Türkiye Sumud Filosu İçin Ayakta: Gazze'ye Yardım Konvoyuna İsrail Müdahalesi Sonrası Ülke Çapında Tepki Yürüyüşleri

Türkiye Sumud Filosu İçin Ayakta: Gazze'ye Yardım Konvoyuna İsrail Müdahalesi Sonrası Ülke Çapında Tepki Yürüyüşleri

 Bir Vicdan Uyanışı (Introduction: An Awakening of Conscience)

NetHaberler  - ARA ÖZEL

Türkiye'nin dört bir yanında, sumud (sumud) ruhuyla yoğrulmuş bir dayanışma dalgası yükseldi. İsrail'in (Israel) uluslararası sularda Küresel Sumud Filosu'na yönelik müdahalesi, sadece bir deniz olayı değil, insanlık vicdanını sarsan bir kırılma noktasıydı. 1 Ekim 2025 gecesi başlayan bu müdahale, Gazze'ye yardım (aid) taşıyan 50'den fazla gemiyi ve 500'e yakın aktivisti hedef aldı. Aralarında 28 Türk vatandaşının da bulunduğu ekip, sembolik yardım yükleriyle –gıda, ilaç ve bebek maması gibi– ablukayı delmeye çalışıyordu. Ama İsrail donanmasının baskınları, gemileri durdurdu, aktivistleri gözaltına aldı ve dünya kamuoyunu ayağa kaldırdı.

Bu olay, Türkiye ayakta (Turkey on its feet) sloganıyla sokaklara taşındı. İstanbul'un kalabalık caddelerinden Ankara'nın diplomatik mahallelerine, Şanlıurfa'nın meydanlarından Kırıkkale'nin sessiz sokaklarına kadar, binlerce insan yürüyüş (march) düzenledi. STKlar (NGOs), sendikalar ve sıradan vatandaşlar, İsrail konsolosluk (consulate) ve ABD konsolosluk (US consulate) önlerinde toplandı. Bu protestolar, yerel bir öfkenin ulusal bir harekete dönüşümünü simgeliyordu – Gazze'nin rehine (hostage) gibi tutulduğu ablukaya karşı bir isyan.

Peki, bu saldırı (attack) nasıl bu kadar geniş yankı buldu? Neden Türkiye, bu olayın epicentrumu haline geldi? Gelin, bu soruları adım adım irdeleyelim. Zira bu hikaye, sadece bir filo meselesi değil; uluslararası hukukun, insan haklarının ve kolektif belleğin bir sınavı.

Protestoların Ateşi: İstanbul ve Ankara'da Yükselen Sesler (The Fire of Protests: Rising Voices in Istanbul and Ankara)

Sumud filosuna yönelik müdahale haberi, 2 Ekim sabahı Türkiye'yi sarstı. İstanbul'un İsrail konsolosluğu (Israeli consulate) önü, adeta bir vicdan meydanına dönüştü. Binlerce kişi, ellerinde Filistin bayrakları ve "Gazze'ye özgür yol" pankartlarıyla toplandı. IHH İnsani Yardım Vakfı (IHH Humanitarian Relief Foundation) öncülüğünde düzenlenen eylemde, konuşmacılar saldırı'nın "terör eylemi" olduğunu vurguladı – tıpkı Dışişleri Bakanlığı'nın resmi açıklamasında olduğu gibi. Bakanlık, "Uluslararası sularda masum sivillere yönelik bu saldırı, insanlık suçudur" demişti.

Ankara'da ise ABD Büyükelçiliği (US Embassy) önü, sivil toplumun kalesi haline geldi. 1000</u'e yakın protestocu, "Ablukaya son, yardıma özgürlük" sloganıyla yürüdü. Bu eylemler, sadece öfke patlaması değildi; organize bir dayanışma zinciriydi. STKlar (civil society organizations), üniversiteler ve sendikalar, sosyal medyada #TürkiyeAyakta (Turkey on its Feet) etiketiyle koordinasyon sağladı. X platformunda (eski Twitter), 10.000</u'den fazla paylaşım yapıldı – örneğin, @yenijournal hesabının Kırıkkale'deki yürüyüş videosu, 1000'lerce kez izlendi.

Bu yerel kıvılcımlar, ulusal bir yangına dönüştü. Şanlıurfa'da Rabia Meydanı'nda gece nöbeti tutan vatandaşlar, "Gazze yetimleri sumud filosunu bekliyor" pankartı astı. Benzer sahneler, İzmir'den Diyarbakır'a yayıldı. Bu yayılma, Türkiye'nin Filistin davasına olan tarihsel bağlılığını gösteriyordu – 2010 Mavi Marmara olayından beri biriken bir miras.

Sumud Filosu'nun Yolculuğu: Dayanıklılığın Sembolü (The Journey of the Sumud Flotilla: Symbol of Resilience)

Küresel Sumud Filosu (Global Sumud Flotilla), 2025</u yazından beri planlanan bir umut seferiydi. Freedom Flotilla Coalition (FFC) (Freedom Flotilla Coalition) öncülüğünde, 50</u'den fazla küçük gemi ve 500</u aktivist, Tunus'tan Sicilya'ya, oradan Akdeniz'e açıldı. Amaç? 18</u yıldır süren Gazze ablukasını kırmak ve sembolik yardım ulaştırmak: 100</u kg un, 250</u kg pirinç, bebek bezleri ve tıbbi kitler.

Filo, "sumud" kelimesini – Arapça'da "dayanıklılık" anlamına gelen– adeta ete kemiğe büründürdü. Greta Thunberg gibi isimler dahil, 21</u Türk aktivist (örneğin, Fikret Ayçin Kantoğlu ve Sümeyye Sena Polat) gemilerdeydi. X'te @Adige6011 kullanıcısının paylaştığı fotoğrafta, "Gözümüz kulağımız #SumudFlotilla'da" yazıyordu – bu, milyonlarca kez retweetlendi.

Ancak İsrail donanması, 1</u Ekim gecesi harekete geçti. 19</u gemi hedef alındı; Sirius, Alma ve Spectre gibi gemilere asker indi. @mttmedya hesabının aktardığına göre, "Öndeki gemi 70</u km uzakta, bazılarına asker girdi." Mikeno gemisi ise ablukayı delip Gazze'ye 15</u km yaklaştı – bir umut ışığı.

Wikipedia'da FFC'nin sayfasına göre, bu filo 2010</u'dan beri 6</u'ncı büyük girişim. Nonviolence International gibi kuruluşlar, bunu "insani bir eylem" olarak nitelendiriyor. Ekşi Sözlük'te ise kullanıcılar, "Sumud, Gazze'nin sessiz çığlığı" diye yorumluyor – tarafsız bir övgü, zulme karşı direnişin metaforu olarak.

Uluslararası Hukuk Işığında Müdahale: Bir Suç Mu? (The Intervention in the Light of International Law: A Crime?)

Bu saldırı, uluslararası hukuku ayaklar altına aldı mı? BM uzmanları (UN experts), 2025</u Haziran'ında "Güvenli geçiş hakkı var" demişti. UNCLOS (United Nations Convention on the Law of the Sea) ve San Remo Manual, insani misyonlara özgür navigasyon tanıyor. Al Jazeera'nın analizine göre, ablukayı kırmak "orantısız acı" yaratıyor – Gazze'de 23</u aylık savaşta kıtlık ilan edildi.

Akademik makalelerde, ICRC (International Committee of the Red Cross) raporu, 2010</u flotilla olayını "siyasi ve insani gerilim" olarak ele alıyor. Guardian'da Naoise Dolan, "Dron saldırıları, ablukayı sürdürmenin aracı" diyor. Times of Israel ise Hamas bağlantısı iddiasını öne sürüyor – ama Dışişleri, bunu reddederek "terörizm" suçlaması yaptı.

Türkiye'nin tepkisi, diplomatik bir hamleyle taçlandı: 196</u numaralı açıklama, "Masum hayatları tehlikeye atan bir eylem." X'te @gokhansaricam, "Bu, insanlık onurunun katli" diye yazdı – 500</u beğeni aldı. Bu, yerel başarıyı ulusal bir manifesto'ya dönüştürdü.

Tarihsel Derinlik: Mavi Marmara'dan Sumud'a Miras (Historical Depth: Legacy from Mavi Marmara to Sumud)

Sumud filosu, 2010</u Mavi Marmara trajedisinin gölgesinde doğdu. O yıl, IHH</u öncülüğünde 6</u gemi, 10.000</u ton yardım taşıyordu – ama İsrail baskınında 9</u aktivist öldü, 10</u Türk yaralandı. Bu, Türkiye-İsrail ilişkilerini kopma noktasına getirdi.

FFC'nin Wikipedia özetine göre, 2011</u, 2015</u ve 2018</u flotillaları da engellendi. 2025</u'teki bu girişim, en büyüğü: 52</u gemi, İspanya ve İtalya donanmalarının eskortuyla. AP News, "Kıtlık altında Gazze, flotillanın umudu" diyor.

Ekşi Sözlük yorumları, "Mavi Marmara unutulmaz, sumud devamı" şeklinde – duygusal ama gerçekçi. Akademik olarak, World Socialist Web Site, "Avrupa'nın ikiyüzlülüğü: Ablukaya sessiz kalanlar" eleştirisi yapıyor. Bu miras, Türkiye'deki protestoları ateşledi: Yerel STKlar, ulusal bir ağ kurdu.

Yerelden Ulusala: Dayanışmanın Gücü (From Local to National: The Power of Solidarity)

Protestoların gücü, yerel inisiyatiflerde yatıyor. Kırıkkale Cumhuriyet Meydanı'nda 200</u kişi toplandı – @yenijournal'un videosu gibi. Şanlıurfa'da @UrfahaberNet, "Nöbet Gazze için" dedi. Bu, ulusal çapta yayıldı: 20</u ilde eylem.

X'te @akgenclikdgnhsr, "Dualarımız Kudüs için" paylaşımı yaptı – 300</u görüntülenme. @haberankaracom, Mikeno'nun 15</u km mesafesini duyurdu. Bu, okuyucuyu meraklandırıyor: Ya gemiler ulaşırsa?

Üniversiteler de dahil: Boğaziçi ve ODTÜ'de paneller düzenlendi. Araştırmacılar için, bu olay "insani diplomasi" dersi – kaynak gösterin, lütfen.

Küresel Yankılar: Dünya Ne Diyor? (Global Echoes: What Does the World Say?)

Dünya, sessiz kalmadı. Reuters, "Uluslararası eleştiri" başlığı attı. CNN, Thunberg'in gözaltısını vurguladı. Guardian, "Binlerce marcha" dedi. @Haberturk, "15</u gemi devam ediyor" haberini verdi.

BM Güvenlik Konseyi Kararları 2720</u ve 2728, yardım erişimini emrediyor. OHCHR, "Abluka 17</u yıldır tam" diyor.

Sonuç: Vicdanın Çağrısı (Conclusion: The Call of Conscience)

Bu yürüyüşler, sumud'un zaferi. Gazze'nin rehine ablukası, Türkiye'nin sesiyle çatırdıyor. Siz ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda paylaşın – belki bir imza kampanyası başlatırız. Dayanışma, umudun anahtarı.