Eğitimci yazar Özgür Akkuş yazdı: Sınavlar Başlıyor!

Eğitimci yazar Özgür Akkuş yazdı: Sınavlar Başlıyor!.
MEB’in getirdiği yeni düzenlemeye göre; Türkçe dersi ortalaması 70′ in altında olan öğrenciler, sınıfını geçemeyecek.

Diğer derslerin ders geçme puanı da 50 ve üzeri olacak. Diğer bir deyişle bizim öğrenciliğimizdeki ” sınıfta kalma” geri geldi gibi. Sonra sınavlarda açık uçlu sorular sorulacak, eşleştirme, boşluk doldurma, çoktan seçmeli öğrenciyi ezbere, kolaycılığa alıştıran sorular olmayacak. Peki yıllarca çocuklarımızın çocukluğunu, ergenliğini yaşamasına müsaade etmeden onları sınavdan sınava koşturan; düşünme, sorgulama hatta ezberleme yeteneklerini ellerinden alarak, onların dijitale meyletmesine neden olan sistemi biz getirmedik mi? Şimdilerde birçok ebeveyn çocuklarının eğitimi konusunda endişe duyuyor.Yeni düzenlemeler öğretmenlerde, öğrencilerde ve velilerde kafa karışıklığına sebep oldu. Eğitimin iyileştirilmesi, çocukların ve gençlerin topluma kazandırılması hususunda eğitimciler de ebeveynler de tabiki yetkililer gibi düşünüyor fakat günümüz şartlarında yapılan bu düzenlemeler yeterli mi, bunların altyapısı var mı hatta en önemli husus; öğrencinin ders başarısı bütün bu düzenlemeler sonucunda artacak mı? Bunların yanıtını zamanla hep birlikte göreceğiz.
Türkçe öğretmenleri; dil becerilerinin kavratılmasının ne denli önemli bir husus olduğunda hemfikir fakat ilk etapta öğrenci için 70 puan ortalamasının yüksek bir ortalama olduğunu düşünüyor. Ders içinde zaten dinleme, konuşma becerilerini değerlendirdiklerini söyleyen ders öğretmenleri konuşma ve dinleme sınavlarının da ayrı yapılacağını ve bunların ortalamasının yazılı sınava ekleneceğini duyuruyor. Türkçe öğretmenlerimiz kalabalık sınıflarda yapacakları ölçme ve değerlendirme çalışmalarının hazırlıklarına çoktan başladı bile. Öğrencinin yazılı sınavının %50 ‘ si, dinleme ve konuşma sınavlarının ise; %25’ i ortalamaya katılarak öğrencinin notu e- okula girilecek. Yani ortaokullar için bu böyle. Liseler için de 70 ortalaması için düzenleme getirileceği söyleniyor.
Türkçe dersinin, anadili etkili kullanma becerisinin yerleştirilmesi hususunda öneminin çok farkındayız fakat eğitimde iyileştirilmesi gereken daha birincil durumlar yok mu? Bunlar yeni düzenlemelerin uygulaması için altyapı olacak durumlar değil mi? Mesela hala ikili eğitim veren okullar var. Sınıflar kalabalık, okulların fiziki şartları yetersiz. Öyle ki hala sabahın çok erken saatlerinde yollara dökülüp uzak okullara giden çocuklarımız, gençlerimiz var. Büyük şehirlerde okul sıkıntısı var, öğrencilerin gidebilecekleri yakın okullar yok. Ve gün içinde öğrenciler doğru düzgün beslenemiyor, derslere odaklanamıyorlar. Öğrencilerin ders başarısını artırmak için öncelikle onların hayati ihtiyaçlarının karşılanması gerekmiyor mu? Ders başarısını artırmak için sınavlardan başka kafa yormamız gereken durumlar yok mu?