Argana

Akıllı, bilgili.

Argül

Gençliğini ve güzelliğini koruyan.

Argüzar

Becerikli ve güzel kadın

Arife

Bilgi sahibi zarif kadın

Arıçel

Barış elçisi.

Arıel

Temiz, dürüst çalışan, hilesiz.

Arın

Katışıksız, temiz, kirden uzak

Arjin

Yaşam ateşi.

Arkay

1. Yükselen.2. Çeşitli yönlere doğru çıkık bir durumda olan.

Armağan

Hediye, ödül

Arman

1. Özlem, hasret. 2. Pişmanlık, teessüf.

Armanç

İdeal, ülkü.

Armina

Cesur, yürekli.

Armine

Emine. 2. Korkusuz, yürekli.

Armoni

Ses uyumu.

Arnisa

Namuslu kadın

Arrafe

1 Falcı, kahin. Müneccim. 2. Hekim. 3. Göçebe Arap aşiretlerinin örfe vakıf umumi bilgileri.

Arsal

Namusuyla övünen.

Arsay

Çok saygın kadın.

Arsel

Çok coşkulu kadın.

Arsen

Kurtuluş, özgürlük

Arser

Gözler önünde olan.

Arsima

Yüzü ay gibi parlak, nurlu, uğurlu olan.

Arsoy

Çok namuslu bir soydan gelen.

Arsu

Su kadar berrak

Arsun

Yüreğindeki temizliği yansıtan.

Artaç

Arkadaş, meslektaş, dost.

Artanç

İnce ruhlu, duyarlı, sanatkar.

Artemis

Eski Yunan Tanrıçalarından biri, bereketin, ormanların ve dağların tanrıçası.

Artukmaç

Güzide, benzersiz.

Arukız

Sevimli kız, güzel kız.

Arüsek

1. Gelin, küçük gelin. 2. Bebek gibi güzel kız. 3. İşlemecilikte kullanılan yeşil parlak sedef. 4. Ateş böceği. 5. Küçük bir mancınık çeşidi.

Arva

En güzel kadın

Arven

Akşam yıldızı, güzellik, tazelik.

Arya

Operada sanatçının orkestra eşliğinde söylediği uzun şarkı

Arziye

Toprakla ilgili, topraktan yetişen.

Arzu

İstek

Arzucan

Candan isteyen

Arzucuk

Candan sevilen.

Arzuela

Güzel gözlü kız.

Arzufer

Çevresine ışık saçan.

Arzugül

İstenilen, beğenilen gül.

Arzugülen

Sürekli tebessüm etmesi temenni edilen.

Arzugüzar

Yetenekleriyle her işin üstesinden gelmeye çabalayan. .

Arzuhan

İsteklerin efendisi.

Arzula

İste, heves et.

Arzum

İsteğim dileğim, hevesim.

Arzuman

1. İstek, bahşiş. 2. Emel, heves, meyi. 3. Özlemek, müştak olmak. “Arzum” olarak da kullanılır. Meşhur halk hikayelerinde Kamber’in sevgilisi.

Arzunaz

Naz yapan, nazenin.

Arzunur

Yüreğindeki güzelliği dışarı saçan.

Arzusal

Kendini kanıtlamaya çabalayan, uğraşan.

Arzusel

Coşkulu istek.

Arzusoy

Meraklı bir soydan gelen.

Arzusu

Özünü içtenlikle dışarı vuran.

Arzuyar

İstekli sevgili.

Asalbegüm

Gerçek hanımefendi.

Asalbike

Gerçek hanım, gerçek güzel.

Asalet

Soyluluk. 2. Bir görevi yüklenmiş olan, o görevin sahibi olan kimse.

Asel

Cennetteki 4 ırmaktan biri, bal ırmağı.

Asena

Dişi kurt, güzel kız

Asfer

Yüzü soluk olan.

Asgar

En küçük, daha küçük.

Asi

Başkaldırıcı, dikbaşlı.

Aşikane

Belli etmeye çabalayan.

Aşikar

Meydanda olan apaçık.

Aşikare

Açıkça, belli ederek saklamadan.

Asilay

Ay gibi asil olan.

Asile

asi

Asime

İffetli, günahtan, haramdan çekinen.

Asime/Asıma

1. Günahtan, haramdan çekinen. 2. Namuslu, iffetli.

Asimegül

Günah ve haramdan sakınan gül yüzlü.

Aşina

Bildik, tanıdık.

Asiye

İsyankâr, üzüntülü

Asıfe

Şiddetle esen rüzgar. Kur’an’da Yunus 22, İbrahim 18 ve En’am suresi 81. ayetlerde geçer.

Asılşah

Kudreti geçmişinden gelen.

Asılsay

Çok saygın bir aileden gelen.

Asılşen

Durmaksızın tebessüm eden.

Asılsu

Geçmişi su gibi berrak ve temiz olan.

Asılsun

Geçmişini gözler önüne seren.

Asıltan

Tan vakti kadar etkileyici ve romantik olan.

Asılyar

Gerçek sevgili.

Asılyel

Gönül dostu.

Asıma

Temiz, namuslu, sağlam karakterli

Aşına

Bildik, tanıdık.

Aşk

Sevgi ve tutkuyla bağlılık

Aşkım

Sevdiğim, sevgilim

Aşkın

Aşmış, ileri, üstün

Aşkınay

Dolunay.

Aslin

Eski ermenilerdeki bir kraliçenin adı

Asliye

Asılla, temelle ilgili olan.

Aslı

Esası, özü olan

Aslıcan

Aslı ve can isimlerinin birleşimi ile oluşur. Esas can manasındadır.

Aslıcık

Kendine benzeyen, sevimli

Aslıdaş

Birbirine benzeyen.

Aslıgül

Kökü gül çiçeğinden gelen, özünde gül olan.

Aslıgülen

Çok neşeli olan.

Aslıgüz

Sonbaharın hüznünü yaşayan.

Aslıgüzar

Yeteneği doğuştan olan.

Aslıhan

Kökeni soylu han soyundan

Aslıkan

Geçmişini kendi iradesinde barındıran.

Aslım

Soyum sopum, kökenim; benim olan Aslı anlamlarını taşır.

Aslınaz

Nazlı olması geçmişinden gelen

Aslınur

Esası ışık olan.

Aslışan

şanı şöhreti geçmişinden gelen.

Aslısel

İçi içene sığmayan, coşkulu

Aslısın

Geçmişi gözler önüne seren

Aslısoy

Çok büyük bir geçmişi olan.

Aslısu

Geçmişi su kadar temiz olan

Aslıtan

Tan vakti kadar etkileyici ve romantic olan

Aslıten

Ağır başlı olan

Aslıyar

Gerçek sevgili

Aslıyel

Gönüldostu

Asma

Dalları çardak üzerine yayılan bitkilere genel olarak verilen ad 2. Belirli bir tür üzüm veren bitki.

Asmin

Yüksek dağlarda yetişen nadir bir çiçek adıdır.

Asrin

Bu çağa ayak uyduran, çağdaş bir insan.

Asu

Asi, isyankar

Asucan

Yerinde duramayan, hınzır çocuk

Asudal

Genç, afacan

Asudaş

Aynı düşüncede olan.

Asude

Sessiz, sakin dinlendirici

Asuela

Ela gözlü, yaramaz

Asufer

Işık saçan afacan.

Asugül

Hırçın gül.

Asugün

Hırçın çocuk.

Asugüz

Sert geçen sonbahar.

Asugüzar

Karakteri hırçın olan.

Asuhan

Gücünü hırçınlığıyla gösteren.

Asuman

Gökyüzü.

Asunaz

Nazlı yaramaz.

Asunur

Hırçınlığını dışarı vuran.

Asusoy

Hırçınlığı soyundan gelen.

Asutan

şafak vaktinin romantik hırçınlığı.

Asuten

Kızgınlığını belli eden.

Asuyar

Hırçın sevgili.

Asuyel

Sert rüzgar.

Asya

Yeryüzünün anakaralarından (kıta) birinin adı

Atagül

Ataların anısı olan gül gibi güzel.

Atasagun

Eski Türklerde hekimlere verilen isim.

Atican

Taçlar.

Atike

Güzel kız.

Atiye

Armağan, hediye.

Atiyye

Bahşiş, hediye.

Atıfa

İlişkili bulma.

Atıfe

iyimserlik. 2. Sevgi, acıma.

Atıfet

iyimserlik. 2. Sevgi, acıma, içtenlik.

Atlas

1. Üstü ipekten, altı pamuktan kumaş. 2. Büyük harita. 3. Köse, tüysüz.

Atsan

Susuz, susamış, teşne.

Attab

Yumuşak huylu. Sertlik yanlısı olmayan. Uyumlu. Attab b. Esid. Sahabeden. Mekke valiliği yapmıştır. Rasulullah tarafından atanmıştır.

Atufet

Şefkat, merhamet.

Atyeb

Çok güzel, pek güzel.

Aura

Canlı varlıkların enerji bedenine verilen isimdir. Ruhsal olan gözle görülemeyen nurdur.

Aurora

Kutup ışıması. Güneşten gelen yüklü parçacıkların dünyanın manyetik kutuplarında oluşturduğu ışımaya verilen isimdir.

Avgan

Mavi, gök mavisi, deniz mavisi.

Avi

Su rengi, sulak, suya ait.

Aviye

Temiz, pak.

Avniye

Yeniçeriler tarafından ve daha sonra Sultan Mecid ve Sultan Aziz zamanlarında giyilen bir çeşit yağmurluk. Yardım etmiş. Yardımla ilgili anlamlarını taşır.

Avşar

1. Oğuz Türklerinin boylarından biri.

Avsır

şelale.

Avsün

Efsun, kutsama.

Avüba

İklim, mevsim.

Avunç

Teselli bulma, avunma.

Avzer

Yaldız, parlak, süs,

Awaz

Beste, bestekar, ses, nida.

Ayaça

Sevgili hanım, sevgili kibar hanım.

Ayal

.Eş, hanım, zevce.

Ayaltın

Altın gibi parlak ay.

Ayan

Sözü dinlenen saygın, otoriter kadın.

Ayande

Çağdaş, 2. şimdiki, güncel.

Ayanfer

Bir yerin çok gözde olan kişileri, ileri gelenleri.

Ayas

1. Dolunay. 2. Mehtap.

Ayasun

Ay kadar güzel.

Ayaz

1. Duru ve sakin havada çıkan kuru soğuk. 2. Açık, bulutsuz hava. 3. Aydınlık, ışık. 4. Mehtap.

Aybahar

Ay kadar güzel, bahar kadar romantik.

Aybanu

Ay gibi güzel ve parlak hanımefendi.

Aybek

Put, sanem. İsim olarak kullanılmaz.

Ayben

Ben Ay gibi güzelim anlamında

Aybeniz

Ay gibi parlak tenli, ay benizli

Ayber

Ay meyvası.

Aybige

Büyük ay, dolunay.

Aybike

Ay gibi güzel ve el değmemiş kadın.

Aybiken

Eski Türk hükümdarlarından birinin hanımının ismi.

Aybirgen

Ay veren, ay sunan.

Aybüke

Ay gibi güzel kız.

Ayca

Ayın ilk dördünde aldığı yay biçimi, hilal.

Aycadır

Ay gibidir.

Ayçağ

Ay gibi parlak çağ.

Aycagül

Ay gibi parlak olan güzel.

Aycahan

Ay gibi parlak olan güzel.

Aycan

İçi aydınlık

Aycennet

Ey cennet!” anlamında kullanılan bir ad.

Ayceren

Ay gibi güzel ve parlak ceylan.

Ayçiçek

iri ve sarı renkli çiçekleri olan tohumlarından yağ çıkartılan bitki. 2. Ay gibi saf ve çiçek gibi masum.

Aycihan

Cihanı aydınlatan ışık.

Ayçil

“Ayçıl” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Ayçin

Ayçın, ay gibi, aya benzer

Ayçıl

1. Ay gibi sürekli ışık ve parıltı yayan.

Ayda

Bir bitki adı

Aydacan

Candan, sevecen güzel.

Aydafer

Ay ışığını yansıtan.

Aydagül

Ayda, her ay gül anlamına bir dilek.

Aydagün

Geceyle gündüzü birleştiren.

Aydagür

Coşkulu kişi.

Aydan

Ay kadar güzel.

Aydanay

Ay’dan daha beyaz, daha parlak, daha ışıldayan.

Aydanaz

Nazlı güzel, nazenin.

Aydanur

Ay ışığı gibi.

Aydaşan

Güzelliğiyle ünlenmiş olan.

Aydaşen

Güzel ve de şen şakrak olan.

Aydasoy

Ay kadar güzel bir soydan gelen.

Aydasu

Güzelliği ve saflığı yüreğinde taşıyan.

Aydasun

Güzelliğin ve saflığın örneği olan.

Aydeniz

Hem ay hem de deniz

Aydenk

Ay kadar güzel.

Aydil

Ay gibi açık sözlü.

Aydilek

Parlak, aydınlık dilek, iyi dilek güzel dilek.

Aydinç

Ay gibi dinç olan.

Aydın

1. Aylı gece, mukmin. 2. Aydınlık, ışıklı, parlak, ruşen, ziyadar, münevv3. Açık, belli, ortada, vazıh, aşikar, bahir. 4. Kutlu, uğurlu, mübarek, mesut. 5. Okumuş, kültürlü ileri fikirli, münevvKılıçarslanın hanımının ismidir. Erkek ve kadı

Aydınay

1. Aylı gece, mukmin. 2. Aydınlık, ışıklı, parlak, ruşen, ziyadar, münevv3. Açık, belli, ortada, vazıh, aşikar, bahir. 4. Kutlu, uğurlu, mübarek, mesut. 5. Okumuş, kültürlü ileri fikirli, münevvKılıçarslanın hanımının ismidir. Erkek ve kadı

Aydoğdu

Doğmakta olan ay. Ay doğdu Bey. Ertuğrul Gazi’nin oğlu veya torunu (1302).

Ayduru

Ay gibi duru, parlak ve lekesiz olan.

Ayeda

Nazlı güzel.

Ayela

Güzelliği gözlerinde yansıyan.

Ayevi

Ay çevresinde oluşan ışık çemberi

Ayfer

Ay gibi ışık saçan.

Aygen

Gönül arkadaşı

Aygönül

Güzel gönüllü

Aygücan

Güzel ve yürekten kişi.

Aygül

Ay gibi güzel ve parlak renkli.

Aygülen

Tebessümünü yüzünden hiç eksik etmeyen.

Aygüler

Tebessümünü yüzünden hiç eksik etmeyen.

Aygün

Hem ay, hem gün

Aygünaz

Nazlı güzel.

Aygüner

Ay gibi güzel ve korkusuz olan.

Aygünur

Işık saçan güzel.

Aygüsoy

Yürekli insanların soyundan gelen.

Aygüsu

Güzelliği ve saflığı karakterinde olan.

Aygüzar

Güzelliğini ve yeteneğini birleştirmiş olan.

Aygüzel

Ay kadar güzel olan.

Ayhanım

Ay kadar güzel ve saygıdeğer olan.

Ayhatun

Ay kadar güzel ve saygıdeğer olan.

Ayilkin

İlk çocuklara takılan isim.

Ayışığı

Ay ışığı.

Aykal

Ay gibi parlak ve ışıklı kal

Aykaş

Kaşları ay gibi hilal olan.

Ayke

Sık koruluk.

Aykız

Ay gibi güzel yüzlü kız

Aykut

Kut getiren Ay, uğur getiren Ay, kutlu Ay.

Ayla

Ayın çevresindeki hare.

Aylan

Ay gibi güzel değerlere sahip olan

Aylin

Ayın çevresinde görülen ışıklı daire.

Aylis

Cennette bir bahçe, ay parçası.

Ayliz

Ay parıltısı.

Aymina

Cennette ki en güzel hurinin adı.

Aymira

Ay tutulması sırasında ayın etrafında görülen kızıl renk.

Aynamelek

Melek gibi, melek görünüşlü kadın.

Aynaz

Nazlı güzel.

Ayndilge

Pınar, su, kaynak. Antakya Halep arasında, Suriye sınırına çok yakın bir yerde bulunan kaynak su. Tarihte bu kaynak dolayısıyla önemli yerleşim bölgesi olmuştur.

Aynigar

Resmedilecek kadar güzel olan.

Aynisa

Çok güzel kadın.

Ayniye

1. Yeniçeriler tarafından ve daha sonra Sultan Mecid ve Sultan Aziz zamanlarında giyilen bir çeşit yağmurluk. 2. Yardım etmiş. Yardımla ilgili.

Ayniyet

Aslının aynısı olma, özdeşlik.

Aynıfer

Gözün ışığı.

Aynıhayat

Hayatın gözü, hayat pınarı.

Aynşems

1. Güneş kaynağı. 2. Mısır’da bir kasaba. 3. Bir cins değerli taş.

Aynur

Ay gibi ışıklı.

Aypare

Ay parçası

Ayper

Ay parçası, Tek ay

Ayperi

Peri kızı gibi.

Aypınar

Hem ay, hem pınar.

Ayral

Benzerlerinden farklı olan, kendine özgü, değişik

Ayris

Ay ışığının kumsaldaki parıltısı.

Aysal

Ay gibi olan güzelliğiyle nam salmış olan.

Aysan

Ay gibi, ay yüzlü

Aysar

Ayın evrelerine göre huyu değişen kimse

Ayse

Rahat yaşam süren, yaşayan.

Ayşecan

Neşe ile yaşayan.

Ayşegül

Güler yüzlü, rahat ve huzurlu.

Ayşehan

Egemen olarak yaşayan.

Aysel

Ay kadar parlak.

Ayşem

Ay ışığı – Benim Ayşem

Aysema

Ay gibi parıldayan yüz

Aysen

Ay gibi güzel.

Ayşenur

Işıklı hayat

Ayser

Ay ışığı, Parlaklık, aydınlık.

Ayseren

Güzelliğini gözler önüne seren

Aysev

Çok seven.

Ayseven

Ay gibi güzel ve sevgi dolu

Aysever

Ay gibi güzel ve aydınlık sever.

Aysevil

Ay gibi güzel ve sevilen.

Aysevim

Ay gibi güzel ve sevimli.

Ayşil

“Ayşıl” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Ayşim

“Ayşin” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Aysima

Yüzü ay gibi parlak, nurlu, ışıklı

Ayşin

Ay gibi, aya benzeyen.

Ayşirin

Güzelliği ve sevimliliği benliğinde olan.

Aysıl

Aya benzeyen.

Aysın

Sen aysın, ay kadar güzelsin

Aysoy

Çok güzel bir soydan gelen.

Aysu

Ay gibi parıltılı ve su gibi berrak

Aysuda

Güzelliği suya yansımış olan.

Ayşule

1. Ay kıvılcımı. 2. Ay ışığı.

Aysun

Ay gibi güzel ve parlaksın.

Aysuna

Su gibi berrak ay.

Aysunar

Güzellik timsali.

Aysunay

Ay gibi ışık saçar,

Aytan

Ayın battığı, günün açtığı an.

Ayten

Parlak tenli.

Aytu

Ay’a benzeyen tuğlu.

Aytül

Narin güzel.

Aytuna

1. Çok bol. 2. Yavru. 3. Görkemli, gösterişli. 4. Karaor-manlardan doğan, Karadeniz’e dökülen, Avrupa’nın Volga’dan sonra en uzun ırmağı.

Aytunca

Balkan Yanmadası’nda Meriç ırmağının kolu.

Ayyüksel

Yükselen ay.

Ayza

Ay gibi güzel yüzlü kız.

Ayzer

1. Altın renginde ay. 2. Ay’ın altın rengini aldığı an.

Azade

Başı boş, serbest, özgür

Azahi

Özgürlük, hürriyet

Azel

Hür, Serbest

Azime

Kesin kararlılık, sebat.

Azimet

1. Kuvveüi bir iradeye dayanan karar, yemin anlamına gelmektedir. 2. Herhangi bir kolaylığa başvurmaksızın bütün güçlüklerin irade gücüyle yenilerek yapılması gerekli olan dini vecibeler.

Azize

Onur sahibi yüce, ermiş.

Azmidil

Gönül yüceliği.

Azmiye

Niyetli, kararlı

Azra

Üstünde yürünmemiş kum.

Azref

1. Çok zarif, en zarif. 2. Çok zeki.

Azze

1. Dişi ceylan yavrusu 2. Ceylan kadar zarif. 3. Yüce, onurlu.

Bacı

1. Büyük kız kardeş, abla. 2. Kız kardeş.

Bacım

benim kız kardeşim

Bade

Şarap, aşk, sevgi

Badegül

Bade ve gül kelimelerinin birleşiminden meydana gelmiş bir isimdir.

Badem

Gülgillerden ülkemizin her bölgesinde yetişen ağaç türüdür, bu ağacın yaş ve kuru yenen meyvesine verilen isimdir.

Badiye

Bad-i, e – ye

Bağdagül

Bahçedeki gül.

Bağdat

Irak’ın başkenti

Bağış

1. Bağışlanan şey, ihsan. 2. Sıçrayış, atlama.

Bağlam

1. Cinsleri ayrı ya da birbirlerine yakın olan şeylerin bir arada bağlanmışı, demet, deste. 2. Bir koşuttaki dörtlüklerin herbiri. 3. Herhangi bir olayda, olaylar durumlar ilişkiler örgüsü ya da bağlantısı. 4. Dilbilgisinde, önce veya sonra gelen k

Bağlan

Birisini sev ve her zaman sadık ol

Bahamra

İrak’ta bir yer.

Bahanur

Bir şeyin değeri, bedeli.

Bahar

İlkbahar.

Baharcan

Genç ve candan dost

Bahargül

Bahar gülü

Bahariye

Divan edebiyatında bahar tasviriyle başlayan kaside

Baharnaz

Genç ve nazlı

Baharsu

Genç ve saf olan

Baharsun

Gençliği ve saflığıyla örnek olan

Bahira

1. Kulağı yarık dişi deve veya koyun. Hayvan yavru doğurduğunda veya 5 yavru dişi olduğu zaman hayvanın kulağı kesilerek belirtilirdi. Kur’anı Kerim, bu adetleri kaldırmıştır.

Bahire

Ba-hire

Bahise

Ba

Bahiye

Şehvetli kadın. İsim olarak kullanılmaması uygundur.

Bahriye

Deniz ile ilgili.

Bahtiser

Talihli, şanslı, iyi yazgılı. İşleri başından beri iyi giden.

Bahtiyar

Mutlu, talihli, Hayatından memnunolan

Bahtınaz

Nazlı bir karaktere sahip olan

Bahtınur

Talihi ile ışık saçan

Bahtışen

Neşeli, şanslı bir kadere sahip olan

Bahtıser

Talihli, şanslı, iyi yazgılı olan.

Bakanay

Gökyüzünde duran ay, açık seçik.

Bakinaz

Sürekli nazlanan, çok nazlı.

Bakiye

Arta kalan

Bakyazı

Sevilen bir olaydan sonra verilen ziyafet.

Bala

Yavru, çocuk

Balaca

bala, ufacık küçücük küçük ve güzel

Balahanım

Küçük hanım

Balahatun

Üstün, asil kanlı. Değerli soy mensubu. Balahatun

Balahun

Osmanlı İmparatorluğu’nun kurucusu Osman Gazi’nin ikinci karısının adı

Balamir

Ünlü bir Türk kağanı.

Balca

Bal damlası

Balcın

1. Bal’a doymuş. 2. Çok tatlı, bal gibi.

Baldan

Bal gibi tatlı, şirin ve güzel olan.

Balgın

1. Bal’a doymuş. 2. Çok tatlı, bal gibi.

Balhan

Hazar denizi sahilinde Anuderyanın eski yatağının denize vardığı yerde bir dağ silsilesi.

Balı

Parıltı, ışıltı

Balım

Bal, şeker.

Balın

Yar, sevgili

Balkan

Sarp ve geniş ormanlıklarla bezeli sıradağlar.

Balkı

1. Parıltı, ışık. 2. Güzel parlak, süslü. 3. Şimşek.

Balkın

Pırıldayan, parlak

Balkız

Bal kadar tatlı kız

Ballı

Şirin, güzel, tatlı dilli.

Balsarı

Sarışın.

Balşeker

Bal gibi tatlı olan.

Balsu

Tatlı su

Banu

Kadın, prenses

Banugül

Ev kadını, bayan

Banuhan

Hatun hükümdar

Barcin

Bir tür ipekli kumaş.

Barçın

Süslü ipek kumaş, Türkleri yöneten yedi kadın hakandan üçüncüsünün ismi

Baria

Güzel, tam, mükemmel, üstün.

Barika

Işık, parıltı, şimşek yıldırım parıltısı

Barkan

1. Çöllerde rüzgarın esme yönüne dikey doğrultuda oluşan ay biçimindeki küçük kumsal külle. 2. Hareketli kumul.

Başak

Tahılların tanelerinin bulunduğu kısım

Başar

Başarılı ol anlamında

Başaran

yapacağı işte başarıya ulaşan işi gereken biçimde bitiren, yapan, Amacına ulaşan; becerikli

Başarı

başarmak eylemiyle ortaya konulan iş, başarılan iş

Başay

Birinci, ilkay.

Başçık

Çiçeklerin erkek organlarında çiçek tozunu taşıyan torbacık.

Başgöze

akarsuyun çıktığı yer

Basiret

1. Uzağı görme, seziş, sezgi, uyanıklık. 2. Anlayış, kavrayış.

Basıra

1. Gören, görücü. 2. Görme gücü, görüş. 3. Göz.

Basriye

Görme ile ilgili olan.

Batı

Güneşin battığı yön ve bu yöndeki ülkeler.

Batıgül

Batı’da açan yetişen gül.

Batıhan

Güneşin battığı yön ve bu yöndeki ülkeler.

Bayca

Zengin, varlıklı.

Baylan

1. Nazlı, şımarık. 2.Bayla büyüdü bir dediği iki edilmedi.

Bayzar

Aydınlık, ışıltı.

Bedahşan

Amuderya’nın kaynağı olan Perc’in yukarı mecrasının sol sahilindeki dağlık memleket.

Bedahşi

Amuderya’nın kaynağı olan Perc’in yukarı mecrasının sol sahilindeki dağlık memleket.

Bedel

1. Değer, kıymet. 2. Bir şeyin yerine verilen, yerini tutan şey, karşılık.

Beder

1. Süs, bezek. 2. Nakış, kumaş nakışı.

Bedia

Güzellik, üstün değerli olan.

Bediha

Beğenilen, takdir edilen.

Bedihe

1. Başlangıç. 2. Güzel söz.

Bedil

Candan, gönülden

Bedinur

Güzellik, üstün değerli olan kadın

Bediran

1. İşleri kötü idare eden. 2. Çapkın kadın.

Bedirnisa

Ay gibi güzel kadın.

Bedis

1. Süs, bezek; nakış. 2. Resim, heykel, şekil. bk. Bediz

Bediz

Açık, belli, görünen; süs bezek, bediş.

Bedran

Hoş, latif.

Bedreka

Kılavuz, yol gösterici.

Bedreke

Yol gösteren, kılavuz.

Bedriye

Ayın on dördüncü geceki haliyle ilgili.

Bedrunnisa

Dolunay yüzlü kadın.

Begüm

Hanımefendi.

Begüm / Begün

Saygıdeğer kadın

Begün/ Begüm

Saygıdeğer hanımefendi

Behice

Güleryüz.

Behin

İyinin iyisi

Behire

1. Hayırlı ve iyiliksever, soylu kadın. 2. Şişmanlık yüzünden yür

Behiye

Güzel, hoş, çekici

Behmar

Çok ziyade, fazla.

Behnane

1. İyi huylu kadın. 2. Güler yüzlü kdaın.

Behra

Onun için, ondan dolayı, onun sayesinde.

Behrem

Asfur çiçeği kırmızı gül.

Bekem

sağlam, dayanıklı kırmızı boya ağacı

Beken

Dayanıklı, güçlü.

Bekriye

1. Her şeyin evveli, ilk çocuk. 2. Genç ve taze kız. 3. Dişi deve yavrusu.

Belçim

Çim yaprağı.

Belçin

Dağ gülü.

Belde

Memleket, şehir, kasaba

Belemir

Peygamber çiçeği, mavikantaron olarak bilinen çiçek

Belen

İki dağ arasından geçen yol, geçit; tepe, yüksek yer, üzeri yassı tepe.

Beler

beleme işini yapar, çocuğu kundaklar, sarar sarmalar anlamında bir ad;

Belfin

Kar tanesi

Belfü

Kar tanesi

Belgi

İşaret

Belgin

Kesin, tam, kusursuz.

Belgün

Aydınlık gün

Belhi

Belh şehrine mensup (Afganistan).

Belik

Saç örgüsü

Belin

Korku, şaşkınlık, hayret

Belinay

Ayın gölün yüzeyine yansıması, peygamber çiçeği.

Belis

Aşkın ilk meyvesi.

Belit

Kendiliğinden apaçık ve bundan dolayı öteki önermelerin ön dayanağ

Beliz

İşaret ve iz.

Belkıs

Efsanevi kraliçe

Belma

Uysal, sakin.

Belmen

Çok güzel kadın.

Belur

Billur, billurdan olan

Benal

ben-al

Benan

Parmakla gösterilecek kadar güzel.

Benay

Çok güzel, ay yüzlü, ay gibi parlak.

Bende

1. Bağlanmış kimse, tutsak. 2. Kul, köle. 3. Yürekten bağlı. 4. Büyük aşkla seven.

Benek

1. Herhangi bir şey üzerindeki ufak leke, nokta. 2. Güneş lekeleri yör

Benevşe

1. Menekşe. 2. Mor renk.

Bengi

Sonsuz

Bengigül

Sonsuza dek güzel olarak kalacak olan.

Bengisu

İnsana ölmezlik verdiğine inanılan su, Abı – hayat

Bengu

Ebediyet.

Bengühan

Hükümdarlığı sürekli olan.

Bengül

Gül gibi

Benian

“Beni anımsa” anlamında kullanılan bir ad.

Benice

Ölümsüz, sonsuz

Beniz

Yüz

Benli

Vücudunda ben bulunan.

Benligül

Vücudunda ben olan güzel.

Benna

Yapı yapan, mimar, kalfa, dülger.

Bennu

Hayali bir kuş.

Bennur

Ben nur gibi parlak ve güzelim anlamında kullanılan bir ad.

Bensu

Su gibi aziz benlik

Berca

Yerinde tam doğru ve münasip. Kadın ve erkek adı olarak kullanılabilir.

Berce

Şiirdeki en anlamlı, en kolay anlaşılır, en güzel dize

Berceste

1. Seçilmiş, beğenilmiş. 2. Hoş, güzel.

Berçin

Toplayıcı.

Bercis

1. Jüpiter gezegeni. 2. Çok süt veren deve.

Bereket

1. Bolluk. 2. Meymenet, saadet, mutluluk, Allah vergisi.

Beren

1. Güçlü, kuvvetli 2. Akıllı, zek, . 3. Tanınmış, ünlü.

Berfin

Kar gibi beyaz.

Berfu

Kar tanesi.

Bergin

Güçlü, sağlam.

Bergüzar

Anılmak için verilen şey.

Bergüzin

Seçkin, beğenilmiş makbul.

Beria

Güzellik ve olgunlukta akranlarından üstün olan.

Berika

Şimşek ışıltısı.

Beril

Mavi yeşil renkli değerli bir madendir. Arınmış, aklanmış.

Berin

Manen çok yüksek

Berire

İnam ve ihsan sahibi. Saliha ve vazifesini yapan hanım.

Beritan

Yayla kızı.

Berivan

Dağda açan çiçek.

Beriye

Salim, kurtulmuş, aklanmış, arı, temiz.

Berka

Kuzey Afrika’da eski bir şehir. Kadın ve erkek adı olarak kullanılır.

Berke

Zerdali, kayısı, kamçı, değnek

Berkiye

Şimşek gibi, parlak.

Bermude

Nesne, şey.

Berna

Gençlik, dirilik, enerji, delikanlı.

Berra

1. Hayırsever. 2. Bereket ve bolluk getiren.

Berrak

Duru, temiz, şeffaf

Berraka

Aydınlık görünüşlü güzel kadın.

Berran

Keskin, kesici

Berre

Temizleyici, arındırıcı.* (*Peygamberimiz hanımlarından ikisinin ilk isimlerini değiştirmiştir. Biri Cüveyriye, diğeri Zeynep Binti Cahş annemizdir. Her ikisinin ilk isimleri “Berre” idi. Ayrıca üvey kızının adı da “Berre” iken onu “Zeynep” olarak değiştirmiştir. Berre manası temizleyicidir. Ancak ” o kendi nefsini temizler” diyerek kibir ve gurura sebep olmaması için değiştirmiştir.)

Berrin

Karada yaşayan, yüksek yüce

Berru

İyilik eden, iyiliği ve mükâfâtı çok olan, sözünü yerine getiren.

Berşan

Bir peygamberin din ve kitabını kabul eden kişi. Ümmet.

Berşe

Hep, bütün, çok.

Bersu

Suyun berrak hali.

Berzen

Yöre, mahalle, yol.

Besalet

Korkusuzluk, yüreklilik.

Besamet

Güler yüzlülük, şenlik.

Beşaret

1. Müjde, muştu, iyi haber. 2. Güler yüzlülük, gülümseme.

Beşgül

Beş tane gül.

Besime

Tebessüm eden, gülen

Beşire

1. Müjde getiren, müjdeci. 2. Güler yüzlü, güleç.

Besisu

Bitkilerin damarlarında dolaşan besleyici su

Besra

Seçkin kimse, dürüst insan.

Beste

Ezgilerin özgün dizimi

Bestegül

Gül kadar güzel ve duygulu

Bestenigar

Türk müziğinde bileşik bir makam

Beşuş

1. Okşadıkça süt veren deve. 2. Araplarca çok meşhur ve meş’um bir kadın.

Betigül

Gül yüzlü.

Betigün

Aydınlık yüz

Betim

1. Bir nesnenin kendine özgü belirtilerini tam ve açık bir biçimde, söz ya da yazıyla anlatma, tasvir. 2. Herhangi bir şeyin resmi ya da heykeli.

Betül

Namuslu, temiz, iyi.

Betül / Betil

Erkek eli degmemis, erkekten uzak yasayan, namuslu kadin, Temiz, iffetli

Betülay

Namuslu, iffetli, ay gibi güzel kadun.

Beyan

1. Bildirme, söyleme, açıklama. 2. Belagat ilimlerinden ikincisi. 3. Belli apaçık.

Beyaz

Pür, saf, temiz. Beyaz renk ismi

Beyda

Tehlikeli yer, mevkii. Mekke ve Medine arasındaki bir çöl

Beyhan

Beylik yöneticisi

Beylem

Açılmamış pamuk kozası, çiçek buketi.

Beysu

Güçlü akan su.

Beysun

Nazik insan.

Beytiye

Eve ait, evle ilgili.

Beyza

Bembeyaz. Saf, günahsız, katıksız

Beyzanur

Işık saçan nur. Bembeyaz ışıklı.

Bezen

Süs, benek, zinet.

Bezmialem

Dünya meclisi, sohbet toplantısı. Bezmi Alem Sultan. Sultan Abdülmecid’in annesi.

Bidayet

Başlama, başlangıç.

Bige

Evlenmemiş, bakire kadın.

Bigül

Gülmesi temenni edilen

Bihruz

İyi gün, güzel gün anlamında. Bihruze Hatun Şah İsmail’in zevcesi. Çaldıran’da yenilip her şeyini bırakan Şah İsmail’in zevcesi.

Bihter

En iyi, daha iyi, pekiyi

Bihterin

En iyi, pek iyi.

Bike

Evlenmemiş, çocuğu olmamış kadın

Bike / Bikem

Kadın, hanım

Bikem

Kadın, hanım

Bikem/ Bike

Kadın, hanım

Bilay

Ay gibi asil ol.

Bilcan

Bilgili dost

Bilge

Bilgili, ahlaklı, derin bilgi sahibi kimse.

Bilge Hatun

Kutluk Han’ın annesi. Türk hükümdarı (VIII.yy-).

Bilgehatun

KuÜuk Han’ın annesi. Türk hükümdarı(VIII.yy).

Bilgem

Bilgili, ahlaklı

Bilgen

Bilen, bilgili

Bilgesu

Bilge ve su isimlerinin birleşimden oluşmuş.

Bilget

Havadis, malumat

Bilgin

Bilgili kişi (alim, karşılığı olarak da kullanılmaktadır)

Bilginur

Bilginin ışığı, bilginin aydınlığı.

Bilgiser

Bilgili kişi (alim, karşılığı olarak da kullanılmaktadır)

Bilgiye

Bilgili kişi (alim, karşılığı olarak da kullanılmaktadır)

Bilgün

Bilgili kişi (alim, karşılığı olarak da kullanılmaktadır)

Bilhan

Çok bilgili

Billur

Kristal, şeffaf

Bilnaz

Çok naz eden

Bilnur

Bilge kişi

Bilsen

Kendini bil.

Binay

Bin tane ay.

Bingül

Bin tane gül.

Bingün

Bin tane gün.

Binhan

Hanların hanı.

Binnaz

Çok nazlı

Binnur

Çok ışıklı, aydınlık

Biray

Ay gibi tek, eşsiz

Birbet

Yüzü benzersiz

Bircan

Biricik ve cana yakın.

Birce

Biricik, bir tanecik

Bircis

Gezegen, Jüpiter, müşteri yıldızı, bercis.

Birdem

Doğduğunda alınan ilk nefes

Birgen

Yalnızlığı seven, yalnızlığa alışık

Birgi

Batı Anadolu’da İzmir ilinin Ödemiş ilçesinin merkezi, Bozdağ eteklerinde kurulmuştur.

Birgül

Tek ve benzersiz gül.

Biricik

Tek olan, eşsiz

Birim

Bir tanem, biriciğim

Birke

Suların biriktiği yer.

Birma

Çin Hindi’nde bir yer. Birmanya diye de tanınır. Birmanya müslümanları ülkelerinin % 30’una ulaşmışlardır.

Birşah

Bir olan şah, hükümdar.

Birsel

Bir sel gibisin, bir selsin.

Birsen

Yanlızca sen.

Birsev

Tek sevgili.

Birsin

Biriciksin, teksin, eşin benzerin yok

Birsu

Özel bir su biricik su gibi.

Birtek

Eşi benzeri, ikincisi olmayan, biricik; çok sevilen; bir ve tek olan.

Biryar

Tek sevilen

Bitengül

Güllerin bitmesi.

Boysel

Uzun boylu.

Bucak

Genellikle, geniş verimli bakımlı alanlara verilen ad (Köşe bucaktaki anlamı gibi)

Buçe

Gökten düşen ilk kar tanesi, aynı zamanda cennette bulunan sarmaşığın ismi.

Bueda

Nazlılığıyla bilinen

Buğçe

Cennette bulunan sarmaşığın ismi aynı zamanda yere düşen ilk kar tanesi.

Buğday

Tohumu ekmek yapımında kullanılan bitki ve aynı bitkinin başağı

Büge

Bent, su benti

Buğlem

Cenneti müjdeleyen melek.

Buğu

Bir cisim üzerinde ince tabaka durumunda yoğunlaşmış sıvı

Bugül

İşte güzelliğin ta kendisi anlamında

Buhayra

1. Küçük deniz. 2. Mısır’m kuzeybatısında bir şehir.

Buka

1. Ülke, yer. 2. Büyük bina. 3. Ben, benek. Buka Han Altınordu devletinin Bayagut boyundan Nogay Yarguçi adlı prensin oğlu.

Büke

Bilgili, akıllı, zeki

Bükem

Zekice davranışları olan

Buket

Çiçekler topluluğu

Bukle

Kıvrılmış, lüleli saç.

Büklüm

Bükülmüş kıvrılmış şeylerin oluşturduğu halka.

Bukra

Sabah.

Büküm

Bükme eylemi

Bülbül

1. Sesinin güzelliğiyle ünlü ötücü kuş. 2. Sesi çok güzel olan kimse. Bülbül Hatun Bayezid H.’in eşi.(Öl. Bursa 1515). Şehzade Ahmed’in annesi.

Bulca

Bulunmuş bir biçimde.

Bulem

Cenneti haber veren melek

Bulut

Su buharlarının yoğunlaşmasıyla meydana gelen ve gökyüzünde mahiyetine göre farklı yükseklikte bulunan hava kütlesi.

Burçak

Baklagillerden bir bitkidir.

Burcay

Kale burcundan görülen ay

Burçe

Küçük takım yıldızı.

Burçin

Dişi geyik

Burcu

Güzel koku, güzel kokan.

Burfe

Cennet meyvesi

Bürge

Canlı, taşkın, coşkun

Burkan

Uygur Türklerinin Budaya verdikleri ad. – İsim olarak kullanılmaz.

Bürke

1. Martı. 2. Havuz, gölcük.

Burkhan

Put, heykel, Buda heykeli. – İsim olarak kullanılması yanlıştır.

Bürran

Keskin olan

Buse

Öpücük.

Busenur

Nurlu öpücük.

Büşra

İyi haber

Büte

Fidan.

Büteyra

1. Güneş. 2. Sabah.

Buyan

1. Mutluluk, uğur, talih. 2. İyi biliş, sevab.

Büyüm

Büyüleyici, büyülü güzel

Çabam

Bir işi yapmak için sarf edilen kişisel gayret

Cabire

(bkz. Cabir).

Cabiye

1. Hazine 2. Şam’ın güneybatısında, Çavlan’da bir yer. 3. Havuz.

Çağ

Belirli bir özellik göz önünde bulundurularak ele alınan zaman dilimi

Çağa

Çocuk.

Çağan

Bayram, şenlik.

Çağda

Yeni bir çağa adım atılmış

Çağıl

Çağlayan suyun sesi

Çağılı

1. Çağla ilgili. 2. Çakıl. 3. Çağla.

Çağıltı

suyun, akarken taşlara, kayalara çarparak çıkardığı tatlı ses

Çağın

Yıldırım, şimşek.

Çağla

Badem, erik ve Kaysı gibi meyvelerin ham hali

Çağlak

Gürül gürül akan şelale.

Çağlan

Bir ırmağın denize kavuştuğu yer

Çağlar

Çağlayan, şelale

Çağlayan

Bir akarsunun yüksek olmayan bir yerden çağıltıyla köpürerek döküldüğü yer

Çağnur

Çağına ışık saçan

Çağrı

Davet

Çağrınur

Aydınlığa, ışığa davet eden kimse.

Cahide

Çalışan, çaba gösteren.

Caize

Uygun, yerinde, yakışık alan. 2. Armağan. 3. Yol yiyeceği.

Çakıl

Su yataklarında sürtünmeyle yuvarlaklaşmış küçük taşlar

Çakır

Mavimsi, mavi renkli, gri benekli gözleri olan kişi

Çalap

1. Tanrı. 2. Ateş. -İsim olarak kullanılmaz.

Calibe

Kendine çeken, çekici, güzel. 2. Albenisi olan, sevecen

Çalıkuşu

Serçegillerden, çalılık yerleri seven ötücü bir kuş.

Can

Yaşamı sağladığına ve ölümle vücuttan ayrıldığına inanılan soyut varlık

Cana

“Ey can, ey sevgili!” anlamında kullanılan bir ad

Canal

Cana bağlı, cana yakın

Canalp

Özünde güç, yiğitlik, mertlik bulunan kimse.

Canan

Sevgili, yar

Canane

Sevgili, gönül verilen, âşık olunan.

Canaş

Sevgili, dost, arkadaş.

Canay

Ay gibi temiz

Canbahar

Baharın güzelliğiyle içtenliğini yüreğinde taşıyan. 2. Baharın romantizmi yaşayan.

Canbek

1. Gözü pek, cesur. 2. Güçlü, kuvvetli.

Candan

İçten, yürekten, samimi manalarını taşır. Yakınlık belirtir.

Candaş

Candan, değerli dost

Canece

Sevimli, içten

Caneda

İçten, sevimli kişi

Canel

Eli can kadar değerli olan.

Canela

Gözlerinin güzelliğinden içtenliği okunan

Caney

Cana yakın

Canfeda

Uğrunda can verilebilecek olan.

Canfer

içtenliğiyle çevresini aydınlatan.

Canfes

Üzerinde desen bulunmayan, ince dokunmuş, parlak, tok, ipekli kumaş.

Canfeza

Can artıran, gönle ferahlık veren anlamlarındadır.

Canfidan

Özü fidan gibi düzgün olan kimse.

Canfide

Özü çiçek fidesi gibi temiz ve güzel olan kimse.

Cangil

Canlardan olan. 2. içten insan.

Cangül

Özü gül gibi saf ve temiz olan kimse.Gül gibi canlı. Güzel, temiz kim

Cangün

İnsanı canlandıran, yüzünü güldüren, içine huzur veren gün

Cangüzar

Cana dokunan. 2. Becerikliliğiyle herkese yardım eden.

Canhanım

Sevimli, cana yakın kadın.

Canib

Ön taraf, cihet. Türk dil kuralına göre “b/p” olarak kullanılır.

Canik

Atik, çevik. Gözü açık ve becerikli

Canip

Ön taraf, cihet.

Canipek

Özü ipek gibi tertemiz olan kimse.

Canıpek

Acıya, sıkıntıya karşı dayanıklı olan kimse.

Cankat

Hayata neşe ve renk katan

Cankız

Sevilen, sevimli, şirin kız

Cankut

Sevimli, cana yakın

Cannur

Işık saçan dost, sevgili.

Canözen

Yaşamına özen ve saygı gösteren kimse.

Canözlem

Hasret çekilen kimse.

Canperver

insanda çoşku uyandıran.

Canruba

Gönül alan, sevgili.

Canşan

şöhret sahibi olduğu halde içtenliğini yitirmeyen .

Cansel

Hayat veren su

Cansen

Sevilen ve hoşlanılan kimseye hitaben.

Canser

“Canını, özünü ortaya koy” anlamında kullanılan bir ad.

Canses

Sesi can veren.

Canset

Küçük kraliçe, prenses.

Cansev

içten sev. 2. Yürekten seven.

Cansever

“İnsanı seven” anlamında kullanılan bir ad.

Cansipar

Canını feda eden.

Cansın

Can gibi yakın olan.

Cansu

Can suyu, hayat veren su

Cansun

içtenliği ve sevecenliği başkalarına da aşılamaya çabalayan anlamında.

Cansunar

içtenliği ve sevecenliği başkalarına da aşılamaya çabalayan anlamında.

Canten

Ruh ve beden.

Canyar

Yürekten sevilen.

Canyel

Rüzgar kadar hızlı olan.

Çapan

Ulak, postacı, haber getiren.

Cavidan

Ölümsüz, sonsuza kadar yaşayan

Cavide

Sonsuz.

Cavlan

Büyük çağlayan.

Çavlı

Ava alıştınlmamıaş doğan. Çavlı Çandar.(Öl. 1146). Selçuklu emiri. Sultan Mesud döneminde yararlı işler yaptı.

Çaykara

Küçük akarsu, yazın kuruyan küçük akarsu.

Cazibe

Çekici, alımlı, sevimli, güzel

Cebire

1. Zorlamak. 2. Düzeltme, onarma. 3. Kırık veya çıkık bir kemiği yerleştirip sarmak.

Cebriye

Yazgı, kader.

Cedide

1. Yeni, kullanılmamış. 2. Pek az zamandan beri bilenen veya mevcut olan

Cehven

Kurtuba’da yerleşmiş, birçok alim, fakih, vezir yetiştirmiş meşhur bir Arap ailesi.

Çekimli

Alımlı olan, albenili.

Çelen

1. Yakışıklı, güzel gözüken. 2. Tepelerin kar tutmayan zirvesi. 3. Becerikli ve kurnaz kimse.

Çeleng

Zarif, ince, göz kamaştırıcı.

Çelenk

Çiçek dal ve yapraklarla yapılmış halka. 2. Kadınların başlarına taktıkları mücevher veya madenden yapılmış sorguç.

Çelgin

Yaralı av hayvanı. 2. Güzel, masum.

Celilay

Ulu, yüce ay.

Celile

Ulu, büyük, yüce.

Çeltik

Kabuğu ayıklanmamış pirinç.

Celvetiye

Aziz Mahmud Hüdayi’nin kurduğu tarikatının adı.

Cemalnur

Yüz Nuru/ Güzellik Nuru

Ceman

1. Salma salma yürüyen. 2. Nazlı sevgili.

Cemanur

Yüz Nuru/ Güzellik Nuru

Çemen

Maydonozgillerden bir bitki ve bunun tohumu.

Çemenzar

Otlak. Çimenlik.

Cemile

Hoşa giden davranış

Ceminur

Çok nurlu, aydınlık kimse. Zarif.

Cemiyet

Toplum. 2. Demek, kurum.

Cemre

Ateş parçası, kor, şubat ayında bir hafta arayla hava, su ve toprakta oluştuğu sanılan sıcaklık yükselişi

Cemresu

Cemre ve su isimlerinin birleşiminden meydana gelen isimdir.

Cenah

Taraf, yön.

Cenan

Yürek, gönül kalp

Cennet

Dinsel inançlara göre iyilerin ölünce gideceğine inanılan yer.

Ceren

Ceylan, ceylan yavrusu

Çeri

Asker, savaşçı.

Cerib

Hububat için kullanılan bir ölçek.

Ceride

Gazete. 2. Kayıt, bilgi.

Cerime

Zarar görmek, bedel ödemek.

Cesaret

Yüreklilik, korkusuzluk.

Cesime

Büyük, iri, kocaman.

Çeşman

Gözler.

Çeşmiahu

Çok güzel gözlü.

Çeşmibadem

Badem gözlü.

Çeşminaz

Süzerek bakma, bakış.

Çeşpan

Layık, uygun, münasip, yakışır.

Çetme

Ham karpuz, kelek.

Cevale

Cevval yada cevahir anlamında

Cevher

Bir şeyin özü, güç, enerji

Cevhere

Hicri 5. asırda Bağdat’ta yaşamış meşhur bir İslam hanımı.

Çevren

Gökyüzünün yerle bitişik gibi görünen kenarları, ufuk

Çevrim

1. Bir süreklilik içinde değişim. 2. Sınır. 3. Girdap.

Cevriye

Haksızlık, eziyet, çile, sitem.

Cevza

İkizler burcunun eski adı

Ceyda

İyilik seven

Ceydacan

Güzel ve yürekten dost

Ceydagül

Güzel, bir gül kadar güzel.

Ceydagüz

Sonbahar güzelliğinde ve romantizminde olan.

Ceydahan

Güzel, 2. Güzel ve otoriter.

Ceydanaz

Nazlı güzel.

Ceydanur

Işık saçan güzel.

Ceydaşan

Güzelliğiyle şöhret olan.

Ceydasu

Güzelliğiyle bütünleşen temizliği ve saflığı olan.

Ceyhan

Güney Anadolu’da Toroslar’dan doğan ve Akdeniz’e dökülen nehir.

Çeyiz

Gelin için hazırlanan eşyalar.

Ceyla

İnsanlığa atfedilmiş, bağışlanmış.

Ceylan

Güzel gözlü, zarif, ince, narin

Ceylin

Cennetin kapısı, cennete açılan kapıdır.

Ceylinaz

Cennetin kapısındaki görevli melek.

Ceysu

Su gibi berrak olan.

Cezire

Denizdeki ada.

Cezlan

Mutlu.

Cezmiye

Kesin karar veren

Çiçek

Bitkilerin üreme organlarını taşıyan renkli bölümü

Cici

Sevimli cana yakın, hoş güzel, hoşa giden.

Çiğde

Suyun derin olmayan yeri, sığ yer

Çiğdem

Zambakgillerden bir tür kır bitkisi

Cihan

Dünya, alem

Cihanay

Dünyanın en güzeli.

Cihanbanu

Dünya hükümdarı

Cihancan

Dünyanın en iyi dostu.

Cihandide

Dünyayı gezip görmüş.

Cihanefruz

Dünyayı parlatan, aydınlatan.

Cihanfer

Cihanı, dünyayı aydınlatan, dünyanın ışığı.

Cihangül

Güllerle bezenmiş dünya.

Cihannaz

Dünyanın en nazlısı.

Cihannur

Alemi aydınlatan nurlu ışık

Cihanser

Cihan’ın başı. Kadın ve erkek adı olarak kullanılır.

Cihansu

Dünyanın suyu.

Cihansuz

1. Cihan yakan. 2. Gaznclilerdcn Buhran Şahı mağlup edip, Gaznice ve Büst şehirlerini yakıpyıkan, gaddar vahşi AlaeddinHüseyirie verilen ad.

Cihanter

Dünyayı aydınlatan ışık.

Çil

Yeni ve parlak, yüzde oluşan kahverengi küçük benekler

Çilay

Ayın üzerinde olan lekeler

Çile

Zahmet, sıkıntı. 2. Her türlü iplik kangalı.

Çilek

Kırmızı renkli bir meyve

Çilem

Bana ait olan çile

Çilen

Hafif yağan yağmur, çisenti

Çilenti

Hafif yağmur, serpinti.

Çiler

Şarkı söyleyen, şakıyan.

Çilhan

Yüzü çil çil olan hükümdar.

Çilhanım

Çilli hanımefendi.

Cili

Ayın üzerinde beliren açık renk lekeler.

Cilve

Hoşa gitmek için takınılan tavır, işve, naz.

Cilvekar

Cilveli olan, kırıtan, nazlı.

Cilveli

Cilve yapan.

Cilvenaz

Nazı özellikle yapan, cilveyle nazı bir arada bulunduran.

Cilvesaz

Cilve yapan, cilveli.

Çim

Bahçelerin yeşillendirilmesinde kullanılan bir bitki.

Çimen

Doğal olarak biten çim, yeşillik

Çimnaz

Çok nazlı.

Cinan

Cennetler

Cinas

Çok anlamı olan bir kelimeyi farklı konuda farklı anlam yükleme işi.

Çinel

Doğru, dürüst, namuslu kimse.

Çiner

Doğru, dürüst, namuslu kimse.

Çiray

1. Yüz çizgileri, yüz güzelliği. 2. Beniz, yüz. 3. insan resmi.

Çire

1. Maharetli, becerikli. 2. Kahraman, yiğit.

Cirim

Hacim

Ciryal

1. Bir nevi kırmızı boya. 2. Altının kırmızılığı. 3. Temiz renk. 4. Saf.

Çise

İnce yağan yağmur.

Çise / Çisem

Çiseleyen yağmur damlası

Çise(M)

Hafif yağan yağmur(um)

Çisel

Hafif yağan yağmur.

Çiselen

Yağmur damlası, çise damlası

Çisem

Çiseleyen yağmur damlası

Çisen

Toz gibi yağan yağmur,

Çisil

İnce ince yağan yağmur.

Çitlembik

1. Mercimekten biraz büyük, buruk lezzette meyvesi olan bir ağaç.

Civan

Yeni yetme, körpe, genç

Civelek

Canlı, neşeli, sokulgan

Çıdam

Sabır, direniş.

Çığ

Dağlarda, bir yerden koparak yuvarlandıkça büyüyen kar yığını

Çığıl

Başa takılan altın

Çığın

Omuz başı; çıkın, bohça

Çığlık

İnce ve keskin bağırış

Çıldam

Çabuk, acele.

Çılga

1 – Giresun yöresinde “küçük ark, su yolu” anlamındadır.

Çınay

Ayın en parlak zamanı. 2. Saklı ay.

Çınla

çın çın diye ses verir; “çınlamaktan buyruk

Çıra

Macar halk müziği, çingene müziği.

Çırağ

Meşale, ışık, kandil

Çırnaz

Zayıf, ince yapılı, nayif.

Çırok

Masal, öykü.

Çıvgın

Rüzgarlı havada yağan karla karşık yağmur.

Cıvıl

Hareketli, sesli, kaynaşan.

Cıvıltı

Kuşların ötüşürken çıkarttıkları ses.

Çobanyıldızı

Venüs gezegeni. 2. Venüs kadar güzel.

Çoğul

Kelimelerin belirli eklerle birden çok arlığı veya kişiyi bildirme biçimi.

Çoğun

Çok defa, ekseriya.

Çolpan

Gözleri uzağı iyi gören, ilerigörüşlü

Çorpan

Çoban yıldızı, zühre

Cudiye

Cömert, eli açık.

Cümane

Tek inci anlamında. Hz. Ali(r.a.)’nin kızkardeşi ve Rasulullah’ın amcasının kızı olan hanım sahabi.

Cumhuriyet

Milletin egemenliği kendi elinde tuttuğu, devlet biçimi.

Dafne

Defnegillerden, yaprakları güzel kokulu ve yaz kış yeşil olan bir ağaç, develik

Dağhan

Eski Türklerde dağ tanrısı. – İsim olarak kullanılmaz.

Dahiye

Üstün zeka sahibi.

Daime

Sürekli, devamlı, kalıcı, müdavim.

Dal

ağacın gövdesinden ayrılan kollardan her biri

Dalan

İnce, zarif, narin.

Dalay

Deniz.

Dalga

Hareketli su kütlesi

Dalince

Dal gibi zarif ve ince.

Dalım

Tutunacak güç, dayanacak yer anlamında. 2. Ağacın dalı.

Dalya

Yıldız çiçeği

Damla

Az miktardaki su.

Damlam

Damla kadar küçük, Güzel, bereketli olan.

Daniş

1. Bilim, bilgi. 2. Bilhi sahipleri.

Darçin

Tarçın, güzel kokulu bir baharat.

Darin

Hüküm sürmek.

Daristan

Orman.

Daya

Çocuğa bakan dadı, sütnine, taya.

Dayahatun

Çocuğa bakan dadı, sütnine, taya.

Daye

Süt nine, süt anne, dadı. 2. Çocuk yetiştiren.

Dayehatun

Çok emek vermiş, dadı.

Define

Toprağa gömülmüş kıymetli ve değerli eşya.

Defne

Bir kokulu bitki

Değer

Bedel, uygun, layik.

Değerli

Değeri yüksek olan, kıymetli.

Deha

Üstün akıl.

Dehan

Ağız

Dehna

Kumun rengi dolayısıyla Arabistan’da ıssız iller adıyla anılan bir çölün adı.

Dehri

Dünyanın sonsuzluğuna inanıp öteki dünyayı inkar eden, ruhun da cesetle birlikte öldüğüne inanan. Materyalist. İsim olarak kullanılmaz.

Delal

Sevgili, değerli.

Delfin

Suda yaşayan, yunus.

Delistan

İçinde çok çeşitli çiçek bulunan bahçe.

Dema

Soluk, nefes.

Demar

Damar. 2. Hırs. 3. Duygu, sinir. 4. Soy, yaradılış.

Demet

Bağlanmış çiçek topluluğu, ışık huzmesi.

Demgüzar

Ömür süren, zaman geçiren.

Demhoş

Nefesi güzel kokan.

Demi

Kadife, şeftali gibi şeylerin üzerinde bulunan ince tüy

Demre

Antalya’nın turistlik yerlerinden biri, Noel Baba’nın doğduğuna inanılan tarihi yer.

Denef

Beyaz renkli ipek kumaş.

Deniz

Derya, büyük tuzlu su birikintisi

Deran

Çaresiz, biçare.

Derem

Para, akçe.

Deren

Toplayan, düzenleyen, pekiştiren

Derim

Çadır.

Derin

Sığ olmayan, içli.

Derin Su

Yüzeyi tabanından uzak olan. Rengi, kokusu ve tadı olmayan, saydam, sıvı madde

Derince

Merdiven.

Derman

Çare, tedavi

Dersu

Hepsi, kamilen, baştan başa hep.

Derya

Deniz.

Deryab

Akıllı, anlayışlı.

Deryace

1. Küçük deniz. 2. Göl.

Deryadil

Gönlü geniş, herşeyi hoş gören.

Deryanur

Bilgisiyle ışık saçan

Desen

Çiçek, çizgi gibi süs şekilleri

Deşeni

Zulme uğramış, zalimlerin elinde kalmış.

Destan

Kahramanlık olaylarını konu alan şiir

Deste

Demet, bağlanmış olma hali.

Destecan

Herkese içtenlikle bağlanan.

Destegül

Bağlanmış gül demeti

Destegür

Çok gür.

Destegüz

Sonbahar hayranı.

Destenaz

Hayranlık uyandıracak kadar zarif bir nazı olan.

Destenur

Işık demeti.

Destgir

Nazik, kibar, yardıma hazır.

Destgür

Yardım sever, iyiliksever.

Destina

Kader, yazgı.

Destmal

MendiL.

Deva

İlaç, çare, şifa

Devin

Hareket; hareket et, hareketli oluş.

Devinsu

Suyun ritmik hareketleri, akarsu

Devlet

Büyüklük, kudret, varlık, orun.

Devran

Zaman; devir

Devrim

Önemli ve temelli değişiklik, inkilap

Devrin

Bir kişi veya olayın gündemde olduğu tarih dönemi

Dewran

Devir, çark. 2. Zaman.

Diba

Altın ve gümüş işlemeli bir tür ipek kumaş

Dibace

Başlangıç, önsöz. 2. Bir kitabın süslenmiş-olan ilk sayfaları.

Dicle

Bir nehir adı

Diclehan

Dicle nehrinin yöresinde yaşayanları buyruğu altına alan

Diclehatun

Ulu kadın.

Didar

Güzel yüz, görme

Dide

Göz.

Didem

Gözüm, gözüm gibi sevdiğim sevgilim, çok sevdiğim.

Didem/Diğdem

“Gözüm, gözüm gibi sevdiğim, sevgilim” anlamında kullanılan bir ad.

Didik

Yaşayış, hayat, varlık, sağlık, geçim. 2. Huzur.

Dikilerek

oluşturulan ağaçlık, çam ve başka ağaçların gövdeleri

Dila

İçten gönülden seven.

Dilağsu

Nehirdeki en güzel su damlası

Dilan

Gönüller, yürekler

Dilara

Gönül alan, gönlü okşayan, gönlü dinlendiren manalarındadır.

Dilaram

Kalbe huzur veren

Dilasa

Gönlü rahatlandıran, avutan.

Dilasude

Gönlü rahat, huzurlu.

Dilaşup

Gönül çalan.

Dilaviz

Gönlün takıldığı, gönüle takılan.

Dilay

Gönlü aydınlatan ay.

Dilbahar

Konuşmasının güzelliğiyle insanın gönlünü ferahlatan.

Dilbant

Gönül çalan.

Dilbaz

Güzel söz söyleyen, göze hoş görünen. Konuşmasıyla kandıran kişi manasındadır.

Dilbent

Gönül bağı, gönül bağlayan.

Dilber

Gönlü alıp götüren güzel manasındadır. Alımlı güzel kadın demektir.

Dilberan

Dilberler, güzeller

Dilberay

Ay gibi güzel kadın.

Dilbeste

Gönül bağlamış, âşık.

Dilbu

Gönül kokusu.

Dilcan

İçi dışı bir olan.

Dilce

Gönlü dilinde olan.

Dilcu

Gönlü çeken.

Dildade

Gönül vermiş, âşık. ay gibi parlak, ışıklı olan / ışıl ışıl berrak konuşan.

Dildan

Sevmek.

Dildar

Gönlü baskı altında tutan sevgili

Dildaş

Aynı konulan paylaşanlar.

Dilde

Ünü her tarafa yayılmış, herkesin konuştuğu, herkesin dilinde olan

Dilderen

Sevgi toplayan, gönül alan, beğenilen.

Dileda

Konuşmaya nazlanan

Dilefruz

Yürek yandıran, sevimli.

Dilege

Güzel ve düzgün konuşan.

Dilek

İstek, arzu

Dilela

Gözü gönlü bir olan

Dilem

Gönül ilacı

Dilemma

İkilem

Diler

İsteyen, dileyen

Dilfer

Diliyle herkesin gönlünü ferahlatan

Dilferah

Gönlü ferah, sevinçli.

Dilfeza

Gönlü genişleten, gönlü artıran.

Dilfigar

Gönlü yaralı olan, âşık.

Dilfiruz

Gönle ferahlık veren, sevindiren.

Dilfüruz

Gönüle ferahlık veren, sevindiren.

Dilge

Güzel konuşan kişi.

Dilgüdaz

Gönle eziyet veren.

Dilgüzar

Herkesin derdine derman bulan.

Dilhan

İçten gönülden söyleyen

Dilhayat

Gönül canlılığı.

Dilhıraş

Yürek parçalayıcı.

Dilhun

İçi kan ağlayan.

Dilhuş

Gönlü hoş, yüreği rahat.

Diligüzar

Durmaksızın becerikliliğini öven.

Dilinaz

Konuşmaya nazlanan.

Dilinigar

Resmeden.

Dilinisa

Çok konuşan kadınlar.

Dilinur

Konuşmasıyla, gönüllere ferahlık veren.

Dilişan

Hatipliğiyle şan şöhret sahibi olmuş.

Dilişen

Şen şakrak konuşmalar yapan.

Dilisu

Temiz konuşan.

Dilkeste

Gönül çekici.

Dilküşa

İç açıcı, gönül açıcı, yüreği ferahlandıran.

Dilmaç

Çeviri yapan kimse

Dilman

Dil bilen, güzel söz söyleyen. bk. Dilmen.

Dilman/ Dilmen

Dil bilen, güzel söz söyleyen.

Dilnigir

Gönülde resim edilen sevgili.

Dilnişin

Gönülde yer tutan, hoş, güzel.

Dilnur

Gönlü nurlu

Dilnüvaz

Gönül okşayıcı

Dilp

Neşeli, mutlu, memnun.

Dilrah

Gönül yolu.

Dilriş

Gönlü yaralı.

Dilruba

Gönül kapan, herkesi kendine bağlayan.

Dilruba/Dilrüba

Gönül kapan, gönül alan

Dilşad

1. İçi rahat. 2. Kalbinde neşe, sevinç olan.

Dilsafa

Gönlü şen, rahat, dertsiz.

Dilşah

Gönül şahı, sevgili.

Dilşan

Hatiplik yeteneğiyle şan şöhret sahibi olmuş.

Dilşat

Gönlü hoş, sevinçli

Dilsaz

Gönül yapan, tatlı davranan.

Dilşen

Gönlü şen, sevinçli.

Dilser

Hatiplik yeteneğini sergileyen.

Dilseren

Hatiplik yeteneğini gözler önüne seren

Dilsever

Konuşmayı seven.

Dilşikar

Gönül avlayan.

Dilşikeste

Gönlü kırık.

Dilsitan

Gönül alan güzel.

Dilsoy

Hatiplik yeteneği gelişmiş bir soydan gelen.

Dilsu

Gönlü su gibi berrak olan.

Dilşükufe

Gönül çiçeği.

Dilsuz

Gönül yakan, yürek yakan.

Dilten

Vücut diliyle konuşan.

Dilyar

Konuşkan sevgili.

Dimağ

Akıl, beyin.

Dinçay

Ayın en parlak, en net görülebilen hali. 2. Aydınlık ilerici kişi.

Dinçel

Güçlü el.

Diniz

Sakin, dingin

Dirahşan

Parlak, parıldayan.

Dirayet

Zekâ, bilgi, kavrayış

Diren

Harmanda sapları yaymaya yarayan uzun çatallı ağaçtan yapılmış araç

Dirik

Diri, canlı. 2. Acar.

Diril

dirilmekten buyruk; el dokuması bez

Dirim

Yaşam, hayat 2. Yaşama gücü.

Dirisu

Temiz faydalı, doru su gibi olan.

Dirok

Tarih, hikaye, öykü.

Dirsehan

Dede Korkut hikayelerinde, çocuğu olmadığı için hor görülen sonra da Boğaç Han adında yiğit bir oğula sahip olan kahramanın adı.

Diyar

Ülke, dünya.

Diyari

Armağan, hediye.

Doğa

Tabiat, yaradılış ve yapı özelliklerinin tümü

Doğanbike

Doğan, dünyaya gelen kız.

Doğangün

Doğmakta olan gün

Doğannur

Nur gibi parlak olarak doğan.

Doğay

“Ey ay, artık doğ, kendini göster” anlamında kullanılan bir ad.

Doğu

Güneşin doğduğu ana yön

Dolunay

Ayın tam yuvarlak olduğu an

Domurcuk

Tomurcuk.

Döndü

l. Henüz evlenmemiş kız. 2. Gittiği yerden geri gelen.

Döne

“Bundan sonraki çocuklar erkek olsun” anlamında kullanılan bir ad.

Dönem

Belirli bir tarihsel niteliği olan zaman birimi.

Dönüş

Dönme işi, dönme.

Dora

Doruk, zirve

Doyum

Ganimet almış.

Ducihan

İki cihan

Düden

1. Yer altında akan suların kireçli tabakaları eriterek meydana getirdikleri tabii kuyu. 2. Bataklık, girdap.

Dudu

1. Hanım. 2. Abla. 3. Küçük kardeş.

Dudubikem

“Evlenmemiş ablam, kardeşim” anlamında kullanılan bir ad.

Duducan

Hanımefendiliğinde samimi olan.

Dudugül

Güzelliği ve saygınlığı taşıyabilen.

Duduhan

Abla, kardeş.

Duha

Kuşluk vakti. Kuran’ı Kerim’ de 93. Surenin ismidir aynı zamanda.

Duhan

Kur`an-ı Kerim`de bir sure adıdır ve manası dumandır.

Duhter

Kız.

Dülfin

Arap astronomları tarafından Delphinus yıldız kümesine verilen isim.

Düman

Sis.

Dünya

Yeryüzü

Durali

Kız çocuğu olmayan ailelerin en son doğan erkek çocuklarına verdikleri isim.

Duranay

Ayın en uzun süre gökyüzünde kaldığı zaman.

Durcan

“Yaşa, uzun ömürlü ol” anlamında kullanılan bir ad.

Dürdane

İnci tanesi

Durdu

(bkz. Dursaliha).

Durean

Ömrün uzun olsun, canlı kal.

Dürefşan

İnci gibi sözleri olan.

Düri

Düriye

Düriye

İnci gibi ışıldayan, parlak.

Düriyye

1. İnci gibi parlayan, parlak. 2. Parıltılı yıldız.

Durkadın

“Artık çocuğun olmasın” anlamında kullanılan bir ad.

Durkız

“Artık çocuğun olmasın” anlamında kullanılan bir ad.

Dürnev

İnci. 2. İnci tanesi.

Dürnur

İnci ışığı.

Dürre

İnce tanesi.

Dürriye

İnci gibi parlayan

Dürrüşehvar

Padişahlara yaraşır değerde inci.

Dursaliha

Erkek çocuğu olmayan ailelerin en son doğan kız çocuklarına verdikleri ad.

Dursune

Son olması istenen kız çocuklarına verilen adlardandır.

Duru

Saf, berrak

Durugül

Özü temiz güzel kadın.

Durugün

Berrak gün.

Durugür

Sağı solu belli olmayan.

Durugüz

Sessiz geçen sonbahar.

Duruhan

Özü temiz yiğit.

Durukadın

Özü temiz kadın.

Durunaz

Naz yapmak istemeyen

Durunur

Sakinliğiyle gönüllere ışık saçan.

Duruşan

Şöhretine rağmen sessiz, sakin bir hayat süren.

Durusel

Temiz akan su, akarsu.

Durusev

Sessiz, temiz ve sevilen kadın.

Duruseven

Kendisi gibi olanı seven.

Durusoy

Temiz olarak tanınmış kimse.

Durusu

Arı, temiz, berrak sular gibi olan.

Durutan

Tan vaktinin sessizliğini yaşayan.

Duruten

Çok temiz, pürüzsüz bir cilde sahip olan.

Duruyar

Sessiz, sakin sevgili.

Dürveş

İnci gibi.

Düş

Hayal, rüya, güzel rüya

Duşize

El değmemiş kız.

Düşsel

Hayal gibi olan

Düşüm

Hayalimdeki, düşlediğim, istediğim anlamında

Düşünsel

Düşünce ile ilgili

Duyal

Hassas, hisli, çabuk duygulanan.

Duygu

His, gönülde uyanan yankı ya da tepki

Duygucan

Yüreği çok duygulu olan.

Duygucuk

Sevimli, kendi halinde olan, sevecen ..

Duygudaş

Duyguları başkasıyla aynı olan,

Duygugül

Duygulu ve gül gibi güzel.

Duygugün

Doğduğunda duygulu anlar yaşatan ve de gül gibi bir güzelliğe sahip olan.

Duygugür

Duygularını coşkuyla ifade eden.

Duygugüz

Duygularında sonbahar hüznünü yaşayan.

Duygun

Duygulu, hassas

Duygunaz

Duygularını ifade etmekte nazlanan.

Duygunisa

Duygulu, hassas kadın

Duygunur

Duygularıyla herkesi aydınlatan.

Duygusal

çevresine duygu saçan. 2. Çok duygusal.

Duygusan

Duygusallığıyla tanınan.

Duygusay

Herkese karşı saygılı olan.

Duygusel

Coşkun duygulara sahip olan.

Duyguşen

Şen şakrak hisleri olan.

Duyguser

Duygularını rahatlıkla herkese ifade edebilen.

Duygusev

Duygulu olanı sev.

Duyguseven

Kendi gibi duygulu olanı seven.

Duygusoy

Çok duygulu bir soydan gelen.

Duygusu

Temiz duygulara sahip olan.

Duygusun

Duygularını yansıtan.

Duygutan

Tan vakti gibi hüzünlü duygulara sahip olan.

Duyguyar

Duygulu sevgili.

Duysal

Duymakla, hissetmekle ilgili olandır

Duysun

İşitilsin, bilinsin, şöhretli olsun.

Duyu

Hissetme, algılama

Duyuş

İşitme, hissetme, bilinme.

Düzey

Seviye karşılığı olarak uydurulmuş olmayan.

Düzgün

1. Girintisi, çıkıntısı, pürüzü olmayan. 2. Düzeltilmiş, tesviye edilmiş. 3. İyi düzen verilmiş. 4. İntizamlı, nizamlı. 5. Yolunda, rayında. 6. Kadınların yüzlerine sürdükleri beyaz veya kırmızı boya.

Ebed

Sonu olmayan gelecek. İsim olarak kullanılmaz.

Ebedi

Sonsuz, sonrasız, ölümsüz. 2. Ölümsüzlük.

Eber

Hayırlı, şerefli, faziletli.

Ebra

Ürkme, kaçma. Birden bire ölme (!!! Çok kötü enerjili bir isim)

Ebrar

Özü sözü doğru olan, hamiyetli, İffetli kişi manasındadır.

Ebru

1. Kaş. 2. Bulut renginde, buluta benzer, bulut gibi dalgalı, bulutlu. 3. Kağıt üzerine kendine has usulle yapılan, mermer, damarları gibi dalgalı şekilli süsleme. Ciltçilikte ve hüsn-ü hat’ta kullanılır.

Ebrunur

Ebru ve nur isimlerinin birleşimden oluşmuş isimdir.

Ebyar

Pek ak, pek beyaz.

Ece

Güzel kadın, kraliçe manalarını taşır.

Eceaypar

Ay parçası gibi parlayan kraliçe.

Eceban

Kraliçe hükümdarlığı.

Ececan

Kraliçelik eden. 2. Ana gibi cana yakın.

Ecegül

Gül gibi güzel kraliçe.

Ecegün

Çok güzel bir günde doğan

Ecehan

Yönetici güzel kadın, hükümdar, kraliçe.

Ecem

Kraliçem.

Ecemsu

Su kraliçesi.

Ecenaz

Nazlı güzel kadın anlamındadır.

Ecenur

Nurlu, ışıklı kraliçe.

Ecer

Yen, güzel, iyi.

Eceşan

Güzelliğiyle şöhretlenmiş olan

Ecesay

Güzelliğiyle çevresinde saygı uyandıran

Ecesel

Coşkulu bir güzelliğe sahip olan

Eceşen

Neşeli, şen şakrak ve güzel

Eceser

Güzelliği gözler önünde olan

Eceseren

Güzelliğini gizlemeden yaşayan

Ecesoy

Saygın ve güzel soydan gelen

Ecesu

Su gibi berrak ve çok güzel.

Ecesun

Güzelliğini sunan, gösteren

Ecetan

Tan vakti kadar güzel

Eceten

Çok güzel tene sahip olan

Eceyar

Çok güzel sevgili.

Echer

Son derece güzel kadın. İkinci manası gündüz iyi görmeyen karmaşık gözlüdür.

Ecmel

En güzel, en yakışıklıanlamındadır.

Ecre

Mükâfat. Ecr kökünden gelir.

Ecren

Allah’ın hediyesi anlamını taşımaktadır.

Ecrin

Allah’in hediyesi demektir.

Eda

Naz, işve, davranış, tavır, namaz kılma… Manalarını taşır.

Edaay

Ay gibi güzel ve nazlı

Edacan

Nazlı ama içten olan kimse

Edacık

Nazlılığıyla sevilen.

Edadil

İşveli, dilli olan

Edagöz

Gözlerinden nazı ve işvesi okunan.

Edagül

Gül gibi güzel ve nazlı

Edagün

Nazlı gün, nazenin

Edagüz

Nazlı sonbahar.

Edagüzar

Becerilerini göstermekte nazlanan.

Edahses

Nazlı ses.

Edalı

Nazlı, işveli,

Edalıay

Nazlı bir ay gibi.

Edalıcan

içtenliğinde nazlanan.

Edalıgöz

İşveli göz.

Edalıgül

Nazlı bir gül gibi.

Edalınaz

Naz yapar gibi.

Edalınur

Işık saçmak nazlanır gibi olan.

Edanaz

Naz yapar gibi

Edanur

Işık saçan nazlı güzel.

Edasal

İşvesiyle tanınan.

Edaşan

Nazlılığıyla şan, şöhret sahibi olmuş.

Edasay

Nazlı hanımefendi.

Edasel

Nazlı, çoşkulu.

Edaşen

Neşeli ama nazlı.

Edases

Nazlı ve işveli bir sese sahip olan.

Edasev

Nazlı sev.

Edaseven

Kendisi gibi nazlı olanı seven.

Edasever

Kendisi gibi nazlı olanı seven.

Edasoy

Nazlı bir soydan gelen.

Edasu

Eda ve Su isimlerinin birleşiminden oluşur. Nazlı su gibi bir anlam taşır.

Edasun

Nazlandığını belli eden.

Edayar

Nazlı sevgili.

Edayel

Nazlı nazlı esen rüzgar.

Edayüz

Nazlılığı yüzünden okunan.

Edeb

Terbiye, nezaket, düzenli.

Eder

Kıymet, değer

Edibe

Nazik, edepli, terbiyeli.

Edis

Uluğa ermiş olan

Ediz

Değeri yüksek, kıymetli

Edviye

“Adviye” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Eengüz

Rüzgarlı sonbahar.

Efhem

1. Çabuk anlayan. 2. Zihni açık olan. 3. Daha ulu, çok büyük şeref sahibi fehametli.

Efide

Yürekler, kalpler, gönüller.

Efil

Rüzgar, dalgalanma

Eflin

Cennetin 8 kapısının biri. Cennete açılan kapı.

Efnan

Cennetteki güzel gözlü kız.

Efnem

Cennete açan çiçek

Efra

Allah’tan gelen esinti. İşi gücü olmayan adam, gibi anlamları olduğu yazıyor. Kökeni ve anlamı tam bilinmiyor. Harfler güzel ama anlamlar belirsiz ve kötü.

Efraz

Kaldıran, yükselten. Firaz Yükselten, mümtaz, büyük, meşhur, maruf.

Efridun

Cemşid soyundan anlayış ve zekasıyla meşhur bir İran hükümdarı.

Efrug

1. Parıltı, ışık. 2. Nur.

Efruz

1. Şule, parıltı. 2. Aydınlatan, parlatan. 3. Tutuşturan, yakan. Gösterişli güzel.

Efsa

Sihirbaz, efsuncu, büyücü. (Kötü manalı bir isim!!!)

Efşan

Dağıtan, saçan, serpen manalarındadır.

Efsane

Eski çağlardan beri söylene gelen, olağanüstü varlıkları, olayları konu edinen hayali hikaye. 2. Gerçeğe dayanmayan, asılsız söz, hikaye.

Efşar

Sıkılma, özü çıkarılma.

Efser

Taç, başlık

Efsun

Büyülü, sihir

Efşure

Özsu.

Eftal

En değerli en yüksek.

Eftalya

Denizkızı

Eftelya

Bir dönemin ünlü gayri müslim ses sanatçısı, denizkızı Eftelya.

Efza

Artıran, çoğaltan.

Ege

Türkiye’nin batısında yer alan deniz, ulu

Egegül

Egenin gülü.

Egenaz

Ege’nin nazlı kızı

Egenur

Egenin aydınlığı.

Egesel

Ege gibi çoşkulu olan.

Egesoy

Egeli soyundan gelen

Eğin

Sırt, arka, güvenilen.

Ehad

1. Bir, tek. 2. İlk sayı. 3. Allah’ın isimlerinden, bir ve tek olan Allah. İsim olarak kullanılmaz.

Ehil

1. Sahip, malik. 2. Becerikli, yetenekli. 3. Bir yerde oturan.

Ehliyet

1. İşe yarar halde bulunuş, bir işi hakedebilecek durumda bulunuş, selahiyet, yetki. Mahirlik, iktidar, liyakat, kabiliyet, kifayet, mensubiyet. 3. İktidar, kabiliyet ve liyakat vesikası.

Ekim

Bir ay, ekme işlemi.

Ekin

1. Ekilmiş tahılın filiz vermiş biçimi, tarlada bitmiş tahıl. 2. Buğday. 3. Kültür.

Ela

Alacalı renkli; gözde kestaneye çalan sarı renkli manasındadır.

Ela/Elanur

Sarıya çalar kestane rengi

Elaay

Güzel gözlü ve ay gibi parıldayan.

Elacan

Ela gözlü, içten kimse

Elacık

Küçük ela gözleri olan.

Elafer

Ela renkli ışık saçan.

Elagöz

Ela gözlü güzel.

Elagül

Güzel gözlü ve zarif görünümlü.

Elagüz

Mahsun sonbahar.

Elagüzar

Ela gözlü becerildi güzel.

Elaldı

El-aldı. 2. Başkasına kaptırılan.

Elam

Türkçe

Elanaz

Ela gözlü, nazlı güzel

Elanigar

Gözleri elalı resim.

Elanisa

Ela gözlü kadınlar.

Elanur

Gözü sarıya çalan kestane renginde olan güzel manasındadır.

Elaşan

Gözlerinin güzelliğiyle şöhret olmuş.

Elasel

Gözlerinin güzelliğiyle çoşkulu olan.

Elaşen

Gözlerinin güzelliğiyle neşe saçan.

Elaser

Gözlerinin güzelliğini sergileyen.

Elasev

Ela gözlü sev.

Elaseven

Ela rengi seven.

Elasever

Kendi gibi güzel gözlüleri seven.

Elasoy

Güzel gözleri olan bir soydan gelen.

Elasu

Ela gözlerinden temizlik akan.

Elasun

Gözlerinin güzelliğini sunan.

Elatan

Gözlerinde tan vaktinin güzelliğini yansıtan.

Elaten

Ten rengi güzel olan.

Elay

Elalı, karışık gibi bir manası vardır. El+ Ay köklerinin birleşiminden oluşur.

Elayar

Ela gözlü güzel sevgili.

Elayüz

Çok güzel yüz.

Elbin

Bin tane el, birlik

Elbir

El birliği, güç birliği

Elbirle

El birliği ile.

Elbirlik

Beraberlik, dayanışma, el ele verme.

Elbiz

Bizim yer, yöremiz

Elburz

1. Kafkaslarda en yüksek dağ. 2. Uzun boylu yakışıklı kimse.

Elçi/Elçim

Elçi olarak gönderilen manasındadır.

Elçim

Elçi olarak gönderilen

Elçin

Demet, deste anlamlarını taşır. Ayrıca Ağustos böceği demektir.

Eldem

Cana yakın, sevimli

Elem

Acı, keder, sancı, kaygı.

Elen

Nadide bulunması güç mücevher.

Elezan

Göğe yükselen ezan sesi anlamındadır.

Elfida

Feda etme, gözden çıkarma, verme.

Elfin

Küçük yaramaz, ele avuca sığmaz.

Elfiye

1. 1000 mısralık manzume. 2. Manzum risaleler.

Elgiz

Şehri koruyan tanrıçadır.

Elif

İslami alfabenin ilk harfidir. Ebccd hesabında değeri “1” birdir. Musikide “la” notasını ifade için kullanılır. Ülfet eden, dost, tanıdık ve alışmış, alışkın, alışık manalarını taşır. – İki kelimeli isimler yapılabilir (Elif Su, Elif Nur v.s.).

Elife

Tutku, istek, alışılan şey

Elik

Dağ keçisi

Elim

Çok acı veren

Elime

Dert ve elem veren

Elis

Güzel kokulu bir çiçek.

Elisa

Benî İsrail Peygamberlerindendir. Bir diğer yandan HIV testine de ELİSA denir; bu manada kötü enerjili bir isimdir.

Elit

Seçkin, üstün

Eliz

Yabancı yerdeyiz, yabancıyız ve el izi anlamındadır.

Elizan

Uzaktan duyulan ezan sesidir.

Ella

Sonsuzluk.

Elmas

Değerli bir taştır.

Elmasım

Değer verme. 2. Değer vererek seslenme durumu.

Elmina

Mina dağında açan çiçek manasına rastlıyoruz. Ayrıca Al ve Mina kelimelerinin birleşiminden oluşan bir isim olan Elmina’ nın güneş tutulmasındaki kızıllığa verilen ad olduğu da söylenir.

Elmira

Emir veren prensestir.

Elnare

Ülkesinin ışığı, odlar yurdu. Azerbaycan’ın diğer ismi ile eşanlamlıdır.

Elnur

Elin nuru anlamındadır.

Eltaf

Çok latif çok güzel.

Elvan

Renkler, çeşitler

Elveda

Bir daha kavuşulamayacağı düşünülen bir şeyden ayrılırken kullan

Elvida

Allah’a ısmarladık. Allah’a emanet olun yollu ayrılık hitabı. Erkek ve kadın ismi olarak kullanılır.

Elvin

Cennet çiceği, Gökkuşağının her bir tayfına verilen isim, Sıcak – Sadakat, sonsuz arkadaslik

Elyak

En layık olan, en çok yakışan.

Elzem

Gerekli olan, vazgeçilmez.

Emanet

1. Emniyet edilen kimseye bırakılan şey, eşya veya kimse. 2. Osmanlı devletinde bazı devlet dairelerine verilen isim.

Emeç

Gaye, amaç, hedef manalarındadır.

Emek

1. Uzun ve yorucu çalışma. 2. Bir amaç uğruna harcanan yoğun beden ve zihin gücü.

Emel

Hedef, umut, arzu.

Emen

Bir şeyi yetiştirmek amacıyla dikmek için açılan çukur. 2. Zahmetli iş.

Emet

Bolluk getiren, bolluk, berekettir. Son sonuç da demektir.

Emeti

Bereket, bolluk. 2. Hala.

Emetullah

Allah´ın kulu (kadınlar için kullanılır).

Emine

İnanılır, güvenilir.

Emira

Eski Mısır’da prenseslere verilen unvandır.

Emire

Büyük bir ülkeden, soydan olan.

Emiş

Emmek işi veya biçimi. 2. “Emine” isminin kısaca söyleniş biçimi.

Emniyet

Güvenlik. 2. Güven, inanma, itimat

Emoş

“Emine” isminin kısaltılarak söylenmiş bir başka biçimi.

Emra

Ece, emreden, kraliçe

Emraz

Hastalıkla ilgili.

Emriye

Emirle, buyrukla ilgili.

Enda

Yüce, ulu, yüksek, âlâ anlamındadır.

Endam

Vücut, beden, ten, boy bos.

Ener

Dağ eteği

Enfa

Çok yararlı, daha çok faydalı.

Enfes

Güzeller içindeki en güzel olan. Nefiss.

Enginay

Aşağılara doğru inmiş Ay, engine inmiş Ay.

Enginaz

Çok nazlı olan.

Engingül

Her yam gül gibi güzel ve bakımlı olan.

Enginiz

İnmiş iz; engindeki iz.

Enginsel

İçindeki çoşku her yeri alabilecek kadar büyük olan.

Enhar

Irmaklar, çaylar. Enhar. Kur’an-ı Kerim’de cennetin altından akan ırmaklar.

Enise

Sevimli / Dost / Cana yakın arkadaş

Enmutlu

mutluluklar içinde en mutlu olan

Ennur

Nur yağdıran.

Erçil

Doğru, inanılır, güvenilir kişi

Ercin

Merdiven, basamak.

Erda

Beyaz karınca

Erdemay

Erdemli ve Ay kadar güzel olandır.

Erdenay

Bakır ay

Erdibike

Olgunluğa erişmiş, deneyimli kadın.

Erdibikem

“Olgunluğa erişmiş, deneyimli kadınım” anlamında kullanılan bir ad.

Erem

Cennet

Eren

1. Erkek. 2. Olağanüstü sezgileriyle birtakım gerçekleri gördüğüne inanılan kimse. 3. Deneyimli, akıllı kimseler. 4. Dost. 5. Hayırlı çocuk.

Erendal

Her zaman genç ve körpe kalacağına inanan.

Erendil

Her şeyi bilip söyleyen.

Erendiz

Jüpiter gezegeninin adı

Erengül

Ermiş, yetişmiş, açmış gül

Erengün

Ulaşıp gelen gün.

Erengüz

Biten sonbahar

Erennaz

Naz yapmaya son veren, nazdan vazgeçen.

Erennur

Evliya gibi ışık saçan

Erenşan

Olağanüstü sezgileriyle ünlenmiş olan

Erensel

Çoşkulu bir akıllılığa sahip olan.

Erensen

Ermiş olan, evliya.

Erenser

Ermişliğini gösteren.

Erensu

Ermiş gibi ve su gibi aziz olan.

Erentan

Tan vaktinin çekimine kapılan.

Erenyar

Ermiş sevgili.

Erenyüz

Yüzü evliya gibi nurlu olan.

Erge

Şımarık, nazlı

Ergem

Nazlım, canım.

Ergi

İyi bir şeye erişme hali

Ergim

Eriştiğim, ulaştığım, benim olan ergidir.

Ergül

Erlerin gülü

Ergüler

Erken mutlu olur, erken güler.

Erguvan

Çok güzel lila, mor renkli çiçekleri olan bir ağaç.

Eribe

Akıllı, zeki, olgun, yetkin.

Erik

Beyaz çiçekli bir ağaç ve bunun çeşitli renklerde ekşimsi veya tatlı sulu meyvesi.

Erike

Taht.

Erim

1. Bir şeyin erebileceği uzaklık. 2. Vakıf olmak, yetmek.

Erinç

Dirlik, rahat, huzur

Eriş

Tüm arzularını gerçekleştir, istediklerini elde et temennisi.

Erişen

Amacına ulaşan, istediğini elde eden.

Eriz

Cömert, mertlik yolu

Erke

Enerji, iş başarma gücü, nazlı

Erkin

Hiçbir koşula bağlı olmayan, istediği gibi davranabilen, özgür.

Erkinay

Özgür Ay, özgürce dolaşan Ay.

Erma

Çok güzel, nazlı, cilveli

Ermiye

Dolu yağmasına neden olan bulutlar.

Erna

İşveli, cilveli, şen şakrak kişi.

Ersevim

Sevimli, sempatik erkek.

Erseyim

Sevimli, sempatik erkek.

Erva

1. Yumuşaklık, letafet. 2. Güzel görünen.

Ervanur

Allah’ın gönderdiği ışık.

Ervin

Şahsiyetli, kişilikli, şerefli, itibarlı.

Erzan

Bol, uygun, layık

Esalet

Asalet.

Eşay

Ayin güzelliğiyle eşdeğer güzelliğe sahip olan

Eşe

Teyze. 2. “Ayşe” isminin kısaltılmış bir biçimi.

Esel

Rüzgarlı diyar, rüzgar alan ülkeler.

Esen

Ruhsal ve bedensel olarak sağlıklı sıhhatli sağlam

Esenay

Ayın önünden geçen rüzgarlı bulutlar

Esencan

Sağlıklı ve içten olan.

Esencik

Sağlıklı ve sevimli olan.

Esengil

Esintili olan.

Esengöz

Sağlıklı ve güzel göz.

Esengül

Sağlıklı gül.

Esengülen

Rüzgar gibi gülen.

Esengün

Sağlıklı gün.

Esenkal

Sağlıklı olması temenni edilen.

Esenli

Çok sağlıklı.

Esennaz

Nazlı nazlı esen rüzgar.

Esennur

Işık saçarak rüzgar gibi giden

Esensal

Sağlık saçan.

Esensel

Rüzgar gibi coşkulu olan.

Esenses

Rüzgar gibi esen

Esensoy

Sağlıklı bir soydan gelen.

Esensu

Rüzgârlı su.

Esensun

Sağlık temennisi sunan.

Esenyar

Sağlıklı sevgili

Esenyel

Hafif esen rüzgar

Esenyüz

Sağlıklı oluşu yüzünden okunan.

Eser

Ortaya konan yapıt

Eseray

Ay’dan da güzel yorumlanmış olan.

Esercan

Yüreğinden geldiği gibi davranan

Esercik

Sevimliliği içten olan.

Eserdal

Gençlik ateşiyle keyfine göre davranan.

Eserdil

Keyifli sohbetleri olan.

Esergül

Gül gibi canlı olan.

Esergün

Keyifli gün

Esergüz

Keyifli sonbahar.

Eserkan

Keyifli bir soydan gelen.

Esernaz

Nazlı nazlı esen.

Esernur

Işık saçarak esen.

Esersu

Su gibi berrak ve yürekten olan.

Esersun

Yapıtlarını sunan.

Esertan

Tan vaktinin keyfi.

Eseryar

Keyif veren sevgili.

Eseryel

Esip geçen.

Esgin

Rüzgarlı. 2. Esen. yel.

Eshar

Seher, sabahın oluşu.

Esil

Şerefli, itibarlı ve otoriter kişi, uzun ve dolgun yüz. Doğru şey. Kavi, muhkem, sağlam

Esila

Öğle vakti ile ikindi vakti arasında geçen zaman diliminin Kuran’ da geçen adıdır.

Esim

Esme işi, rüzgârın esişi, esinti.

Esin

Sabah rüzgarı, ilham, güzel fikir

Esinay

Aydan etkilenen.

Esincan

içtenliğiyle başkalarına ilham veren.

Esincik

Sevimli, duygulu.

Esingül

İlham veren gül

Esingün

ilham veren gün.

Esingüz

Güzelliğinden etkilenilen. 2. Romantik sonbaharı yaşayan.

Esinnaz

Nazlı nazlı esen.

Esinnur

İlham veren, ışık saçan.

Esinsel

Coşkulu duygular içinde olan.

Esinses

Sesiyle ilham veren

Esinsoy

Soyuyla iftihar eden.

Esinsu

Berraklığıyla ilham veren.

Esintan

Tan vaktinden esinlenen.

Esintay

Gençliğiyle herkesi kendine hayran bıraktıran.

Esinti

Belli belirsiz hissedilen hafif yel.

Esintürk

İlham veren Türk.

Esinyar

ilham veren, sevgili.

Esinyüz

Yüzünün güzelliğiyle başkalarına ilham veren.

Eslem

Daha sağlam, en selâmetli.

Eslim

Teslimiyet, Allah’a teslim olandır.

Eslina

Dünyalar güzeli.

Esma

İsim manasındadır.

Esmacan

Adı can olan.

Esmagül

Adı gül

Esmahan

Hükümdar adları.

Esmahatun

İsmiyle anılan kadın.

Esman

Bedeller, kıymetler, değerler.

Esmanaz

Adı naz

Esmanigar

Adı nigar.

Esmanur

Adı nur.

Esmaşan

Adı şan.

Esmasu

Adı su.

Esmatan

Adı tan.

Esmayar

Adı yar.

Esme

Esme işi

Esmenisa

Adı nisa.

Esmer

Teni ve saçları karaya çalan, koyu buğday renginde olan. 2. Siyaha çalan buğday rengi.

Esmeray

Esmer kadın.

Esmercan

Esmerliği ve içtenliğiyle çok sevilen.

Esmergül

Eşi benzeri . bulunmaz güzellikte olan.

Esmergüz

Sonbahar akşamı.

Esmernaz

Nazlı esmer.

Esmersev

Esmerliğiyle sevilen.

Esmerseven

Esmerleri seven. 2. Kendi gibi olanı seven.

Esmersever

Kendi gibi esmer olanı seven.

Esmersu

Berraklığı gecenin kararlılığına karışmış olan.

Esmira

Zümrüt taşı.

Esna

Bir işin yapıldığı an.

Esra

Çabuk, hızlı

Esved

Siyah, kara.

Etfal

En değerli en yüksek.

Eti

Tarihte bir Anadolu devleti.

Etik

Ahlak bilimi, töre bilimi. 2. Ahlakla ilgili, ahlaki.

Etike

Eğitmen. 2. Yol gösterici.

Eva

Havva. Yaratılan ilk kadın

Evcan

Evini seven, evcil.

Evcimen

Evi yaşanacak bir yuva yapan, evine ve ev işlerine çok bağlı, Evi çekip çeviren, evine düşkün.

Evdegül

Evde olan güzel.

Eve

Havva. Yaratılan ilk kadın.

Evecen

Hamarat. ev işlerini kısa sürede halledebilen.

Evin

Bir şeyin içindeki öz, buğday tanesinin olgunlaşmış içi

Evinç

Evini seven, evine bağlı.

Evingül

Evin gülü, evin güzeli.

Evla

Uygun olan manasındadır.

Evnur

Eve nur saçan.

Evra

Hisar, kale anlamındadır.

Evran

Talih, alınyazısı

Evre

Dönem, çağ.

Evren

1. Büyük yılan, ejderha. 2. Felek, zaman. 3. Kainat, dünya. 4. Yaşanılan vasat.

Evrim

Aşamalarla kendini gösteren ilerleme, değişim

Evsa

Sihirbaz, efsuncu, insana tesir eden anlamındadır.

Evsan

Putlar, harçlar. İsim olarak kullanılmaz.

Evsar

Taç.

Evşen

Hafif / Şen olan ev gibi de tanımlanabilir.

Evser

Taç, çelenk.

Evvel

1. İlk başlangıç, ilkin. 2. Allah’ın 99 isiminden biri.

Eygül

İyi, gül gibi.

Eylem

Siyasal ve toplumsal hareket, bir kişinin dış etki altında kalmadan kendisinin gerçekleştirdiği davranış

Eylül

Bir ay, hüzünlü

Eyşan

Şanlı, güzelliği ile ünlü.

Eyşe

Güzel, akıllı

Eysu

Suya seslenen

Ezamet

1. Büyüklük, ululuk. 2. Çalım, kıvnm.

Ezel

Başlangıcı belli olmayan

Ezeli

Öncesiz, başlangıçsız.

Ezfer

Güzel kokulu.

Ezgi

Beste, müzik parçası

Ezgin

Paraca durumu bozuk olan, çürük ezik gibi negatif manaları vardır.

Ezgü

Tarz, yol, biçim, bir melodinin içinde belirli yerlerde tekrar edilen ses dizisi

Ezhan

İnsanda akıl, fikir, zeka, hafıza anlayış, kavrayış, kudretleri.

Ezheran

Ay ve güneş.

Eznev

Yeni baştan, yeniden.

Ezo

Ezik, dirençli

Ezra

Sözü düzgün doğru olan adam manasındadır. Ayrıca beyaz kulaklı siyah at demektir.

Ezrak

Gök rengi. 2- Saf temiz su. 3. Mavi gözlü.

Faden

İplik

Fadik

Fatma adının bir söyleniş biçimi

Fadile

Erdemli, fazilet sahibi. 2. Saygın kişi.

Fadile / Fadıla

Erdemli üstün kişi.

Fadim

1. Çocuğunu sütten kesen kadın. 2. Hz. Muhammet’in ilk eşi Hz. Hatic

Fadime

Fatma adının bir söyleniş biçimi (Fa-tı-ma)

Fadiş

Fatma adının bir söyleniş biçimi

Fadıla

Fazilet sahibi kadın

Fahika

Manevi yönden üstün olan, yüce

Fahiman

Yüce kişi. 2. itibarı olan kişi.

Fahime

Büyük, ulu, yüce.

Fahire

Övünülecek, iftihar edilecek

Fahriye

Bir işi çıkar beklemeden yapan kimsedir.

Fahrünisa

Övünülecek değerde kadın

Fahrünissa

Övünülecek değerde kadın

Fahrünnisa

Kadının erdemi, onuru, büyüklük ve ululuğu.

Faide

Fayda, yarar.

Faika

Manevi yönden üstün olan, Üstünlük, ileri görüşlülük.

Faize

İsteklerine kavuşan, başarılı

Fakihe

Zeki, anlayışlı. 2. Fıkıh biliminde uzman olan.

Farah

Neşe, mutluluk, sevinç.

Faraziye

Gerçekte olmayıp, varsayılan.

Fariha

“Feriha” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Farika

Ayırt edilmesine neden olan, özellik.

Farise

Anlayışlı – Bir şeyi önceden hissedebilen, zeki kişi.

Fariza

Farz, Allah’ın emri. 2. Gerekli, elzem. 3. Görev, borç. 4. Hisse, pay.

Fasihe

Açık, yanlışsız, etkili bir biçimde söylenen. 2. Açık seçik.

Fatine

Anlayışlı, uyanık, çabuk kavrayan.

Fatıma

(Arapça)1. Sütten kesilmiş. 2. Kendisi ve zürriyeti cehennemden uzak

Fatma

Çocuğunu sütten kesen anne demektir. Hz. Muhammed’ in kızının adıdır. Orijinal hali Fatıma’ dır.

Fatmagül

Gül gibi güzel yeni anne olmuş kadın

Fatmanur

Fatma ve nur kelimelerinden türetilen isim

Fato

“Fatoş” adının bir başka söyleniş biçimi.

Fatoş

Fatma’nın farklı söylenişi.

Fazile

Fazilet sahibi.

Fazilet

Erdem, insanın iyi huyları

Faziye

Erdemli, temiz

Fazıla

Erdemli.

Fecir

Şafak vakti

Fecriye

Tan yerinin ağarması. 2. Şafak kızıllığı

Fehiman

“Fahiman” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Fehime

Anlayışlı, çabuk kavrayan

Fehmiye

Anlayışlı kavrayışlı.

Fekahet

Şakacılık, hoş mizaçlılık.

Felat

Kurtuluş, Fırat’ın iki büyük kolundan biri.

Felin

Mantar.

Fenniye

Fene, bilime ilişkin, bilimle ilgili.

Fer

Işık, aydınlık

Feradis

Cennet, uçmak

Ferah

Bol geniş / Rahatlık veren / Gönlü şenlendiren

Ferahay

Güzelliğiyle insanın gönlünü şenlendiren.

Ferahcan

İçtenliğiyle insanı rahatlatan.

Ferahdil

Tatlı dilli.

Ferahet

Onuruna düşkün olan, onurlu.

Ferahfeza

Sevinci arttıran, neşelendiren. 2. Türk müziğinde, yegah perdesinde karar kılan makamlardan biri.

Ferahgül

Güzelliğiyle neşe saçan

Ferahnak

Sevinçli, neşeli. 2. Alaturka müzikte bileşik bir makam.

Ferahnaz

Nazlılığıyla insanı sıkmayan.

Ferahnisa

İnsanın gönlünü açan, iç rahatlığı veren kadın.

Ferahnüma

İçindeki sevinci, neşeyi dışarı vuran, gösteren.

Ferahnur

İnsanın gönlünü ışık saçarak aydınlatan

Ferahru

Yüzünden tebessümü hiç eksik etmeyen.

Ferahsal

İnsanın yüreğini, gönlünü ferahlatan.

Ferahşan

Gönlü şenlendirmesiyle tanınan.

Ferahşen

Gönlü şenlendiren.

Ferahsu

Su gibi ferahlatan.

Ferahtan

Tan vakti gibi insanı ferahlatan.

Ferahyar

Gönlü şenlendiren sevgili.

Ferahyüz

Görünümüyle insanı rahatlatan.

Feramuş

Unutma, hatırdan çıkartma.

Feraset

Çabuk anlama, sezme, 2~ Uyanıklık.

Feray

Ay ışığı, rahat huzurlu kişi

Feraye

Ay ışığı, ayın parlaklığı.

Fercan

İnsanın ruhuna aydınlık veren bir içtenliğe sahip olan

Ferda

Gelecek zaman, yarın, kıyamet

Ferdacan

İçtenliğini hiç kaybetmeyecek olan

Ferdağ

Dağ gibi güçlü.

Ferdagül

Her zaman gül güzelliğinde olacak olan.

Ferdanaz

Hep nazlı, olan.

Ferdane

Tek, yalnız.

Ferdaniye

Eşsiz olma durumu.

Ferdanur

Durmaksızın ışık saçan.

Ferdiye

Birlik, tek olma. 2. Bireylik.

Fergül

ışıklı ve gül gibi güzel olan.

Fergün

Aydınlık gün.

Ferhan

Sevinçli, gönlü hoş

Ferheng

Bilgi, ustalık. 2. Sözlük.

Ferhunde

Mesut, mutlu.

Feri

Detaylı, ayrıntılı, ikincil

Feriba

Sevinçli.

Feribe

Aldatan, kandıran.

Ferican

Can ışığı, ruh aydınlığı.

Feride

Tek eşsiz, benzeri olmayan

Ferigül

Güle benzeyen.

Feriha

Sevinçli, ferah

Ferinaz

Nazlı güzel.

Ferinur

lşıl ışıl parıldayan.

Feris

Şık, zarif

Ferisal

ışığını saç anlamında.

Ferişan

Şanı ve şöhretiyle göz kamaştıran.

Ferişen

Neşe saçan.

Feriser

Çok ışıklı olmasıyla göz kamaştıran

Ferisoy

Işık saçan bir soydan gelen.

Ferişte

Melek.

Ferisu

Temizliği ve berraklığıyla ışık saçan

Feriyar

Işık saçan sevgili.

Fermude

Buyrulmuş, emir ferman.

Fernaz

Nazlı güzel.

Fernur

Aydınlık, ışık

Fersal

Her yanından ışık saçan.

Fersude

Eskimiş, yıpranmış, örselenmiş

Feruze

“Firuze” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Ferve

1. Kürk. 2. Zenginlik, servet.

Feryal

Ay çevresinde oluşan hare, uzun boylu güzel kız, eski bir mısır prensesi. Gözleri ışık saçan güzel kız.

Feryüz

Yüzünün güzelliğiyle ışık saçan.

Ferzan

İlim, bilim, hikmet.

Ferzane

Bilge, filozof, seçkin.

Ferzin

Kraliçe

Fetanet

Çabuk anlayan, çabuk kavrayan.

Fethiye

Açma, alma, fetih etme.

Fettan

Gönül ayartıcı. 2. Ayartıcı göz.

Fevziye

Kuruluş, zafer üstünlükle ilgili kimsedir.

Feyha

Büyük, geniş, engin olan.

Feyman

Ahlakta olgunluğu amaçlama, iyi ahlaka yönelme.

Feyza

Bolluk, çokluk, bol bol olandır. İlim, irfan, feyiz ile dolu olandır.

Feyzan

Bolluk, bereket.

Feyziye

Tanrının bereketi

Feza

Boşluk, sınırsızlık, uzay

Fezanur

Uzay gibi parlak ve aydınlık olan.

Fidan

Yeni, olgunlaşmamış ağaç.

Fidancan

İçtenliğinden hiçbir şey kaybetmemiş olan.

Fidancık

Sevimli, daha çok minik anlamında.

Fidangül

İnce, uzun, hoş kokulu

Fidannur

Gençliği, tazeliği ve körpeliğiyle gelecek vaad eden.

Fide

Bahçıvanlıkta tohumdan yetiştirilip başka yerlere dikilmek için hazırlanan sebze veya körpe çiçek.

Figan

Çılık, inilti

Figar

İncinmiş, yaralı.

Figen

Yaralayan, kıran, düşüren anlamlarındadır.

Fikir

Düşünce, anlayış, zihin.

Fikret

Fikir, düşünce, amaç, niyet

Fikriye

Düşünce ile fikir ile ilgili

Filbahar

Ormanlarda yetişen, beyaz, mavi, mor çiçekler açan, tırmanıcı sarıl

Filiz

Bitkilerin yeni sürgünü, ham madde yatağı

Filizi

Asma filizinin rengi, açık yeşil renk.

Firaset

Çabuk kavrayış, çok güçlü sezi yetisi.

Firaz

Yüksek, en üst yer. 2. Yokuş, çıkış. 3. Yukarı kaldıran, yükselten.

Firdevs

Cennetteki altıncı bahçenin adı

Firdews

Cennet bahçesi, cennet.

Firkat

Ayrılık, dostlardan veya sevgiliden ayrılma.

Firuz

Mesut, mutlu.

Firuzan

Parlayıcı, parlayan, parlak. bk. Füruzan

Firuze

Gök mavisi renginde değerli bir süs taşı.

Fisun/ Füsun

Şaşırtıcı güzelliğe sahip, hayret verici derecede güzel manasının yanı sıra sihir büyü anlamını da taşır bu da isme olumsuz bir mana katar.

Fitnat

Zihin açıklığı, her şeyi çabucak öğrenme.

Fındık

Küçük ağaçlarda yetişen, kabuklu, besleyici yemiş.

Fırışte

Melek.

Fıtnat

“Fitnat” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Fuçin

Hatun, kadın.

Fügen

Yaralayan, kıran, düşüren. bk. Figen

Ful

İnce, uzun, bir ağaç, beyaz kokulu çiçek

Fuldem

Her zaman geniş açık görüşlü.

Fulden

Her zaman geniş açık görüşlü

Fulin

Hoş kokulu çiçek.

Fulya

Çok hoş kokusu ve rengi olan bir çiçek

Funda

Çalı; zengin, yeşil bitki örtüsü

Füreyya

Parlak, ışıltılı günler

Furkan

İyiyle kötüyü, doğru ile yanlışı ayıran her şey

Füruzan

Çok parlak, parlayıcı, aydınlık

Füruzende

1. Yanıcı, yakıcı. 2. Parlatan, parlayın, aydınlatan.

Füsun

Efsun / Büyü, sihir. Şaşırtıcı, hayret verici ve kendine cezbedici bir güzellik.

Füsun / Fisun

Sihir, büyü. Şaşırtıcı güzelliğe sahip, hayret verici derecede güzel

Füsunkâr

1. Büyüleyici. 2. Sihirbaz, büyücü.

Füsunnaz

Gizemli tavır takınan

Fütade

Tutkun, sevdalı, müptela olmuş.

Gale

Kale, kaygısız

Galibe

Üstün gelen, yenen, önde gelen.

Gamze

Çene ya da yanakta gülümserken beliren çukurluk

Ganime

Ganimet alan

Ganimet

1. Düşmandan alınan mal. 2. Beklenmedik kazanç veya olanak.

Ganiye

Zengin, varlıklı. 2. Çok hoş. 3. Kadın şarkıcı.

Garibe

Görülmemiş, tuhaf, şaşılacak.

Gaye

Amaç, erek, varılmak istenen hedef

Gazal

Ak geyik, ahu

Gazale

Dişi geyik.

Gazel

Herhangi bir makamda sesle yapılan taksim, kuruyup dökülen ağaç yaprağı

Gazele

Dişi geyik.

Gazire

Tatlı, nazik, uysal, yumuşak.

Gece

Gün batımından ağarmasına kadar geçen süre

Gelenay

Ortaya çıkan ay gibi güzel.

Gelengül

Gelen gül gibi güzel.

Gelin

Evlenmek üzere hazırlanıp, süslenmiş kız veya yeni evlenmiş kadın

Gelincik

Kırmızı ve büyük çiçekli bir kır bitkisi.

Gelinkız

Gelinlik çağındaki kız.

Gencay

Yeni doğmuş ay, hilal

Gerçek

Yalanı olmayan

Germa

Sıcak yaz.

Gevher

1.Elmas, mücevher, inci. 2. Bir şeyin aslı, mayası.

Gewez

Ateş kırmızısı. 2. Kızıl gül.

Gezer

Dolaşan, gezen, gezici.

Gihev

Pay, kısmet, baht.

Gilyas

Kiraz.

Giram

Saygı, saygıdeğerlik.

Girani

Ağırlık,

Girik

Depo.

Girin

Gözyaşı.

Girizan

Kaçan, kaçıcı, kaçarak.

Gizani

Tanınmış, ünlü, bilinen.

Gizem

Sır / bilinmeyen şeyler, esrarengizlik

Göğem

Yeşile çalan mor.

Gök

Yeryüzünün üzerine mavi bir kubbe gibi kapanan boşluk, sema. 2. Gökyüzünün, denizin rengi, mavi veya yeşile

Gökay

Gökyüzü ile ilgili, kökü ve ucu gökte olan

Gökben

Özü genç olan kız.

Gökçe

Sevimli güzel; gök rengi, mavimsi anlamlarındadır.

Gökçedil

Tatlı dilli.

Gökçek

1. Güzel, sevimli, hoş kimse. 2. Yiğit, cesur. 3. Taze, körpe.

Gökçem

Mavi gözlü kızım.

Gökçen

1. Gökle ilgili göğe ait semavi. 2. Mavi, mavimsi. 3. Güzel hoş güzel

Gökçen / Gökçe

1. Gökle ilgili göğe ait semavi. 2. Mavi, mavimsi. 3. Güzel hoş güzel

Gökçenaz

Nazlı.

Gökçenbegüm

Güzel hanımefendi.

Gökçenbüke

Güzel kız.

Gökçenur

Mavi ışık.

Gökçiçek

Gök renkli çiçek, mavi renkli çiçek.

Gökçil

Gökyüzü gibi mavi.

Gökduman

Göğe yükselen duman.

Göknaz

Nazlı gök.

Göknil

Gökyüzüne ait olan.

Göknur

Aydınlık gökyüzü, nurlu.

Gökperi

Mavi gözlü, peri gibi güzel.

Gökselen

Ses, gürültü, “haber, bilgi”, “yakın yer, çevre”, “sel yatağı” gibi anlamları olan “selen”le “gök” kelimelerinin birleşiminden oluşan bir isimdir.

Göksemin

Evreni kaplayan.

Göksen

Sen gökyüzüsün, göksün.

Gökşin

Gök gibi mavi gözlü / Sonsuz mavi derinlik

Göksu

Türkiye’ nin çeşitli yerlerinde bulunan akarsuların genel adıdır. Adana’dan gelerek Akdeniz’e dökülen Seyhan nehrinin önemli kollarından biridir.

Göksun

Yüksel, yücel anlamında kullanılan bir ad.

Gökyel

Kuzeydoğudan esen rüzgar, poyraz

Gökyeli

Gökten gelen esinti.

Gökyüzü

Sema, göğün yüzeyi.

Gölge

Güneşi görmeyen alan

Gölgecan

Sığınılacak insan.

Gölgem

Ayrılmaz parçam.

Gölgenaz

Nazlı kişi.

Gölgenur

Karanlıkta ışık saçan.

Gonca

Açılmamış, tomurcuk halinde gül

Gonca Güz

Sonbaharın başlangıcı.

Goncacan

Çok içten olan.

Goncacık

Küçük, sevimli.

Goncafem

Gonca ağızlı olan.

Goncafer

Gonca gibi parlak olan.

Goncagöz

Gonca gibi gözleri olan.

Goncagül

Açılmamış gül, tomurcuk gül

Goncanaz

Nazlı bir gül gibi olan

Goncanur

Işık saçmaya başlayan

Goncasev

Küçükleri seven.

Goncaseven

Küçük seven.

Goncasever

Kendi gibi olanı seven.

Goncasu

Su gibi berrak, gonca gibi hayata hazır

Goncater

Taze, açılamamış gonca.

Gonce

Gonca

Gönen

Rutubet, yaşlık

Gönenç

Bolluk, rahatlık ve varlık içinde iyi yaşama, refah.

Gönençli

Gönenci, iyi bir hayatı olan.

Gönlücan

Yürekten insan.

Gönlügül

Yüreği gül gibi zarif olan.

Gönlügülen

Hayatı gülerek karşılayan. 2. Şanslı.

Gönlünaz

Nazlı.

Gönlünur

Yüreği aydın olan.

Gönlüsel

Yüreği çoşkulu olan.

Gönlüşen

Yaşamayı seven, mutlu, şen şakrak, neşeli.

Gönlüsev

Yürekten içten olanları sev.

Gönlüsoy

İçten insanların soyu.

Gönlüsu

Yüreği su gibi berrak olan.

Gönül

Kalp, eğilim, sevgi arzu heyecan gibi duyguların bulunduğu yer.

Gönülay

Gönlü ay gibi parlak, temiz olan.

Gönülcan

Gönül dostu.

Gönülden

Yürekten, içten, candan

Gönüldil

Yüreği, dili bir olan.

Gönülgül

Gül gibi zarif bir gönlü olan

Gönülnaz

Nazlı gönül.

Gönülnur

Ferah yürekli.

Gönülsel

Sel gibi çoşkulu olan.

Gönülses

Yüreğinin temizliğini dışarı yansıtan.

Gönülsev

Yürekten sev.

Gönülseven

Yürekten seven.

Gönülsever

Kendisi gibi yürekten olanı seven.

Goran

Çayır, mera.

Görez

Rüzgar

Görke

Heybetli

Görkem

Göz alıcı ve gösterişli olma durumu, ihtişam

Görkemli

Göz alıcı ve gösterişli olma durumu, muhteşem.

Görklü

Gösterişli, muhteşem.

Görsel

Görme ile, görme duyusuyla ilgili, görmeye dayanan.

Görsev

“Görüp sev” anlamında kullanılan bir ad.

Gövem

Bitki yeşilliği 2. Sonbaharda yetişen bir tür siyah zeytin.

Gözal

“Niteliklerinle ve güzelliğinle ilgi topla” anlamında kullanılan bir ad

Gözalan

Gösterişli, ilgi çekici.

Gözaydın

Kutlama; tebrik etme.

Gözde

Çok beğenilen, tercih edilen kişidir.

Gözdeay

Herkesin beğenisini kazanan, ay gibi güzel.

Gözdecan

En sevilen dost.

Gözdegül

En çok beğenilen bir gül gibi, zarif.

Gözdem

Beğendiğim, sevdiğim, saydığım

Gözdenaz

Nazlı güzel

Gözdenur

İnsanlara vermiş olduğu iç huzurla herkesin beğenisini kazanan

Gözdeses

Beğenilen ses.

Gözdesoy

Herkesin beğenisini, saygısını kazanmış bir soydan gelen.

Gözdesu

Temizliği ve saflığı nedeniyle herkesin beğenisini kazanan.

Göze

Kaynak. 2. Suların kıyılarında olan küçük çayır. 3. Hücre.

Gözem

İlgimi çeken, sevdiğim.

Gözen

Bir nevi alageyik.

Gözenç

Hoşluk, sevimlilik.

Gözlem

Bir nesnenin, olayın veya bir gerçeğin, niteliklerinin bilinmesi amacıyla izlemek

Güfte

Bir müzik yapıtının bestelenmiş sözleri.

Güftem

Şarkı için hazırladığım sözler.

Güher

Cevher. Bir şeyin özü, soyu, sopu.

Güıesin

Mutlu olasın.

Güııar

“Gülizar” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Güıziba

Süslü gül. 2. Güzel gül.

Gül

Gülgillerin örneği olan bitki ve bunun çiçeği

Gülaçtı

Açan gül kadar güzel

Gülafet

Gül gibi güzel olan sevgili.

Gülal

“Gül der, gül topla” anlamında kullanılan bir ad.

Gulan

Yılın beşinci ayı, mayıs.

Gülara

Gül süsleyen, gül bezeyen.

Gülaslı

Soyu sopu, özü gül gibi güzel olan.

Gülasya

Asya gülü.

Gülaver

Gül getiren, gül taşıyan.

Gülay

Güllerin açtığı ay.

Gülaydın

Gül gibi güzel olan.

Gülayım

“Gül gibi güzel sevgilim” anlamında kullanılan bir ad.

Gülayşe

Rahat ve huzur içinde yaşayan güzel.

Gülazer

Ateş gibi gül.

Gülbadem

Badem gözlü güzel.

Gülbahar

Ebru yapmakta kullanılan koyu kırmızı boya. Bahar gülüdür.

Gülbanu

Gül gibi güzel kadın.

Gulbejn

İnce uzun, narin.

Gülben

“Ben gül gibi güzelim” anlamında kullanılan bir ad, Ben, gülüm anlamındadır.

Gülbende

“Gül benim elimdedir” anlamında kullanılan bir ad.

Gülbeniz

Gül yüzlü.

Gülberk

Gül yaprağı.

Gülbeyaz

Beyaz gül.

Gülbike

Gül gibi güzel kadın.

Gülbikem

“Gül gibi güzel kadınım” anlamında kullanılan bir ad.

Gülbil

“Gül gibi güzel olarak kabul et” anlamında kullanılan bir ad.

Gülbin

Gül dalı, gül ağacı, gül kökü

Gülbitti

“Gül yetişti” anlamında kullanılan bir ad.

Gülbiz

Bizim gülümüz

Gulbıhar

Düğün çiçeği.

Gülboy

Gül gibi boyu olan.

Gülbu

Gül gibi güzel kokusu olan..

Gülbün

Gül fidanı

Gülbüz

“Gülbiz” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Gülcan

Gül gibi güzel canlı

Gülcanan

Gül gibi güzel sevgili.

Gülce

Gül gibi, güle benzeyen.

Gülçehre

Gül yüzlü.

Gülçehreli

Yüzü bir, gül güzelliğine sahip olan.

Gülcemal

Gül-cemal. Gül gibi güzel yüzlü.

Gülçiçek

Her yönüyle güzel olan

Gülcihan

Dünyanın en güzel gülü.

Gülçimen

Güzelliği yaradılıştan olan.

Gulçin

Gülseven.

Gülçün

“Gülçin” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Güldal

Gül dalı.

Güldalı

Gül dalı.

Güldan

Çiçeklik.

Güldane

Gül tanesi.

Güldeğer

Gül gibi değerli olan.

Güldehan

Ağzı gül gibi olan, küçük ağızlı.

Güldehen

Ağzı gül gibi olan, küçük ağızlı. bk. Güldehan

Güldem

Hiç solmayan her dem gül, her dem gülen

Güldemet

Gül gibi güzel olan.

Gülden

Gül gibi, güle ait, gülden yapılmış

Güldenaz

Nazlı güzel.

Güldeniz

Deniz gibi coşkulu güzel.

Güldenur

Gül gibi parlak olan güzel.

Gülder

“Gül topla” anlamında kullanılan bir ad.

Gülderen

Gül toplayan, gülleri derleyen. Gül-deren.

Güldermiş

Gül devşirmiş, gül toplamış.

Güldeste

Gül destesi

Güldilek

Gül gibi güzel dileği olan.

Güldüren

Mutlu eden, sevindiren manasındadır.

Güleç

Her zaman gülümseyen, tebessüm eden.

Gülece

Gülümseyen, tebessüm eden.

Güleda

Gül gibi güzel ve nazlı

Gülela

Güzel gözlerinin içiyle durmaksızın gülümseyen

Gulemin

Çiğdem, güz çiğdemi.

Gulemsan

Yıldızlı numan çiçeği.

Gülen

Güleç yüzlü, mutlu

Gulenar

Nar çiçeği.

Gülenay

Ay gibi gülümseyen güzel

Gülencan

Güleryüzlülüğü içten olan.

Gulendam

Gül boylu.

Gülender

Zor bulunan bir gül kadar değerli.

Gülengöz

Tüm içtenliği ve neşesi gözlerinin içinden fark edilen.

Gülengül

Güzelliği ve neşesiyle dikkat çeken.

Gülengün

Doğmasıyla herkesi sevince boğan,

Gülengüz

Sonbahar sevinci.

Gülennaz

Nazlı güzel.

Gülennur

Neşesiyle herkese ışık saçan.

Gülenşah

Neşeli olmasıyla tanınan.

Gülenşan

Neşeli, şanlı, şöhretli.

Gülensel

Sevincini ve neşesini coşkulu yansıtan.

Gülenşen

Neşeli, sevinçli güzel.

Gülenses

Kahkahalara boğulan.

Gülensoy

Neşeli bir soydan gelen.

Gülensu

Neşeli tavrı içten olan.

Gülenyel

Bir tatlı tebessüm.

Gülenyüz

Yüzünden tebessümü eksik etmeyen.

Gulepayiz

Zinya çiçeği.

Güler

Gülen, gülümseyen..

Güleray

Aydınlık ve güleç yüzlü.

Gülercan

Güleryüzlülüğü içten olan.

Gülerdam

Boylu, poslu ve gül kadar zarif olan.

Gülerder

Zor bulunan bir gül kadar değerli.

Güleren

En güzel gül kadar güzel.

Gülergöz

Tüm içtenliği ve neşesi gözlerinin içinden farkedilen.

Gülergül

Güzelliği Ve neşesiyle dikkat çeken.

Gülergüz

Sonbahar sevinci.

Gülernaz

Nazlı ve sevimli güzel.

Gülernur

Neşesiyle herkese ışık saçan.

Gülerşah

Neşeli olmasıyla tanınan.

Gülerşan

Neşeli, şanlı, şöhretli.

Gülersel

Sevincini ve neşesini coşkulu yansıtan.

Gülerşen

Neşeli, sevinçli.

Gülerses

Kahkahalara boğulan.

Gülersoy

Neşeli bir soydan gelen.

Gülersu

Neşeli tavrı içten olan.

Güleryel

Bir tatlı tebessüm

Güleryüz

Yüzünden tebessümü eksik etmeyen.

Gülesen

Güzelliğiyle ortalığı kasıp kavuran.

Gulexızem

Lale.

Gulezengul

Çan çiçeği.

Gulezerik

Kanarya çiçeği.

Gülfem

Ağzı gül gibi olan

Gülfer

Zarifliği ve güzelliğiyle göz kamaştıran

Gülferah

İç rahatlatan güzellikte.

Gülfidan

Gül gibi güzel ve zarif olması temenni edilen,

Gülfide

Gül fidesi.

Gülgen

Güler yüzlü

Gulgenim

Buğday başağı.

Gulgeşt

Bahçe.

Gulgm

Gül yüzlü,

Gülgonca

Yapraklarını açmamış gül.

Gülgün

Gül renkli, gülen, gülümseyen

Gülgüzel

Güzeller güzeli.

Gülhan

Gül kadar çok sevilen, han, hakan

Gülhanım

Gül gibi güzel kız.

Gülhatun

Gül gibi kadın.

Gülhayat

Yaşam boyu güzellikler temennisi.

Gülhuri

Cennet kadar güzel.

Gülin

Güzel, zarif

Gülinaz

Nazlı, güzel

Gülinur

Işık saçan güzel, göz kamaştıran.

Gülistan

Gül bahçesi

Güliz

Gül yetiştiren

Gülizar

Al yanaklı, gül yanaklı

Gülizer

“Gülizar” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Güllü

Güle benzeyen.

Güllüay

Ay kadar güzel ve zarif.

Güllüşah

Güzelliğiyle nam salmış olan.

Güllüşan

Güzelliğiyle şöhretlenmiş.

Güllüsel

Coşkulu güzellik.

Güllüses

Güzel ses.

Güllüyüz

Güzel yüz.

Gülmisal

Güzellik örneği.

Gülmüş

Gülümseyen, güler yüzlü.

Gulnar

Nar çiçeği.

Gülnaz

Gül gibi güzel, ince, narin, nazlı.

Gülnazik

Menekşe.

Gulnesrim

Yabani gül.

Gülnihaı

Gül fidanı.

Gülnihal

Gül fidanı

Gülnisa

Gül gibi kadınlar anlamında

Gülnur

Işık saçan güzellik

Gülnuş

Gülsuyu içen.

Güloba

Güllük, mekan.

Gülören

Gül yeri, güllük.

Gülöz

Gül gibi temiz olan.

Gülpembe

Gül pembesi yanakları olan.

Gulperi

Deniz kızı.

Gulpık

Tomurcuk.

Gülriz

Gül saçan

Gülru

Gül yüzlü, gül yanaklı

Gülruh

Ruhuda fiziği kadar güzel olan.

Gülşad

Güzelliğiyle sevinç duyan.

Gülşah

Güzelliğiyle ün salmış olan

Gülsahn

Güzelliğiyle nam salmış olan.

Gülsal

Güzelliğiyle nam salmış olan.

Gülşan

Güzelliğiyle şöhretlenmiş

Gülsanem

Çok güzel kadın

Gülsay

Saygıdeğer güzel.

Gülşeker

Gül tatlısı.

Gülsel

Coşkulu bir güzelliğe sahip olan.

Gülseli

Coşkulu bir güzelliğe sahip olan.

Gülseli(N)

Coşkulu bir güzelliğe sahip olan

Gülselin

Coşkulu bir güzelliğe sahip olan.

Gülsema

Eşsiz bir güzelliğe sahip olan.

Gülsen

Gül gibisin.

Gülser

Gül yüzlü.

Gülseren

Gül dağıtan, serpiştiren.

Gülsev

Gül seven.

Gülseven

Güzellikleri seven.

Gülsever

Gül gibi güzellikleri sever.

Gülsevil

Güzelliğiyle sevilen.

Gülsevin

Güzelleri sevin.

Gülsezer

Güzel olacağı önceden bilinen.

Gülsezgi

Güzel olacağını önceden bilen.

Gülsezin

Güzel olacağımı bilin.

Gülsim

Parıl parıl parıldayan, ışıldayan güzellik.

Gülsima

Güzel ve sempatik bir yüze sahip olan.

Gülsinem

Güzelliği yüreğinde barındıran.

Gülsoy

Gül gibi güzelliklere sahip bir soydan gelen.

Gülsu

Gül ve su gibi güzel

Gülsüm

Yuvarlak yüzlü güzel. .

Gülsüme

Yuvarlak yüzlü güzel.

Gülsun

Güzelliğinle örnek ol.

Gülsuna

Suna boylu, gül gibi güzel kız.

Gülsunam

Güzelim, selvi boylum.

Gülsunan

Güzelliğiyle örnek olan.

Gültab

Güzelliğiyle göz kamaştıran.

Gültan

“Gülten” isminin bir başka söyleniş biçimi. 2. Tan vaktinin güzelliğine sahip olan.

Gültane

Yeni açmış gül, gonca. 2. Tek gül.

Gültaze

Gül gibi taze kız.

Gülten

Gül tenli, vücudu gül gibi

Gülter

Gonca gül.

Gülücük

Yüzünden tebessümü hiç eksik etmeyen, durmaksızın gülümseyen.

Gülüm

Benim gülüm. 2. Canım.

Gülümay

Ay kadar güzelim.

Gülümcan

Güzel, içten dost.

Gülümnaz

Nazlı güzel.

Gülümnur

Göz kamaştıran bir güzelliğe sahip olan.

Gülümşah

Güzelliğiyle nam salmış olan.

Gülümşan

Güzelliğiyle şan, şöhret sahibi olan.

Gülümsay

Saygın güzel.

Gülümsen

Sensin güzel.

Gülümser

Gülümseyen, mutlu kişi.

Gülümses

Çok güzel sesi olan.

Gülümsev

Sevilen güzel.

Gülümsoy

Güzel bir soydan gelen.

Gülümsu

Berrak bir güzelliğe sahip olan.

Gülüş

Gülmek eylemi.

Gülüşan

En değerli gül.

Gülüzar

Gül yanaklı, al yanaklı.Türk musikisinde mürekkep bir makam

Gülver

Güzellik örneği.

Gülveren

Güzellik saçan, göz kamaştıran·

Gülyüz

Güzel yüz.

Gülzade

Gül bahçesi.

Gümüş

Güzel, parlak

Gün

24 saatlik zaman dilimi

Günal

Işık al, ışıklı ol

Günan

Doğumuyla sevinç getiren

Günay

Gün gibi aydınlık kişi

Günaydın

Gününüz aydınlık ve güzel olsun.

Güncan

İçtenliğin sevecenliğin günü.

Günce

Günlük, anı defteri

Güncel

Gelecek gün. 2. Günün konusu olan, şimdiki, bu günkü, aktüel.

Günçiçek

Ay çiçek

Günden

Güneşten bir parça

Gündüz

Günün aydınlık bölümü

Günebakan

Ay çekirdeğinin çiçeği, beyaz, sarı büyük çiçek.

Güneda

Nazlı güzel.

Günel

Güneş gibi aydınlık ve ışık saçan.

Günela

Işık gözlü güzel.

Güner

Güneşin doğma zamanı

Günerdi

Güneşin batışı, akşama doğru.

Günerim

Yetişen gün.

Güneş

Güneş

Güney

Bir yön

Günfer

Gün ışığı, aydınlık.

Güngör

Mutlu yaşa, çok yaşa

Güngül

Aydınlık, güzel gün.

Güngülen

Gülen, aydınlık yüz.

Günistan

Beyaz, parlak tenli.

Güniz

Günün izi

Günnar

Kırmızı aydınlık

Günnaz

Nazlı kişi

Günnur

Gün ışığı

Günşah

Güçlü aydınlık.

Günsal

Güneş gibi, ışık salan.

Günşan

Güneş gibi şanlı, şöhretli.

Günsay

Saçtığı ışığa saygı duyulan.

Günsel

Günle ilgili güne ait

Günseli

Işık seli

Günsen

Gün senin günün.

Günsenin

´Senin günün´ anlamında kullanılan bir ad.

Günserin

Serin, ferah, güzel gün.

Günsev

Sevilen, beğenilen gün.

Günseven

Yaşamayı seven.

Günsever

Yaşamayı sever.

Günsoy

Işık saçan bir soydan gelen.

Günsu

Gün gibi aydınlık, su gibi berrak

Güntan

Tan ışıltısı, tan aydınlığı.

Günten

İçindeki aydınlık dışına vurmuş olan.

Güntülü

Gün kadar ışık saçan, tül kadar zarif. Gün ışığı.

Gunüde

Uykuya dalmış olan.

Günühan

Güzelliğiyle nam salmış olan.

Gününaz

Nazlı güzel.

Gününur

Güzelliğiyle göz kamaştıran

Günüşen

Güzel, neşeli, sevinçli.

Günütan

Güzel, içten dost.

Gupse

Gönülden, candan, sevecen.

Güral

Gücünle hakkını almasını bil. 2. Güçlü ve kırmızı olan.

Güray

Bol ışıklı ay, güçlü ay

Gurbet

Gariplik, yabancılık, yuvasından, yurdundan veya kentinden uzakta olmak

Gürez

Süslü, zarif, şık, havalı.

Gürgül

Coşkulu kahkahalar atan.

Gürgülen

Coşkulu kahkahalar atan

Guridran

Yırtıcı, vahşi.

Gürizan

Güçlü anlayış, kavrayış. 2. Güçlü inanç.

Gürnaz

Çok nazlı olan

Gürnur

Coşkulu ışıklar saçan.

Gürşan

Şanı, şöhreti bol olan.

Gürsel

Bol miktarda ve taşkın olarak akan sel suyu

Gürselin

Gürül gürül akan su.

Gürşen

Coşkulu, neşeli, içi içine sığmayan.

Gürsev

Coşkulu sev.

Gürsevil

Çok sevil

Gürten

Fidan gibi olan.

Guşıdar

Salkım ağacı, akasya.

Güşta

Cennet, firdevs.

Güvem

Yeşillik, tabiat güzelliği

Güven

Güvenmekten, yürekli ol anlamında

Güvenay

İnsanın içinde ferahlık uyandıran.

Güvercin

Barış simgesi evcil bir kuş.

Güz

Sonbahar

Güzay

Sonbaharı hatırlatacak kadar güzel

Güzden

Sonbahardan kalan

Güze

Göze

Güzel

Hoşa giden, hayranlık uyandıran

Güzelay

Ay güzelliğine sahip olan.

Güzelcan

Hoşa giden kişi.

Güzelgül

Gül kadar güzel olan.

Güzelgüz

Sonbahar güzelliğine sahip olan.

Güzelim

Canım, aşkım, bir tanem.

Güzelnaz

Yaptığı naz çekilir.

Güzelnisa

Güzel kadınlar .

Güzelnur

Güzelliğiyle göz kamaştıran.

Güzelşan

Güzelliği dilden dile dolaşan.

Güzelsoy

Güzellikleriyle bilinen bir soydan gelen.

Güzelsu

Güzelliğinin yanı sıra, temizliği ve saflığıyla da göz dolduran

Güzeltan

Tan vaktinin güzelliğe sahip bulunan.

Güzelyar

Güzelliğiyle sevilen sevgili.

Güzer

Geçme, geçiş.

Güzey

Az güneş alan, çok gölgeli kuzey yamaç.

Güzide

Seçkin, seçme, seçilmiş

Güzin

Seçici, beğenici

Güzinay

Seçkin ay.

Güzincan

Seçkin ve sevilen kişi. 2. Dost, arkadaş.

Güzir

Çare, derman

Güzün

Güz mevsiminde olan

Habibe

Seven, sevgili, dost

Habide

Uykucu, uykuya dalmış.

Habike

Açık gecelerde gökyüzünde boydan boya görülen uzun yıldız kümesi.

Habile

Hamile, gebe, yüklü.

Habinar

Nar tanesi.

Hacce

Hacca giden kadın. 2. Hacı kadın, hacı kız.

Hacer

Taş, kaya parçası, çakıl.

Hacergül

Taşlar arasında yetişen gül.

Hacil

Utancından yüzü kızarmış

Hacıgül

Hacca gitmiş gül gibi güzel kadın.

Hacıhanım

Hacca gitmiş kadın.

Hacıkadın

Hacca gitmiş kadın.

Hadice

Erken doğmuş kız çocuğu.

Hadise

Vaka, olay

Hadiye

Doğru yolu gösteren, hidayet eden.

Hadra

Yeşil

Hafide

Torun.

Hafize

Koruyucu, esirgeyici

Hafıza

Edinilmiş bilgileri -akılda tutma, unutmama yetisi.

Hafsa

Hz.Ömer’ in kızının ismidir. Manası aslan yavrusudur.

Hakgüzar

Haktan yana, hak yanlısı.

Haki

Yeşile çalan koyu sarı renk, toprak rengi.

Hakikat

Bir işin doğrusu, gerçeği

Hakime

Kişinin dilediği gibi kullanabilecek hakka malik olduğu malı.

Halavet

Tatlılık, şirinlik.

Halay

Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde davul ve zuma eşliğinde toplu olarak oynanan bir halk oyunu.

Hale

Güneşin çevresindeki ışık

Halecan

Candan, içten dost

Halegül

Kutsal gül

Halenaz

Kutsallığıyla nazlanan.

Halenur

Kutsal ışık

Halet

Hal, durum. 2. Takdir.

Haletan

Kutsal ışık

Halide

Sürüp gelen, geç yaşlanan

Halile

Zevce, kadın, nikahlı eş.

Halime

Sakin, sessiz

Hâlinur

şıklı, aydınlık.

Halise

Karışık olmayan, saf, katıksız.

Hamaset

Yaradılıştan gelen cesaret 2. Yiğitlik.

Hamdiye

Tanrı’nın ululuğunu övmek için söylenen şükran sözü.

Hamide

Şükredici, hamd edici

Haminne

Yaşlı ve saygı duyulan kadın!

Hamise

Beşinci.

Hamiye

Koruyucu; koruyan, arka çıkan.

Hamiyet

İnsanın aile ve ülkesini koruma çabası, iyilikseverlik

Hamra

Çok kırmızı, kızıl.

Hanbeğendi

“Hanın hoşuna gitti anlamında kullanılan bir ad.

Hanbegüm

Hanın karısı, hükümdar eşi

Hanbike

Hükümdar karısı.

Hanbiken

Hükümdar karısı. – bk. Hanbike

Handan

Gülen, güleç

Hande

Gülüş, eğlence, mutluluk.

Handecan

Gülen dost

Handecik

Eğlenceli, sevimli.

Handegül

Gülün açılması

Handenaz

Nazlı gülüş

Handenur

Işığın açılması. 2. Gülmesiyle ışık saçan.

Hanif

Müslümanlığa sıkı sıkıya bağlı olan.

Hanife

Allah’a inanan

Hanım

Soylu kadın, bayan

Hanımkız

Ağırbaşlı kız.

Hankız

Hükümdar kızı.

Hanne

H.z Meryemin annesinin adı.

Hansa

Arapların en büyük ünlü hanım şairi.Müslüman olmuştur.

Hansultan

Hükümdar ve sultan.

Hanüman

1. Ev bark, ocak, yuva. 2. Ev halkı, çoluk çocuk.

Hanzade

Hükümdar çocuğu.

Harbiye

Savaşla ilgili.

Hare

Halka, ışık halkası

Harika

Mükemmel, eksiksiz

Harran

Ülkemizde bereketli bir ova.

Hasat

Ekin kaldırma işlemi.

Hasay

Ay gbi özel olan.

Hasen

Güzel, güzel yüz

Hasene

İyi, hoş

Hasgül

Güllerin hası, değerli, kıymetli.

Hasibe

Kişisel değeri olan, ünlü soydan gelen

Hasıla

Bir işten elde edilen sonuç

Haskız

İyi nitelikleri kendinde toplamış kız.

Haslet

Doğuştan gelen güzel huy

Hasna

İffetine düşkün kadın

Hasret

Özlem, bekleyiş

Hatice

Erken doğan kız çocuğu

Hatice Nur

Erken doğan güzel kız çocuğu.

Haticenur

Erken doğan güzel kız çocuğu.

Hatife

Sesi duyulduğu halde kendisi görünmeyen.

Hatime

Sonuç, son

Hatıra

Anı, yadig

Hatun

Eskiden yüksek kişilikli kadınlara veya hakan eşlerine verilen san.

Hatunana

Deneyimli, yaşlı, saygı gösterilen kadın.

Hava

Gökyüzü

Haver

Güneşin doğduğu, yön, doğu.

Haveri

Doğu ile ilgili.

Havin

Gece, Yaz Gecesi.

Havle

Etraf, çevre, güç, kuvvet

Havva

Yaratılan ilk kadının adıdır.

Havva Nur

Allah’ın ilk yarattığı kadın, parıltı, ışık

Hawer

Çevre, yöre, ortam.

Hayal

İnsanın beyninde kurduğu düşünceler, kesitler, olaylar

Hayat

Yaşam, doğumdan ölüme kadar geçen süre

Hayran

Çok beğenen, hayranlık duyan.

Hayret

Beklenmedik, garip bir şeyin sebeb olduğu şaşkınlık, şaşırma, hayrete düşme.

Hayriye

İyilikle ilgili, uğurlu

Hayrunisa

Kadınların hayırlısı, uğurlu kadın.

Hayrünissa

Kadınların hayırlısı

Hayrunnisa

Kadınların hayırlısı.

Hazal

Kuruyan ağaç yaprakları

Hazan

Sonbahar

Hazar

Barış

Hazel

Sevilen kişi

Hazel/Hazal

Kuruyup dökülen ağaç yaprakları

Hazime

Tedbirli, akıllı. 2. Hazmettiren, sindiren.

Hazin

Acıklı, hüzün veren

Hazine

Altın, gümüş, mücevher gibi değerli eşya yığını, büyük servet. 2. Değerli şeylerin saklandığı yer. 3. Gömülü veya saklı iken bulunan değerli şeylerin bütünü. 4. Kaynak.

Haziran

Yaz aylarından biri

Hediye

Armağan

Heja

Değerli, kıymetli.

Hejan

Değerli, önemli.

Hejar

Yoksul, fakir.

Heji

Sevme, sevgi.

Hejir

İncir.

Hejmar

Adet, sayı, miktar.

Helal

Din bakımından yenilmesinde. kullanılmasında sakınca bulunmayan şey. 2- Nikahlı, evli kadın.

Helbest

Şiir, güzel söz.

Helen

Yunan asıllı bir isimdir; güneş ile alakalıdır.

Helin

Yakan, eriten.

Hemgel

Evren, kainat.

Hena

Uğur getiren

Henna

Kına ağacı, muhabbet ağacı

Hepgül

Yaşam boyu gül, mutluluk içinde yaşa

Hepgüler

Her zaman güler

Hepöz

Özünü devamlı koruyan, bozulmayan, özü sözü bir.

Hepşen

Neşeli ve güzel ol.

Hera

Mitolojide analığın yüceliğini temsil eden tanrıça.

Herdem

Her an, her zaman.

Herik

Tohum, nüve, öz.

Hesiyan

Hissetmek, duygulanmak.

Hesna

Ahlaklı kadın.

Heval

Dost, yoldaş, arkadaş

Hevdar

Ortak, arkadaş.

Heveren

Ay ışığı, mehtap.

Heves

İstek, bir şeye duyulan arzu.

Hevgel

Yardım, destek.

Hevi

1. Umut 2. Düş, rüya.

Hevin

Aşk, sevda.

Hevindar

Sevdalı, aşık.

Hevjale

Şarkı, türkü.

Hewa

Gök, sema

Heydedan

Çok parlak, göz kamaştıran.

Heyecan

Sevinç, korku, kızgınlık, üzüntü, kıskançlık, sevgi gibi sebeplerle ortaya çıkan güçlü ve geçici duygu durumu. 2. Coşku.

Heyin

Varolmak, varlık.

Heyran

İyi dost, aziz dost.

Hezar

Bülbül. 2. Çok, pekçok.

Hezel

Şaka, alay, mizah

Hical

Gelin odaları.

Hicran

Ayrılık, ayrılığın verdiği derin keder, acı manalarındadır.

Hicret

Göç

Hiçsönmez

Sonsuza değin yaşar, sonsuza değin sönmez

Hifa

Sabreden, çok güzel ve varlıklı bir kadın sahabenin adıdır.

Hikmet

Gizine, sırrına erişilemeyen.

Hilal

Ayın ilk günlerinde aldığı yay biçimi, yeni ay.

Hilâl / Hilal

(Arapça)Ayın ilk günlerdeki durumu, yeni ay, ayça.

Hildan

Yükselmek, çıkmak.

Hilde

Kurtulmak, yükselmek, ilerlemek

Hilkat

Yaradılış.

Hilmiye

Yumuşak huylu, ince nazik kimse.

Hinar

Nar meyvesi gibi bereketli.

Hira

Suudi Arabistan’daki Hz. Muhammed’in peygamberlik görevini aldığı Hira Dağı

Hiranur

Mekke’de bulunan Hz Muhammed’ e ilk vahiy gelen dağda zuhur eden ışık, nur

Hisar

Etrafını sarma.

Hivda

Ayın doğuşu.

Hıfziye

Ezberleme. 2. Saklama, koruma.

Hıraman

Salına salına, naz ve eda ile yürüyen.

Hoşcan

İyi insan, güzel kişi.

Hoşdil

Tatlı dilli.

Hoşeda

Nazlı güzel

Hoşfan

Güzel, göz alıcı.

Hoşfidan

Tatlı, sevecen genç.

Hoşgül

Tebessümü eksik olmayan.

Hoşnaz

Nazlı, sevimli.

Hoşnigar

Resim gibi hoş sevgili.

Hoşnüma

Güzel ve hoş görünen görünmü etkili ve güzel.

Hoşnur

Sevimliliği ve cana yakınlılığıyla ışık saçan.

Hoşnut

Herkesi memnun eden.

Hoşseda

Hoşa giden ses

Hoşses

Tatlı, edalı, işveli.

Hoşsoy

Tatlı, sevimli bir soydan gelen.

Hoşsu

Gönül ferahlatan.

Hoşten

Yüreğinin sevimliliği dışına vurmuş olan.

Hulkiye

Yaradılıştan gelen huy.

Hulya

Kuruntu. 2. Kurgu. 3. Fikir. 4. Sevda,

Hüma

Efsanelerde geçen, yere konmayıp sürekli gökte kaldığına inanılan cennet kuşu

Hüma/Huma

İnsanlara mutluluk getireceğine inanılan kuş.

Humay

Uğur getiren devlet kuşu.

Humeyra

Aklık, beyazlık. Beyaz tenli kadın.

Hüner

Yetenek, beceri

Hüray

Ay gibi özgür ve güzel.

Hürgül

Gül gibi özgür ve güzel.

Hürgüz

Sonbaharın özgürlüğü.

Huri

Cennet kızı, melek

Huriay

Güzeller güzeli.

Hurican

Çok güzel dost.

Huridil

Sözleriyle herkesi kendine hayran bırakan

Hurigül

Güzeller güzeli.

Hurigüz

Mahsun, hüzünlü güzel.

Hurinaz

Nazlı güzel, nazenin

Hurinur

Işık saçan güzellikte olan.

Hurişah

Güzel ve etkili kadın.

Hurişan

Güzelliğiyle ünlenmiş olan.

Hurisel

Coşkulu güzel.

Hurişen

Fiziğiyle güzel ve de yüreğiyle içten olan.

Huriser

Hurilerin başı

Hurises

Sesinin güzelliğiyle herkesi kendine hayran bırakan.

Hurisu

Güzelliği ve temizliğiyle bilinen.

Huriye

Melekle ilgili, melek gibi

Huriyüz

Çok güzel yüzü olan.

Hürmet

Saygı.

Hurmız

Jüpiter yıldızı.

Hürmüz

Zerdüşt dininde, iyilik ve hayır tanrısı

Hürnaz

Nazlanmakta özgür olan

Hürnur

Özgürlük aşılayan.

Hürrem

Sevinçli şen, neşeli.

Hürriyet

Özgürlük

Hürşan

Özgürlüğü şanına, şöhretine uygun yaşayan.

Hürsay

Bağımsızlığıyla saygınlık kazanmış olan.

Hürsel

Özgürlüğünü yüreğinde coşku ile taşıyan

Hürsen

Özgürlüğüne düşkün olan.

Hürses

Özgürlüğün sesi.

Hürsev

Özgürlüğü sev

Hürseven

Özgürlüğü seven.

Hürsever

Özgürlüğü seven.

Hurşide

Güneş

Hürsoy

Özgürlüğüne düşkün bir soydan gelen.

Hürsu

Kendi yolunda ilerleyen – Bildiğini okuyan

Hüsna

Çok, en çok, pek çok güzel” gibi anlamlara gelmektedir.

Hüsne

Her şeyin en güzeli

Hüsniye

Güzellikle ilgili, güzelliğe ait

Hüsnüan

Güzellik.

Hüsnünazar

İyi gözle görme.

Hüsnüye

“Hüsniye” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Hüsran

Beklenilen şeyin elde edilememesinden duyulan acı

Hüsün

Güzellik, iyilik, olgunluk

Hüveyda

Apaçık, besbelli, ortada

Hüzün

Tasa, üzüntü

Huzur

Gönül rahatlığı

Hüzzam

Müzikte bir makam

İçil

Kıyıdan içerde bulunan il.

İçim

Bir yudumda içilecek miktar; bir şey içilirken alınan tat ; çok güzel çok alımlı, çok çekici anlamında da kullanılır.

İclal

Azamet, büyüklük, ağırlama, ikram

İçli

Kolay duygulanıp incinen, içlenme huyu olan, duygulu kişidir.

İçten

Gönülden, cana yakın, candan

İdil

Kır yaşamını anlatan kısa şiir ya da yazı

İdilsu

Su için yazılmış şarkı ya da şiirdir.

İdlal

Naz etme, aşırı nazlanma.

Ifakat

Hastalıktan kurtulma, iyileşme, ayılma.

İffet

Temizlik, namuslu olmak anlamını taşır.

Iğıl

Çok ağır akan su

Ihlamur

Güzel kokulu, çiçeği kurutularak şifa niyetine çay olarak içilen bir ağaç

İhmirar

Kızarma, kızıllık anlamındadır.

İkbal

Baht açıklığı, işlerin doğru gitmesi, gelecek anlamındadır.

İklim

Bir ülke ya da bölgenin ortalama hava durumunu belirleyen meteorolojik olayların tümü.

İklima

Hz. Adem’in ilk kız çocuğu, dünyaya gelen en güzel 3 kadından biridir diye rivayet edilir.

Iknat

Allah’ a dua etme yalvarma anlamındadır.

İkra

Hz. Muhammed (S.A.V) inen ilk Vahiy

İkram

Sunma.

İkranur

Her şeye Rabbin ismi ile başlayan, nurlu insan.

İkrasu

Berrak akan su, temiz ve saf. İkra+Su

İksir

Eskiden hayatı ölümsüzleştirmek, madenleri altına çevirmek gibi olağanüstü etkileri olduğuna inanılan sıvı. 2. İç ferahlatıcı ilaç veya içki. 3. Aşk ilham eden büyülü içki.

İlaf

Bu isim, Kureyş Suresi’nde yer alır. Bir şeyleri birleştirmek, sevmek, uzlaşmak, anlaşmak anlamına gelir.

İlarya

Gümüş balığının küçüğüdür.

İlay

Ülkenin en güzeli.

İlayda

Su perisi

İlbüke

İlbey hanımı, seçkin hanım

İlcan

Ülkenin canı, sevdiği

İlçim

Elçilik görevi.

İlçin

İlde olan, ülke için yaşamak.

Ildem

Yaptığından pişman olmayan.

İlden

Üzgün

İldeniz

Ülkenin denizi

Ildır

1. Alacakaranlık. 2. Parıltı, ışıltı.

Ildız

Yıldız.

İlenay

Gülen ay.

İley

Huzur, yön, taraf

Ilgaz

Atın dört nala koşması, hücum

İlgi

İki şey arasındaki bağıntı, bağ, ilişki; bir şeye karşı duyulan bilme isteği

İlgin

Yabancı, gurbette yaşayan

İlginay

Gurbette yaşayan güzel.

Ilgım

Çölde uzaktan su gibi görünen ışık yanıltısı, seraptır.

Ilgın

Kumlu topraklarda yetişen ve çit bitkisi olarak kullanılan ağaççık.

Ilgıt

Esinti ve akış için kullanılan yavaş yavaş anlamında

İlgün

Ülke güneşi, başkaları, yabancılar

İlgür

Gelişkin, güçlü.

İlim

Bilim

İlisu

Sulak yer, hareketli yer.

Ilık

Sıcak, canlı

Ilım

Uzlaşmacı.

İlkay

Ayın ilk hali

İlkbahar

Bahar mevsimi

İlkcan

Genellikle ailenin ilk doğan çocuğuna verilen bir ad) ilk sevgili

İlke

Temel alınan düşünce, kural

İlkgül

(ailede ilk doğan kız çocuğuna konur) güllerin ilki, ilk gelen gül

İlkgüz

Eylül ayı

İlkim

İlk çocuklara verilen addır. Benim ilk olanım anlamındadır.

İlkin

Önce, öncelikle

İlknaz

İlk doğan kız çocuklarına verilen isimdir. İlk yapılan naz gibi, çok nazlı gibi anlamları vardır.

İlknur

İlk nur, İlk gelen ışık

İlksal

İlk çocuk olmasıyla övünülen.

İlkşan

İlk göz ağrısı.

İlksay

İlk olmasıyla özen gösterilen.

İlksel

(ilk çocuk ya da ikizlerden ilk doğan için) ilk gelen sel

İlksen

Önce sen anlamında

İlksev

İlk önce sevilen.

İlkut

Yurdun için savaş.

İlkyaz

Bahar sonu, Yaz başlangıcı

İlkyel

Hafif esinti.

İlma

Parlama, belirme, işaret etme

İlmiye

İlme ait, ilme mensup anlamındadır.

İlnur

Ülkenin, çevrenin ışığı.

İlsel

İlle ilişkili, yurtla ilişkili

İlser

Yurdu için baş veren.

İlsu

Ülkenin suyu, bereketi

İltaç

Yurdunu taçlandır, onurlandır.

İlter

Yurdu koruyan, yurtsever

İlterim

Yurdunu koruyan.’

İlya

İnsan anatolojisinde böğür anlamındadır.

İmbat

Yazın, gündüz denizden karaya doğru esen mevsim rüzgarı, deniz yeli.

İmece

Elbirliği ile yapılan çalışma.

İmer

Zengin, varlıklı

İmge

Düş, hayal, görüntü, tasarım

İmgen

Düşleyen

İmran

Evine bağlı, evcimen anlamında

İmren

İmrenmek fiilinden, görünen şeyi edinme isteği

İnal

Kendisine inanılan kimsedir.

İnanç

İnanılan şey

Inanna

Sümer mitolojisinde hayat ve ask tanricasi.

İnce

İnce yapılı; kalınlığı az olan; düşünce, davranış bakımından incelik gösteren

İnci

İstiridyede oluşan küçük değerli süs tanesi

İncidil

Değerli sözler söyleyen.

İncifem

İnci gibi güzel olan.

İncigül

İnci tanesi ve gül gibi güzel

İncila

Işık, parlaklık

İncilay

Ay’ın ince olduğu hali.

İncili

Değerli.

İncinur

İnci gibi ışıklı, parlak

İncisel

Coşkulu ışık.

İnciser

En güzel inci.

İncisoy

İnci gibi bir soydan gelen.

İndira

Girişim. 2. Önegeçme.

İnsel

İnsani, insana yakışan.

İnşirah

1. Açıklık, ferahlık, rahatlık. 2. Kur’an-I Kerim’de bir sure.

İpar

Yüksek dağların kar tutmayan yerlerinde yetişen çiçek

İpek

İpek böceği kozası çözülerek çıkarılan ince parlak tel

İpekel

İpek gibi yumuşak el

İpekten

İpek gibi, ipekten yapılmış; teni çok güzel olan, ipek tenli

İrade

istek, dilek. 2. Buyruk. 3. Bir şeyi yapıp yapmamaya karar verme gücü.

Irak

Uzak.

Iras

Hakkına rıza gösteren.

Iraz

Razı olan.

İrem

Kuran’ da geçen sahte cennet / Şam ya da Yemende bulunduğu ileri sürülen eski ünlü bahçe

İremsu

Cennet bahçesi.

İren

Özgür, serbest

İrgün

Günün çok erken zamanı

Iris

Gözbebeği, göznuru. Göze parlaklık ve renk veren bölüm.

Irıs

Mutluluk, saadet.

Irısgül

Mutluluk gülü.

Irmak

Akar su, dere, gibi su kaynağı türüdür.

İrman

Arzu, istek. 2. Davetsiz gelen misafir.

İrva

Suya kandırmak, bolca sulamak.

İrza

Gönlünü hoş etme, gönül alma.

İşcen

Çok çalışkan, çalışmayı işi seven

Işık

Bazı cisimler tarafından tabii halde ve akkor haline gelinceye kadar ısıtıldığında yayılan, cisimleri görmemizi sağlayan ışıma, aydınlık, ziya, nur

Işıl

Işıldayan

Işılay

Ay ışığı

Işıltan

Tanyerinin ışığı

Işıltı

Parıltı, titrek ışık

Işım

Işınlık, aydınlık.

Işın

Bir ışık kaynağından çıkarak her yöne yayılıp giden ışık demeti

Işınay

Ay gibi ışıldayan

Işınbike

Aydınlık saçan kadın

Işıngün

Işılar, ışık saçar, aydınlanır gün; ışıyan Güneş

Işınsal

Işıkla ilgili

Işınsu

Aydınlık, duru su

Işk

Aşk

İşkar

Emekçi, işçi.

Işkın

Bitki filizi, asma sürgünü

Isla

Sulu, verimli

İslim

1. Çin işine benzer şekilde yapılmış bir tür süs, bezek. 2. Buhar.

İsmet

1. Masumluk, günahsızlık, temizlik. 2. Haramdan çekinme, namus.

İsmiay

Adıda kendi gibi güzel olan

İsmican

içten olması temenni edilen.

İsmigül

Gül gibi güzel olması temenni edilen.

İsmihan

Hükümdar ismi.

İsminaz

Nazlı, adı nazdan gelen.

İsminur

Nur gibi ışık saçması temenni edilen.

İsmişan

Adı gibi şanlı, şöhretli olması temenni edilen.

İsmişen

Adı gibi neşeli olması temenni edilen.

İsna

Övme, şükretme, değer, yükseltme.

İsra

Gece yürüyüşü. Geceleyin yürütme, gönderme, bir yerden bir yere ışınlama. Hz. Muhammed’ in Miraç gecesinde yaşadığı özel hal.

İstek

Bir şeye duyulan içsel eğilim; birinden yerine getirilmesi istenilen şey

İstem

İrade, arzu.

İstemihan

İradeli, arzulu, yönetici.

İşve

Naz, eda.

İşvebaz

Naz edici, kırıtkan, cilveli.

İşvekar

Nazlı, cilveli.

İşvel

Nazlı, cilveli.

İtibar

Saygı, önem, onur, şeref.

Itır

Güzel koku, bir çiçek

İyem

İyilik, güzellik

İyimser

İyi şeyler düşünen, her konuda, kötü şeyleri düşünmeksizin umutlu olan, herşeyi iyi yönüyle gören manasındadır.

İzabel

Dişi, kadın. İsabella isminin bir başka yazılış halidir. Yabancı isimdir.

İzan

Anlayış, kavrayış, akıl, terbiye.

İzel

İz + El /El izi anlamında

İzem

Büyüklük, ululuk

İzgen

İzi geniş

İzgi

İyi, güzel, akıllı, adaletli

Izgın

Tohumlarından yağ çıkarılan bir bitki

İzgül

Gül izi.

İzgün

Gün izi.

İzim

Önceden bulunduğum yerde bıraktığım belirti anlamında

İzlem

Gözlem, izlemek eylemidir.

Izrar

Zarar, ziyan,

Jade

Yeşim taşı. Yarı değerli yeşil renkli bir taş.

Jale

Kırağı, çiğ, şebnem

Jaledar

Üzerine şebnem düşmüş, kırağılanmış

Jalenur

Parlayan, ışıldayan, çiğ

Janbek

Kuvvetli lider.

Janseli

Güneşin doğduğu yer.

Janset

Güneşin doğuşu.

Jarin

Yakınmak, haykırmak.

Jasmin

Yasemin çiçeği

Jefi

Güçlü, deneyimli,

Jehat

Becerikli, yetenekli.

Jenin

Vurmak anlamında.

Jerfi

Derinlik. Derin deniz.

Jergar

Deniz yeşili renk

Jeyan

Kükreyen ve kızmış olan.

Jilda

Yaşamın önünde duran kimse.

Jinmir

Kraliçe, prenses.

Jinsal

Çağ, yaş, dönem

Jiyan

Kızgın.

Jülide

Karışık, dağınık saç. Derinlik.

Jutenya

Bir tane.

Kader

Yazgı, alın yazısı, talih, kişinin hayat planı manasındadır.

Kadife

İyi huylu, sakin

Kadime

Eski, önceki hali hakkında bilgi sahibi olunmayan

Kadire

Çok kuvvetli, gücü tükenmeyen

Kadın

Dişi cinsten erişkin insan. 2. Evlenmiş kız. 3. “Bayan” anlamında kullanılan bin ünvan. 4. Analık veya veya

Kadınana

Deneyimli, yaşlı, saygı gösterilen kadın.

Kadıncık

Hanımefendi.

Kadriye

Değer, kıymet, onurla ilgili.

Kafiye

Şiirde, mısra sonunda yer alan kelimelerin ses benzerliği.

Kahya

Konak, çiftlik vb. yerlerde türlü işleri yapmakla görevli kimse.

Kaila/Kayla

Pür, saf, katıksız, kötülükten uzak kimse anlamındadır.

Kainat

Var edilen şeylerin hepsi, yaratılanlar. Evren, alemler…

Kalender

Aza tamah eden, alçakgönüllü, sade.

Kamber

1. Köle, itat eden. 2. Dost, arkadaş.

Kamelya

Çok güzel çiçekleri olan bir bitki

Kamer

Ay. Kuran’ da sure adı

Kamertab

1. Aydınlık, ışık. 2. Ay ışığı, mehtap.

Kamile

Bütün, eksiksiz, olgun

Kamuran

İstediğine ulaşmış, mutlu

Kaniye

Elindekiyle yetinen. 2. Aklı yatmış, kabullenmiş.

Karaca

Rengi karaya yakın, esmer

Karadut

Siyah renkli dut.

Karakız

Esmer tenli kız.

Karanfil

Kokulu bir çeşit çiçek

Kardan

Kar kadar beyaz.

Kardelen

Kar üzerinde çiçekleri görülen beyaz zarif bir çiçek

Kardem

Kar zamanı.

Karen

Saf, arı, katıksız…

Karin

Yakın, nail olan, hısım

Karina

Carina takım yıldızının adı

Karmen

Parlak kırmızı renk

Karsel

Karın erimesiyle oluşan sel.

Karsu

Karın suyu ya da sulu kar.

Karya

Karlar kraliçesi.

Karyağdı

Karlı günde doğan beyaz tenli kız çocuklarına verilen bir ad.

Kaşife

Bulan, ortaya çıkaran.

Katibe

Yazıcı, devlet memuru.

Katmer

Bir şeyi oluşturan katlardan her biri. 2. Arasına yağ veya kaymak sürülerek katlanmış yufka ekmeği.

Katre

Damla. Damlayan şeydir.

Katun

Kadın

Kavin

Güçlü kız çocuğu.

Kayansel

Taşkın, akarsu seli, sel27

Kayla

Masum, temiz, katkısız, saf… Yunancadır.

Kaymak

Sütün yüzünde zar gibi toplanan, açık sarı renkli, koyu yağlı katman. 2. Bir şeyin en iyi ve en seçkin bölümü.

Kayra

Yüksek tutulan ya da sayılan birinden gelen iyilik, ihsan, lütuf

Kâzime

Öfkesini, hırsını yenebilen kimse.

Kebar

İlk şafak.

Kebire

Büyük, ulu, yaşça büyük.

Kebuter

Güvercin.

Keder

Kaygı, üzüntü, tasa.

Keje

Sarışın kız çocuğu. Kürtçedir.

Kekik

Güzel kokulu bir bitki.

Keklik

1. Güvercin büyüklüğünde, eti için avlanan, tüyü boz, ayakları ve

Kelebek

1.Vücudu kanatlan ince pullarla ve türlü renklerle örtülü, dört kanatlı, çok sayıda türü olan böcek. 2.Narin, ince kadın.

Kendi

Tek başına

Kenter

Şehir terbiyesi almış, kentli.

Keriman

Eli açık, cömert.

Kerime

Ayet, kız evlat, kıymetli anlamları taşır. (Ayet-i Kerime)

Kerra

Tan gibi, koyu

Keşfiye

1. Keşifle ilgili. 2. Keşfeden.

Kevser

Cennette bir akarsuyun adı

Kezban

Aslı Kedbanu – vekilharç kadın (evi çekip çeviren) Ev kadını, evine ve kocasına bağlı kadındır. Bir diğer anlamı; yalan, yalancıdır.

Kezban/Keziban

1. Bir yeri yöneten kadın kahya. 2. Ev kadını, evine ve kocasına bağlı kadın

Kibare

1. Davranış, düşünce, duygu bakımından ince, nazik olan. 2. Seçkin,

Kibariye

Kibar, nazik kadın.

Kibele

Toprak tanrıçası

Kifaye

1. Yetişme, el verme, kâfi gelme. 2. Bir işi yapabilecek nitelikte olma.

Kifayet

1. Yetişme, el verme, kâfi gelme. 2. Bir işi yapabilecek nitelikte olma.

Kimya

Maddelerin temel yapılarını¸ bileşimlerini¸ vb.ni inceleyen bilim.

Kinebike

Küçük hanım.

Kiraz

Gülgillerden bir meyve ağacının sulu tek çekirdekli meyvesi

Kişwer

Krallık, ülke.

Kırçiçek

Kır çiçeği, yabani çiçekler.

Kısmet

Talih, nasip, kader

Kıvanç

Sevinç

Kıvılcım

Yanmakta olan bir ateşten sıçrayan küçük ateş parçasıdır.

Kıymet

Değer

Kızhanım

Az bulunur hanımefendi.

Kızılca

Kırmızı renge çalan

Kızılcık

Kızıl renkli, küçük ekşimsi meyveleri olan ağaçcık.

Kızıltan

Kızıl renk tan

Kızımay

“Kızım ay gibi parlak ve güzeldir” anlamında kullanılan bir ad.

Kızkına

Küçük kız.

Konca

Açmamış çiçek, gonca

Koncagül

Gül goncası

Konçuy

Prenses.

Korgül

Kor renginde, kızıl gül.

Körpe

Tazeliği üstünde, daha büyümemiş. 2. Yeni yetişmekte olan.

Kösem

Sürünün önünden giden, yol gösteren koç. Cildi temiz, pürüzsüz.

Köz

İçinde küçük kor parçaları bulunan kül

Koza

İçinde tohum ya da krizalit bulunan korunak

Krizantem

Sadakat anlamına gelen çiçektir.

Kübra

En büyük, çok büyük manasındadır.

Kudsiye

Kutsal, saygı uyandıran.

Kudsiyet

Kutsallık. 2. Saflık, anlık, temizlik.

Kuğu

Beyaz tüylü bir su kuşu

Kukus

Tomurcuk.

Kulan

İki üç yaşında dişi tay, kısrak.

Kumral

Açık kestane rengi, bu renkte olan

Kumru

Güvercine benzeyen bir kuş türü

Kumsal

Deniz kenarı üzeri kumla örtülü yer, sahil.

Kurtuluş

Tehlikeli veya kötü bir durumdan kurtulma.

Kutal

Mutlu ol anlamındadır.

Kutan

1. Saban. 2. Saka kuşu.

Kutay

Kutlu, uğurlu ay

Kutbiye

Kutupla ilgili, kutba ilişkin.

Kutgün

Uğurlu, kutsal zamanda doğan.

Kutlay

Uğurlu, şanslı ay.

Kutlu

Uğur getirdiğine inanılan, uğurlu, ongun, mübarek.

Kutluay

Uğurlu, şanslı ay.

Kutluay/Kutlay

Uğurlu, kutlu ay.

Kutlucan

Şanslı, uğurlu dost.

Kutlumaral

Uğurlu dişi geyik, kutlu geyik

Kutlunaz

Şanslı nazenin.

Kutlunur

Şans ışığı veren.

Kutlusun

Şanslısın, uğurlusun.

Kutsal

Uğurlu sel, hayırlı sel

Kutsalan

Uğur getiren, kutlu.

Kutsalar

Uğur getiren, kutlu.

Kutsan

Uğurlu, talihli ad.

Kutsel

Uğuru bol olan, çok çoşkulu

Kutseli

Mutluluk seli, büyük coşku

Kutun

1. Mutlu. 2. Kutsal.

Kuyaş

Güneş sıcağı.

Kuzay

Güneş görmeyen gölgelik yer.

Kuzey

Güneşi az gören yer; kuzey

Laçin

1. Bir cins şahin. 2. Sarp, yalçın. 3. Şiddetli.

Lal

Dili tutulmuş, konuşamayan.

Lale

Yaprakları uzun, çiçekleri kadeh biçiminde çeşitli renkleri olan soğanlı bir süs bitkisi

Lalegül

Türk Müziğinde bir makam.

Lalehan

Lalelerin sultanı

Lâleruh

Lâle yanaklı, yanağı lâle gibi kırmızı olan

Lalezar

Lale bahçesidir.

Lâlgûn

Kırmızı renkli, al

Lalin

Eski dilde kırmızı renkli olan.

Lamia

Parlak, parlayan

Lamiha

Işıldayan.

Lamiye

Parıldayan, parlak

Lara

Su perisi

Larasu

Su perisi.

Larissa

Yunanistanda antik bir şehir.

Latife

Yumuşak, hoş nazik / Espri, şaka

Lavanta

Lavanta çiçeğinden elde edilen ispirtolu güzel bir koku.

Lavin

Heyelan, çığ.

Lavinya

Bir çeşit çiçek.

Layike

Ulaşılması gereken herhangi bir amaca veya maddeye uygun olan.

Laylank

Zambak.

Layza

En yüksek.

Lebibe

Akıllı, zeki.

Lebriz

Ağzına kadar dolu olan.

Ledeyna

Allah’ın makamı, huzuru

Lema

Parıltı, parlayış

Leman

Titrek / Parlamak / ekin toplamak

Lemide

Parlak, parıldayan

Lemis

Dokunma, elleme

Lemiye

Parıldayan.

Lena

Bizim için, bizden biri.

Lerzan

Titreyiş, titrek

Lerze

Titreme

Lerziş

Titreme, titreyiş

Letafet

Hoşluk, güzelliktir.

Levin

Rengarenk, renk, boya anlamındadır.

Levzi

Badem gibi olan.

Leyal

Geceler.

Leyan

Parlayan

Leyla

Uzun ve karanlık gece, çöl gecesi.

Leylagül

Siyah gül.

Leylak

Mor ve beyaz renklerde çiçek açan, salkım şeklinde, hoş kokulu bir bitki

Leylan

Serap, yanılgı.

Leyli

Geceye özgü, gece yapılan

Leylifer

Gece ışığı

Leylim

En karanlık gece

Leylüfer

Gece ışığı

Leyya

Susuz yer.

Lezin

Hızlanma.

Lezir

Akıllı, zeki

Leziz

Lezzetli, tatlı, hoşa giden

Lezize

Tadı, güzel, hoş olan.

Lğıl

Yumuşak akan su.

Lidya

Anadoluda eski bir uygarlık adıdır.

Lila

Açık eflatun rengi.

Lilya

Cennet bahçesi.

Limon

Turunçgillerden bir ağaç ve bu ağacın meyvesi

Lina

Kuran’da da geçen Lina ’nın anlamı hurma fidesi demektir.

Linda

İsyanyolca’da güzel anlamına gelen isim.

Linet

Sürgün.

Lirik

Coşkun.ilhamla dolu.

Liva

1. Bayrak. 2. Mülki idarede kaza-vilayet arasında bir derece, sancak. 3. Tugay. 4. Tuğgeneral. 5. Livai saadet, Liva-i şerif.

Livanur

Hz. Muhammed s.a.v. efendimizin bayrağı.

Livza

Bolluk, bereket.

Liya

Sabrın en güzeli.

Liyakat

1. İktidar, güç. 2. Erdem

Liyan

Sarmaşık türü adıdır.

Lizge

Çiçek tomurcuğu anlamına gelir.

Lodos

Güneyden esen rüzgar

Lorin

Işıklı, aydınlık.

Loya

Lazca’da tatlı kız anlamına gelen kelime.

Lşılar

Parlayan, ışıldayan. 2. Neşeli, canlı.

Lşılay

Ay ışığı, parlak, ışıldak

Lşıldar

Göz alıcı, ışık saçan.

Lşıltan

Tan yerinin ışığı.

Lşınay

Ay gibi ışıldayan.

Lüle

Çiçek.

Lulu

Olağanüstü şeydir.

Lulubar

İnci yağmuru manasındadır.

Lüte

Bükülmüş, dürülmüş, düzeltilmiş şey.

Lütfiye

İyi muamele, güzellik ve hoşlukla ilgili

Lütuf

İyilik, güzellik, hoşluk

Lütufkar

İyilik eden

Macide

Şan ve şeref sahibi

Madelet

Adalet, doğruluk.

Mağfiret

Tanrı’nın kullarının günahlarını bağışlaması. 2. şefkat, acıma ve yargılama.

Mahbube

Sevgili

Mahçiçek

Ayçiçeği

Mahfer

Ay ışığı.

Mahibe

Bereketli ve heybetli.

Mahidevran

Mah Ay ya da güzel yüz, devran ise devir veya zaman manasına geliyor. Bu durumda mahi devran, kelime anlamı olarak zamanın güzeli, devrinin güzeli’, ‘zamanın ayı manalarına geliyor.

Mahinur

Ay yüzlü nurlu güzel.

Mahire

Hünerli, becerikli

Mahiye

Aylık, maaş.

Mahizar

Ayın çok olduğu gece.

Mahizer

Altın renginde ay.

Mahınev

Yeni ay, ayça, hilal.

Mahmude

1-Övülmüş, Methedilmiş; Övgüye Değer, Övülmeye Değer. 2-Allah’a çok şükreden, çok hamt eden.

Mahmure

Sarhoşluğun verdiği sersemlik. 2. Süzgün ve dalgın bakışlı göz.

Mahnur

Işıklı ay

Mahpare

Ay parçası, çok güzel kadın. – bk. Mehpare

Mahperi

Ay gibi güzel olan kız.

Mahpeyker

Güzel yüzlü, nurlu. Kösem Sultan’ın adıdır.

Mahrem

Gizli, saklı. 2. İçli dışlı, sırdaş.

Mahru

Yüzü ay gibi güzel olan.

Mahrume

Yoksun kalmış. 2. Payı kısmeti olmayan, şanssız.

Mahrur

Alevlenmiş, ateşli.

Mahşer

Kıyamet günü ölülerin dirilip toplanacakları yer ve zaman.

Mahsure

Kuşatılmış, sarılmış.

Mahten

Ay gibi beyaz, ışıklı, parlak teni olan.

Mahter

Yeni ay, ayça, hilal.

Mahur

Klasik Türk müziğinde bir makam.

Mahzure

Çekinme, sakınma. 2. Korku. 3. Savaş.

Maide

Yemek sofrası manasına gelir. Kuran’ın 5. Suresinin ismidir. Surede gökten inen sofra olarak maide ismi geçer.

Makber

Mezarlık.

Makbule

Alınan, kabul olunan, beğenilen

Maksude

İstenilen şey, murat.

Maksure

Kısaltılmış. 2. Elinde olmadan, zoraki. 3. Alıkonulmuş. 4. Camilerde büyükler için ayrılan yüksekçe yer.

Makule

Tür, çeşit. 2. Soy.

Malike

Sahip olan, elinde bulunduran.

Mamure

Bayındırlık . 2. Kent, kasaba.

Mana

Anlam. 2. Düş. 3. İçyüz, 4. Akla yatkın neden.

Manolya

Çok güzel çiçekleri olan bir bitki

Mansure

Tanrı yardımıyle zafer kazanmış. 2. Yardım görmüş.

Maral

Dişi geyik

Marifet

Ustalık, hüner. 2. Uygun olmayan, hoşa gitmeyen.

Mariye

Mısır’da Şen’un adında birinin kızı olup hicretin 7. yılında kızkardeşi Şirin ile birlikte, Mukavkıs tarafından Hz. Muhammed’e (s.a.s) hediye edilen kıbti bir cariye. Hz. Peygamberin hanımlarından küçük yaşta ölen oğlu İbrahim’in annesi

Martı

Beyaz ve parlak yeşil renkte deniz kuşu.

Marufe

Bilinen tanınan. 2. Ün kazanmış, ünlü. 3. Dinsel bakımdan iyi bulunmuş, beğenilmiş kimse.

Marziye

Razı olma, hoşnut olma, memnuniyet manasındadır. Nefs-i Marziye olarak tasavvufi nefis mertebelerinin birinin de adıdır.

Masal

Öykü, hikaye.

Maşuka

Sevgi, sevilen yavuklu.

Masume

Günahsız, suçsuz.

Mavera

Bir şeyin ötesinde bulunan, görülen alemin ötesi anlamındadır.

Mavi

Gökyüzünün rengidir.

Maviş

Ak tenli ve mavi gözlü

Mavisu

Deniz

Maya

Asıl, öz, yaradılış.

Mayıs

Bir bahar ayı ismidir.

Mayra

Güzellik.

Mazlume

Zulüm görmüş, haksızlığa uğramış, ezilmiş, yıkılmış. 2. Uysal boynu bükük, nazlı.

Mebruke

Kutlu, bereketli kadın

Mebrure

Hayırlı, beğenilmiş

Mebuse

Gönderilmiş, yollanmış. 2. Milletvekili. 3. Öldükten sonra diriltilmiş olan.

Mecide

Şan ve şeref sahibi. 2. Büyüklük, ululuk.

Mecra

Suyun aktığı yatak, suyoludur. Bir işin gidiş yoludur. Bedendeki ahlatın alıştığı yol.

Medar

Dayanak, yardımcı.

Medeniyet

Uygarlık.

Mediha

Methedilmiş, övünülmüş, beğenilen kadın

Medine

Arabistan’da bir şehirdir. Hz. Peygamberin kabrinin bulunduğu şehirdir.

Mefbaret

Övünülecek şey, övünmeye neden olacak şey.

Mefharet

Övünç, övünme, kıvanç.

Mefkure

Ulaşılmak istenilen en yüce amaç, ülkü, ideal

Meftune

Gönül vermiş, tutkulu, tutkun.

Mehcure

Uzaklık. ayrılık, 2.-Bir kenara bırakılma.

Mehin

Dişi at. kısrak.

Mehir

Ay.

Mehlika

Ay yüzlü güzel.

Mehpare

Ay parçası, çok güzel

Mehru

Ay yüzlü güzel.

Mehrup

Yoksul, fakir.

Mehtap

Ay ışığı, dolunay

Mehtiye

Doğru yolu bulan, hidayete eren. – bk. Mehdiye

Mehveş

Ay kadar güzel olan

Mela

Doluluk, topluluk, ova gibi anlamları vardır.

Melahat

Yüz güzelliği, cemal

Melaik

Melekler.

Melda

İnce ve taze vücutlu, genç, körpe, nazik

Melek

Çok güzel, çok dürüst, tertemiz

Melekcan

Çok iyi dost. 2. Karakteri iyi olan.

Melekgül

Çok iyi kalpli.

Meleknaz

Nazlı güzel.

Meleknur

1. Allah’ın nur­dan yarattığı varlıklar. Allah’ın emirlerine tam itaat eden varlıklar. 2. Ha­lim, selim güzel huylu kimse.

Meliha

Güzel, sempatik, şirin

Melike

Kadın hükümdar, hükümdar karısı

Meliken

Güzel.

Melikenur

Hayatı aydınlık kadın kraliçe

Meliknaz

Nazlı, güzel, terbiyeli.

Melin

Suda açan bir çiçek

Melina

Kökeni yunanca olup bal anlamına gelmektedir.

Melinay

Cennete düşen ilk yağmur damlası.

Melinda

Bir anlamı bal olarak rastlıyoruz. Diğer anlamı da benim güzel kızım demektir.

Melis

Bal arısı

Melisa

Tatlı, bal gibi, kokulu bir bitki adıdır.

Melissa

Bir tür kokulu, otçul bitki, oğul otu.

Melissa / Melisa

1.Bir tür kokulu, otçul bitki, oğul otu. Baklagillerden, yaprakları lio

Meliz

Tatlı, güzel, bal.

Mellisa

Baklagillerden, yaprakları limonu andıran kokulu bir bitki.

Melodi

Ezgi, müzik parçası

Meltem

Hafif rüzgar, yaz rüzgarı

Memduha

Övülmüş, yüceltilmiş. 2. Övgüye değer.

Memnune

Sevilmiş, sevinçli.

Mena

Sansikritçe bir isimdir. Bilgili demektir.

Menal

Yetiştirme, nâil olma, kavuşma. Osmanlıcadır.. Ele geçirilen, sahip olunan şeye denir.

Menekşe

Mor renkli bir kır çiçeği.

Menesa

Hz. Yusuf’un kızı.

Meneviş

Renk dalgalanmaları.

Menevşe

Kokulu çiçekler açan bir bitki.

Mensure

Saçılmış, serpilmiş.

Menzure

Adanmış, adak olarak belirtilmiş.

Meral

Meral (Maral) Dişi geyik

Meram

Arzu, istek, niyet demektir.

Mercan

Deniz dibine ağaç gibi kök salarak büyüyen, hayvan gibi duyguya sahip, kırmızı renkli, kalker iskeletli bir canlı türüdür.

Mergül

Çok nadide bulunan renkte bir gül çeşidi

Meriç

Bulgaristan’dan çıkıp Edirne yakınlarında Arda ve Tunca ile birleştikten sonra Türk-Yunan sınırı boyunca akarak Enez yakınlarında Ege Denizi’ne dökülen ırmaktır.

Merih

Mars gezegeni

Mersa

Liman.

Merve

Mekke’de bir dağın adı olup hacılar, Merve ile Safa arasında Sa’y ederler yani 7 defa gidip gelirler. Kur’an-ı Kerim’de bakara suresi 158. Ayet’te geçmektedir.

Meryem

Dinine bağlı, iffetli kadındır. Hz. Meryem

Merza

Meleklerin kraliçesi demektir.

Merze

Mercan

Merziye

Beğenilen, güzel olan.

Merzuka

Rızkı verilmiş, mutlu

Mesadet

Mutluluk, sevinç.

Meşakkat

Güçlük, sıkıntı, zorluk. 2. Eziyetli, zahmetli iş. .

Meşale

Ucunda, alev çıkararak yanıcı bir madde bulunan, aydınlatmaya yarayan değnek.

Meserret

Sevinç, şenlik

Meşine

Ela, ela gözlü

Meşk

Yazı örneği. 2. Yazı ve müzikte alıştırma, uygulama

Meşkure

Beğenilmiş, övgüye değer, teşekkür edilecek değerde.

Mesrure

Sevinmiş, sevinçli. 2. İsteğine kavuşmuş, mutlu olmuş.

Mesture

Örtülü. 2. Gizli saklı. 3. Namuslu, açık gezmeyen kadın.

Mesube

Hayırlı ve yararlı bir işe karşı Tanrı’nın armağanı.

Mesudane

Mutlu olanlar gibi, mutlulukla.

Mesude

Bahtiyar, mutlu.

Metanet

Dayanıklı, sağlam olma.

Metik

Küçük çiçeklerin goncası.

Meva

Sığınılacak yer, yurt, mesken. Cennette bir mekan adıdır.

Mevcude

Mevcut olarak, kendisiyle birlikte.

Mevhibe

Tanrı vergisi, bağış.

Meviza

Osmanlıcadır; öğüt, nasihat demektir.

Mevlide

Doğma, dünyaya gelme. 2. Doğum yeri. 3. Doğum zamanı, tarihi.

Mevlüde

Yeni doğmuş çocuk.

Mevsim

Yılın dört bölümünden biri.

Mevzune

Biçimli, düzgün. 2. Düzenli, vezinli, ölçülü.

Meygün

Şarap renginde, şaraba benzer.

Meyil

Bir yana eğilmiş olma, eğilim. 2. Sevgi duyma, sevip tutulma.

Meyra

Parıldayan Işık

Meyyal

Meyleden, aşırı istekli

Meyyit/Meyyite

Çok zayıf.

Meziyet

Bir kişiyi benzerlerinden üstün gösteren nitelik. Beceri

Mia

Parlayan, parıldayan, parlak.

Mihman

Konuk, misafir.

Mihra

Bir kuyruklu yıldız adı.

Mihrace

Hindistan’da prenseslere verilen unvan.

Mihranur

Sevgi güneşi, ışık.

Mihrap

Umut bağlanan yer.

Mihri

Güneşle ilgili

Mihriban

Güleç, yumuşak huylu

Mihrican

Sonbahar.

Mihrigül

Güler yüzlü, dost, sevecen, güzel

Mihrimah

Güneş ile ay.

Mihrimah/ Mihrümah

Güneş ve ay.

Mihrinaz

Çok nazlı

Mihrinisa

Güler yüzlü, faziletli kadın.

Mihrinur

Güldüğünde ışıklar saçan

Mihrişah

Şahların güneşi demektir.

Mihrişan

Şanlı, şöhretli, güleryüzlü dost.

Mihrişen

Şen, şakrak, güleryüzlü.

Mihriye

Güneşle ilgili.

Mila

Rusça kökenlidir; canım benim, bitanem anlamındadır.

Mileb

Diren, direngen.

Milena

Sevilen kız, sevgili.

Mimoza

Güzel bir çiçek

Mina

Camın ana maddesi. 2. Liman, iskele. 3. Gökyüzü.

Mine

1. Maden ve çini üzerine vurulan camı andırır cila. 2. Dişlerin üzerindeki ince ve parlak tabaka. 3. İnce ve parlak nakış.

Minel

Cennetteki inci tanesi.

Minen

Minnet etmek demektir.

Minnet

Yapılan bir iyiliğe karşı kendini borçlu sayma, gönül borcu; 2. Bir iyiliğe karşı teşekkür etme, memnuniyet duyma.

Mintaha

Cennet kapısıdır.

Mira

Eski Likya kentlerinden birinin adı. Bir kuyruklu yıldız adıdır. Ayrıca İspanyolca’da da “bak” anlamındadır.

Miranda

Hayran edilmesi gereken

Mirari

İnci

Miray

Yılın ilk aylarında doğan / Güneş gibi ay gibi parlayan

Miraz

Amaç, hedef

Mircan

Gerçek dost olan değerli kimse / Güneş gibi aydınlık. / Canın içi… gibi farklı anlamlarına rastlıyoruz.

Mirden

Cennet yüzü.

Mirgün

Günlerin şahı padişağı.

Mirhan

Candan, canın içi.

Misal

örnek olarak alınabilen, gösterilen şey, örnek. 2. Benzer, eş gibi.

Mislina

Eshab’ül-Kehf’in(Yedi uyurlar) isimlerinden bir tanesi.

Mişvar

Huy, alışkanlık, tarz.

Miyase

Değerli taşlarla süslü taç.

Miyaser

Yarası değerli taşlarla süslü taç

Mizur

Munzur nehri.

Mısra

Şiirin bir satırı

Moral

Mor ile al, hem mor hem al renkte; moral, motivasyon gibi anlamları vardır.

Moran

Sis.

Morgül

Mor renkte gül

Moripek

Mor renkte ipek

Muaccel

Acele olunmuş, acelecilik. 2. Peşin, vadesi olmayan.

Muadelet

Değer bakımından eşit olma, eşitlik, denklem.

Mualla

Makam ve rütbece yüksek olan

Muazzez

Sevilen, aranan

Mübeccel

Yücelmiş, saygı gösterilmiş yüce, ulu.

Mübeddil

Değiştiren.

Müberra

Aklanmış, temize çıkarılmış

Mübeşşer

Müjdelenmiş.

Mübeyyen

Beyan edilen, bildirilen, açıkça söylenen.

Mübine

İyiyi, kötüyü ayıran. 2. Apaçık, besbelli.

Mübtesim

Gülümseyen, tebessüm eden.

Mücber

Zorunlu, zorlanan.

Mücella

Parlak, cilalanmış

Mücevher

Değerli süs eşyası.

Mucibe

kap eden, gereken.

Mucide

Bilinen şeylerin yardımıyla hiç bilinmeyen bir şey bulma. 2. Yeni düşünce ve anlamlar bulabilen.

Mucize

İnsanı şaşkınlık içinde bırakan olağanüstü olay.

Müçteba

Seçilmiş, seçkin.

Müdebber

Tedbir, önlem alınmış. 2. Her şey düşünülmüş. 3. Azat olması için sahibinin ölümü koşul olarak kabul edilmiş köle.

Müdrike

Anlayan, kavrayan, idrak eden. 2. Yaklaşan, ulaşan.

Müeccel

Tecil edilmiş, sonraki bir zamana bırakılmış, ertelenmiş.

Müedda

Eda edilmiş, ödenmiş. 2. Anlam, kavram.

Müesser

Eser bırakan, eser sahibi

Müeyyet

Sağlamlaştırılmış, güçlendirilmiş. 2. Yardım gören.

Müfide

Anlatıcı, yararlı

Müge

İnci çiçeği

Muhabbet

Sevgi. 2. Dostça konuşma, yarenlik, sohbet etme.

Muhibban

Sevenler muhabbeti olanlar. 2. Dostlar, ahbaplar. 3. Bir tarikate sevgi duyanlar, bağlı olanlar.

Muhibbe

Kadın dost.

Mühibe

Korku ve saygı uyandıran.

Mühire

Aydınlatan.

Muhlise

İçten, samimi, dost canlısı

Mühri

Güneşli.

Muhsine

İyilik yapan, hoşgörülü.

Muhterem

Saygın, saygıdeğer

Muhteşem

Görkemli, gösterişli, büyük ve göz alıcı.

Müjde

İyi haber, sevinçli haber

Müjdecan

İyilik haberleri getiren

Müjdenaz

Nazlılığıyla kendini sevdiren.

Müjdenur

İnsanın içini ferahlatan haber.

Müje

Kirpik.

Müjgan

Kirpik

Mukadder

Tanrı hükmü, kader, alın yazısı

Mukaddes

Kutsal olan, mübarek olan

Mükafat

ÖdüL. 2. Değerlendirici, sevindirici davranış.

Mukbile

İkbal sahibi. 2. Mutlu, kutlu.

Mükedder

Üzgün, acılı, üzüntülü, kederli.

Mükesser

Kırık, kırılmış.

Mukime

Bir yerde yerleşmiş, orada oturan.

Mükrem

İkram olunmuş, değer verilerek ağırlanmış,

Mükrime

İkramı bol olan

Müldüz

Duru, berrak su.

Müleyyen

Yumuşatılmış, mülayimleştirilmiş.

Mülhime

İlham eden, içe doğduran.

Mülkiye

Devlet yönetimindeki sivil görevliler sınıfı

Mülzime

Susturan. 2. Gerekli gören.

Mümine

Tanınmış iman etmiş, İslam dinine inanmış, Müslüman kadın

Münciye

Kurtaran, kurtancı.

Münevver

Nurlanmış, ışıklandırılmış, aydın, saygıdeğer

Münibe

Allah’a teslim olan. Güzel yağan yağmur

Münife

Yüksek, ulu, büyük. 2. Ululuk

Münime

Nimet veren, yedirip içiren. 2. İyiliksever, velinimet.

Münire

Işık veren, aydınlatan

Munise

Canayakın, sempatik

Münşire

Anlatımı iyi olan sekreter. 2. İyi hatip.

Münteha

Son nokta, son sınır, nihayet, akıbet

Muradiye

Muradına eren

Mürebbi

Çocuk eğiticisi kadın.

Müren

Büyük akarsu ırmak ve bir tür balık adıdır.

Müride

Bir tarikat şeyhine bağlanarak ondan tasavvufun yollarını öğrenen, onun doğrultusunda ilerleyen kimse.

Mürşide

Doğru yolu gösteren kılavuz

Mürüvvet

Kişilik, şahsiyet, insanlık, cömertlik, iyilikseverlik

Mürvet

Mertlik, yiğitlik

Mürvet/Mürüvvet

Yiğitlik, Kişilik, mertlik

Müsalemet

Barış içinde yaşama, iyi geçinme.

Müseccel

Sicil defterine, kütüğe yazılmış

Müsemma

Adı olan, adlanmış. 2. Parası, sayısı tutarı belli. 3. Belli bir zaman süresi.

Müşerref

Onurlandırılmış, şerefli kılınmış

Musiye

Vasiyet eden kadın.

Muslihe

Islah eden, düzelten, iyileştirmeye çalışan. 2. Barıştıran, arayı düzelten.

Müslime

Müslüman

Müstakbel

İleri bir tarihte beklenen, gelecek. 2. İstikbal, gelecek (zaman).

Müstesna

Bir bütünün veya kuralın dışında olan

Muştu

Müjde, sevindirici haber.

Muteber

Hatırı sayılır, güvenilir, saygın.

Müveddet

Sevgi, muhabbet, dostluk.

Müyesser

Kolayca olan, kolayca bulunan

Müzehher

Çiçekli

Müzeyyen

Süslü, süslenmiş

Nabia

Yerden fışkırıp çıkan, akan, fırlayan

Nabiye

Haberci, haber veren.

Naçari

Çaresiz, olanaksız, zor durumda kalma.

Naciye

Kurtulmuş, selamete kavuşmuş

Nadide

Görülmemiş, görülmedik, ender bulunan

Nadime

Tövbe eden

Nadir

Seyrek, az bulunur.

Nadire

Az bulunur, seyrek, ender bulunan

Nadiye

Seslenen, bağıran.

Nafia

Bayındırlık işleri

Nafile

Yararsız, boşa giden, boş, işe yaramayan. 2. Fazladan kılınan namaz veya tutulan oruç.

Nafiye

Ortadan kaldıran kişi.

Nafize

Sözü geçen kişi

Nagehan

Ansızın, birden bire, zamansız, vakitsiz

Nagehan / Nagihan

(Fars.) Ka. – Ansızın, birdenbire.vakitsiz

Nagihan

Ansızın, birden

Nağme

Uyumlu ses

Nağmehan

Şarkı söyleyen

Nahide

Yeni yetişen genç kız

Nahide/Nahite

Körpe, genç kız.Yeni yetişen kız

Nahire

Ayın ilk günü veya son gecesi.

Naibe

Birinin yerine geçici olarak oturan vekil

Naile

Muradına ermiş

Naime

Hoş, zarif kadın

Naire

Ateş, alev, sıcaklık.

Nakiye

1. Temiz, pak. 2. Çok ince, çok güzel, zarif.

Nakşıdil

Gönül resmi, gönül süsü.

Nalan

İnleyen, feryat eden

Nalie

Muradına eren, kazanmış, ele geçirmiş.

Name

Mektup, sevgi mektubu

Namiye

Yetişen, Büyüyen, Çoğalan, Artan, Fazlalaşan, Güç Kazanma, Yetişme, Gelişme, Olma, Namlı, Ünlü, Tanınmış, Şöhretli anlamlarını taşır

Nargül

Kırmızı gül, gül gibi güzel olan

Narin

İnce yapılı, zarif

Nariye

Cehennemle ilgili. 2. Cin peri.

Nas

Yardım eden, yardımcı. Kuran’ da bir sure ismidir. İnsan anlamına da gelir.

Nasibe

Birinin payına düşen şey

Naşide

Şiir söyleyen, şiir okuyan

Naşire

Dağıtan, yayan.

Nasiye

Altın

Nayad

Denizkızı

Naz

Kendini beğendirmek amacıyla yapılan davranış

Nazan

Nazlanan, işve yapan, cilve yapan

Nazar

Göz değmesi, göz

Nazbahar

Nazlı olması güzelliğinden gelen

Nazcan

Nazlı dost

Nazdar

Nazlı. Naz yapan

Nazende

Nazlı, alımlı

Nazenin

Cilveli, nazlı

Nazer

Nazar

Nazgül

Gül kadar güzel olan, nazlı

Nazgüzar

Becerilerini göstermekte nazlanan

Nazife

Temiz pak bayan

Nazik

İnce, narin, terbiyeli, saygılı, güzel zarif anlamlarını taşır

Nazikane

İncelikle, saygıyla, nezaketle.

Nazile

Yukardan aşağıya inen anlamındadır. Bir yere konan, bir yerde konaklayan

Nazime

Düzenleyen, tanzim eden.

Nazire

Örnek, karşılık

Nazılşah

Nazlanması gücünden kudretinden gelen.

Nazılyel

Usul usul esen yel.

Nazlan

Naz yap, cilveli ol

Nazlı

Naz eden, cilveli, işveli

Nazlı(M)

Naz yapan, işveli, edalı

Nazlıay

Ay kadar güzel olduğundan ötürü nazlı olan

Nazlıcan

Nazlı dost

Nazlıcık

Sevimli, işveli.

Nazlıdil

Kendini ağırdan satan.

Nazlıela

Ela gözlü, nazlı bakışlı.

Nazlıfer

Ruhunu yansıtmakta nazlanan

Nazlıgöz

Süzgün bakışlı.

Nazlıgül

Naz yapan, değer verilen sevgili

Nazlıgülen

Gülmekte bile nazlanan

Nazlıgüz

Ruhundaki hüznü yansıtmakta nazlanan.

Nazlıhan

Naz yapan

Nazlım

Naz yapanım, işvelim, cilvelim, benim nazlım

Nazlınur

Nazlı ışıltı

Nazlışah

Nazlanması gücünden, kudretinden gelen

Nazlışan

şöhretinden yanına yaklaşılmayan.

Nazlısel

Nazlı, coşkulu.

Nazlışen

Gülmekte bile nazlanan

Nazlıses

Ağzından zorla laf alınan. 2. Pek konuşmayan.

Nazlısoy

Nazlı bir soydan gelen.

Nazlısu

Nazlı ama yüreği temiz olan.

Nazlıtan

Nazlı güzel, nazenin.

Nazlıyar

Nazlı sevgili.

Nazmiye

Vezinli ve kafiyeli sözle, nazımlailgili

Nazra

Bir tek bakış anlamına gelmektedir

Nebahat

Onur, şeref, ün

Nebihe

Şan, şöhret sahibi.

Nebile

Fazilet sahibi.

Nebiye

Yol gösteren

Neçar

Çaresiz.

Necibe

Soylu, soyu temiz

Necla

Çocuk, evlat, oğul, kuşak, sülale, nesil

Necmiye

Yıldızlarla ilgili, yıldızlaraait

Necve

Çocuk, evlat.

Neda

Çiğ damlası, nem, rutubet

Nedime

Zengin veya itibarlı bir kadının arkadaşı / Saray hayatında Sultan hanımlarının yardımcıları / Gelinin yardımcısı

Nefaset

Güzel ve enfes olma durumu. 2. Tat güzelliği.

Nefel

Çiçek

Nefes

Hayat kaynağı olan soluk, canlılık

Nefika

Temiz, berrak

Nefis

Öz varlık kişilik. 2. İnsanın yeme içme gibi ihtiyaçlarının bütünü. 3. Pek hoş, istek uyandıran, çok güzel.

Nefise

Pek hoş, çok hoşa giden, en güzel, çok beğenilen

Nefsi

Nefisten doğan şeylerle ilgili. 2. Kişinin kendine ait, onla ilgili.

Nehar

Gündüz

Nehir

Irmak, büyük akarsu

Nehire

Gereğinden fazla

Nejan

Keskin gözlü.

Nejla

Kuşak, sülale

Nejla (Neclâ)

1. Çocuk, evlat. 2. Kuşak, soy, nesil. 3. Güzel gözlü kadın.

Nemika

Mehtap.

Nemir

Ölümsüz.

Nergis

Çiçekleri ayrı ayrı ya da bir kök üzerinde sarı ve beyaz renkte bir bitki

Nergise

Nergisle ilgili.

Nergisi

İnsanın aklını başından alan göz. 2. Nergis biçiminde kesilerek yapılan bir tür hamur işi.

Neriman

Pehlivan, yiğit

Neris

Gözümün bebeği gözümün içi manasına gelir.

Nermin

Yumuşak, nazik, ince

Nermık

Yumuşacık.

Nerwan

Silopi ovasında tarihi bir şehir.

Neşe

Sevinç, gönül ferahlığı

Neşead

Adı gibi neşeli, şen şakrak olan.

Neşeay

şen şakrak, güzel.

Neşecan

Sevinçli

Neşecik

Sevimli, şen şakrak.

Neşegül

Sevimli güzel.

Neşeli

şen şakrak.

Neşem

Yaşamın sevimli yanlarını bulan.

Neşenaz

Sevimli, nazlı.

Neşenur

İçindeki coşkuyu dışarı saçan.

Neşesal

Ruh sevincini herkese yansıtan.

Neşesel

İçtenliğini, neşesini, coşkuyla yansıtan.

Neşever

Çok neşeli

Nesevi

Kadınla ilgili, kadınlık.

Nesibe

Temiz, soylu

Neşide

şiir. 2. Bir toplulukta okunmaya değer şiir. 3. Ata sözü gibi kullanılan beyit veya dize.

Nesil

Aynı çağda, aynı yaşta bulunan kimselerin tümü, kuşak

Nesim

1. Yumuşak esinti, yel. 2. Yumuşak huylu.

Nesime

Yel, hafif esinti. 2. İyi huy.

Neşire

Yayma, dağıtma, çıkartma. 2. Bir yere yazma, yazdırma. 3. Kitap, gazete bastırıp çıkartma 4. Kıyamet günü tüm insanların dirilmesi

Nesli

Soylu

Nesliad

Asil isim.

Nesliay

Asil ay.

Neslican

Sevgi dolu soyu olan.

Neslicik

Sevimli, soylu.

Neslidil

Güzel sözler söyleyen.

Nesligül

Soyunun gülden gelmesi

Nesligülen

Gülen bir soydan gelen.

Nesligün

Özel gün.

Nesligüz

Güzel bir sonbahar.

Neslihan

Han soyundan gelen

Neslinaz

Nazlılığı kanından gelen

Neslinur

Soyu ışık saçan.

Neslişah

Şah soyundan gelen

Neslisal

Soyuyla övünen.

Neslişan

Geçmişinden gelen bir şöhrete sahip kişi.

Neslisay

Saygınlığı ve soyluluğu karakterinde barındıran.

Neslisel

Coşkusu soyundan gelen. .

Neslisen

Soylusun.

Nesliser

Asilliğiyle gözler önünde olan.

Neslises

İyi hatip.

Neslisev

Kendin gibi olanı sev.

Nesliseven

Adı gibi olanı seven.

Neslisever

Kendi gibi olanı sever.

Neslisoy

Çok asil bir soydan gelen.

Neslitan

Soylu güzel, asil.

Nesliten

Yüreğindeki soyluluğu dışına yansımış.

Nesliyar

Doğuştan sevecen.

Nesliyel

Bağra esen.

Nesrin

Bir tür yaban gülü

Nesteren

Yaban gülü. Ağustos’ta açan gül.

Neşure

Durmaksızın yayın yapan.

Neşve

Keyif, neşe

Neşvünema

Büyüme, gelişme, yetişme.

Netice

Son, sonuç, bitim. 2. Öz, özet.

Nev

Yepyeni

Neva

Ses, seda, makam, ahenk, name

Nevade

Torun

Nevai

Makam, ses ve ahenkle ilgili. 2. Nasiple ilgili.

Nevair

Ateşler, alevler.

Neval

Şans, talih

Nevaziş

Okşama gönül alma, iltifat etme.

Nevbahar

İlkbahar, ilkyaz

Nevber

Turfanda çıkan meyve. 2. Göğüsleri yeni çıkan kız.

Nevcan

Yeni doğmuş.

Nevcihan

Yeni yetişen

Neveser

Türk müziğinde bir makam ismi

Nevgece

Yeni yeni oluşan gece

Nevgül

Yani açmış gül

Nevhager

Ağıtçı.

Nevheves

Bir işe yeni başlayan. 2. Sık sık iş değiştiren.

Nevid

Yeni, yepyeni

Nevide

Müjde, sevinçli haber.

Nevin

Yeni, çok yeni

Nevir

Parlaklık, ışıldama. 2. Ağaç çiçeği.

Nevmide

Umutsuzluk.

Nevnihal

Taze fidan

Nevra

Işıklı parlak, çiçek

Nevrazin

Bahar çiçeği.

Nevres

Yeni yetişen

Nevreste

Yeni yetişen, yeni oluşmuş.

Nevriye

Işıklık, parlaklık

Nevrozin

Bahar çiçeği.

Nevruz

Yeni gün

Nevsal

Yeni yıl

Nevsale

Genç, taze. 2. Küçük.

Nevsefer

Yeni yolculuğa çıkan.

Nevşin

İlk ışık, ilk nur

Nevşüküfte

· Yeni açılmış çiçek.

Nevzat

Yeni doğmuş, yeni doğan çocuk.

Newal

Vadi.

Newşe

Şiir.

Neyir

Aydınlık, ışık, parlaklık, güneş

Neylan

Murada ermek, gerçekleşmiş dilek

Neyran

Ateşler, cehennem

Neyyire

Nurlu, parlak. 2. Işık veren cisim, cisim haline gelmiş nur.

Nezafet

Temiz olma.

Nezahat

İç temizliği, paklık

Nezaket

Naziklik, zariflik, incelik

Neziha

Temiz, titiz insan

Nezihe

Temiz, pak

Nezire

Adanan şey, adak.

Nice

Ne kadar, ne denli, nasıl, oldukça çok

Nida

Bağırma, sesle çağırma, haykırma

Nifa

Menfaat, fayda

Nigah

Bakış. bakma, göz.

Nigar

Resim, resim gibi güzel

Nihade

Koymuş, koyulmuş.

Nihai

Fidan, taze sürgün.

Nihal

İnce ve düzgün vücutlu, fidan gibi

Nihan

Gizli, saklanmış, görünmeyen, sır, giz

Nihavent

Türk müziğinin en eski makamlarından biri.

Nihle

Allah’ın emaneti

Nil

Afrika kıtasında bir nehir

Nilay

Işıklı mavi ve lacivert

Nilberk

Parıltı, ışık.

Nilda

“Mucize” cennet kapısındaki meleklerden biridir.

Nilgün

Mavi renkte, çivit rengi

Nilhan

Nil havzası hanlarından.

Nili

Çivit mavisi.

Nilsu

Su gibi ışıltılı, değerli.

Nilüfer

Geniş yapraklı, durgun sularda yetişen bir su bitkisi

Nimet

İyilik, iyi bir yaşantı için gerekli şeyler

Nira

Ancak rüyada karşılaşılabilen nadide güzel

Niran

Nurlar, aydınlıklar, ışıklar – Ateşler – Cehennem

Nirwana

Zerdüşt dininde Arafat. 2. Meydan.

Nisa

Kadındemektir. Kuran’ da bir sure adıdır.

Nisan

Yılın dördüncü ayı

Nisanur

Aydınlık kadın

Nisvan

Kadınlar.

Nisyan

Unutma, hatırdan çıkartma. 2. Unutulma.

Niyet

Bir şeyi yapmayı önceden isteyip düşünme, maksat.

Nüceba

Asiller, soylular.

Nudem

Pişman olma, pişmanlık

Nüdema

Arkadaşlar.

Nüjen

Modern.

Nüket

Zarif söz, nükte

Nükhet

Güzel ve hoş kokulu

Nükte

Şaka

Nümune

örnek.

Nupelda

Yeni açılmış tomurcuk

Nur

Işık, aydınlık

Nural

Kutsal ışık

Nurâlem

Evreni, âlemi aydınlatan ışık.

Nuran

Işıklı, nurlu, aydın

Nurani

Nur yüzlü. 2. Görünüşü saygı uyandıran.

Nuray

Ay ışığı gibi nurlu

Nurbanu

Aydınlık yüzlü kraliçe, güzel kadın

Nurben

“Nurluyum, ışık saçıyorum” anlamında kullanılan bir ad.

Nurcan

Işık canlı, can ışığı

Nurcihan

Cihan’ın nuru, ışığı. Dünyaya ışık saçan

Nurçin

Nur toplayan

Nurdal

Işık saçan dal, ışıklı dal

Nurdan

Işıktan yapılmış

Nurdanay

Işık saçan güzel.

Nurdane

Nur yüzlü, nur gibi güzel.

Nurdil

Nurlu olduğu gibi aynı zamanda da tatlı dilli.

Nurdoğan

Işık gibi güzel doğmuş olan ışık gibi doğan, doğan ışık

Nureda

Işık saçan işveli güzel.

Nurefşan

Aydınlık veren, ortalığı ışık içinde bırakan. Nur ve efşan kelimelerinden birleşik isim

Nurel

Aydınlık el, ışık el

Nurfer

Aydınlık, parlak, ışık, gözün aydınlık kısmı

Nurfeza

Işığı artıran, ışık saçan.

Nurfidan

Gençliğiyle ışık saçan.

Nurgör

Işık gör

Nurgöz

Gözleriyle ışık saçan, göz kamaştıran.

Nurgül

Işıklı gül, gül gibi güzel ve aydınlık

Nurgün

Nurlu gün, günün ve bütün hayatın nurlu parlak olması

Nurgüz

Sonbahar ışığı.

Nurhal

Işıklı hal, aydınlık durum

Nurhan

Aydın hükümdar

Nurhanım

Aydınlık, ışık saçan hanım.

Nurhayal

Hayallerdeki ışık.

Nurhayat

Aydınlık, parlak, hayat

Nurhilal

Işık saçan hilal.

Nurinisa

Nurlu kadın.

Nuriş

“Nuriye” isminin kısaltılarak söylenen bir biçimi.

Nuriye

Işıklı, ışıktan gelme

Nurışık

Pırıl pırıl parlayan ışık, aydınlık ışık

Nurkadın

Aydın, parlak kadın.

Nurkan

Kanı ışıklı olan

Nurlu

Aydınlı, ışıklı, parlak. 2. Saygı uyandıran, temiz.

Nurmelek

Melek gibi saf ve temiz güzel

Nurnigar

Güzelliğiyle göz kamaştıran sevgili.

Nurol

Işık saç, ışık ol, nur gibi, gökkuşağı gibi güzel ol

Nuröz

Işıklı öz, aydınlık öz, özü kendisi aydınlık kimse

Nurper

Işıklı kanat

Nurperi

Işıktan yapılmış ve peri kadar güzel; güzel ışıklı peri

Nursabah

Işıklı, aydınlık sabah.

Nursaç

Işık dağıt, ışık saç

Nurşah

Işıldayan hükümdar

Nursal

Işıksal ışıkla ilgili

Nursan

Işık veren ad, ışık saçan san, ışıklı san, ışıktan yapılmış ad

Nursay

Işık gibi say, ışık gibi bil anlamında

Nurseda

Aydınlık ses

Nursel

Sel gibi ışık

Nurselen

Aydınlık müjde.

Nurseli

Işık seli

Nursema

Aydınlık gökyüzü

Nursen

Işık gibi nurlu

Nursena

Nur ve Sena isimlerinin birleşiminden oluşmuş bir isimdir

Nursenem

Nur ve senem isimlerinin birleşimidir

Nursenin

Işık. 2. Aydınlıklar senin.

Nurser

“Işık ser, çevreni aydınlat” anlamında kullanılan bir ad.

Nurseren

ışığıyla göz kamaştıran.

Nursev

Işığı sev, ışık sev

Nurseven

Aydınlığı seven.

Nursever

Aydınlığı sever.

Nursevil

Sevilen, ışık saçan.

Nursevim

Işıklı ve sevimli

Nursevin

Aydınlık ol ve sevin

Nurseza

Nura layık, ışığa, aydınlığa layık

Nursim

Aydınlık ve gümüş gibi parlak

Nursima

Işıklı, aydınlık yüz

Nurşin

Tatlı ve lezzetli

Nursine

Yüreğide kendi gibi nurlu olan.

Nursoy

Işık saçan bir soydan gelen.

Nursu

Su gibi aydınlık ve güzel

Nursun

“Sen ışıksın, nur gibi aydınlıksın” anlamında kullanılan bir ad.

Nurtaç

Mücevher gibi parıldayan, ışık saçan.

Nurtan

Alacakaranlık ışığı.

Nurtane

Parlak ve ışıklı olan.

Nurtek

Nur gibi parlak ve aydınlık olan.

Nurten

Teni ışık gibi beyaz olan

Nurtop

Işık küresi.

Nurver

Işık saçan, ferahlatan.

Nurveren

Işık, parlaklık, aydınlık veren.

Nurzen

Nurlu, ışıklı kadın.

Nurzer

Altın gibi parlak ışık.

Nuşabe

İçene ölmezlik sağlayan su, ab-ı hayat.

Nuşanuş

Sürekli içme, içtikçe, içerek.

Nüshet

Sevinç, eğlence, neşe.

Nuşin

Tatlı, lezzetli. 2. içki.

Nutiye

Gökyüzündeki en parlak yıldız

Nüvide

Müjde.

Nüvişte

Yazılmış şey, mektup.

Nüzhet

Sevinç, eğlence.

Oba

Yurt, mesken

Öbek

Tomurcuk, aynı türden şeylerin oluşturduğu yığın küme

Ocan

Sevilen kişi

Odana

Kırgız ve Kaşgar Türkleri’nde dişi peri

Oder

Ateş gibi canlı, hareketli

Odgül

Ateş gülü

Odil

O tatlı dil

Ödül

Armağan

Öfke

ötüşen, şen, şakrak.

Oflaz

1. Eksiksiz, tam. 2. Yakışıklı, hoş görünen. 3. Eflatun renkli.

Öğe

Öke

Öget

İyi, uygun, güzel

Ogül

Gül gibi güzel.

Öğün

Güzelliğinle, herşeyinle, övün, kendini öv

Öğüt

Tavsiye

Ökmen

Akıllı zeki, bilgili.

Oksal

Oka ilişkin

Okşan

Hep sevilen, beğenilen ol

Oksu

Hızlı akan su

Okyanus

Ana karaları birbirinden ayıran büyük deniz

Olca

Savaşta ele geçirilen mal

Olcay

Mutlu, ongun, şans, talih

Olgaç

Bilgi ve görgüde olgunlaşan

Olgun

Bilgi ve görgü bakımından zengin kimse.

Olgunsu

İçimi güzel, iyi su.

Olsar

İsim yap, adın duyulsun.

Oluş

Olma işi, olma biçimi var oluş

Omay

Gözde, sevilen, beğenilen

Ömrüm

Ömür anlamı taşıyan, ömrün sahibi

Ömür

Yaşama süresi, hayat

Ömürlü

Uzun yaşayan, uzun ömürlü.

Onat

Güzel, düzgün, doğru, uygun, namuslu.

Önay

Ay’ın ilk günlerindeki hali, hilal

Önem

Mühim olan, gerekli olan.

Öney

Önde giden, ileri giden, önde olan

Ongar

Kurtuluş

Ongu

Sağlık, mutluluk

Ongül

Ön ayak olmak

Öniz

(ilk çocuk için) ilk iz, önceki iz

Önnur

İlk çocuğa verilen bir ad.

Opal

Değerli bir taş

Oray

Ateş gibi kızıl renkte ay

Ören

Eski yapı ya da kent kalıntısı

Örengül

Örende yetişen bir tür gül, ak gül, yaban gülü

Örfiye

Gelenek ve görenekle ilgili örfle ilgili.

Örge

Süs, motif

Örgen

Urgan, ince hat, ip.

Orgül

Ateş kırmızısı

Örgün

Türlü ve düzenli parçalardan oluşan

Orkide

Değerli bir çiçek

Örnek

Benzeri yapılacak olan, benzetilmek istenen şey. model. 2. Bir bütünün niteliğini anlatmak için bütünden ayrılarak verilen küçük parça. göstermelik, numune. 3. Bir şeyin benzeri tıpkısı, misal. 4. En iyi biçimde olan.

Ortanca

Gölgelik yerde yetiştirilen bir süs bitkisi, yaş bakımından üç kardeşin büyüğü ile küçüğü arasında bulunan

Orun

1. Makam, öenmli yer. 2. Gizemli, gizli.

Oskay

Neşesi eksik olmayan

Öşme

Kaynak, suyun topraktan çıktığı yer.

Otacı

Hekim, doktor.

Otay

Alev kızıllığında ay.

Ötleğen

Sığırcığa benzeyen ötücü bir kuş.

Oval

Yuvarlak, yumurta biçiminde olan, yan yuvarlak.

Övgü

Övme, övmek için söylenen söz

Övgül

Övgüye değer, övülmeye değer, övülesi

Övgüm

övmeye değer gördüğüm.

Övgün

Övülmüş, övülen kişi

Övgünç

Bkz. Öğünç, övünç

Övünç

Övünmeye yol açan ya da hak kazandıran şey, kıvanç, sevinç

Oya

İğne, firkete, tığ, ya da mekikle yapılan, ibrişimden önce dantel oya gibi güzel olan

Oyacan

Nazlı ve kibar

Oyaçiçek

İnce, kibar, nazik kız.

Oyacık

Sevimli zarif kişi.

Oyalı

İnce nazikçe, güzelce.

Oyalıgül

Er ince ayrıntısına kadar çok güzel olan.

Öykü

Hikaye/ Masal

Oylum

Derinlik, bir cismin uzayda doldurduğu boşluk, kıvrım, bukle

Oysu

İnce akan su, derecik

Oytun

Beğenilen yer, güzel yer

Öz

1. Bir kimsenin benliği, manevi varlığı. 2. Bir şeyin temel ögesi. 3.

Özaltan

Özü kızıl sabah vakti, öz al renkli tan

Özaltın

Özü altın, altın gibi içsel varlığı olan; halis altın

Ozangül

İnsanı şair yapan, gül gibi güzel

Özant

Yeminine bağlı kimse.

Özaydın

Özü aydınlık, içsel varlığı pırıl pırıl

Özaytan

Özden Ay gibi doğan tan

Özbal

Hiçbir katkısı olmayan bal, gerçek bal, katkısız bal, bal özü

Özbaşak

Başak gibi güzel olan.

Özben

Bireyin kendi varlığı, gerçek ben anlamında

Özbil

Özünü bil; ayrıntıyı değil öz” olanı bil, özü bil

Özbilek

Özünü bilen, öz bilgili

Özcanan

Değer verilen sevgili.

Özde

Kişinin kendi içinde, özünde, canda olan

Özdel

Hediye, armağan.

Özden

Kişinin kendi içinden, özünden, candan olan

Özder

Kısa, öz şeyler

Özderen

Öz derleyen

Özdeş

Birbirine benzeyen, eşit nitelikli, özce eş

Özen

Büyük hassasiyet göstermek

Özenay

Ay gibi çok güzel

Özengül

Özenerek yetiştirilmiş gül özen gülü, istek gülü

Özenir

Bir şeye özenen bir şeyi titizlikle, özenle yapan, özenen

Özenli

Kendisine özen gösteren kimse.

Özenmiş

Özenerek yaratmış

Özer

Yiğit, doğru kimse.

Özey

Aydın kişilik

Özge

Başka, özel. El, yabancı.

Özgecan

Cana can katan

Özgen

Başına buyruk, rahat

Özgönül

Özden ve gönülden

Özgü

Özellikle birine ya da bir şeye ait, mahsus olan

Özgül

Gerçek gül, benim gülüm anlamında

Özgülay

Özelliği, özgülüğü olan ay; özü, kendisi güle benzeyen ay

Özgülüm

Benim kendi gülüm

Özgün

1. Nitelikleri bakımından benzerlerinden ayrı ve üstün olan. 2. Yalnız kendine özgü bir nitelik taşıyan.

Özgünel

Benzeri olmayan el, çok güzel el, eli çok güzel olan kimse

Özgüneş

Sıcak kanlı olan.

Özgüney

Kendisine has nitelikleri olan güzel.

Özgür

Herhangi bir kısıtlamaya, zorlamaya, koşula bağlı olmayan, başına buyruk, hür

Özil

Özü yabancı olmayan, kendi ilimiz

Özipek

Özü ipekten

Öziş

Gerçektem eş olan kimse.

Özkut

Özünde kutsallığı barındıran.

Özlem

Hasret, bir şeye karşı veya bir kişiye duyulan kavuşma isteği

Özlen

Hasret çekilen, özlenen

Özlenen

Özlem duyulan, kavuşma isteği uyandıran görme isteği uyandıran, hasreti çekilen

Özler

Kavuşma isteği çeken

Özleyiş

Özlem duygusu, hasret çekme.

Öznil

Nil nehri gibi verimli.

Öznur

Gerçek ışık, ışığı özlü olan

Özperi

Peri kadar güzel

Özpetek

Gerçek petek

Özpınar

Gerçek pınar, gerçek kaynak

Özşah

Güçlü kişilik

Özsel

Öze bağlı, özle ilgili

Özselen

Öz ses, öz bilgi, gerçek bolluk

Özsev

İçten gelen sevgi

Özsevi

İçtenlikle seven.

Özsu

Besleyici su, bitkilerin dokularında bulunan su

Özten

Güzel tenli

Öztün

Sağlam, sağlıklı kişiliği olan

Özüm

Kardeş gibi görülüp, sevilen

Özün

Hakkıyla kazanılmış ün

Özveri

Kendinden bir şeyler verme işi, bir amaç uğruna kendi yararından vazgeçme

Pakize

Temiz, lekesiz, halis, saf

Paksu

Su gibi temiz ve saf olan kimse.

Paksüt

Süt gibi temiz bir karakteri olan.

Pamira

Orta Asya’da bir yayla adı

Pamuk

Uysal, yumuşak kişi

Papatya

Bir kır çiçeği; sarı ve beyaz

Parçe

Parça, bir bütünden ayrılmış küçük bölümler.

Parla

(Parla-maktan buyruk) ışık saç, tutuşup alev çıkar

Parlak

Parlayan, ışıldayan. 2. Temiz ve ışıklı. 3. Göze çarpacak kadar başarılı olan.

Parlanur

Nur gibi parla, ışık saç

Parlar

Işıldar, ışık saçan

Payam

Badem.

Payan

1. Son, nihayet. 2. Uç, kenar.

Paye

1. Aşama, rütbe, derece. 2. Basamak, merdiven basamağı. 3. İkizlerin b

Payende

Kararlı, temelli

Payidar

1. Saygın, rütbeli. 2. Kalıcı.

Payiz

Güz, sonbahar.

Peçen

Çayır, çimen

Pek

1. Sert, katı. 2. Sağlam, dayanıklı. 3. Hızlı.

Pekak

Çok temiz, çok ak.

Pekay

Ay gibi güzel

Pekbal

Çok tatlı, çok sevimli.

Pekdeğer

Çok değerli, çok kıymetli.

Pekkan

Sağlam, temiz soydan gelen.

Peköz

Sağlam öz, özü sağlam kimse

Pekşen

Çok neşeli, çok sevinçli

Peksu

Çok saf ve temiz.

Pelin

Sağlık için kullanılan bitki, pelin otu

Pelinsu

Pelin + Su isimlerinin birleşimi

Pelit

Meşe ağacı ve yemişi

Pelşin

Yeşil yaprak

Pembe

Kırmızı beyaz renklerin karışımı

Pembegül

Pembe renkli gül gibi olan

Pembenaz

Nazlı güzel

Pembenur

Pembe renkli ışık saçan.

Pera

Beyoğlu’nun eski adı.

Perçem

Kahkül

Peren

Yaprakları gri yeşil ve tüylü, çoban yastığı da denilen bir bitki

Perestide

Sevgili, sevilen, canan.

Peri

Düşsel bir varlık, bir tür enerji varlığı

Perican

İçtenliğiyle güzelleşen kadın

Periçehre

Peri yüzlü, peri kadar güzel.

Peride

Uçmuş, soluk, solmuş.

Perihan

Periler perisi, çok güzel

Perik

Kuş tüyü.

Perin

Gönül tokluğu

Perinaz

Çok güzel olmasından ötürü nazlanan

Perinisa

Kadınların en güzeli.

Perinişan

Peri gibi, periye benzeyen.

Perinur

Peri gibi güzelliğiyle göz kamaştıran.

Peripeyker

Peri gibi güzel yüzlü.

Periru

Peri yüzlü, çok güzel.

Perisu

Peri kadar güzel ve su kadar saf olan

Periveş

Peri gibi çok güzel.

Periyar

Peri kadar güzel sevgili.

Perizat

Peri çocuğu, çok çok güzel

Perize

Kırmızı altın.

Permun

Bezek, süs.

Perran

Uçan, uçucu

Perrin

Naz, nezaket, gönül tokluğu

Peru

ışığa gelen kelebek.

Peruze

Mavi renkli, değerli bir süs taşı.

Pervane

Geceleri ışık çevresinde döner küçük kelebek.

Perver

Besleyen, besleyici, eğiten, eğitici.

Pervin

Ülker yıldız takımı (Süreyya)

Perviz

Güzellik, cilve

Pesen

1. Kırağı, çiy. 2. Sis. 3. İnce ince yağan kar, çisenti.

Pesent

1. Beğenen, beğenmiş. 2. Beğenme, seçme.

Pesin

Sonraki, en son

Petek

Arıların ballarını biriktirdiği balmumu altıgen kutucuklar

Peya

Gurur.

Peyam

Badem.

Peyda

Belli, açık, ortaya çıkmak, oluşmak

Peyker

Yüz, sima

Peyma

Ölçen, ölçülü

Peyman

Yemin, ant.

Pinhan

Gizli, saklı

Piran

Yaşlılar, ulu erenler, ermişler.

Piraye

Süs, bezek

Piroze

Güvercine benzer bir kuş türü.

Piruze

Mavi renkli ve değerli bir süs taşı

Piyale

Kadeh, şarap bardağı

Pınar

Su kaynağı, göze

Pırıl

pırıl pırıl ikilemesinin tekil hali, ışıl

Pırıltı

Işık yansıması

Pırıltılı

Pırıltısı olan, parlak. 2. Süslü, özentili.

Pırlanta

Değerli bir tür elmas.

Pıtırca

Koyu pembe renkli bir bahar çiçeği.

Pıtırcık

Koyu pembe renkli bahar çiçeği

Pıtrak

1. Dikenli tohumu insanların giysilerine, hayvanların tüylerine yapışa

Polen

Çiçek tozu

Prenses

Hükümdar kızı

Pullu

1. Pulla işlenmiş, pulla süslenmiş. 2. Süslü, bezenmiş.

Punar

Pınar

Pürahenk

Çok uyumlu.

Pürçek

Bitkilerin saçaklı kökü ya da püskülleri; şakaklardan sarkan saç, zülüf, perçem

Püren

Bir çeşit çalı, meşe filizi

Pürenvar

Rengarenk, çok renkli

Pürfer

Çok parlak, aydınlık.

Pürfeyz

Bereketli

Pürheves

Çok hevesli, çok istekli.

Pürhuzur

Huzur dolu.

Pürlen

Nur İçinde

Pürşan

Çok şöhretli

Pürşen

Neşe dolu.

Pürtaravet

Taptaze.

Püsen

İnce ince yağan yağmur.

Püser

Oğul vermek.

Pütün

Olgun, yetkin.

Rabia

Dördüncü

Rabian

Dördüncü olarak,

Raciye

Rica eden, yalvarıp yakaran.

Radife

Bir yıldızın yakınında bulunan bir başka yıldız

Radiye

Kabullenen, rıza gösteren. 2. Boyun eğen.

Rafia

Her türlü destek, ayaklık.

Rafiha

Bolluk içinde, rahat yaşayan.

Rağbet

İstek, arzu. 2. Beğenme, itibar.

Ragibe

1. Rağbet eden, isteyen. 2. Bol hediye.

Rahel

Hz. Yusuf ve Bünyamin’in annesinin adı

Rahile

Sakin, rahat

Rahime

Acıyan, esirgeyen

Rahiye

Bal arısı.

Rahmiye

Koruyan, esirgeyen

Rahşan

Parlak, parlayan

Rahşende

Farlayan, ışıldayan

Raife

Acıyan, esirgeyen, merhametli.

Raika

Sade, saf, katıksız

Rakabe

Köle, cariye.

Rakibe

Herhangi bir alanda üstünlük sağlamaya çalışanlardan her biri.

Rakide

Durgun, sessiz, hareketsiz.

Rakime

Yazılan şey, mektup.

Rakıme

Yazan, çizen.

Rakkas

Rakseden, dans eden oynayan. 2. Sarkaç.

Rakkase

Geçimini dans ederek sağlayan kadın.

Ramina

Bir bitki

Ramiye

Fırlatan, atan.

Rana

Güzel, hoş görünen

Ranya

ince bakış

Raşide

Akıllı, ergin

Rasiha

Sağlam, kökten güçlü, 2. Bir bilgi dalında, özellikle din bilimlerinde çok bilgisi olan.

Rasime

Âdet, töre, merasim, tören

Rasiye

Büyük dağ.

Ratibe

Maaş, aylık. 2. Görev.

Raufe

Çok merhametli, pek esirgeyen.

Ravda

Bahçe, cennet

Ravza

Ağaçlık ve çimenlik yer

Rayiha

Koku, güzel koku.

Razber

Nisan ayı.

Raziye

Boyun eğen kimse

Rebia

Bahar

Rebiyye

1. Kış sonlarında yapılan ekim. 2. Eskiden ozanların bahara girerken b

Refah

Bolluk, rahatlık.

Refahet

Bolluk, rahatlık.

Refaket

Arkadaşlık, yol arkadaşlığı.

Refhan

Varlık içinde yaşayan

Refia

Yüksek, yüce

Refiha

Rahatlık ve huzur içinde yaşayan.

Refihe

Bolluk ve rahat içinde yaşayan kimse.

Refika

Kadın, eş, arkadaş

Refiye

Ulu, saygıdeğer

Reftar

Gidiş, yürüyüş.

Reha

1. Kurtulma, kurtuluş. 2. Ar. Bolluk, genişlik, varlık.

Rehnüma

Yol gösteren

Rekin

Gururlu, ağırbaşlı, yüksek.

Rekine

1. Gururlu, ağırbaşlı. 2. Saygın yüce, yüksek.

Remide

Ürkmüş, korkmuş.

Remziye

İşaret ile ilgili – Simgesel

Rena

Bakılan, imrenilen, nazar olunan

Renan

Çok ses çıkaran, çınlayan

Rengial

Al renkli.

Rengin

Renkli, boyalı, güzel

Renginar

Ateş renginde olan

Renim

Bağırma, çığlık

Renk

Işığın cisimlere verdiği görüntü niteliği; boya, tarz, şekil, usül.

Reşan

Erişen, yetişen

Resane

Özlem, hasret.

Reside

Erişmiş, yetişmiş, olgunlaşmış.

Reşik

Göz bebeği.

Resmigül

Gül biçiminde, gül gibi, gül gibi güzel olan.

Resmiye

Resmi anlamındadır

Reva

Yerinde, uygun, yakışır

Revan

Yürüyen, giden, akan

Reviş

Yürüyüş, gidiş.2. Tarz, usul, yöntem, üslup.

Revna

Güneş ışığında parlayan su damlası / Göz alıcı güzellikte olan

Revza

Çimeni, ağacı bol olan yer, bahçe.

Reyan

Her şeyin evveli, tazesi

Reyhan

Fesleğen, güzel kokulu bitki

Reyna

Bir daha, yeniden, tekrar

Reyya

Güzel koku.

Reyyan

Suya doymuş

Rezan

Onurlu, ağırbaşlı

Rezik

Gelenek, töre, yöntem.

Rezvan

Bağ, bağcı, üzüm.

Rezzan

Ağır başlı, vakur, ciddi

Rikkat

Acıma, yumuşaklık, 2. incelik, zariflik, içlilik.

Rima

Dişi ceylan yavrusu / Yarık, çatlak, aralık

Rindan

Dünya işini hoş görenler, alçak gönüllüler, kalenderler.

Risale

Küçük, kısa yazılmış kitap, mektup

Risalet

Elçilik, peygamberlik

Riva

Suya doymuş, suya kanmış

Rıfkıye

Yumuşak huylu, yavaş, ağır kimse.

Rızaiye

Eski Urmuye şehri.

Rojbin

1. Gün kokusu. 2. Aydınlık veren.

Rojda

Gün doğumu

Rojin

Güneş ışığı

Roman

Uzun öykü, çingene

Ronahi

Aydınlık

Roni

Aydınlık, gözdeki ışık.

Ronyaı

şık saçan, alim, ulema

Rosa

Gül rengi, pembe ile kırmızı arası bir renk

Roza

1. Pembe elmas. 2. Gün doğumu 3. Gül çiçek

Rozerin

Güneşin doğuşu, altın güneş

Rüçhan

Üstünlük, önderlik, üstün olma

Ruhan

Güzel kokulu

Ruhcan

Üretken insan, hareketli, yaratıcı kişi.

Ruhfeza

Ruha canlılık katan.

Ruhinur

Yüzü nurlu,

Ruhişen

Şen ruhlu, neşeli, canlı kimse.

Ruhiye

Ruhla ilgili.

Ruhsal

Ruhla ilgili olan, ruhi.

Ruhsar

Yanak, yüz, çehre

Ruhsare

1. Yanak. 2. Yüz, çehre. – bk. Ruhsar

Ruhsel

İçi içine sığmayan, coşkulu / Ruh+Sel

Ruhsen

“Sen cana can katıyorsun” anlamında kullanılan bir ad.

Ruhuay

Ruh güzelliği olan.

Ruhucan

Samimiyeti yürekten olan.

Ruhugül

Gül kadar temiz bir ruha sahip olan

Ruhugülen

Şen şakrak bir ruh yapısına sahip olan.

Ruhugüz

Hüzünlü bir ruh yapısına sahip olan.

Ruhunaz

Nazlı, nazenin bir karaktere sahip olan.

Ruhunur

İçindeki enerjisini herkese yansıtan.

Ruhuşan

Şöhret arzusu içinde olan.

Ruhuşen

Neşeli bir ruh yapısı olan, şen şakrak,

Ruken

Güler yüzlü

Rukiye

Büyüleyici, sihirli, efsun / Peygamberimizin kızlarından birinin adı

Rüksan

Firdevsi’nin Şahname”sinde geçen, 11. yüzyıl İran efsanevi prenses

Ruman

Hz. Ebubekir(R.A)’ in eşi

Rumeysa

Küçük köpek takımyıldızında en büyük yıldızın adı / bir sahabe adı

Rümeysa / Rumeysa

1.Büyük yıldız, 2. Bir sahabe adıdır

Rüveyda

Hoş, nazik, ince

Rüveyda / Ruveyde

1.Yavaş yavaş, adım adım. 2 (Arapça kökenli)Hoş, ince, nazik,

Rüveyha

İncelik, zariflik.

Rüvide

Yavaş yavaş, adım adım. – bk. Rüveyda

Ruya

Düş, uykuda görülen şey

Rüyahan

Bütün rüyaların yücesi

Rüyet

Görme.Kalp gözüyle görme

Rüzgar

1. Zaman, devir. 2. Dünya. 3. Yel.

Ruziye

Gündüz, gündüze ait olan

Saadet

Mutluluk, sevinçli olma

Saba

Hafif bir rüzgar

Sabacan

Tatlı dost

Sabagül

Şirin güzel.

Sabah

Güneşin doğması ile başlayan zaman bölümü

Sabahat

Güzellik, yüz güzelliği

Sabahat / Sebahat

Güzellik

Sabahnur

Sabah ışığı, günü aydınlatan

Sabanaz

Sevimli, nazlı.

Sabanur

Işık saçan.

Sabiha

Güzel şirin, hoş

Sabire

Sabreden, sabırlı

Sabite

Yerinde duran, kımıldamayan

Sabiye

Ergin olmamış kız çocuğu.

Sabıka

Parlak, ışıklı.

Sabır

Acı, yoksulluk, haksızlık gibi üzücü durumlar karşısında ses çıkarmadan onların geçmesini bekleme erdemi. 2. olacak veya gelecek bir şeyi telaş göstermeden bekleme.

Sabrinnisa

Kadınların sabırlısı.

Sabriye

Sabırlı, sabırla ilgili

Sabrınisa

Sabırlı kadınlar.

Sacide

Secdeye varan, yere yüz süren

Saçı

Gelinin başına saçılan çiçek, şeker, arpa; para gibi şeyler. 2. Düğün armağanı.

Sada

Ses, yankı

Sadakat

İçten bağlılık, sağlam güçlü dostluk, doğruluk.

Şadan

Neşeli, sevinçli

Sadaret

Başta bulunma, öne geçme, liderlik.

Sadberk

Yüz yapraklı katmerli bir gül çeşidi

Sade

Yalın, gösterişsiz, şekersiz

Sadecan

Kendi halinde içten, iyi ve temiz dost.

Sadedil

Temiz yürekli.

Sadegül

Temizliği, dürüstlüğü ve güzelliğiyle bilinen.

Sadem

Durum, safım, yalınım

Sadet

Yakınlık. 2. Niyet, fikir, 3. Asıl konu üzerinde konuşulacak şey, konuya dönmek.

Sadhezar

1. Yüz bin. 2. Çok fazla.

Sadice

Mutlulukla ilgili.

Sadik

Sadık, gerçek dost. 2. Doğru sözlü.

Sadiye

Uğurlu, mutlulukla ilgili

Sadıka

Sadık kimse

Sadme

Çarpma, vurma, 2. Sarsıntı. 3. Hiç beklenmedik bir anda başa gelen bela

Sadriye

Göğüsle ilgili, göğüse ait.

Şaduman

Sevinçli, neşeli, memnun

Şaeste

Onurlu.

Şafak

Tan vakti

Şafaknur

Şafak aydınlığı

Safder

Düşman saflarını yarıp bozan.

Safderun

İçi temiz ve saf olan.

Safdil

İçi temiz, kötülük nedir bilmeyen.

Safican

Temiz, içten dost.

Safigül

Güzel ve temiz insan.

Safiha

Yassı ve düz olan yüz.

Safinaz

Nazlı, çok naz yapan

Safinur

Çok aydınlık, temiz kimse.

Safir

Mavi renkli, değerli bir taş.

Safire

1. İnce, güzel ses. 2. Islık.

Safiye

Katıksız, katışıksız saf

Safiyet

Saflık, temizlik, dürüstlük.

Safıgül

Gül gibi, katıksız, saf, duru, temiz.

Şah’Name

Şahların yaşam öyküsünü anlatan manzum eser.

Sahabet

Sahip çıkma, benimseme. 2. Koruma arka çıkma.

Şahande

Dindar, mutlu, temiz kalpli

Şahane

Hükümdarlara yakışacak kadar güzel, eksiksiz olan.

Sahara/Sahra

Çöl

Sahavet

El açıklığı cömertlik.

Sahba

Şarap.

Şahbanu

Hükümdar eşi, şah hanımı

Şahdane

Büyük inci, kenevir tohumu

Şaheser

Üstün ve kalıcı nitelikte olan

Sahiba

Bir şeyi elde etmiş olan

Sahibe

Sahip olan

Şahide

Mezarın baş ve ayak ucuna dikilen, üzeri yazılı ve çiçekli mermer taşı

Şahika

Yüksek, yüce, dağın zirvesi

Sahil

Deniz ve göl kıyısı

Sahire

1. Geceleri uyumayan, uykusuz. 2. Büyücü, büyüleyici güzel.

Şahizar

Zar etmekten gelir. Ağlayan, dert çeken, içli anlamındadır.

Şahmeran

Mitolojide başı insan, gövdesi yılan biçiminde efsanevi canavar

Şahmerdan

Çok ağır bir tür tokmak ya da çekiç. 2. Vurucu ağırlığı mekanik olarak yükselten ve düşüren makina.

Şahname

Şahların yaşam öyküsünü anlatan manzum eser

Şahnaz

Nazlı, çok naz yapan

Şahnigar

Resmedilen.

Şahnisa

Sözü geçen, otoriter ve saygın kadın.

Şahnur

Aydınlık kimse

Sahra

Kır, ova, çöl

Şahrah

Büyük yol, ana yol, ana artel.

Sahranur

Çöl ışığı

Sahre

Kaya, kütle.

Şahsar

Dallı budaklı ağaçlar. 2. Ağaçlık yer, koruluk.

Şahsen

Kendisi. 2. Yüzünde görülen. 3. Cisim, şekil, görünüş bakımından.

Şahsene

Kızların en güzeli

Şahsenem

Güzel kadınların en güzeli, şaheser

Şahser

Gücünü gösteren.

Şahseren

Gücünü gözler önüne seren, güçlü.

Sahure

Sahur vakti doğan kız çocuklarına verilen bir ad.

Şahver

Büyük inci

Saibe

1. Yanlışlık yapmayan, yanlışsız, doğru. 2. Amaca, hedefe uygun. 3.

Saide

Mutlu, uğurlu

Saika

Yıldırım. 2. Sebep.

Şaikane

İsteklice, şevkli olarak.

Saime

Oruçlu, niyetli

Şairan

Şairler, ozanlar.

Saire

Seyreden, hareket eden, yürüyen.

Şaiyan

Değer, kıymet.

Şakayık

Düğün çiçeğigillerden, çiçekleri türlü renkte, çok yıllık güzel bir süs bitkisi.

Saki

Kadehlere içki dolduran, dağıtan.

Sakibe

Su veren, su dağıtan.

Sakine

Durgun, hareket etmeyen, kımıldamayan, kimseyi rahatsız etmeyen

Şakire

Şükreden, durumundan memnun olan kimse

Sakıye

İçki dağıtan kadın.

Şakrak

Güzel ötüşlü bir tür kuş.

Saliha

Yararlı, iyi, elverişli

Salime

Sağlıklı, sağlam, esen. 2. Eksiksiz. 3. Korkusuz, kendinden emin.

Salise

Saniyeden daha küçük zaman birimi

Saliye

Yeni yılın gelişini kutlamak amacıyla Muharrem ayında yazılıp sunulan kaside.

Salıkbike

Tavsiye edilen, beğenilen kadın.

Salınbike

Salınan, nazlanan kadın.

Salkım

Üzüm gibi, bir sap üzerinde bir arada bulunan

Saltanat

Sultanlık, hükümdarlık.

Samahat

“Semahat” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Samia

İşitme yetisi

Samiha

Cömert, eli açık.

Şamile

Kaplayan, içine alan, çevreleyen. 2. Genel olan, herkese ait olan. (Ar.)

Samime

Bir şeyin içi, özü, merkezi, temeli, kökü.

Samine

Sekizinci

Samire

Meyve veren, meyveli

Samiye

Duyan, işiten, yüce, ulu, yüksek

Samru

Yüksek yer, tepe, üst

Samur

Değerli kürkü olan bir hayvan türü

Samyeli

Güneyden esen sıcak rüzgar

Şan

Ün, nam, şöhret

Sanal

Sanlı ol, ünlen

Sanavber

Çamfıstığı ağacı, 2. Sevgilinin boyu posu.

Sanem

Çok güzel kadın, put

Sanemnur

Put gibi güzel ve parlak kadın.

Sanevber

1. Çam fıstığı ağacı veya kozalağı. 2. Sevgilinin boyu posu.

Sania

İş, meşgale.

Saniha

Düşünmeden, kendiliğinden, doğan düşünce, fikir.

Saniye

Sivil rütbelerden ikincisi. 2. Dakikanın altmışta biri. 3. Fizik ve mekanikte zaman birimi.

Sannur

Nurlu, ışıklı, güzel olmasıyla tanınan.

Sara

Halis, saf, katkısız

Saray

Hükümdarların oturduğu büyük yapı

Sare

Saf, temiz, kalabalık, topluluk

Sarfiye

Giderle yapılan, masrafla ilgili.

Sargın

Albenili, çekici, büyüleyici, sevimli, güzel

Sarhatı

Hatıra, anı.

Şarika

Doğan parlayan.

Sarıcan

Sarışın dost.

Sarıçiçek

Sarı renkli çiçek.

Sarıgül

Sarışın, gül sarısı renkte.

Sarıgüzel

Sarışın güzel.

Sarıkız

Sarışın kız.

Şarkan

Doğu yönünden.

Sarmal

Helis biçiminde olan, helozoni.

Sarmaşık

Koyu yeşil renkte, değişik biçimde yaprakları olan, sap ve dallarından çıkan küçük ek köklerle dik, düz yerlere yapışarak tırmanan, bir bitki türü .

Şathiye

Genellikle şeriata aykırı düşen, öteki dünya ile ilgili şeyleri alaylı bir dille işleyen manzumeler.

Satir

Örten, kapatan.

Satiye

Mütevazi, sadık

Satı

Yaşamı uzun sürmesi için doğumundan önce erenlere adanan çocuk. 2. Satmak işi, satış.

Satıa

Yükselen, yükselip ortaya çıkan.

Satıgül

Satılan gül.

Satıhanım

Kendisini adamış hanım.

Satu

Uzun ömürlü olması için doğumundan önce ermişlere adanan çocuk. –

Savlet

Hücum etme, saldırma.

Savniye

Koruma, gözetme ile ilgili.

Şayan

Yakışır, yaraşır

Sayar

Saygılı, hürmet eden.

Saye

Koruma, yardım, sahip çıkma

Sayede

Bu yoldan, böylelikle.

Şayeste

Değerli, layık.

Sayfiye

Yazlık, yazlık ev.

Saygın

Sayılan, sevilen

Saygül

Sayılasın ve gül gibi güzel olasın

Şayia

Yayılmış haber. 2. Yaygın söylenti.

Şayian

Yayılmış olarak, herkesçe duyularak.

Sayide

Ezilmiş, yıpranmış, eskimiş.

Sayıl

Her zaman saygı gör

Şaylan

Nazlı, neşeli.

Saynur

Saygınlığıyla ışık saçan.

Sayra

Cennette akan suyun çıkardığı ses, cıvıldaşan, ötüşen

Sayran

Öten, cıvıldayan, şakıyan.

Şaziment

Benzeri olmayan, farklı.

Şaziye

bk. Şadiye

Seba

Yedi.

Sebahat

Güzellik

Sebahet

Suda yüzme.

Sebiha

güzel, şirin, çekici

Sebile

Allah yolunda olan kadın, hayırlı kadın, cömert, iyiliksever

Sebir

Sabır, tahammüL.

Sebla

Uzun kirpikli, kirpikli göz

Şebnem

Çiğ, gece nemi, jale

Sebnem (Şebnem)

Havada buhar durumundayken gecenin serinliğiyle yerde ya da bitkilerin üzerinde toplanan su damlacıkları, çiğ

Şebnur

Gecenin ışığı, Ay ışığı

Sebu

Testi. 2. Şarap kabı.

Secem

Yağan ilk yağmur

Seçgül

Seçkin, seçilmiş güzel.

Seçik

Seçilmiş, seçkin.

Seçil

Öne çık!, Üstün ol!, tercihleri kazan

Seçilay

Seçil ve Ay gibi güzel ol

Seçilcan

Üstün dost

Seçilgül

Güzelliğiyle üstünlük sağlayan.

Seçilnaz

Naz yapmasıyla kendine üstünlük sağlayan.

Seçilnur

çevresindekileri ferahlatmakla beğeni kazanan.

Seçilşan

Üstünlüğüyle şan şöhret sahibi olan.

Seçilsay

Saygınlığıyla beğeni toplayan.

Seçilsoy

Üstün nitelikli bir soydan gelen.

Seçilsu

Temizliği ve saflığıyla herkesin beğenisini kazanan.

Seçiltan

Tan vakti gibi güzelliğiyle beğeni kazanan.

Seçilyar

Beğenilen, üstün tutulan sevgili

Seçki

Beğenilmiş, seçilmiş. 2. Şairlerin, yazarların bestecilerin eserlerinden alınmış, seçme parçalardan oluşan eser, güldeste.

Seçkin

Benzerler arasında nitelikleriyle göze çarpan, elit

Seda

Ses yansıması, yankı

Sedacan

Can dost.

Sedacık

Sevimli sesler çıkartan.

Sedagül

Kıpır kıpır güzel

Sedanaz

Nazlı güzel.

Sedanur

Sesiyle ışık saçan.

Sedasu

Çağlayarak akan su

Sedef

Bazı deniz kabuklularının iç yüzünü kaplayan parlak madde

Seden

Uyanık, dikkatli, gözü açık

Şefaat

Birinin bağışlanması için aracı olma, bağışlanmasını dileme. 2. Arka çıkma.

Şefika

Şefkatli, acıması, esirgemesi bol olan

Şefkat

Acıyarak ve koruyarak sevme sevecenlik, sevgi duygusu.

Segah

Türk sanat müziğinde bir makam

Şehamet

Zeki ile aldı birleştiren.

Sehavet

Cömertlik, el açıklığı.

Şehbal

Kuşkanadının en uzun tüyü

Seher

Şafak vakti

Sehercan

Güzel dost.

Sehergül

Tan vakti açan gül.

Sehergün

Günün ilk ışıkları.

Sehernaz

İlk göz ağrısı.

Sehernur

Işık saçan.

Sehersoy

Güzel bir soydan gelen.

Sehertan

Tan ağartısı.

Sehhar

Büyücü. 2. Büyüleyici, büyülü gibi.

Sehhare

Çok güzel, büyüleyici kadın.

Şehime

Akıllı, kurnaz

Sehker

Duygu, his.

Şehla

Tatlı şaşı, yarım şaşı

Sehle

1. Yumuşak. 2. Kolay. 3. Taze, körpe

Şehnaz

Doğu müziğinde bir makam / Çoknazlı

Şehper

Kuş kanadının en uzun tüyü.

Şehrazat

1001 gece masallarında bir masal kahramanı kadındır. Kendi kendine yaşayan özgür manasındadır.

Şehri

Terbiyeli, şehirli, nazik anlamlarındadır. Bir başka anlamı ise aya ait, aylıktır.

Şehriban

Kentin en büyüğü, vali.

Şehrinaz

Kentin nazlısı

Şehriye

Çorba yapmakta kullanılan, türlü biçimlerde kesilerek kurutulmuş buğday unu hamuru.

Şeker

Sevimli, cana yakın

Şekerpare

Çok tatlı bir kayısı çeşidi. 2. Bir çeşit hamur tatlısı. 3. Çok sevimli, cana yakın kız.

Şekibe

Sabır, dayanma, tahammül.

Sekine

Gönül rahatlığı, kafa dinçliği, inanç. 2. Rahatlık, dinlenme. 3. Ağırbaşlılık. 4. Güvenç, güvenme.

Şekliye

Şekilcilik. biçimsellik.

Şeküre

Şükreden.

Sel

Taşkın su

Şelale

Büyük çağlayan, çavlan, akarsuyun yüksekten yere düştüğü bölümü

Selamet

1. Esenlik. 2.Her türlü korku, tasa ve tehlikeden uzak, güvenlik içinde

Selay

Sellerin çok olduğu ay

Selbi

Bir kilim motifi adı

Selbin

Bir suyla yıkanmış temiz, berrak.

Selcan

Coşkulu, hareketli, taşkın hareketli.

Selda

Bir söğüt cinsi/ Sel, taşkın, su

Seldacan

Yürekten dost.

Seldağ

Dağlardan akan sel, dağ seli

Seldagül

Gül kadar güzel.

Selden

Selden gelen

Selen

Müjde

Selenay

Ayın müjde ile doğuşu

Selenge / Selenga

Türklerin ana vatanında akan önemli iki nehirden biri. (Yenisey ve Selenga)

Selgün

Selin oluştuğu gün, sel günü

Seliha

Bozulmuş, soyulmuş şey.

Selika

Güzel konuşma ve yazma yeteneği.

Selile

İlk doğan kız çocuğu

Selime

Eksiği, kusuru olmayan doğru kişi

Selin

Övünç / Coşkun akan su

Selinay

Ay gibi parlak ve gür akan su

Selinti

Ufak sel

Selis

Bağlı, boyun eğmiş / Akıcı / kolay, yumuşak

Selışıl

Sel gibi akan parıltı, selin ışılı

Selışın

Sel gibi akan ışın

Selma

Barış içinde, huzur, erinç

Selmin

Sermin / barış yanlısı

Selnur

Yüreğindeki ışığı büyük bir coşkuyla saçan.

Selva

1. Bıldırcın eti. 2. Tih Çölünde bulundukları sürece İsrailoğullarına Allah tarafından kudret helvasıyla birlikte, karınlarını duyurmaları için gönderildiğine inanılan kuş.

Selver

Önder

Selvet

Gönül rahatlığı.

Selvi

Yaz kış yeşil kalan ince uzun birağaç

Selvican

Selvi + Can isimlerinin birleşiminden oluşur.

Selvihan

Boylu poslu endamlı

Selvinaz

Selvi gibi nazlı; nazlı salınan

Sema

Gökyüzü

Semacan

Gökyüzü gibi temiz ve sessiz dost.

Semagül

Gökyüzü gibi yüksek. 2. Bir gül gibi güzelliğe sahip olan.

Semahan

Sema yapan. 2. Gökyüzü hükümdarı.

Semahat

Cömertlik, el açıklığı

Semanur

Nurlu gökyüzü.

Semen

Semizlik / yasemin çiçeği / sperma

Semiha

Cömert gönüllü, eli bol

Şemime

Güzel kokulu şey, güzel kokan.

Semin

Değerli, pahalı, semizlik

Semina

Hz. Adem’in 2. kızının adı. Hurma ağacını ilk diken kız

Semine

Değerli, pahalı. 2. Semizlik.

Şeminur

Mum ışığı, mum aydınlığı.

Semira

Gökteki yıldızların parlaklığı

Semiramis

1. Mitolojide güvercinlerin hayatını kurtardığı kız çocuğunun adı. 2. Doğu mitolojisinde adı geçen, dünyanın yedi harikasından biri olan Babil’in Asma Bahçelerini kurduran Asur kraliçesi.

Semire

Meyveli, meyve veren.

Semiye

Adaş, adları aynı olan.

Sempatik

Cana yakın sıcak kanlı, sevimli. 2. Çok hoş, hoşa giden.

Semra

Esmer

Şemsinisa

Kadınların aydınlığı

Şemspare

Güneş parçası, çok parlak

Sena

Övgü / şimşek pırıltısı

Senahan

Öven, övücü

Şenahi

Zenginlik, refah.

Senal

Allı güzel.

Senar

Seven, aşık, yar

Senay

Ay gibisin sen anlamında

Şenbahar

Bahar kadar güzel ve onun neşesini taşıyan.

Senbul

Sen ara ve bul

Sene

Yıl

Senem

Kars dolaylarında kadın ve erkeklerin karşılıklı olarak oynadıkları bir halk dansı, Arapça’da put

Senem / Sanem

Put, anıt / Güzel kadın

Şengil

Şen kimse, neşeli kimse, içtenlikli

Sengül

Hep gül hep gülen ol, sen gülsün, gül gibi güzelsin

Sengün

“Sen gündüz gibi aydınlık, güneş kadar parlaksın” anlamında kullan

Seniha

Süs; inciler

Seniye

Yüksek, yüce.

Şeniz

Sevinçli, mutlu iz

Şennaz

Hem nazlı hem de neşeli.

Sennur

Güzel ve aydınlık

Şensu

Mutlu ve su gibi berrak

Şenyurt

Neşeli, mutlu yurt

Sera

Saray / toprak

Seran

Işıklı, parlak

Serap

Güzel kadın / çöldeki göz yanılması

Şerare

Kıvılcım, ateş parçası.

Seray

En güzel ay; baştacı edilen

Serazat

Serbest, hür, başıboş. 2. Rahat, derdi olmayan, huzurlu.

Şerbet

Tatlı ve şirin, meyve suyu ile şekerli su karıştırılarak yapılan içecek

Serdil

Kalp, yürek.

Sereda

Naz yapmakta önde giden.

Şerefnaz

Büyük, ulu ve nazlı, edalı.

Şerefnur

Saygıdeğer ve nurlu insan.

Serefraz

Başını yükselten, yükselen, benzerlerinden üstün durumda olan.

Serela

Göz güzelliğinde üstüne olmayan.

Seren

Gemi direği

Serenay

Uzun boylu güzel manasındadır. Seren ve ay kelimelerinden birleşik isim. Seren, Yelkenli gemilerde direkler üzerinde yelken açmak ve işaret kaldırmak için kullanılan yatay olarak bağlanmış, uçları ince gönderdir. Ay, Dünya’nın tek doğal uydusu olan gök cismi Ay, yılın on iki bölümünden her biri Ay, Antik Mısır firavunu

Serencan

İnce, zarif dost.

Serendaz

Çekinmeyen, korkmayan, fedakar, özverili.

Serengül

Uzun boylu güzel.

Serfiraz

Başeğme, söz dinleme.

Sergin

Serilmiş olan, yatan, raf, yorgun gibi manaları vardır.

Sergül

Önde gelen gül.

Sergün

Güzellerin önde geleni.

Serhatı

Hatıra, anı.

Şerife

Şerefli, kutsal, temiz kişi

Serim

Hoş görülü, sabırlı.

Serin

Ilıkla soğuk arası

Seringül

Hoşgörülü, sabırlı güzel.

Seriye

Hz. Peygamber’ in bulunmadığı küçük askeri birliklere verilen addır.

Serma

Kış soğuğu

Şermegin

Utangaç, utanan, mahcup.

Sermelek

Melek kadar güzel ve iyi olanların önde geleni.

Sermin

Güzel / Kibar

Sernaz

Nazlı.

Sernerm

Uysal, yumuşak başlı

Sernevaz

Baş okşayan, sevecen.

Sernigün

Baş aşağı, tersine dönmüş.

Sernur

Başı ışıklı, aydınlık kişi.

Serpil

Geliş, güzelleş manasında bir emir kipi

Serpin

Sert yelle savrulan yağmur, dolu

Serpuş

Başlık, başa giyilen şey.

Serra

Bolluk, bereket, genişlik, kolaylık

Sertab / Sertap

Ser +Tab Pırıltılı baş, ışıltıların başı

Sertap

İnatçı

Sertap (Sertab)

İnatçı

Serva

Masal, söz

Server

Egemenlik, üstünlük.

Servi

Kış yaz yaprağını dökmeyen, ince uzun bir ağaç / Selbi, Selvi; uzun boylu ve güzel kadın

Servican

Uzun boylu arkadaş.

Servigül

Uzun boylu, zarif, gül güzelliğinde kız.

Servigüzar

Becerikli, zarif kız.

Şervin

Hayrı seven

Servinaz

Uzun boylu, nazlı sevgili.

Servinisa

Zarif kadınlar.

Servinur

Işık saçan.

Servişan

Zarifliğiyle tanınan, zerafet sahibi.

Servisu

Zarif ve su kadar da temiz ve berrak.

Servitan

Zarif, uzun boylu ve bir tan vakti kadar güzel.

Serviyar

Uzun boylu, zarif sevgili.

Serza

Doğurgan.

Serzemin

Yeryüzü.

Sesil

Sapsız, direkt gövdesinden bir yere bağlı olan

Şetaret

Sevinç, neşe.

Setenay

Çerkez dilinde bir anlamı ’’gözümün nuru’’ dur. Bir diğer anlamı da ’’yaban dağ gülü’’ dür

Seval

Beğenilen, dayanılmaz

Sevan

Sev ve unutma.

Sevay

Ay gibi sevilen.

Sevcan

Sevilen can, güzel can

Sevda

Aşk, sevgi

Sevdacan

Tutkulu dost.

Sevdagül

Aşık olunacak kadar güzel ve zarif kişi.

Sevdakar

Sevdalı.

Sevdanaz

Nazına aşık olunan.

Sevdanur

Işık saçan.

Sevde

Siyah, esmer, esmer güzeli

Sevdeğer

Sev, o senin sevgine değer

Sevdem

Sevginin son hali

Sevdenur

Siyah, kara, büyüklük sahibi, ışık

Sevdil

Dili güzel olan.

Sevdiye

Sevesin diye

Sevecan

Can, seni seven can

Sevecen

Acıyarak ve koruyarak sevme, şefkatli, müşfik.

Seven

Sevmiş olan, sevdaya tutulmuş, sevgi duyan

Sevenay

Çok seven

Sevencan

Sevdaya tutulmuş olan can

Sevencik

Çok sevimli.

Sevendil

Konuşma güzelliği.

Sevengül

Sevdaya tutulmuş olan gül

Sevengün

Sevdaya tutulmuş olan Güneş

Sevengüz

Sonbahar güzelliği.

Sevennaz

Nazlı güzel.

Sevennur

Aydınlatıcı güzel.

Seventan

Tanvakti güzelliği.

Sever

Her şeyin olumlu yanını gören.

Severcan

Yürekten seven kimse.

Sevgel

Beğeniyle, sevgiyle gelen.

Sevgen

Sevgi dolu, sevecen, sevmeye yatkın

Sevgi

Aşk, sevme duygusu

Sevgican

Candan dost.

Sevgihan

Sevilen hükümdar.

Sevgili

Sevgi ve bağlılık duyulan. 2. Sevilen, aşık olunan kimse, dost, yar.

Sevgim

Benim olan sevgi, aşkım

Sevgin

Seven, sevgiye düşkün

Sevginaz

Nazlı sevgili.

Sevginur

Işık saçan sevgili.

Sevgişan

Duyduğu sevgiyle ünlenmiş olan.

Sevgisel

Coşkulu sevgi.

Sevgisun

Sevgisini gizlemeyen.

Sevgitan

Duygusal, romantik

Sevgiyar

Sevilen, sevgili.

Sevgül

Sevginin gülüsün

Sevgün

Sevilen günsün

Sevi

Aşırı sevgi ve bağlılık duygusu

Sevican

İçten seven.

Sevigül

Sevilen güzel.

Sevil

Sevilen bir kişi ol

Sevilay

Ay gibi her zaman sevil

Sevilcan

Çok sevilen kişi.

Sevilen

Gözde olan.

Sevilnaz

Nazıyla kendini sevdiren.

Sevilnur

İnsanları aydınlatmasıyla kendini sevdiren

Sevilşan

İçtenliği ve sevecenliğiyle tanınan, sevilen.

Sevilsen

“Sevil, beğenil” anlamında kullanılan bir ad.

Sevilsu

Temizliği ve saflığıyla kendini sevdiren.

Sevilsun

Gördüğü ilgiye, sevgiye aynı şekilde karşılık veren.

Seviltan

Tan vaktinin romantizmiyle kendini sevdiren.

Sevilyar

Güzelliğiyle kendini sevdiren.

Sevim

Sevimli, sempatik

Sevimgül

Güzel sevgisi.

Sevin

Sevinmekle ilgili.

Sevinay

“Güzeli sevin” anlamında kullanılan bir ad.

Sevinaz

Sevilen nazlı.

Sevinç

İstenilen şeyin olmasıyla duyulan coşku

Sevindal

Dal gibi olduğun için sevinesin

Sevingül

Sevinmek ve gülmekten buyruk hem sevin hem gül

Sevinur

Sevgi ışığı saçan.

Seviye

Birlik, beraberlik. 2. Düzlük, doğruluk.

Sevkal

Sev ve kal, sev ve sevdiğin yerde kal

Şevkiye

Şevk ile ilgili. 2. Neşeye, sevince dair.

Sevnaz

Sev ve naz et.

Sevnur

Hayranlık duyuran.

Sevra

Güzel görünüşlü

Sevşan

Şöhretiyle sevilen.

Sevsay

Sev ve say

Sevsen

Keşke sevmiş olsan

Sevsevil

Sev ve sevil, hem sev hem de sevil

Sevtan

Güzelliğiyle sevilen

Sevtap

Aşırı, tapacak kadar sevgi duyan

Şevval

Hicri takvime göre Ramazan ayından sonra gelen aya verilen addır. Şevval ayının ilk üç günü Ramazan Bayramıdır.

Şewane

Mısra, şiir, nazım.

Şeyda

Sevda nedeni ile aklını yitirmiş; çılgın, deli divane

Şeydacan

Arkadaş canlısı, dostlarına düşkün olan.

Şeydagül

Gül delisi, gül hayranı.

Şeydanaz

Naz yapmaya meraklı, çok nazlı.

Şeydanur

Herkesin derdine derman bulmaya çabalayan, yardımsever.

Seyfiye

1. Kılıçla ilgili, askerliğe ait. 2. Kılıç biçiminde. 3. Asker züm

Seyhan

Irmaklar

Seylak

Kum gibi çok

Seylan

Sel, akma, akış

Seylap

Sel, su baskını, sel suyu.

Şeyma

1. Çok kıymetli, değerli 2. Vücudunda ben olan

Şeyma Nur

Şeyma ve Nur kelimelerinin birleşiminden oluşmuş bir isimdir

Seyna

Ağaç adı

Seyra

Güzel tesadüf, karşılaşma

Seyran

Gezinme. 2. Bakıp seyretme.

Seyyal

Akışkan, sıvı, yerinde duramayan

Seyyale

Akan şey, sıvı. 2. Akıntı.

Seyyare

Gezegen.

Seyyibe

Dul kadın

Seyyide

Saygıdeğer kadın.

Seza

Uygun, yaraşır, değer.

Sezan

Sezgili / Sez ve An kelimelerinin birleşimi ile oluşur

Sezay

Sez ve Ay / Güzeli sez tanı manasında

Sezek

Sezebilen, sezen, duyumsayan

Sezel

Sezgili kimse. – bk. Sezal

Sezen

Hisseden, sezgili

Sezer

Açık bir kanıt olmaksızın, olmuş ya da olacak bir şeyi duyumsar

Sezgen

Sezen, sezgisi olan, sezme yeteneği olan

Sezgi

Aklın yardımı olmadan, gerçeğin doğrudan doğruya

Sezginay

Sezme yeteneği olan Ay

Sezil

Sezilen, hissedilen kişi

Sezin

Sezinleme işi, sezme

Seziş

Sezme yolu, sezme biçimi, sezme

Sezmen

Sezen kimse

Şezre

Süs için takılan veya asılan inci ve altın.

Sibe

Yarın.

Sibel

Bulutla yer arasında yere düşmeyen yağmur damlası / Buğday başağı / Eski Türklerde bir tanrıça ismi

Sidal

Ağaç dalının gölgesi.

Sidelya

Cennet bahçesindeki bir çiçek ismi.

Sidre

1. Cennetteki son ağaç. 2. İnsanoğlunun bilim ve sanatta ulaşabileceği son nokta. 3. Arabistan kirazı 4. Ağaca teşbih edilen, yedinci kat gökte bir makam ismi.

Şifa

İyileşme, kurtulma

Şiir

Bir yazın türü

Şila

Doğuda böğürtlene verilen isim olarak geçen bir sözcüktür. Anlamı tam olarak bilinmiyor. Çizgi film kahramanlarının ismi olarak sık sık karşımıza çıkıyor.

Şilan

Kuşburnu, yaban gülü, dağ gülü

Sili

1. Temiz, pak.2. İffetli, erdemli.

Sim

Parlak ve beyaz

Sima

Yüz, çehre, beniz / Kişi, kimse, insan

Şimal

Kuzey yönü

Simay

Gümüş ay / Yüzü güneş gibi aydınlık, parlak

Simayişems

Yüzü güneş gibi aydınlık olan.

Simber

Göğsü gümüş gibi olan.

Simce

Gümüş gibi parlak beyaz.

Simden

Gümüş gibi parınldayan.

Simge

Alamet, sembol, birşeyi anlatan im, imge

Simhan

Gümüş gibi parlak olan.

Simin

Gümüş gibi parlayan ışıltı

Simirna

İzmir’in eski adı, Amazon savaşçılarının kraliçesinin adı

Simla

Gökteki parlak yıldız / Karlarla kaplı / Hindistan’ ın kuzeyindeki bir şehir ismi

Simre

Yıldız yansıması

Simten

Teni gümüş gibi parlak, güzel.

Simüzer

Altın ve gümüş gibi parlak ve değerli olan.

Sincan

Kırmızı renkte çiçekleri olan, çok yıllık ıtırlı bir bitki.

Sine

Yürek, kalp, gönül

Sinem

Benim tenim, benim vücudum, göğsüm

Sinemis

Gözümde anlamına gelir

Şira

Sirius yıldızının Kuran-ı Kerim’ de geçen adıdır. Şi’ra-yı Yemen de denir o yıldıza.

Şirame

Buğdaygillerden bir bitki.

Sirap

Taze, körpe, genç.

Şiraze

Düzen, nizam

Şirem

tatlım, bena ait şire

Siren

Üst tarafı kız, alt tarafı balık olduğuna inanılan deniz kızı.

Şiret

Öğüt, nasihat.

Şirin

Cana yakın, sevimli

Şirine

Tatlılık.

Şişan

Güzel kokulu çiçek.

Sitare

Yıldız

Sitem

İnsanın gücüne gidecek söz, davranış. 2. Haksızlık, eziyet 3. Bir kimseye üzüldüğünü, kırıldığını öfkelenmeden

Sitti

Hanım, kadın.

Siva

Başka, ayrı, özge…

Şive

Naz, eda

Şivecan

Nazlı arkadaş, dost.

Şivekar

Edalı, işveli, nazlı.

Şivenaz

Çok nazlı

Şivenüma

Nazlanan, naz gösteren. 2. Türk müziğinin makamlarından biri.

Şiveyar

Nazlı sevgili.

Şivin

Eser, yapıt.

Şiyar

Farkında olan, uyanık.

Sıcak

Sıcakkanlı, cana yakın

Sıddıka

1. Çok doğru, yalan söylemeyen. 2. Hz. Ayşe’nin lakabı. 3. Hz. Merye

Sıdıka

Çok içten ve doğru kimse

Sıdkıye

İçi, yüreği temiz, doğru kimse.

Şık

Güzel, zarif, modaya uygun. 2. Modaya uygun giyinmiş olan. 3. Bir konuda seçilebilecek yolların alınabilecek kararların her biri, seçenek.

Sıla

1. Kavuşma hasreti, bir süre ayrı kaldığı bir yere veya yakınlarına kavuşma. 2. Gurbetteki bir kimse için doğup büyüdüğü ve özlediği yer

Sılay

Ay özlemi

Sımah

Kulak. 2. Kulak deliği.

Şıra

Üzümden yapılan mayhoş bir içecek, sarımsı renkte.

Şıray

Çok aydınlık, çok ışıklı

Sırga

Küpe.

Sırma

Altın yaldızlı, ya da yaldızsızince gümüş tel

Sırmahan

Sarı ve güzel saçlı güzel.

Sırriye

Sır saklamasını bilen kimse.

Sıtkıye

Sıdkıye

Şıvan

Çoban, sığırtmaç.

Sıylıkız

Sevimli, hoş kız.

Sofiyane

Kendini Tanrı’ya adamış olan.

Şöhret

Herkesçe tanınma durumu

Şölen

Bir olayı kutlamak amacıyla bir araya gelinerek yenilen yemek, ziyafet

Solin

Çiçekli çayır.

Solmaz

Güzelliğini, tazeliğini uzun süre koruyan

Somnur

Aydınlık, nurlu.

Sonat

Bir veya iki çalgı için yazılmış 3-4 bölümlü müzik eseri

Sonay

Yılın son ayı

Sonbahar

Güz. 2. Sonbahar mevsimi.

Soncan

Son çocuk olması temenni edilen. 2. En iyi arkadaş.

Soneda

Nazlı olmaması temenni edilen

Sonel

Son doğan çocuk.

Songül

Son açan gül

Songün

Günlerin sonuncusu

Songüz

Kasım ayının halk arasındaki adı

Sönmezay

Sürekli olarak ışık saçan Ay

Sonnur

Son ışık

Sonol

Sonuncu çocuk olması temenni edilen.

Sonsen

Artık çocuk istenilmediği durumlarda konulan bir ad.

Sontaç

Artık çocuk istenilmediği durumlarda konulan bir ad.

Sonten

Artık çocuk istenilmediği durumlarda konulan bir ad.

Sonver

Sonuncu çocuk olması temenni edilen.

Sonyar

En son gözde.

Sonyaz

Sonbahar

Şoreş

Devrim, ihtilal.

Soring

KızıL.

Sosın

Mavi ya da sarı rengi olan çiçek.

Sözem

Huzur veren kelimeler

Sözen

Güzel ve etkileyici konuşma yeteneğine sahip olan

Su

Canlıların yaşaması için en gerekli olan kokusu, rengi olmayan sıvı

Suadiye

Yararlı, faydalı.

Şuara

Kuran-ı Kerim’ de bir sure ismi; “şairler” manasında

Suat

Mutlu, mutlulukla ilgili

Suay

Su gibi berrak, ay gibi parlak.

Subhiye

Sabah vaktiyle, şafak ile ilgili. – bk. Suphiye

Sudan

Berrak, tertemiz

Sude

Sürmüş, sürülmüş, ezilmiş

Sude Naz

Sürmeli, nazlı olan

Sudem

Sude isminin aitlik eki almış halidir.

Suden

Başıboş, sorumsuz anlamındadır. Peygamber efendimizin Cennetteki en çok sevdiği ağaç olarak bilinmektedir. Fakat Suden kesinlikle Hz. Peygamberimiz’in Cennetteki en sevdiği ağaç değil! Kuran’da her geçen kelimenin isim olarak konulmaması gerektiğinin en iyi örneklerden biri Suden kelimesidir. Evet, Suden Kuran’da geçiyor, ama ‘başıboş, sorumsuz’ gibi kötü bir anlam taşıyor. Bu yüzden Suden önerilmeyen bir isimdir.

Sudenaz

Nazlı ve sürmeli.

Sudenur

Sürmüş sürülmüş nurlu

Sudiye

Yararlı, faydalı, kazançlı.

Sueda

Temiz olan, Allah’ ın rızasına eren mutlu, kutlu insanlardır.

Suğra

Daha, pek, en küçük.

Suhan

“Sühan” isminin bir başka söyleniş biçimi.

Sühandan

Güzel konuşan

Şüheda

Şehitler

Sühendan

Güzel söz söyleyen

Suheyla

Süheyla yıldızı.

Suizan

Kötüye yorma.

Sukeyna

Sessiz, sakin ve ağır başlı onurlu kadın manasındadır. Hz. Hüseyin’in kızının ismidir.

Sukeyne

Sessiz, sakin, ağırbaşlı Hz.Hüseyin in Kızı.

Şükran

İyilik bilme, minnettarlık

Şükrane

İyilik bilmenin belirtisi.

Şükriye

Görülen iyiliğe karşı şükretmek, hoşnut olmak

Şükriye/Şükrüye

İyilik bilme, minnettarlıkla ilgili.

Şükrüye

Minnettarlık

Şükufe

Açmamış çiçek, tomurcuk.

Sükun

Durgunluk, dinginlik, hareketsizlik. 2. Huzur, rahat. 3. Dinme, yarışma.

Sükut

Susma, konuşmama, söz söylememe, sessizlik,

Sulbiye

Birinin soyundan gelme, onun çocuğu olma

Şule

Alev, ateş alevi

Sulhiye

Barışa özgü, barışla ilgili, barış.

Sultan

Hükümdar eşi, güç

Sülün

Uzun kuyruklu, güzel bi kuş türü

Sülünay

Uzun boylu, endamlı güzel.

Sülünbike

Uzun boylu, endamlı kadın.

Sümbül

Zambakgillerden süs bitkisi

Sümbülveş

Sümbüle benzeyen, sümbül gibi güzel.

Sümeray

Sümerlerin ayı

Sümeyra

Çağla meyvesi / Kıvrılmış yaprak

Sümeyra/Sümeyre

Meyve çağlası, kıvrılmış yaprak

Sümeyre

Meyve çağlası. 2. Yaprak kıvrımı.

Sumeyye

İslam’ın ilk şehidi. Ammar b. Yasir’in annesi ve ilk müslüman olan hanım sahabelerdendir.

Sümre

Esmerlik, kara yağızlık

Sumru

Yüksek yer, tepe, üst

Sun

Bir şeyi vermek, yollamak, göndermek, takdim etmek.

Suna

Boylu poslu endamlı / Erkek ördek

Sunam

Benim sülünüm, benim yaban ördeğim, benim sunam

Sunar

Takdim eden, saygılı.

Sunay

Ay’ı sun getir anlamındadır. Ay ışığı sun

Sünbüle

Başak

Sündüs

Ham ipek, ipekli

Sündüz

Altın veya gümüş tellerle işlenmiş parıltılı nakışlı bir tür ipek kumaş adıdır.

Sungu

Bir büyüğe sunulan armağan. 2. Bir tanrıya veya tapınağa yapılan bağış.

Sunu

Armağan, birine sunulan şey, geline verilen armağan

Suphiye

Sabah vakti, şafak ile ilgili.

Sura

İsrafil adlı meleğin kıyamette ve yeniden dirilmede üfleyeceği borunun ismidir. / Bir tür ipekli kumaş / Bahadırlık, kahramanlık

Şuride

Karışık. 2. Tutkun, aşık, sevdalı.

Sürmeli

Gözleri doğuştan sürmeli kız.

Surperi

Peri güzeli

Surya

İlahı ışık / Sansikritçe Surya güneş demektir.

Süsbil

Başak.

Süsen

Çiçekleri iri, güzel görünüşlü ve kokulu süs bitkisi

Süslü

Süsü olan, süslenmiş, bezenmiş.

Süveyda

Kalbin ortasında var kabul edilen siyah nokta. Aşkın doğduğu yerdir.

Süveyde

Kalbin ortasında var olduğuna inanılan siyah benek. Süveyda

Suzan

Yakan, yakıcı, coşkulu, ateşli

Suzen

İğne. 2. İğne gözü deliği.

Suzende

Yakıcı.

Suzidil

Doğu müziği makamlarından.

Suzidilara

Türk klasik müziğinin III. Selim tarafından düzenlenmiş bir makamı.

Suzinak

Yakan, yakıcı. 2. Dokunaklı. 3. Doğu müziğinde basit bir makam.

Suziş

Yanma, yakma. 2. Etki yapma, dokunma. 3. Yürek yanması, derin ve büyük acı.

Süzül

Bakıl, sevil, beğenilen.2. Süzgün bakışlı.

Süzülay

“Nazlan, süzül, nazlı nazlı salın” anlamında kullanılan bir ad.

Tabende

Parlayan, ışık veren.

Taç

Soyluluk, iktidar, güç veya hükümdarlık sembolü olarak başa giyilen, değerli taşlarla süslü başlık.

Taçeser

Değerli, nitelikli yapıt.

Taciser

Baştacı, en çok sevilen.

Tacizer

Altın taç.

Tacızer

Altın taç.

Taçlan

Taç takılması, baş tacı edilmesi manasındadır.

Taçlı

Tacı olan.

Taçlıyıldız

Taç takınmış olan, saygı duyulan ünlü, tanınmış kimse.

Taçmin

Kraliçe

Taçnur

Mutluluk

Tadım

Tat aldığım, güzelim .

Taflan

Yabanmersini, kışın yapraklarını dökmeyen meyveli ağaç.

Tagan

Güvercin.

Tagangül

Güvercin gibi uçarcasına hareketli olan güzel.

Tahire

Gündoğusundan esen rüzgar

Tahsine

Beğenip alkışlama. 2. Güzelleştirme, süsleme, bezeme

Tahsire

Hasret bırakılma, özletme.

Taibe

Tövbe eden, pişmanlık duyan

Takiye

Günahtan, haramdan kaçınan, dinine bağlı kimse.

Talay

1. Dal gibi ince ve ay kadar güzel. 2. Büyük göl, deniz.

Talha

Güzellik

Talia

Güzel, şirin

Talibe

isteyen, istekli, talepte bulunan.

Taliha

Rastlantıları düzenlediğine ve insanlara iyi veya kötü durumlar hazırladığına inanılan doğa üstü güç, şans, felek

Taliye

1. Sonradan gelen, bir şeyin arkası sıra giden. 2. Kur’an okuyan.

Talu

Seçkin, üstün.

Talya

1. Doğanın uyanışı, baharın müjdesi 2. Mitolojide doğanın ve hayvanların koruyucusu olan tanrıça

Tamam

Arka arkaya doğan kız çocuğundan sonra erkek çocuk olması dileğiyle

Tamara

Van gölü efsanesinde adı geçen kız.

Tamay

Dolunay, en parlak ay, çok güzel

Tamgül

Gül gibi güzel olan.

Tan

Şafak vakti

Tanay

Secde eden

Tandan

Şafakta doğan

Tanegül

Gül tanesi

Tanelgin

Tan vakti yurdundan uzak düşmüş kimse

Tanem

Tek olan, Benim Tanem, birtanem

Tangöze

Sabah aydınlığı ve kaynak

Tangül

Şafakta açan gül

Tangülü

Tangül

Tangüner

Sabah aydınlığı alacakaranlık

Tangüz

Güz mevsiminde tan vakti.

Tanhatun

Şafak vakti gibi parlak, güçlü kadın.

Tannur

Tan vakti ışığı.

Tansel

Aydınlığa ait, sabahla ilgili

Tanseli

Şafak vakti gelen sel

Tanses

Sesi güzel olan kimse.

Tansu

Şafakta parlayan su

Tansuğ/Tansu

Şafağın aydınlattığı su gibi parlak ve temiz olan.

Tanyel

Şafak rüzgârı

Tanyeli

Şafak vakti esen rüzgâr

Tanyeri

Şafağın başladığı yer

Tanyıldız

Güneş doğmadan önceki alaca karanlıkta ışıyan yıldız, sabah yıldızı

Tanzer

Sarı altın rengindeki tan.

Tara

Sahur zamanı doğan kız çocuğuna verilen ad

Tarçın

Kabuğu bahar olarak kullanılan bir bitki.

Tarımbike

Tarımla uğraşan kadın.

Tasvir

Tasarlama, bir şeyi sözle veya yazıyla anlatma, göz önünde canlandırma.

Tatlı

Şeker tadında olan. 2. İnsanı çeken, göze kulağa hoş gelen.

Tavge

Şelale, çağlayan.

Tavık

Güneşli havada yağan yağmur.

Tavus

Sülüngillerden, erkeğinin tüyleri uzun, kuyruğu parlak, güzel renkli,

Taya

Dadı.

Tayfur

Küçük bir kuş türü.

Tayyibe

İyi davranış, hoşa giden söz

Taze

Dinç, yıpranmamış, yorulmamış. 2. Yeni, son, zamanı geçmemiş. 3. Genç kadın.

Tazegül

Yeni kopartılmış gül.

Teberrük

Kutsal ve uğurlu sayma.

Tebessüm

Gülümseme.

Tekane

Biricik, tek.

Tekgül

Eşsiz güzellikte olan.

Tekmile

Ek, eklenmiş.

Teknur

Eşsiz bir ışık saçan.

Teksin

Bir tanesin, eşin benzerin yok

Telmize

Öğrenci, talebe.

Telvin

Renk verme, renklendirme, boyama.

Temayül

Bir yanı tutma, o tarafa eğilim gösterme.

Temen

Değer, kıymet. 2. Kıymet bilme.

Temenni

Dileme, dilek.

Temime

Nazarlık, nazar boncuğu.

Temre

Bir tek hurma.

Temsil

Benzetme. 2. Bir şeyin tıpkısını yapma. 3. örnek söz. 4. Tiyatro oyunu. 5. Biri yada bir topluluk adına davranış,

Tenay

Uygun, yakışan, dine uygun hareket eden

Tendü

Öz, asıl

Tenigül

Güzel tenli olan.

Tennaz

Nazlı, teni güzel olan.

Tennur

Güzel tenli, parlak tenli; güzel

Tennure

Mevlevi dervişlerinin sema ayını sırasında giydikleri kendine özgü geniş etekleri olan giysi.

Tenperver

Yeyip içmeyi, keyfini rahatını düşünen.

Tenzile

İndirilen, azar azar indirme (Kur’an’ın)

Terbiye

Eğitim, Görgü

Teren

Nesteren gülü.

Terken

1. Kraliçe. 2. Güzel kız. 3. Bir tür ok.

Terlan

Dişi şahin.

Teşekkür

Yapılan bir iyiliğe karşı duyulan kıvanç ve gönül borcunu anlatma.

Teslime

Allaha teslim olan.

Tesnim

Cennet Suyu, Cennet Irmaklarından Biri, Hoş İçimli Su

Teşrife

Onurlandırma, şereflendirme. 2. Gelmesiyle bir yeri onurlandırma.

Teşrinisani

Kasım ayı, yılın 11. ayı.

Tevfika

Uydurma, uygun duruma getirme. 2. Uzlaştırma, barıştırma. 3. Tanrı’nın yardımına kavuşma.

Tevger

Töre, adet, gelenek.

Tevhide

Bir araya getirmek

Tevrat

Hz. Musa’ya bildirilen Tanrı buyruklarını kapsayan, İbranilerin din kitabı.

Tezay

Çabuk giden ay

Tezer

Çabuk ve erken.

Tezgül

Güzelliğiyle çabuk serpilen.

Tezkan

Sıcakkanlı, hemen davranan

Teznur

İçi içine sığmayan.

Tezsal

Aceleciliğiyle tanınan.

Ticen

Taçlar

Tijen

Taç, taçlar

Tilbe

Derviş; gezgin ozan

Tiraje

Gök kuşağı. 2. Koni biçiminde tepe.

Tıflıgül

Gül tomurcuğu.

Tılsım

Doğaüstü güç

Togay

Dere kıyılarındaki sık çalılık, tokay, dolunay

Toköz

Gözü gönlü tok

Tolunbike

Ayın on dördü gibi parlak ve güzel olan kadın.

Tomris

İskit kraliçesi, kahraman kadın

Tomur

Bitkinin çiçek ya da yaprak verecek duruma gelmiş filizi, tomurcuk

Tomurcuk

Çiçek verecek olan gonca

Topay

Dolunay, ayın ondördü.

Topaz

Kahverengi, veya soluk sarı renkte değerli süs taşı

Toprak

1. Yer kabuğunun canlılara yaşama ortamı sağlayan yüzey bölümü. 2. Ülke, memleket. 3. İşlenmiş arazi.

Tuana

Cennet bahçesine düşen yağmur damlası

Tuba

Cennette olduğu söylenen ağaç

Tuba / Tuğba

Cennette var olduğuna inanılan ağaç

Tuğba

Cennette var olduğuna inanılan ağaç

Tuğçe

Küçük tuğ; cennetteki Tuğba ağacının dallarına verilen ad

Tuğsem

Baş tacı

Tuhfe

Armağan, hediye. 2.Yeni çıkma, hoşa giden güzel şey.

Tula

Çok uzun, uzun boylu.

Tülay

Şeffaf ve parlayan, güzel

Tulca

1. Tül kadar ince. 2. Hayalden de güzel.

Tülcan

İnce yürekli, nazenin.

Tulen

Boyca, boyunca uzun.

Tülin

Ayna; ayın çevresindeki ışık

Tülinay

Ayın “Tülin” hali.

Tulu

Doğuş, doğma (Güneş için) anlamında.

Tuluğ

Doğma, doğuş ile ilgili.

Tülün

1. Kimi kez ayın çevresinde oluşan dairesel hale. 2. Ayna.

Tümay

Dolunay

Tün

Gece.

Tunay

Ay ışığı, mehtap, aydınlık

Tünaydın

Akşam üzerleri söylenen bir selamla sözü.

Turçin

Sevinç kaynağı olan kız.

Turfa

Az bulunur, nadir, değerli.

Turhatun

Kız çocuk doğumuna son vermek için konulan bir ad.

Türkan

Kraliçe; güzel kız

Türkine

Türk gibi güzel.

Türkiye

Türkiye Cumhuriyeti’nin yer aldığı ülke.

Türknur

Aydın olan Türk.

Türkü

Bir halk müziği türü

Turna

Turnagillerden, Avrupa ve Kuzey Afrika’da toplu olarak yaşayan, göçebe, iri bir kuş

Tusem

Cennette esen ılık rüzgâr

Tutam

Bir desteden daha / parmak uçlarıyla alınabilen / Tutmaktan tutam

Tuti

1. Papağan. 2. Konuşmayı seven, konuşkan.

Tutku

Bir şeye karşı duyulan aşırı istek eğilim

Tutkun

Gönül vermiş, bağlanmış, çok sevmiş, tutulmuş

Tutkunay

Çok seven ve Ay gibi güzel olan

Tütün

İçinde nikotin olan, sigara yapılan bir bitki.

Tutya

Sürme

Tüzel

Tüzeye uygun, tüze ile ilgili

Tüzenur

Adaletiyle ışık saçan

Tüzün

Soylu, asil olan, yumuşak basil

Ubeyde

Köle, kul

Übük

1. İbibik kuşu. 2. İbik.

Üçgül

Yabani yonca.

Üftade

Düşkün, biçare aşık.

Ufuk

1. Düz arazide ya da açık denizde gökle yerin birleşir gibi göründüğü yer. 2. Anlayış, kavrayış, görüş, düşünce gücü. 3. Çevre, dolay Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

Üfüle

Serin, rüzgarlı, esen.

Uğanbike

Güçlü, kuvvetli kadın.

Uğraş

Kötülük ve güçlükle mücadele.

Uğur

Şans, talih, baht, insana iyilik getirdiğine inanılan iyilik kaynağı

Uğurgül

Uğurlu gül

Uğurgün

Uğurlu olduğuna inanılan gün, 2. Uğurlu bir günde doğmuş olan.

Uğurgüz

Sonbaharın uğur getirmesi

Uğurnaz

Nazlı, şanslı.

Uğurnur

Işığıyla şans veren.

Uğurşah

Uğurlu, güçlü.

Uğurşan

Uğurlu, şanlı, şöhretli,

Uğurser

“Uğur dağıt” anlamında kullanılan bir ad.

Uğurten

Teninin güzelliğiyle uğur saçan. 2. Şanslı güzel.

Uhde

Birinin yapmakla yükümlü olduğu iş, görev

Ukde

1. Zor ve karışık durum. 2. Bir gezegen yörüngesinin her iki ucu.

Ula

Birinci, şan şeref sahibi kimse

Ular

Erkek keklik.

Ulca

Savaşta ele geçirilen mal, olca

Ülcan

Ele avuca sığmaz, çok canlı

Ulcay

Rastlantılarla insanlara iyi ve kötü şeyler hazırladığına inanılan şey

Ülez

Gün batımı.

Ülfer

Büyük su, ırmak anlamındadır

Ülfet

Alışma, kaynaşma / Dostluk, arkadaşlık

Ülgen

Ulu, yüce, yüksek, sağlam; iyilik tanrısı

Ülger

Boğa burcunda yedi yıldızdan oluşan takımyıldız, Ülker

Ülgür

Gökyüzünün kuzey kıyısında bir yıldız takımının adı

Ülke

Bir devletin egemenliği altında bulunan toprakların bütünü, memleket

Ülkem

Benimsenmiş ülke, yurt

Ülken

Senin yurdun, memleketin

Ülkenur

Yurdu aydınlatan ışık.

Ülker

Boğa burcunda yedi yıldızdan oluşan takım

Ülkü

Ulaşılmaya çalışılan yüce dilek, amaç, erek

Ülkü-Ülküm

Uğrunda özveride bulunmaktan çekinilmeyen yüce dilek

Ülkühan

Bir ülküsü, amacı olan hükümdar.

Ülküm

Amaç edinilen, ulaşılmak istenen şey

Ülküsel

Ülkü ile ilgili olan

Ülküye

Ülkü sahibi.

Ulufer

Yüce, aydınlık, ulu ışık.

Ulum

Ulu, yüce olanım

Ulun

1. Büyük, ulu. 2. Temrensiz ok. 3. Buğday, arpa kökü Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

Ulunay

Ayın yüceliği.

Ulviye

Yüce, yüksek, gökle ilgili

Ulviyet

Yücelik, ululuk, yükseklik.

Ulya

En yüce, en ulu, yüksek

Umay

Umut eden

Ümera

Emirler, emredenler.

Ümeyra

Hükmeden, efendi.

Ümit

Beklenti, umut etmek

Ümmiye

Ana ile, anne ile ilgili.

Ümmü

Uğur getiren, umut veren

Ümmügülsüm

peygamber efendimizin kızının ismi

Ümmühan

Hükümdar annesi

Umnise

Ana kadın, kadınana.

Ümniye

1. Umut. 2. İstek, arzu. 3. Niyet.

Umran

Bayındırlık. 2. Uygarlık, medeniyet 3. İlerleme, mutluluk, refah.

Umur

Görgü, deneyim

Umut

1.Ummaktan doğan, ümit edilen. 2. Ümit.

Unan

Sadakat, bağlılık, hak

Unat

Doğru yolu bulmuş.

Ünlem

Ses, seda, çağrı.

Ünlü

Ün salmış, şöhretli

Ünlüay

Ay gibi güzelliğiyle ünlenmiş olan.

Ünlücan

Dost canlısı olmasıyla bilinen.

Ünlügül

Güzelliğiyle ünlenmiş olan.

Ünlünaz

Nazlılığıyla ünlenmiş olan.

Ünlünur

Saçtığı iyilik ışığıyla ünlenmiş olan.

Ünlüşan

Şan şöhret sahibi olmuş.

Ünlüyar

Herkesin kendisine sevdalanmasıyla ün yapmış olan.

Ünsal

Herkes tarafından tanınan

Ünsay

“Ünlen, adın duyulsun” anlamında kullanılan bir ad.

Ünsel

Ünüyle şöhretiyle coşan.

Ünseli

Ünü sellere benzeyen

Ünsiye

1. Alışmış, sokulgan. 2. Arkadaş, dost.

Ünsiyet

Ahbaplık, arkadaşlık, dostluk.

Ünzile

Gönderilmiş

Uraz

Şans, talih

Urçun

Kurumuş iğde dalı

Ürem

Faiz

Ürme

Örme, örgü.

Ürmegül

Sarmaşık.

Ürpek

1. Ürperen, ürpermiş. 2. Mazı ağaçlarının üstündeki tüylü nesne

Ürper

Titreme, titreyiş.

Uruç

Yukarı çıkma yükselme

Ürün

Doğadan elde edilen yararlı şeyler.

Ürünay

Ay gibi bir eser güzelliğinde olan.

Ürüncan

Dostluğunu ortaya koyan.

Ürünela

Gözlerinin güzelliğiyle bilinen, tanınan.

Ürüngül

Gül gibi bir eser güzelliğinde olan.

Ürünnaz

Nazlı güzel, nazenin.

Ürünnur

Herkesi ferahlatan, herkese ışık saçan.

Ürünsel

Coşkuyla üretilmiş, yapıt, bolluk.

Ürünser

Başarılarını gözler önüne seren.

Ürünsu

Bolluluk, verimlilik.

Ürünsun

Verimli ol. 2. Başarılarını gözler önüne ser.

Urza

Hedef, amaç

Usare

Özsu

Uşi

Salkım, ahenk.

Uslu

Toplumu, çevresini rahatsız etmeyen, edepli. 2. Akıllı, zeki.

Üstün

İyi nitelikli, yüksek düzeyli

Üstünay

Benzerlerinin çok üstünde ve ay gibi güzel

Üstünbüke

Üstün güzel, çok güzel,

Üstüncan

En iyi dost, yürekli dost

Üstünel

Usta, becerikli

Üstüngül

Çok üstün güzel.

Usul

Belli bir sonuca erişmek için, belli bir plana göre izlenen yol.

Usun

Hüzün.

Usunbike

Hüzünlü Hanım

Utku

Pek çok emekten sonra ulaşılan mutlu sonuç

Utkugül

Güzel bir sonuca ulaşma

Üvercinka

Güvercin kanadı.

Uygu

Uyum, ahenk

Uysal

Yumuşak başlı, uyumlu

Uzam

Bir nesnenin uzayda kapladığı yer.

Uzan

Yetişen, büyüyen, gelişen.

Uzay

Sonsuz boşluk

Uzca

Yetenekli, becerikle

Uzel

Usta, becerikli

Üzer

Üst, kaynak, faiz.

Üzgü

Yersiz ve gereksiz olarak çektirilen üzüntü, eziyet

Üzgün

Üzülmüş, üzüntü duymuş.

Uzlet

Tek başına yaşama

Üzüm

Asmanın tane veya kuru olarak yenilen salkım şeklindeki meyvesi

Uzviyet

Canlılık

Vacibe

Yapılması şart olan şey

Vacide

Varlıklı, zengin

Vadi

İki dağ arasındaki geçit.

Vadide

Söz veren. 2. Yapacağını söyleyen. 3. Vaat de bulunan, söz veren.

Vaha

1.Çölde bulunan su. 2. Nadir, az bulunur.

Vahibe

Hibe eden, bağışlayan

Vahide

Tek, BİR, yalnız

Vahime

Kurma, kuruntu.

Valide

Doğuran, 2. Anne, ana

Vamıka

Seven, âşık.

Varak

Yaprak, yazılı kağıt

Varide

Gelen şey, gelen evrak

Vasfiye

Nitelikli

Vasıla

Ulaşan, birleşen.

Vebün

Çiçek açmak.

Vecahet

1. Güzel yüzlülük, gösterişlilik, güzel yüz. 2. Saygınlık.

Vechiye

Yüze ait, yüzle ilgili.

Vecibe

Ödev, boyun borcu, vazife.

Veciha

Güzel, hoş.

Vecihe

Güzel, hoş, uygun olan

Vecize

Derin ve anlamlı söz, özdeyiş.

Veda

Sevilen şeyden ayrılma

Vedia

Korunması için bırakılan emanet

Vedide

Dost, arkadaş.

Vefakar

Sevgisi güçlü ve kalıcı olan.

Vefia

1. Vefalı, bağlı. 2. Tam, mükemmel, eksiksiz.

Vefika

Düşünceleri birbirine uyan, uyumlu, arkadaş, yoldaş

Vehbiye

Allah vergisi, doğuştan olan

Vekil

Temsilci. 2. Birinin işini görmesi için kendi yerine bıraktığı veya yetki verdiği kimse. 3. Bakan.

Velide

Yeni doğmuş çocuk

Veliye

Ermiş, evliya kadın.

Vemiş

çoban yıldızı, 2. Güneş’e en yakın olan ikinci gezegen.

Venüs

Bir gezegen, çoban yıldızı

Vera

Günahtan kaçınmak

Verda

Gül

Verdinaz

Nazlanan güzel.

Verka

Yabani güvercin

Verna

Hakikat

Vesalet

Aracı olma, vasıta olma

Vesamet

Güzel yüzlü, nur yüzlü.

Vesile

Sebep, elverişli durum

Vesime

Hoş, güzel yüzlü

Vezime

Hediye, armağan

Vezin

Tartı. 2. Ölçü

Vezire

İradeci, kadın komutan.

Vicdan

İnsanın içindeki adalet dürtüsü

Vildan

Yeni doğmuş çocuklar / kullar, köleler

Vira

Durmadan, aralıksız, sürekli

Vükela

Temsilcilerden, yöneticilerden.

Vuslat

Kavuşma, ulaşma, yetişme

Yade

Hatıra

Yadenur

Kutsal ışık

Yadigâr

Anımsatan, hatırlatan kişi ya da şey

Yağan

Gökten dökülen

Yağış

Yağmur, kar, dolu gibi doğa olayı

Yağmanaz

Gönülleri çalan, yağma eden güzel.

Yağmur

Bir yağış şekli /Gökten damlalar halinde düşen su

Yağmurca

Dağ keçisi, bir tür geyik.

Yakar

Güzelliği ile yürek yakan.

Yakut

Bir değerli taş

Yalaz

Alev

Yalaza

Alev – Kıvılcım – Aşk ateşi

Yaldız

Eşyaya aytın veya gümüş görüntüsü vermek için kullanılan sıvı veya yaprak durumundaki madde, göz boyama

Yalınca

Sadece, çıplakça.

Yalıncan

İçi dışı bir olan, içten dost.

Yamaç

1. Dağın veya tepenin herhangi bir yanı. 2. Karşı. 3. Yan, yakın.

Yankı

Eko, sesin çarpıp gelmesi

Yapıncak

Seyrek taneli, kırmızı benekli bir tür üzüm.

Yaprak

Ağaçların yeşil kısımları

Yaprakgül

Gül yaprağı

Yar

Çok sevilen, sevgili. 2. Dost, tanıdık. 3. Yardımcı.

Yarcan

Çok sevilen, sevgili.

Yaren

Sevgili, arkadaş

Yarence

Yaren gibi, yarene benzer.

Yârıdil

Gönül dostu, sevgili.

Yarıdil/Yârıdil

Gönül dostu, sevgili.

Yarkınbüke

Güneş aydınlığı gibi güzel.

Yarpuz

Çiçekleri birbirinden ayrı halka biçiminde, nane türünden, kısa saplı, az veya çok tüylü, güzel kokulu bir bitki.

Yasa

Kural, buyruk, düzen

Yaşagül

Yaşamın boyunca gül, mutlu ol.

Yaşam

Hayat, doğumdan ölüme kadar geçen süre

Yasemin

Çeşitli renklerde kokulu çiçekleri olan bir bitki

Yasemin/Yasmin/Yasemen

Zeytingillerden beyaz sarı çiçeklihoş kokulu bir çiçek, sarmaşık türünün adıdır.

Yaşıl

Yeşil.

Yaşın

Işık parlaklık, şimşek.

Yaşıyan

Işıldayan, parlayan.

Yaşmak

İnce yüz örtüsü, hafiflik.

Yasna

Avesta’nın sureleri.

Yaylagül

Yaylada oturan güzel.

Yaz

İlkbahardan sonraki mevsim, yaz-mak fiili

Yazel

Yaz ve el kelimelerinden türetilmiş isim

Yazgan

Süsleyici, sürekli yazan.

Yazgı

Alın yazısı, kader

Yazgül

Yaz gibi sıcak, gül gibi güzel.

Yazgülü

Yaz ve gül tamlaması, yazın açan gül

Yazmira

Yaz ve Mira kelimelerinden türetilmiş isim. Mira bir yıldız ismidir.

Yediveren

Yılda bir kaç defa çiçek açıp meyve veren bir bitki.

Yegah

Doğu müziğinin en eski makamlarından.

Yegane

Biricik, tek.

Yekta

Tek, eşsiz

Yelcan

Rüzgar gibi hızlı olan.

Yelda

Uzun ve kara; yılın en uzun gecesi

Yeler

Rüzgar gibi hızlı, aceleci.

Yelesen

Rüzgar gibi esen.

Yelin

İnek, koyun, manda gibi hayvanların memesinde süt toplanan kısmın adıdır.

Yeliz

Güzel, aydınlık, ferah

Yelkin

Hazır duruma gelmiş, ayaklanmış.

Yelten

Davran, teşebbüs et.

Yenal

Üstün gelen, zafer kazanan, muzaffer.

Yenigül

Yeni açmış gül kadar güzel.

Yenigün

Yeni başlayan gün, yeni zaman.

Yepelek

İnce yapılı, zarif, narin.

Yeşil

Genç, taze, doğa rengi, bitki rengi.

Yeşim

Değerli bir taş

Yeter

Yeterli, kafi

Yeterkız

Arka arkaya doğan kız çocuklarından sonra erkek çocuk olması dileğiy

Yezda

Zerdüştlük inancına göre iyilik tanrısının ismi

Yezdan

Zerdüştlerin iyilik tanrısı

Yipek

İpek

Yılay

Yıl ve ay.

Yıldan

Belli bir yıl ile ilgili

Yıldanur

Nurlu yıl, şanslı yıl

Yıldıku

Yıldız.

Yıldız

Parlak gök cismi

Yıldızhan

Oğuzların Bozok kolunun inandığı üç gök tanrılarından biri

Yılgül

Yılın en güzel gülü.

Yılgün

Yıl ve gün.

Yılşen

Yılın en şen insanı.

Yoldaş

Dost, aynı hedefe gidilen arkadaş.

Yomut

Uğur, şans getiren hediye.

Yonca

Çayır bitkisi

Yöre

Bir bölgenin belli yer ve çevresini kapsayan sınırlı bölümü

Yosma

Genç, güzel, güzelliğiyle baştan çıkaran

Yosun

Çiçeksiz bitkilerin, suların yüzünde ve dibinde bulunan bir türü

Yücenur

Nurlu, uğurlu kişi

Yudum

Bir içimlik sıvı

Yüksel

Başarı kazan, yücel

Yükselen

Yükseklere çıkan. 2. Durmaksızın aşama gösteren.

Yumak

Top biçiminde sarılmış iplik.

Yümniye

Uğurlu, kutlu.

Yumuk

Yumulmuş olan, yumulmuş gibi duran. 2. Tombul

Yuna

Yıkanmış, temiz, pak

Yunak

Yıkanma yeri, banyo, hamam.

Yunar

Temiz kişi, temizlik yapan kadın

Yurdaal

“Yurda kabul et” anlamında kullanılan bir ad.

Yurdagül

Ülkesini gül gibi güzel gören

Yurdaser

Vatana önder, lider olan kimse.

Yurdatap

“Yurduna hizmet et” anlamında kullanılan bir ad.

Yurday

Yurda – ay

Yurdum

Vatanım, ülkem

Yurtsay

“Yurduna değer ver” anlamında kullanılan bir ad.

Yurtsevil

Vatanı gibi sevilmek arzusunda olan.

Yurtsevin

Vatanı ile sevinen

Yüsra

Sol taraf. Sol el.

Zafire

Savaşta düşmanı yenen, muzaffer

Zahide

Doğruluktan ayrılmayan, dinin buyruklarını yerine getiren kimse, sofu

Zahire

Dış Görünüş, Dış Yüz; Parlak, Aydınlık; Coşkun, Taşkın, Coşmuş

Zaide

Artan, çoğalan

Zaika

Tat alma

Zakire

Zikreden, Allah’ı Anan, Zikir Ehli, Çok Dua Eden; Zikir Okuyan, Zikredici; Hatırlatan, Anımsatan, Akla Getiren

Zaliha

Superisi

Zambak

Bir çiçek adı

Zamire

1. İç, iç yüz. 2. Yürek, vicdan. 3. Gönülde gizli olan sır.

Zana

Bilgin, bilgiç, alem.

Zara

Çok asil, uysal, güzel

Zarafet

İncelik, güzellik, zariflik

Zarif

Hoş, nazik, güzel görünen

Zarife

Nazik, kibar ve hoş tavırlı

Zaruret

Mecburiyet, zorunluluk

Zatinur

Nurlu kişi, aydınlık, özü temiz

Zatiye

Kişisel, kendine ait

Zayiçe

Yıldızların belli tarihlerdeki yerini gösteren cetvel

Zebercet

Zümrütten daha açık yeşil olan, zümrüt kadar değerli olmayan bir süs taşı

Zebur

Hazreti Davut’un kitabı.

Zehra

Güzel yüzlü

Zehre

Çiçek

Zekavet

Anlayış, zekilik, çabuk kavrama.

Zekire

Unutmayan, hafızasına güvenen.

Zekiye

Zeki, çabuk kavrayan

Zelal

Temiz, berrak

Zeliha

Züleyha’ nın bir farklı yazılış halidir. Su perisi, çok güzel anlamındadır.

Zeliş

Züleyha’ nın bir farklı yazılış halidir. Su perisi, çok güzel anlamındadır.

Zemzem

Kâbe çevresindeki ünlü kuyu ve bu kuyunun Müslümanlarca kutsal sayılan su

Zenan

Kadınlar

Zennan

Kadınlar

Zennişan

Ünlü, tanınmış kadın.

Zennur

Zinnur, nurlu, ışıklı

Zerafet

İncelik, güzellik, zariflik.

Zercan

Altın kalpli arkadaş

Zerda

Altın gibi olan kimse

Zerefşan

1. Altın saçan, altın saçıcı. 2. Altın kakmalı. 3. Bir lale türü.

Zeren

Anlayışlı

Zerengil

AJaLLı kişi.

Zergül

Altın gül.

Zergûn

Altın renkli.

Zeria

Vesile, bahane, sebep, fırsat.

Zerile

Sarı asma kuşu.

Zerin

Altından ya da altına benzer olan

Zerka

Gök gözlü, mavi.

Zernişan

Kılıç, kalemtıraş gibi şeylerin üzerine kakma altınla yapılan işleme

Zerre

Çok ufak, çok az.

Zerrin

Altından yapılmış, değerli, güzel

Zerrinkâr

Altınla süslenmiş.

Zerrintaç

Altın taç.

Zerrişte

Altın, sırma tel. 2. San.

Zerya

KürtçeOkyanus demektir.

Zeryan

Güzel kadın, dilber, hülya.

Zevce

Kadın, eş. 2- Erkeğin nikahlı karısı

Zeycan

Cana yakın olan

Zeynep

Mücevher, değerli, güzel, çekici

Zeyniye

Süslü.

Zeyno

Zeynep’in halk dilindeki söylenişi

Zeyşan

İki cihanda tek olan

Ziba

Süslü. 2. Güzel.

Zican

Canlı, cana yakın, candan.

Zihniye

Zihinle ilgili.

Zikri

Anma ile ilgili.

Zilan

Kürtçe; yeniden doğuş anlamına gelmektedir

Zinet

Bezek, süs

Zinnur

Nurlu, ışıklı

Zinnure

Nurlu, ışıklı, aydınlık.

Zişan

Tanınmış, şanlı

Ziver

Süs, bezek.

Ziyafet

Yemekli toplantı.

Ziynet

Süs, süs eşyası

Ziyneti

Süslü.

Zıkra

Anma, hatırlama.

Zıren

Dinç, sağlıklı. .

Zöhre

Zühre, çoban yıldızı

Zozan

Kürtçe yayla demektir.

Zübeyde

Öz, cevher

Zuhal

Satürn gezegeni

Züheyra

Küçük çiçek

Zühre

Venüs gezegeni, çoban yıldızı

Zührenaz

Güzelliği dillere destan

Zühtiye

Her türlü zevke karşı koyarak kendini ibadete veren.

Zulal

Hafif, güzel, soğuk su

Zülbiye

Arapçada gezegen anlamına gelir

Züleyha

Su perisi / Hz. Yusuf’ un eşinin ismi

Zülfibar

Zülfübar

Zülfiyar

Sevgilinin zülfü, saçı.- bk. Zülfüyar

Zülfiye

Güzel saçlı

Zulfiyye

Saçları güzel olan

Zülfizar

Zülfüzar

Zülfübar

Dağılmış, saçılmış saç.

Zülfünaz

Sevgilinin nazı.

Zülfüyar

Sevgilimin zülfü, saçı.

Zülfüye-Zülfiye

Sevgilinin saçı.

Zülfüzar

Saçı gür, bol saçlı.

Zülüf

Yüzün iki yanından sarkan saç lülesi. 2. Sevgilinin saçı.

Zümra

Güzel, iyi ahlaklı

Zümran

Ahirette yeniden canlanmayı başlatan kadın

Zümre

Topluluk, cemaat

Zümrüt

Değerli bir taş