Nöbetçi Eczaneler
Aile Bağları
Aile; karşılıklı sorumluluk duygusuna dayanan, bireylerinin birbiriyle samimi ilişkiler kurduğu, sorunlarını, dertlerini, sevinçlerini, sırlarını, kısacası hayata dair her şeylerini paylaştıkları sosyal yapıdır.
Kadın- erkek ile başlayan bu sosyal yapı sonraları aileye katılan yeni üyeler ile geniş bir yelpazeye yayılmıştır. Ekonomik işlevinin yanında üyelerinin topluma kazandırılmasında da büyük bir rol oynayan aile kurumu, eskiden kadın- erkek rolleri ile gelenekçi bir yapıya sahipti. Erkek fiziki gücü dolayısıyla ev dışında çalışıyor; kadın ise çocuk doğurma özelliği ile ev içinde ev işleri yapıyor ve eve bağımlı bir rol üstleniyordu. Geleneksel yapının bireyler üzerindeki baskısı ve etkisi, ailenin korunmasına ve devamına katkı sağlıyordu. Ama diğer yandan günün ihtiyaç ve taleplerine cevap veremeyen gelenekler, bireyin kendini gerçekleştirememesinden dolayı sıkıntılar doğuruyordu.
Günümüzde ise; geleneksel düzenin yerini modern düzen aldı. Sosyal ve ekonomik alanlardaki dönüşümler, aile yaşamında da dönüşümlere sebep oldu. Bireyselleşme adı altında kendi bağımsız ve özgür kimliğini yanlış anlamış, kendi sorumluluklarını yerine getirmeyen bireyler ortaya çıktı. Oysa aile fertleri, kendi gerçeklerini yaşarken aynı zamanda aile içindeki diğer fertlere karşı da kendi görev ve sorumluluklarını yerine getirmelidir.
Hasta anne- babaya bakmayı reddetmek, parasal alışverişte bulunup birbirini sıkıntıya sokmak, mağdur olan kardeşe el uzatmamak, anne- babanın ya da eşin ölümünden sonra miras derdine düşmek.. Bunların hepsi aile bağlarını zayıflatan, ailenin yok olmasına sebep olan sadakatsiz davranışlardır. Oysa aile fertlerinin sağlığında karşılıklı güven, saygı ve anlayış ile sağlıklı ilişkiler kurmak herkesin çaba göstermesi gereken önemli bir husustur.