Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Ahmet Durkaya yazdı: ”Evet, bu sistem değişmeli!..”

Evet, bu sistem değişmeli!Fert

Evet, bu sistem değişmeli!
Fert ve toplum olarak bugün verdiğimiz fotoğraf, sahip olduğumuz özellikler ve onları oluşturan kültürel altyapı büyük ölçüde mevcut sistemin ürünüdür. Çünkü bu topraklarda İslam’ın etkinliği kısmen de olsa devam etmemiş olsaydı, mevcut sistem şimdikinden daha olumsuz bir görüntünün verilmesine imkân tanıyacak durumdaydı.

Mevcut sistem, Müslümanca yaşamanın ve düşünmenin önüne bugüne kadar büyük setler çekti.
Mevcut sistem, insanlarımızın zihin haritalarını alt üst etti.
Mevcut sistem, insanlarımızın asırlardır beslendikleri kültür ve medeniyet köklerinden koparılmalarını vazife edindi.

Sonuç olarak,
İslam’ın simgesel olarak ortadan kaldırılması çabalarından biri olan Ezan yıllarca Türkçe okutuldu.
İslam âlim ve mütefekkirleri çeşitli bahanelerle öldürüldü.

Torunların dedelerinin diline yabancı kalmalarına sebep olan bir dil erozyonu yaşatıldı.
Seçimle işbaşına gelen ve milletle aynı dili konuşan bir Başbakanın asılmasına cevaz verildi.
Darbelerle toplum her defasında onlarca yıl geriye götürüldü.

Batılılardan alınarak inşa edilmeye çalışılan, güçlü olanın haklı kabul edildiği ve yama tutmayan bir bohça haline getirilen hukuk yapısıyla, halk hep mağdur edildi.
Başörtü yasağıyla bacılarımızın üniversitelerde eğitim görmeleri engellendi.

Başörtülü okumak isteyen Arabistan’a gitsin diyen demagog cumhurbaşkanları görev aldı.
Kendini ülkenin sahibi zannedenler, canlarının istediği vakitlerde halkın iradesini hiçe sayarak parti kapattı.

Müslüman halkı hakir gören ve mimleyen bürokratlar ve aydınlar türedi.
Zihni bulanık, başka şekilde inanıp başka şekilde yaşayan acip bir nesil yetiştirildi.
Eğitim mekanizması sayesinde ‘diplomalılar’, tahsil görmemişlerden daha muzır hale getirildi.

Sistemin devamı için, kardeşin kardeşi kırmasına zemin hazırlandı.
Müslüman halkın sözde temsilcilerinin dünya siyasetinde ezik ve itaatkâr bir tavır sergilemesi yüzünden müslümanların izzeti ayaklar altına alındı. Sistem sahip olduğu medya organlarıyla kendi sesini o kadar yükseltti ki, halkın sesi cılız kaldı ve duyulmadı. Halk hep ezilen oldu.

Yetmedi! Sinema, televizyon dizi ve programlarıyla halkın zihin dünyasını hunharca bombalayıp kimyasını bozdu.

Sözün özü, sistem hep insanlarıyla uğraştı. Bizlerle uğraştı. Bize rağmen bizi zorla dönüştürmeye çalıştı. Tamamen başarısız olduğunu söylemek zor.

Sancılı, sıkıntılı ve çürümüş olan bu sistem artık değişmelidir.
Elbette değişmelidir.

Yeni bir yazıda buluşmak üzere, Allah’a emanet olunuz