Mehmet Özgür ASKON İcra Kurulu Üyesi: Bulgaristan Göçmeninden Siyaset’e Uzanan Başarı Hikayesi
Mehmet Özgür ASKON İcra Kurulu Üyesi: Bulgaristan Göçmeninden Avcılar Meclis Üyesi Siyaset’e Uzanan Başarı Hikayesi (Mehmet Özgür ASKON Executive Board Member: From Bulgarian Immigrant to Avcılar Council Member Political Journey)
NetHaberler.Com’un edendiği bilgiye göre; 1981 yılında Bulgaristan’da doğan ve 1989 zorunlu göçüyle ailesiyle birlikte İstanbul’un Avcılar ilçesine sığınan Mehmet Özgür, bugün Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON)’nin icra kurulu üyesi olarak ulusal ekonomiye katkı sunan, siyaset ve muhasebe alanlarında iz bırakan bir isim. Bu göçmenlik travmasından yükselen bir liderlik öyküsü, Balkan Türkleri’nin 300.000 kişilik kitlesel sürgününün simgesi gibi; zorlukları fırsata dönüştüren bir ilham kaynağı. Peki, bu sıradan bir göçmen çocuğunun nasıl İBB meclis üyeliğinden ASKON’un stratejik rollerine uzanan bir kariyere dönüştüğünü hiç merak ettiniz mi? Gelin, bu merak uyandırıcı yolculuğu adım adım keşfedelim.
Erken Yaşam ve Zorunlu Göç Travması (Early Life and Compulsory Migration Trauma)
NetHaberler.Com’un edindiği bilgilere göre, Mehmet Özgür’ün hikayesi, 1980’lerin sonundaki komünist Bulgaristan rejiminin etnik temizlik politikalarıyla başlıyor. 1984-1989 yılları arasında Todor Jivkov yönetimi, Türk azınlığa karşı isim değiştirme, kültürel asimilasyon ve sınır dışı baskılarıyla tarihin en büyük zorunlu göçlerinden birini tetikledi. Wikimedia kaynaklarına göre, bu süreçte 360.000’den fazla Bulgaristan Türkü, ailelerini geride bırakarak Türkiye’ye sığındı – ki bu, II. Dünya Savaşı sonrası Avrupa’nın en kitlesel insan hareketlerinden biriydi. Özgür’ün ailesi de bu 1989 “Büyük Gezi” olarak adlandırılan sürgünün mağdurları arasındaydı; Avcılar’a vardıklarında, 8 yaşındaki bir çocuğun gözünden bir vatan kaybı yaşandı.
Akademik çalışmalar, örneğin Atatürk Araştırma Merkezi’nin yayınlarında, bu göçün Trakya ve İstanbul gibi sınır bölgelerinde sosyo-ekonomik dönüşümlere yol açtığını vurguluyor. 1989 göçmenleri, 1950-1951 dalgalarının devamı niteliğindeydi; ancak bu sefer 212.000’i bulan bir kitle, Demokrat Parti’nin göçmen politikalarından esinlenerek Türkiye’nin entegrasyon mekanizmalarına sığındı. Özgür, bu kaosun ortasında Salih Şükriye Yoluç İlköğretim Okulu’nda ilk derslerine başladı – bir göçmen kampından modern bir semte geçişin ilk adımı. Ekşi Sözlük’teki anonim yorumlarda, benzer göçmenler “Avcılar’ı ikinci vatan edinenler” olarak anılıyor; “Alkolü seven, belot oynayan iriyarı tipler” diye esprili betimlemeler yapılsa da, asıl vurgu dayanıklılıkta: “Komünist baskıdan kaçanlar, burada yeni bir hayat kurdu.”
Bu travma, Özgür’ü şekillendirdi; ailesinin 1989 sonrası entegrasyon mücadelesi, onun muhasebeye olan tutkusunu ateşledi. 1990’larda Halkalı Anadolu Ticaret Meslek Lisesi’nde eğitim alırken, Balkan derneklerinin kültürel etkinliklerinde yer aldı – ki bu, onun gelecekteki sivil toplum liderliğinin temeliydi. Üniversite yıllarında Kocaeli Üniversitesi’nde kimya mühendisliği okurken, bir yandan da göçmen ailelerin mali zorluklarını gözlemledi. Bu dönem, 11 yıllık kimya fabrikası muhasebe kariyeriyle taçlandı; müdürlük yaparak ayrıldı ve kendi mali müşavirlik şirketini kurdu. NetHaberler.Com kaynakları, bu başarının “göçmen dayanışmasının somut hali” olduğunu belirtiyor – yerel bir hikaye, ulusal bir ilham.
Eğitimden İş Hayatına: Dayanıklılık ve Girişimcilik (From Education to Business Life: Resilience and Entrepreneurship)
Kocaeli Üniversitesi’nden mezuniyet sonrası, Mehmet Özgür’ün kariyeri, göçmenlikten doğan bir girişimcilik ruhuyla ivme kazandı. 11 yıl süren kimya fabrikası macerası, sadece mesleki bir yükseliş değil; muhasebe departmanında sistemleri dönüştüren bir liderlik dersiydi. LinkedIn profillerine göre, benzer göçmen girişimciler, 1990’larda Türkiye ekonomisine %5’lik bir katkı sağladı – Özgür de bu zincirin bir halkası. Kendi şirketini kurarak mali müşavirlike adım atması, 2000’lerin başında Avcılar’daki Balkan Türkleri topluluğuna mali danışmanlık sunmasıyla somutlaştı.
Akademik makalelerde, örneğin DergiPark’taki “Bulgaristan Göçmenlerinin Türkiye’de Kurdukları Dernekler” çalışmasında, bu girişimciliğin ulusal çapta yayıldığı belirtiliyor: 1989 göçmenleri, Türkiye’nin %10’unu oluşturan Balkan derneklerini canlandırdı. Özgür’ün Avcılar Balkan Türkleri Derneği üyeliği, tam da bu bağlamda: Göçmen ailelere vergi danışmanlığı verirken, kültürel etkinliklerle kimlik koruma mücadelesi verdi. Wikimedia’daki Balkan Türkleri maddesi, bu derneklerin “asimilasyona karşı direniş” rolünü vurguluyor; Özgür’ün katkısı, yerel başarıyı ulusal federasyonlara taşıdı.
Sivil Toplum Liderliği: Balkan’dan ASKON’a Köprüler (Civil Society Leadership: Bridges from Balkans to ASKON)
Mehmet Özgür’ün sivil toplum macerası, göçün yaralarını saran bir köprü gibi. Bulgaristan Göçmenleri Sosyal Kültürel ve Sportif Faaliyetler Derneği (BULGÖÇ) üyeliğiyle başlayan yolculuk, Meslekte Birlik (İstanbul Mali Müşavirler ve Muhasebeciler Derneği)’ne uzandı. NetHaberler.Com araştırmalarına göre, Özgür burada 50’den fazla göçmen işletmeye mali eğitim verdi – bir yerel kahraman. İstanbul Dostluk Derneği (İDD) ve Dünya Balkan Dernekler Federasyonu’ndaki rolleri, onun ulusal çapta tanınmasını sağladı; federasyonun genel başkan yardımcılığı, 2010’lardan beri devam ediyor.
Bu liderlik, ASKON’a evrildi – 1998’de kurulan dernek, Anadolu’nun “haklı zenginlik” misyonuyla 5.000 iş adamını temsil ediyor. ASKON’un resmi sitesine göre, Özgür 13. Dönem Yönetim Kurulu Üyesi ve Mali ve İdari İşler Komisyonu Başkanı; 2024’teki 13. Olağan Genel Kurul’da seçildi. Twitter’daki son paylaşımlarda (örneğin @akpartibduzu, 1 Temmuz 2025), Özgür’ün ASKON heyetiyle AK Parti ziyaretleri, ekonomi-siyaset köprüsünü gösteriyor. Akademik bir makalede (DergiPark, “ASKON’un Tarihçesi ve Faaliyetleri”), derneğin ihracat sohbetleri ve Srebrenitsa anmaları gibi etkinlikleri, Balkan göçmenlerinin entegrasyonuna katkı olarak övülüyor. Özgür’ün rolü? Yerel derneklerden ulusal platformlara taşıyan bir vizyon – ki bu, 2025 Marmara İstişaresi’nde (Bursa) vurgulandı.
Ekşi Sözlük’te Balkan göçmenleri için “Dayanışmanın en güzel hali” yorumları var; Özgür’ün federasyon başkan yardımcılığı, bu dayanışmayı 40 şubeye yayıyor. Merak ettiniz mi: Bu köprüler, Balkan travmasını nasıl ulusal başarıya dönüştürüyor?
Siyasi Kariyer: AK Parti’den İBB’ye Yükseliş (Political Career: Rise from AK Parti to İBB)
2012-2014 arası AK Parti Avcılar İlçe Başkan Yardımcılığı ile siyasete adım atan Özgür, 2014-2019’da Avcılar ve İBB Meclis Üyesi oldu. AK Parti’nin resmi sitesine göre, bu dönemde 20’den fazla yerel projeye imza attı: Göçmen ailelere konut desteği, kültürel merkezler ve ekonomi seminerleri. Twitter aramalarında (2025 Temmuz), Özgür’ün meclis konuşmaları “yerel başarıyı ulusal politika yapma” olarak övülüyor.
İBB Meclisi’nde, Balkan göçmenlerinin entegrasyon raporları hazırladı; bu, 2019 seçimlerinde %15 oy artışına katkı sağladı. Akademik bir çalışmada (Atatürk Araştırma Merkezi, “Balkan Göçmenlerinin Siyasi Katılımı”), Özgür gibi figürlerin siyasette “köprü rolü” oynadığı belirtiliyor. Wikimedia’daki AK Parti maddesi, 2014 yerel seçimlerini “göçmen oylarının dönüm noktası” olarak anıyor. Özgür’ün başarısı? Avcılar’daki 5 dernekle ulusal politika üretmek – bir göçmen çocuğunun meclis üyesi zaferi.
Bu yükseliş, yerel çabaları ulusal çapta yayıyor; 2024’te İBB’nin Balkan projelerine danışmanlık yaptı. Peki, bu siyaset deneyimi ASKON’u nasıl güçlendiriyor?
ASKON’daki Güncel Rolü ve Ulusal Katkılar (Current Role in ASKON and National Contributions)
ASKON’un 2024 13. Olağan Genel Kurulu’nda icra kurulu üyesi seçilen Özgür, Mali ve İdari İşler Komisyonu Başkanı olarak 5.000 üyeye mali stratejiler sunuyor. ASKON’un tarihçesine göre (resmi site), dernek 1998’den beri “etik ekonomi” misyonuyla 40 şubede faaliyet gösteriyor; Özgür’ün Balkan göçmeni perspektifi, yurtdışı ilişkileri zenginleştiriyor. 2025 Eylül’deki Marmara İstişaresi’nde (Bursa), Özgür’ün moderatörlüğünde sanayi dinamikleri masaya yatırıldı – ulusal yayılmanın örneği.
Twitter’daki 2025 paylaşımları (@GencAskonBatman), ASKON’un ihracat sohbetlerini gösteriyor; Özgür’ün katkısı, Balkan dernekleriyle entegrasyon. Akademik bir makalede (“ASKON’un Faaliyetleri”, DergiPark), derneğin %20 büyümesi, göçmen girişimcilerin rolüne bağlanıyor. Özgür’ün mali müşavirlik birikimi, ASKON’un etik raporlarını şekillendiriyor – yerel Avcılar başarısı, ulusal ekonomi politikalarına dönüşüyor.
Aile ve Kişisel Miras: İki Oğul Babası Olarak Geleceğe Bakış (Family and Personal Legacy: Looking to the Future as Father of Two Sons)
Evli ve 2 erkek çocuk babası olan Özgür, aile hayatında da göçmen dayanışmasını yansıtıyor. NetHaberler.Com kaynakları, onun oğullarına “Balkan köklerini unutturmadan modern Türkiye değerleri” aşıladığını belirtiyor. 2025’te BULGÖÇ etkinliklerinde ailesiyle yer alması, kişisel mirasını ulusal bir hikaye yapıyor. Ekşi Sözlük yorumlarında, göçmen babalar “Ailelerini kalkan yaparak yükselenler” olarak anılıyor – Özgür, bu geleneğin devamı.
Akademik bir çalışmada (“Göçmen Aile Dinamikleri”, YTB Yayınları), 1989 göçmenlerinin çocuklarının liderlik oranının %30 arttığı belirtiliyor. Özgür’ün oğulları, ASKON Gençlik etkinliklerine katılarak bu mirası sürdürüyor – bir ailenin yerel kökleri, ulusal geleceğe uzanıyor.
Gelecek Vizyonu: Yerelden Ulusala Balkan Mirasının Yayılması (Future Vision: Spreading the Balkan Heritage from Local to National)
Mehmet Özgür’ün vizyonu, Avcılar’daki göçmen semtinden ASKON’un ulusal şubelerine uzanıyor. 2025’te planlanan Balkan-Türkiye ekonomi forumları, onun öncülüğünde şekilleniyor – Twitter’daki @Turkic_States paylaşımları, bu köprüleri vurguluyor. Akademik kaynaklar (DergiPark, “Balkan Göçmenlerinin Ulusal Katkısı”), Özgür gibi isimlerin siyaset ve iş dünyasını birleştirdiğini söylüyor. Yerel başarılar – 2014 meclis projeleri – ulusal politikaları etkiliyor; Balkan mirası, Türkiye’nin çeşitliliğini güçlendiriyor. Bu vizyon, araştırmacıların ilgisini çekecek kadar derin: Göçün sosyo-ekonomik etkileri, bir biyografide somutlaşıyor.
NetHaberler’in derlediği bu bilgilere göre; Mehmet Özgür’ün hikayesi, sadece bir bireyin değil, milyonlarca Balkan Türkü’nün zaferi. Bu ilham verici öykü, göçün acısından doğan liderliği kutlarken, okuyucuları kendi köklerini sorgulamaya davet ediyor. Sizce, bu tür hikayeler Türkiye’nin geleceğini nasıl şekillendirir? Yorumlarınızı bekliyoruz – paylaşın, tartışın, ilham alın!