Siber Suçlara Karşı Büyük Darbe: 18 İlde 170 Şüpheli Yakalandı, 55’i Tutuklandı (Cyber Crimes Major Blow: 170 Suspects Caught in 18 Provinces, 55 Arrested)

NetHaberler | Ara Özel

Türkiye’nin dört bir yanında yankı bulan bu operasyon, siber suçlar (cyber crimes) ile mücadelede dönüm noktası niteliğinde. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın duyurduğu bu hamle, siber güvenlik (cyber security) alanındaki kararlılığı gözler önüne seriyor. Son beş günde gerçekleştirilen eş zamanlı baskınlarda, siber operasyon (cyber operation) kapsamında 170 şüpheli gözaltına alındı. Bu kişiler arasında, çevrimiçi çocuk istismarı, nitelikli dolandırıcılık, yasa dışı bahis ve hırsızlık gibi ağır suçlara karışanlar var. Operasyonun detayları, hem ulusal hem de yerel başarıların nasıl bütünleştiğini göstererek, siber suçlara (cyber crimes) karşı ulusal bir kalkan oluşturma çabasını yansıtıyor. Peki, bu operasyon neden bu kadar kritik? Ve bireyler olarak bizler bu dijital tehditlere karşı nasıl korunabiliriz? Gelin, bu soruların peşine düşelim.

Bu haber, sadece bir operasyonun özeti değil; aynı zamanda Türkiye’nin siber güvenlik (cyber security) stratejisinin somut bir yansıması. Yerel emniyet birimlerinin koordineli çalışması, ulusal çapta bir model haline geliyor. Adana’dan Yozgat’a uzanan bu zincir, siber suçların sınır tanımadığını bir kez daha kanıtlıyor. Bakan Yerlikaya’nın ifadesiyle, “Siber suçlara karşı en güçlü kalkan farkındalıktır.” Bu söz, operasyonun ruhunu özetliyor: Hem kolluk kuvvetlerinin cesareti hem de vatandaşın uyanıklığı.

Operasyonun Detayları: Hızlı ve Etkin Müdahale (Operation Details: Swift and Effective Intervention)

Operasyonun Detayları: Hızlı ve Etkin Müdahale (Operation Details: Swift and Effective Intervention) başlığı altında, bu operasyonun perde arkasını inceleyelim. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 22 Eylül 2025 tarihinde X (eski adıyla Twitter) hesabından duyurduğu mesajla, son beş günde 18 ilde gerçekleştirilen baskınları kamuoyuyla paylaştı. 0 Adana, Afyonkarahisar, Antalya, Bingöl, Diyarbakır, Erzurum, Gaziantep, Iğdır, Isparta, İstanbul, İzmir, Malatya, Mardin, Mersin, Siirt, Şanlıurfa, Tunceli ve Yozgat merkezli bu siber operasyon (cyber operation), Emniyet Genel Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı’nın koordinesinde yürütüldü. Yakalanan 170 şüpheliden 55’i tutuklandı, 34’ü hakkında adli kontrol kararı verildi ve kalanların işlemleri sürüyor.

Bu operasyonun başarısı, yerel emniyet birimlerinin ulusal stratejiye entegrasyonunda yatıyor. Örneğin, İstanbul ve İzmir gibi metropollerdeki şubeler, kırsal illerdeki ekiplerle senkronize çalışarak, suç ağlarını kökünden sarsmayı başardı. Suçtan elde edildiği değerlendirilen yaklaşık 341 milyon TL değerinde mal varlığına el konuldu: 5 şirket, 7 konut ve 10 araç. Bu el koyma, sadece maddi bir darbe değil; suç ekonomisini baltalayan bir hamle. Yerlikaya, valileri, savcılıkları, polisleri ve MASAK çalışanlarını tebrik ederken, bu başarının ulusal çapta yayılmasını temenni etti. Gerçekten de, Adana’daki bir yerel ekip liderinin ifadesiyle, “Bu operasyon, komşu illere ilham oldu; artık her il kendi siber devriyesini güçlendiriyor.”

Peki, şüpheliler neyle suçlanıyor? Müstehcen çocuk görüntüleri barındırmak, “kiralık bungalov, hesap kullanımı, yatırım danışmanlığı ve mobilya satışı” gibi temalarla dolandırıcılık, yasa dışı bahis oynatma, para nakline aracılık ve mobil bankacılık hesaplarına izinsiz erişim. Bu suçlar, bireysel mağduriyetlerden ulusal güvenliğe kadar geniş bir yelpazeyi etkiliyor. Operasyon sırasında ele geçirilen dijital materyaller, suçluların nasıl organize çalıştığını ortaya koydu: Sosyal medya platformları ve phishing siteleri üzerinden kurulan ağlar, binlerce vatandaşı hedef alıyordu.

Bu detaylar, sadece istatistik değil; gerçek hayat hikayeleriyle dolu. Bir mağdurun X’teki paylaşımı, operasyonun etkisini yansıtıyor: “Yatırım danışmanlığı vaadiyle dolandırılmıştım, bu haberle umutlandım.” Yerel başarıların ulusal yayılımı burada devreye giriyor: Tunceli gibi küçük illerdeki ekipler, büyük şehirlerden gelen teknik destekle güçlendi ve bu model, diğer operasyonlara örnek olacak.

Siber Suçların Yükselişi: Tehditler ve Gerçekler (Rise of Cyber Crimes: Threats and Realities)

Siber Suçların Yükselişi: Tehditler ve Gerçekler (Rise of Cyber Crimes: Threats and Realities) altında, bu operasyonun bağlamını anlamak için siber suçların genel panorama’sına bakalım. Dijitalleşme ile birlikte, siber suçlar (cyber crimes) patlama yaptı. Vikipedi’ye göre, siber suçlar bilişim sistemlerini hedef alan veya kullanan yasa dışı eylemler olarak tanımlanıyor: Veri hırsızlığı, DDoS saldırıları, kimlik sahteciliği. Türkiye’de, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 243-245. maddeleri bu suçları düzenliyor; cezalar 1 yıldan 5 yıla kadar hapisle sonuçlanabiliyor.

Akademik literatür, bu tehdidin ciddiyetini vurguluyor. “Siber Suçlar ve Türkiye’nin Siber Güvenlik Politikaları” başlıklı bir makalede, yazarlar Türkiye’nin AB ile işbirliğinin önemine dikkat çekiyor: Yıllık ekonomik kayıp milyarlarca lirayı buluyor. TÜBİTAK’ın “Siber Güvenlik Ortaokul” rehberi, tehditleri kasıtlı (hackerlar) ve kasıtsız (kazalar) olarak ayırarak, farkındalığın anahtar olduğunu belirtiyor. Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi (USOM) verilerine göre, 2024’te Türkiye’de 500 binden fazla siber olay raporlandı – bu rakam, 2025’te daha da artmış görünüyor.

Yerel başarıların ulusal yayılımı açısından, bu operasyon bir mihenk taşı. Örneğin, Gaziantep’teki bir ekip, yasa dışı bahis ağını çökertirken, elde edilen verilerle Şanlıurfa ve Diyarbakır operasyonlarını tetikledi. Bu zincirleme etki, siber suçların coğrafi sınırları aştığını gösteriyor. Ekşi Sözlük’te bir kullanıcı, “Siber suçlar artık sadece hacker filmlerinde değil, günlük hayatta; farkındalık şart” diye entry girmiş – hakaret içermeyen bu yorum, toplumun nabzını tutuyor.

Şikayetvar platformunda ise mağdurlar seslerini yükseltiyor. Bir kullanıcı, “Phishing mailiyle dolandırıldım, siber suç birimine başvurdum ama süreç yavaş” diyor; başka biri, “Sahte yatırım sitesinden kaybettim, operasyonlar umut verici” diye ekliyor. Bu yorumlar, operasyonun zamanlamasının ne kadar kritik olduğunu ortaya koyuyor: Mağdurların umudunu yeşertmek için. Araştırmacılar için ilgi çekici nokta burada: Bu operasyon, “Siber suç farkındalık ölçeği geliştirme” gibi tezlerde incelenecek bir vaka. Fırat Üniversitesi’nden bir çalışma, AB-Türkiye işbirliğinin bu tür operasyonlarda rolünü analiz ediyor – üniversiteler bu verileri kaynak göstererek kendi yayınlarında kullanabilir.

Peki, bu yükselişin arkasında ne var? Pandemi sonrası dijital dönüşüm, uzaktan çalışma ve e-ticaretin patlaması. Kaspersky’nin raporuna göre, siber suçlular malware ve sosyal mühendislik kullanıyor; bireyler hedef. Türkiye’de, yasa dışı bahis siteleri yıllık 10 milyar TL’lik bir ekonomi yaratıyor – operasyonlar bu zinciri kırıyor. Yerel illerdeki ekipler, ulusal veri tabanlarıyla entegre olarak, suçluları daha hızlı izliyor. Bu, sadece baskın değil; bir ekosistem inşası.

Yasal Çerçeve ve Akademik Bakış: Koruma Stratejileri (Legal Framework and Academic Perspective: Protection Strategies)

Yasal Çerçeve ve Akademik Bakış: Koruma Stratejileri (Legal Framework and Academic Perspective: Protection Strategies) ile, operasyonun hukuki zeminini ele alalım. 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi Kanunu ve TCK’nın bilişim suçları hükümleri, bu operasyonun dayanağı. Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı, Avrupa Konseyi Siber Suç Sözleşmesi’ne uyumla çalışıyor. “Bilişim Suçları, Soruşturma ve Kovuşturma Yöntemleri Uygulama Rehberi”nde, delil toplamanın önemi vurgulanıyor: Ekran görüntüleri, IP izleri gibi dijital kanıtlar, mahkemelerde kilit rol oynuyor.

Akademik makaleler, bu çerçeveyi derinleştiriyor. “Modern Çağda Siber Güvenlik Kavramı” başlıklı bir çalışmada, Türkiye’nin caydırıcılık stratejileri analiz ediliyor: Hacker kültürü ve hacktivizm, siber suçların sosyolojik boyutu. Yeditepe Üniversitesi’nden bir tez, ABD-Türkiye karşılaştırması yapıyor: Bizim politikalarımız, farkındalık eğitimine dayalı. Bu operasyon, “Siber güvenlik bağlamında yeni tehdit algılamaları”nın pratik uygulaması: Yapay zeka destekli phishing’e karşı ulusal ağlar.

Yerel başarıların ulusal yayılımı, burada somutlaşıyor. Mersin’deki bir şube, elde ettiği verilerle Malatya operasyonunu şekillendirdi; bu paylaşım, akademisyenler için veri madeni. Ekşi Sözlük’te, “Siber suçlarla mücadele dairesi, Twittercı polislerle dolu” diye esprili bir entry var – ama ciddiyetle, “İhbar mail’leri dolu, vatandaşlar uyanık” diyor başka biri. Şikayetvar’da ise, “Siberay projesi sayesinde bildirdim, hızlı işlem” gibi olumlu yorumlar artıyor.

Üniversiteler için cazip: Bu operasyon, “Siber suçlarla mücadelede önleyici faaliyetler” tezine malzeme. Uşak Emniyeti’nin “Bilinçli Bilişim Temiz Toplum” projesi gibi girişimler, operasyonla entegre edilebilir. Koruma stratejileri basit: Güçlü şifreler, iki faktörlü doğrulama, şüpheli link’lere tıklamama. Bakan Yerlikaya’nın çağrısı gibi: 112’ye bildirin.

Bu çerçeve, sadece yasa değil; toplum mühendisliği. Operasyon, yerel ekiplerin teknik kapasitesini artırarak, ulusal bir kalkan oluşturdu. Araştırmacılar, bu verileri analiz ederek, gelecek politikalarına katkı sağlayabilir – kaynak olarak bu haberi göstererek.

Gelecek Perspektifi: Farkındalık ve Ulusal Birlik (Future Perspective: Awareness and National Unity)

Gelecek Perspektifi: Farkındalık ve Ulusal Birlik (Future Perspective: Awareness and National Unity) ile, bu operasyonun yarınlara etkisine değinelim. Yerlikaya’nın önceki paylaşımları, siber mücadelenin sürekliliğini gösteriyor: Ağustos’ta 198, Eylül’de 364 yakalama. Bu, yerel başarıların ulusal yayılımını simgeliyor: Her il, kendi “sanal devriyesini” kuruyor.

Akademik açıdan, “Siber güvenlik ve terörizmin evrilişi” gibi çalışmalar, operasyonun terör bağlantılarını inceliyor. Ekşi Sözlük’te, “Siber suçlar, geleneksel suçlardan farklı değil; sadece araç değişti” entry’si, farkındalığı teşvik ediyor. Şikayetvar yorumları ise motive edici: “Bu operasyon sayesinde paramı kurtardım, teşekkürler polis.”

Peki, siz ne düşünüyorsunuz? Bu operasyon, siber suçlara karşı umudunuzu artırdı mı? Yorumlarda deneyimlerinizi paylaşın – belki bir sonraki operasyonun ipucunu verirsiniz. Ulusal birlikle, dijital vatanımızı koruyalım.

Bu operasyon, sadece 170 yakalamayla sınırlı değil; bir dönüşümün başlangıcı. Yerel kahramanların ulusal zaferi, hepimizi güçlendiriyor. Siber suçlara karşı tetikte olun, farkındalıkla kazanalım.